T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: ... Esas - ...
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :
BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : HASIMSIZ
ASLİ MÜDAHİLLER : 1-
VEKİLİ :
: 2-
VEKİLİ :
: 3-
VEKİLİ :
: 4-
: 5-
VEKİLLERİ :
: 6-
VEKİLİ :
: 7-
VEKİLİ :
: 8-
VEKİLİ :
: 9-
VEKİLİ :
: 10-
VEKİLİ :
: 11-
VEKİLİ :
KONKORDATO GEÇİCİ
KOMİSERİ :
DAVA : Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :
Mahkememiz ... esas sayılı dosyasında verilen ara karar gereği dosyanın davacı ... yönünden tefrik edildiği ve mahkememiz yukarıda yazılı esasına kaydedildiği anlaşılmakla, mahkememizde görülmekte olan Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
HEYETİMİZCE GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
TALEP :
Davacı vekili mahkememiz ... esas sayılı dosyasına (ana dava dosyasına) vermiş olduğu 17/07/2024 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkillerinden ... ve ...'ın 1986 yılında şahıs şirketi olarak piyasadan süt toplayarak üretici firmalara tek elden pazarlamak amacıyla süt toplama işine giriştiklerini, diğer müvekkili şirket olan ... Tic. Ltd. Şti.'nin de aynı faaliyet alanında 2016 yılında ... ve ... tarafından kurulan aile şirketi olduğunu, şirketlerin faaliyetlerinin yıllar geçtikçe büyüdüğünü ve büyük miktarlarda süt alım satım rakamlarına ulaşıldığını, 2023 yılında yaşanan büyük depremle birlikte süt satılan firmalardan yapılacak tahsilatların gecikmesi, banka kredilerinin kapanması ve faizlerin artması ile şirketlerin mali açıdan zora girdiğini, müvekkillerinden şirket yetkilisi olan ...'a cebren senet imzalatılması ile şirketlerin olumsuz yönde etkilendiğini, bu durumun ...'ın işlerden uzaklaşmasına ve kontrolü kaybetmesine neden olduğunu, bu durumla ilgili yasal süreçlerin devam ettiğini, cebren imzalatılan senetlerle ilgili cebri icra tehditleri ile karşı karşıya kalındığını, müvekkillerinin ödemelerini düzenli olarak yapamaz hale geldiğini, bu süreci atlatabilmek için iş bu konkordato başvurusunda bulunmak durumunda kalındığını, şirketlerin mali yapısının teknik kişilerce incelenmesi ile içinde bulunulan durumdan kurtulabilmek için yönetim kurulu kararı ile konkordatoya başvuru yapılması kararı alındığını, vadesi gelen borçların ödenmesi için müvekkili şirketlerin mal varlıklarının satılması durumu ile karşı karşıya kalınacağını, konkordato ön projesi ile şirketlerin mali durumlarının tespitinin yapıldığı ve izlenecek yolun belirlendiğini, şirketlerin faaliyetlerinin devam edebilmesi ve şirketlerin borçlarını ödeyebilmesinin amaçlandığını, hazırlanan ön proje kapsamında mahkememize yapılacak tespitler ile şirket faaliyetinin devam edebilmesi, olası cebri icra tehdidinin önlenmesi, başlatılan icra takiplerinin durdurulması için şirketler hakkında öncelikle geçici mühlet verilmesine, geçici konkordato komiseri atanmasına, müvekkil şirketlerin mallarının muhafazası için gerekli tedbir kararlarının alınmasına, davacı lehine tedbirlere hükmedilmesine, sonrasında geçici mühlet kararının uzatılmasına veya kesin mühlet kararı verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememiz 17/07/2024 tarihli ara kararı ile; "...Davacılar arasında zorunlu dava arkadaşlığının bulunmadığı, davaların birlikte açılmasının gerekmediği, konkordatonun ve geçici mühletin şartlarının incelenmesi ve her bir davacının ödeme güçlüğü içerisinde olup olmadığının ve ayrıca her bir davacı yönünden geçici mühlet verilmesinin şartlarının oluşup oluşmadığının değerlendirilmesi açısından da davacılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığının bulunmadığı, davacıların aynı borçtan dolayı sorumlu olmalarının davacılar yönünden bu davada ihtiyari dava arkadaşlığı da meydana getirmeyeceği, bir an için ihtiyari dava arkadaşlığının bulunduğu düşünülse dahi, davaların birlikte görülmesinin her bir davacı yönünden konkordatonun ve geçici mühletin koşullarının değerlendirilmesi, davacılara tayin edilecek geçici komiserlerin görevini yapmaları konusunda ciddi zorluklar oluşturacağı anlaşıldığından davaların tefrikine karar vermek gerekmiş ve dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu oluşan vicdani kanaat ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Mahkememizin ... Esas sayılı davasının davacılardan ... ve ... yönünden AYRI AYRI TEFRİKİ ile ayrı bir esas sıralarına kayıtlarına.
2-Davacılardan ... Ticaret Limited Şirketi'ne ilişkin davanın Mahkememizin ... Esas sırası üzerinden görülmeye devam edilmesine..." şeklinde karar verilmiştir.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince; dosya tefrik edilerek davacı ... yönünden mahkememiz yukarıda yazılı ... esas sayılı sırasına kaydedildiği ve bu davacı yönünden mahkememiz bu esasından yargılamaya devam edilmiştir.
DELİLLER :
Davacı şirket tarafından konkordato ön projesi ve ekleri ibraz edilmiştir.
Mahkememiz 17/07/2024 tarihli ara kararı ile; davacı şirket lehine 18/07/2024 tarihinden itibaren 3 ay süre ile konkordato geçici mühleti verilmiş ve bir kısım tedbirlere hükmedilmiştir.
Geçici mühlet dönemi içerisinde ilgili yerlere konkordatoya ve tedbirlere ilişkin müzekkereler yazılmış, ilanlar yapılmış, tayin edilen konkordato komiseri tarafından 12/09/2024 tarihli geçici mühlet dönemi 1. raporu, 07/10/2024 tarihli nihai raporu ibraz edilmiş, geçici konkordato komiseri tarafından makine mühendisi bilirkişisinden 07/09/2024 tarihli ve gayrimenkul değerleme uzmanı bilirkişisinden 22/08/2024 tarihli raporlar alınmış,
müdahiller ... , ... Bankası A.Ş., ... Bankası A.Ş., ... Bankası T.A.O., , ... Bankası A.Ş., ... Türk A.Ş., ... Tarımsal Kalkınma Kooperatifi, ... Tarımsal Kalkınma Kooperatifi İktisadi İşletmesi, ... Bankası A.Ş., ... Bankası A.Ş. ve ... Bankası A.Ş. vekilleri tarafından müdahale dilekçeleri sunulmuştur.
Müdahil talebinde bulunanların müdahillik taleplerinin kabulüne karar verilmiştir.
Geçici konkordato komiseri ... tarafından mahkememize sunulan 12/09/2024 tarihli geçici mühlet dönemi 1. raporunda özetle;
"... 1-Davacı borçlu şahıs ...’a hak ve sorumluluklarını içeren bir yazı tebliğ edildiği,
2-Davacı şahıs ...’ın adına tescilli gayri menkul olarak varlıklarının değerlemesini yapmak üzere bilirkişi listesinde kayıtlı olan Gayrimenkul Değerleme Uzmanı ... ’e, ...’ın adına tescilli aracın değerlemesini yapmak üzere bilirkişi listesinde kayıtlı olan Makine Mühendisi ...’e görev tevdi edildiği, gayrimenkul değerleme uzmanın raporunu sunduğu, makine mühendisinin raporunu komiserliğe ve dosyaya bu rapor tarihi itibariyle henüz sunamadığını beyan ettiği, rapor hazırlanıp komiserliğe ve dava dosyasına sunulduğunda, raporlardaki yapılan değerlemelerin hepsinin sonuçlarının rayiç değer bilançosunda kullanılacağı,
3-Dava dosyasının incelenmesi, beyan ve tespitler sonucunda; Davacı Borçlu ... ’in, kendi nam ve hesabına çalışacak şekilde aktif vergi mükellefi olmadığı ve Tacir sıfatına haiz olmadığı, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 177. Maddesiyle sayılan, aynı Kanun’un 182 ve 185. maddesinde aranan şartları taşımadığı, yine aynı Kanun’un 192. maddesiyle 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 74. maddesinde tanımlanan şekilde bilanço düzenlemek zorunda olanlardan olmadığının görüldüğü, kefalet ilişkisi nedeniyle asıl borçlusu dava dışı ... Ticaret Limited Şirketi’ nin banka kredi borçlarının sunulduğu tespit edildiğinden, bu borç ve kendi adına tescilli olan ve beyan edilen varlıklar üzerinden değerlendirme yapılmasının uygun olacağı kanaatine sahip olunduğu, dava dosyasında yer alan verilere göre; davacı şahsın ön projesinde borç toplamının 75.659.358,22 TL. olduğu, kaynak toplamının ise 30.645.427,75 TL. olduğu görülmüş olup, mutabakat sonuçlarının ve konkordato projesinin İcra İflas Kanunu’nun konkordato kurumunu düzenleyen maddeleri ile uyumlu olup olmadığı hususundaki tespit ve kanaatlerin geçici mühlet nihai raporunda Sayın Mahkeme’nin görüş ve takdirlerine sunulacağı,
4-Yapılan dosya incelemesinde, Davacı borçlu ...’ın, kendi nam ve hesabına çalışacak şekilde aktif vergi mükellefi olmadığı ve Tacir sıfatına haiz olmadığı için; 2004 s. İİK’nin 286/e maddesinde ve 30/01/2019 gün ve 30671 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Konkordato Talebine Eklenecek Belgeler Hakkında Yönetmelik’in 5/1-d maddesinde tarif edilen “Makul Güvence Veren Denetim Raporu”, aynı yönetmeliğin 16. maddesine göre “Makul güvence veren denetim raporu, denetim kanıtlarının Türkiye Denetim Standartları çerçevesinde değerlendirilmesi sonucunda, makul güvence seviyesine uygun şekilde oluşturulan denetçi görüşünün ve varsa dikkat çekilmek istenen diğer hususların, Mahkeme’ye sunulması amacıyla kurum düzenlemelerine uygun olarak hazırlanan ve imzalanan, bağımsız denetim kuruluşu tarafından sorumluluğu üstlenilen belgedir.” şeklinde tanımlanan “Makul Güvence Veren Denetim Raporu”, 2004 s. İ.İ.K.’nın 286. Maddesi ile 30/01/2019 gün ve 30671 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan Konkordato Talebine Eklenecek Belgeler hakkında Yönetmelik hükümlerine göre, Yönetmeliğin 2. Maddesi gereğince konkordato talebine eklenmesi gereken belgeler arasında olmadığından, BORÇLUNUN NİTELİĞİ İTİBARİYLE BU DOSYADA ARANMADIĞI,
5-Davacı borçlu Şahsın konkordato süreci içinde aktif ticari faaliyetinin ve satış hasılatının bulunmadığı, mal alımları (komiserliğe önceden bildirilen tedarikçi ödemeleri), faaliyet giderleri ve kamu ödemeleri olarak komiserlik nezaretinde rapor tarihine kadar herhangi bir ödeme yapılmadığı,
6-Davacı borçlu şahsın kendi adına aktif vergi mükellefiyeti ve işyeri olmadığından, konkordato süreci içinde personel istihdam edilmediği,
7-Davacı borçlu şahsın ön projesinin incelenmesinde, aylık gelirinin 50.000,00 TL. huzur hakkı geliri olduğu, banka borçlarının tamamının, müteselsil kefil ... üzerinden kapatılacağını, ... adına kayıtlı gayrimenkulün satışını satarak ve borçlu şirketten alacaklı olduğu 25.857.427,75 TL. tutarın borçların ödenmesinde katkı sunacağını, hazırlanan konkordato projesinin bir vade konkordatosu olduğu, “..., diğer müteselsil kefil ... aynı şekilde konkordatoya tabi borçlarının tamamını faizsiz olarak konkordato tasdikinin takip eden aydan başlamak üzere 3 ay ödemesiz 24 ay vade ile ödenmesi” şeklinde geri ödeme teklif edildiği..." kanaatleri bildirilmiştir.
Geçici konkordato komiseri ... tarafından mahkememize sunulan 07/10/2024 tarihli geçici mühlet nihai raporunda özetle;
"...1-Davacı borçlu şahıs ...'”'a hak ve sorumluluklarını içeren bir yazı tebliğ edildiği,
2-Davacı şahıs ...'ın adına tescilli gayri menkul olarak varlıklarının değerlemesini yapmak üzere bilirkişi listesinde kayıtlı olan Gayrimenkul Değerleme Uzmanı ... , ...'ın adına tescilli aracın değerlemesini yapmak üzere bilirkişi listesinde kayıtlı olan Makine Mühendisi ...'”e görev tevdi edildiği, bilirkişilerin raporlarını sunduğu,
3-Yapılan dosya incelemesinde, Davacı borçlu ...'ın, kendi nam ve hesabına çalışacak şekilde aktif vergi mükellefi olmadığı ve Tacir sıfatına haiz olmadığı için; 2004 s. İİK'nin 286/e maddesinde ve 30/01/2019 gün ve 30671 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Konkordato Talebine Eklenecek Belgeler Hakkında Yönetmelik'in 5/1-d maddesinde tarif edilen “Makul Güvence Veren Denetim Raporu”, aynı yönetmeliğin 16. maddesine göre “Makul güvence veren denetim raporu, denetim kanıtlarının Türkiye Denetim Standartları çerçevesinde değerlendirilmesi sonucunda, makul güvence seviyesine uygun şekilde oluşturulan denetçi görüşünün ve varsa dikkat çekilmek istenen diğer hususların, Mahkeme iye sunulması amacıyla kurum düzenlemelerine uygun olarak hazırlanan ve imzalanan, bağımsız denetim kuruluşu tarafından sorumluluğu üstlenilen belgedir.” şeklinde tanımlanan “Makul Güvence Veren Denetim Raporu”, 2004 s. İİ.K.'nın 286. Maddesi ile 30/01/2019 gün ve 30671 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan Konkordato Talebine Eklenecek Belgeler hakkında Yönetmelik hükümlerine göre, Yönetmeliğin 2. Maddesi gereğince konkordato talebine eklenmesi gereken belgeler arasında olmadığından, BORÇLUNUN NİTELİĞİ İTİBARİYLE BU DOSYADA ARANMADIĞI,
4-Davacı borçlu Şahsın konkordato süreci içinde aktif ticari faaliyetinin ve satış hasılatının bulunmadığı, mal alımları (komiserliğe önceden bildirilen tedarikçi ödemeleri), faaliyet giderleri ve kamu ödemeleri olarak komiserlik nezaretinde rapor tarihine kadar herhangi bir ödeme yapılmadığı,
5-Davacı borçlu şahsın kendi adına aktif vergi mükellefiyeti ve işyeri olmadığından, konkordato süreci içinde personel istihdam edilmediği,
6-Davacı borçlu şahsın ön projesinin incelenmesinde, aylık gelirinin 50.000,00 TL. Huzur hakkı geliri olduğu, banka borçlarının tamamının, müteselsil kefil ... üzerinden kapatılacağını, ... adına kayıtlı gayrimenkulün satışını satarak ve borçlu şirketten alacaklı olduğu 25.857.427,75 TL. tutarın borçların ödenmesinde katkı sunacağını, hazırlanan konkordato projesinin bir vade konkordatosu olduğu, “..., diğer müteselsil kefil ... aynı şekilde konkordatoya tabi borçlarının tamamını faizsiz olarak konkordato tasdikinin takip eden aydan başlamak üzere 3 ay ödemesiz 24 ay vade ile ödenmesi” şeklinde geri ödeme teklif edildiği,
7- Dava dosyasının incelenmesi, beyan ve tespitler sonucunda; Davacı borçlu ... kendi nam ve hesabına çalışacak şekilde aktif vergi mükellefi olmadığı ve Tacir sıfatına haiz olmadığı, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 177. Maddesiyle sayılan, aynı Kanun'un 182 ve 185. maddesinde aranan şartları taşımadığı, yine aynı Kanun'un 192. maddesiyle 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 74. maddesinde tanımlanan şekilde bilanço düzenlemek zorunda olanlardan olmadığının görüldüğü, kefalet ilişkisi nedeniyle asıl borçlusu dava dışı ... Ticaret Limited Şirketi” nin banka kredi borçlarının sunulduğu tespit edildiğinden, bu borç ve kendi adına tescilli olan ve beyan edilen varlıklar üzerinden değerlendirme yapılmasının uygun olacağı kanaatine sahip olunduğu, dava dosyasında yer alan verilere göre; davaçı şahsın ön projesinde borç toplamının 75.659.358.,22 TL. olduğu, kaynak toplamının ise 30.645.427,75 TL. olduğu görülmüş olup, Yapılan rayiç değer hesaplamaları netiçesinde davacı şahsın borçlarının kaynaklarından 70.909.358,22 TL. daha fazla olduğu ve borçlarını ödeyebilecek bir gelirinin de olmadığı tespit edilmiştir.
Dolayısı ile, Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinde ... esas sayılı dosyası ile konkordato davası devam eden tek ortağı ve yetkilisi olduğu ... Ticaret Limited Şirketi'nin borçlarına kefaletten dolayı konkordato talep eden davacı borçlu ... için kesin mühlete geçilip geçilmeyeceği..." kanaatleri bildirilmiştir.
Mahkememiz 16/10/2024 tarihli son duruşmasında geçici konkordato komiseri ... beyanında; " Dosyaya sunmuş olduğum gecici mühlet dönemi 12/09/2024 tarihli 1. raporumu ve 07/10/2024 tarihli 2. raporumu aynen tekrar ederim, davacının kaynakları her ne kadar şahsi borcunu karşılamaya yetse de kefalete dayalı borçlarının da eklenmesi durumunda davacının aktifleri borçlarını ödemeye yeterli değildir, geçici mühlet döneminde davacının şahsi olarak gelir getiren bir faaliyeti olmamıştır" şeklinde beyanda bulunmuştur.
Mahkememiz 16/10/2024 tarihli son duruşmasında davacı vekili beyanında; " Müvekkilin yetkilisi olduğu şirkete kefaletinden kaynaklı olan borçları haricinde şahsi borçlarının ödenmesi için borç miktarını karşılar düzeyde projemizde belirtmiş olduğumuz taşınır ve taşınmaz mal varlığı bulunmaktadır, kesin mühlete geçilmesi halinde rayiç değerleri üzerinden paraya çevrilmesi halinde borçların ödeneceği muhakkaktır, bu sebeple müvekkili için kesin mühlet kararı verilmesini talep ediyoruz" şeklinde beyanda bulunmuştur.
Mahkememiz 16/10/2024 tarihli son duruşmasında davacı şirket temsilcisi ... beyanında; "avukatımın beyanlarına aynen katılıyorum" şeklinde beyanda bulunmuştur.
Mahkememiz 16/10/2024 tarihli son duruşmasında hazır olan bir kısım müdahil vekilleri beyanlarında; "Okunan müdahale dilekçelerimizi aynen tekrar ederiz, konkordato talebi kötü niyetli olduğu gibi verilen tedbir kararları da amacına uygun olmadığından geçici mühlet ve tedbirler kaldırılsın ve davacının davasının reddine karar verilsin" şeklinde beyanda bulunmuşlardır.
Mahkememiz 16/10/2024 tarihli son duruşmasında hazır olan müdahil ... Tarımsal Kalkınma Kooperatifi ve ... Tarımsal Kalkınma Kooperatifi İktisadi İşletmesi vekili Av. ... beyanında; "08/10/2024 tarihli dilekçemiz ekinde dosyaya sunulan ve savcılık dosyası kapsamında alınan bilirkişi raporunda belirtilen hususların özellikle dikkate alınarak kötü niyetli davacının davasının reddini talep ediyoruz, davacı müvekkil kooperatifin yetkilisi olduğu dönemde raporda belirtildiği üzere kooperatife ait malları zimmetine geçirmiştir " şeklinde beyanda bulunmuştur.
Mahkememiz 16/10/2024 tarihli son duruşmasında hazır olan müdahil İsak Ünlü vekili Av. ... beyanında: "müvekkilin davacıdan alacağına istinaden Ereğli İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı dosyasında başlatılan icra takibi davacının kötü niyetli konkordato talebi üzerine durdurulmuş ve müvekkilin hakları zayi edilmiştir, güncel kapak hesabı söz konusu dosyada 67 milyon TL civarındadır ve bu borca projede yer verilmemiştir" şeklinde beyanda bulunmuştur.
DAVANIN NİTELİĞİ, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLME GEREKÇE :
Dava, konkordato projesinin tasdiki istemine ilişkindir.
Konkordato, borçlarını vadesi geldiği halde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan herhangi bir borçlunun, vade verilmek veya tenzilat yapılmak suretiyle borçlarını ödeyebilmek veya muhtemel bir iflastan kurtulmak için başvurabileceği kendine özgü bir cebri icra kurumudur. Konkordato; vade verilmesi, tenzilat yapılması ve bu ikisinin birlikte istendiği karma konkordato şeklinde olabilir. Konkordatoda amaç, elinde olmayan nedenlerle işleri iyi gitmeyen, mali durumu bozulmuş olan ve borçlarını ödeyip faaliyetlerini devam ettirmek isteyen dürüst borçluyu koruyarak mali durumunun iyileşmesini sağlamak ve alacaklıların, borçlunun muhtemel bir iflasına nazaran, daha fazla ölçüde alacaklarına kavuşma olanağı yaratmaktır. Konkordato ile alacaklılar, alacaklarının bir kısmından vazgeçerler ve/veya borçluya, ödeme konusunda belirli bir vade tanırlar. İçinde bulunduğu mali koşullara göre borçluya borçlarını belirli bir oran ve/veya vadeyle ödeme imkanı verilmesi, hem borçlu bakımından ve hem de alacaklılar bakımından olumlu sonuçlar doğurur. Aksi halde bu durumdaki borçlunun iflas etmesi, faaliyetlerinin tümüyle sona ermesine ve alacaklıların alacaklarını büyük oranda tahsil edememelerine neden olacaktır. Konkordato ucuz kredi temini yolu olarak kullanılmamalıdır. (Yargıtay . Hukuk Dairesi 06.03.2023 tarih ve ... Esas, ... Karar)
Konkordatonun tasdiki için, öncelikle borçlunun dürüst olması, daha sonra, teklif olunan meblağın borçlunun kaynakları ile orantılı olması, konkordato projesinin alacaklıların yarısı ve alacakların üçte ikisini aşan çoğunlukla kabul edilmesi, borçlunun konkordato işlemlerinin yerine getirilmesi, alacakları kabul edilmiş olan imtiyazlı alacakların tamamen ödenmesi ve mühlet sırasında komiserin onayı ile akdedilmiş borçların ifasını sağlamak için yeterli teminatı göstermesi, konkordatonun tasdikinin gerektirdiği yargılama masrafları ve ilam harçlarının tasdik kararından önce, borçlu tarafından mahkeme veznesine depo edilmiş olması gerekir. (Yargıtay . Hukuk Dairesi ... Esas ve ... Karar)
Konkordato davalarında, yasada belirtilen koşulların sağlanması halinde borca batık olan veya borca batık olmamasına rağmen ödeme güçlüğü içerisinde bulunan borçluların, belli bir plan dahilinde ve alacaklıların belli orandaki rızasıyla borçlarını tasfiyelerini sağlamak amacıyla geçici ve kesin mühlet kararları verilmektedir. Konkordato geçici ve kesin mühletleri, sadece borçlu davacının değil, alacaklıların da menfaatinin gözetilmesinin gerektiği süreçlerdir.
Borçlunun işletmesinin devamı, önemli ve hissedilir ölçüde aktiflerin azalmasına ve pasiflerin artmasına yol açmaktaysa ve bu durum konkordato süreci içinde geri dönüşü olmayan bir aktif pasif dengesizliğine yol açacağı öngörülüyorsa; iflasın derhal açılması ile borçlunun mal varlığının tasfiye sağlanmak suretiyle daha iyi bir tatmin elde edileceği tahmin ediliyorsa, işletmenin devamı mümkün gözükmüyor yahut çok düşük bir ihtimal ise, malvarlığının korunması için kesin mühlet kaldırılarak iflasın açılması zorunludur. ( ... / ... , ... , ... , ... , Yeni konkordato Hukuku, 2. Baskı, Ankara 2019 s. 315 - 316 )
Davacı ve vekilinin beyanları, dosya kapsamında toplanan deliller, bilirkişi raporları, konkordato geçici komiserinin raporları ve açıklamaları ile müdahil vekillerinin talep ve itirazları, yukarıda yer verilen yargısal içtihatlar, doktrin görüşleri ve yürürlükteki mevzuat hükümleri hep birlikte değerlendirildiğinde;
Davacı ...'ın, iş bu davanın tefrik edildiği ana dava olan Mahkememiz ... Esas sayılı dosyasında konkordatonun tasdiki istemli davası görülen ... Ticaret Limited Şirketi'nin tek ortağı ve tek yetkilisi olduğu, adı geçen şirketin borçlarına müşterek borçlu müteselsil sıfatı ile kefil olunması, şirket ile arasında ekonomik ve organik bağ bulunması, şirketin borçlarını ödemesi halinde borçtan kurtulunacak olması gerekçeleri ile konkordato talep edildiği anlaşılmaktadır.
Davacının herhangi bir ticaret odasına veya esnaf odasına kaydı bulunmayan ve ayrıca gelir vergisi yükümlülüğü de bulunmayan gerçek kişi olduğu, dosya arasındaki cevabi yazılardan anlaşılmaktadır.
Davacının hazırladığı konkordato ön projesi, bir vade konkordatosu olup, projede herhangi bir tenzilat öngörülmemiş, borcun anaparasının, konkordatonun tasdikinden itibaren üç ay ödemesiz dönemden sonra yirmi dört ay vade ile her yılın Mart, Haziran, Eylül ve Aralık aylarında faizsiz olarak eşit taksitler halinde ödenmesi şeklinde teklifte bulunulmuştur.
Davacının ön projesi ve dosyaya sunulan komiser raporları incelendiğinde, davacının toplam borcunun 75.659.358,22 TL olduğu, bir adet gayrimenkul 3.200.000,00 TL, bir adet motorlu araç 1.550.000,00 TL, yetkilisi olduğu ... Ticaret Limited Şirketi'nden alacağı 25.827.427,75 TL olmak üzere ön projesindeki kaynak toplamının ise 30.645.427,75 TL. olduğu görülmüştür.
Davacının borçlu şirketten bağımsız bir konkordato projesinin bulunmadığı, projenin kendine özgü hiçbir konkordato tedbiri ve hedefi içermediği, tamamen borçlu şirketlerin ön projesi üzerine temellendirildiği (yaslanma proje olduğu) anlaşılmıştır. Oysa davacının konkordato talep ve projelerinin şirketin konkordato talep ve projesinden bağımsız olması ve konkordato tasdik koşullarının bağımsız bir şekilde değerlendirilmesi gerekmektedir. (Yargıtay . Hukuk Dairesinin ... esas ... karar sayılı ilamı)
Öte yandan davacının projesine yaslandığı ... Ticaret Limited Şirketi hakkında görülen Mahkememiz ... Esas sayına kayıtlı davada 16/10/2024 tarihli karar ile konkordato davasının reddine ve adı geçen şirketin iflasına karar verilmiştir.
Netice itibariyle, davacının açıklanan şekilde bağımsız projesinin olmaması, davacının ön projesinin başarısının şirketin başarısına bağlanması, davacının tek yetkilisi ve ortağı olduğu şirketinden alacağı olarak bildirilen 25.827.427,75 TL'nin komiserlik rayiç değer tablosunda belirtildiği üzere davacının aktifi olarak değerlendirilememesi, bu haliyle borcun ödenmesi için yeterli mali kaynağın bulunmadığı hususları dikkate alınarak davanın reddine karar verilmesi gerekmiş, davacının iflasa tabi birinci sınıf tüccar vasfında olmaması sebebiyle iflas kararı verilmemiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN REDDİNE,
2-DAVACININ İFLASINA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
3-Mahkememizin 18/07/2024 tarihli ara kararı ile verilen GEÇİCİ MÜHLETİN, kararın kesinleşmesi beklenmeksizin derhal KALDIRILMASINA,
4-Mahkememizin 18/07/2024 tarihli ara kararı ile verilen BÜTÜN İHTİYATİ TEDBİRLERİN ve KONKORDATO ŞERHLERİNİN kararın kesinleşmesi beklenmeksizin derhal KALDIRILMASINA,
5-Geçici konkordato komiseri ...'ın görevinin bugün (16/10/2024 tarihi) itibariyle son bulmasına ve kendisine bu tarihe kadar olan hizmetine yönelik olarak takdir edilen ücretin gün hesabıyla ödenmesine,
6-Konkordato davasının reddedilip, bütün ihtiyati tedbirlerin ve konkordato şerhlerinin de derhal kaldırıldığının ve konkordato komiseri ...'ın görevinin 16/10/2024 tarihi itibariyle son bulduğunun daha önce müzekkere yazılan ilgili yerlere müzekkereyle bildirilmesine ve ayrıca gerekli ilanların yapılmasına,
7-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
8-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
9-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair ; davacı ve vekili ile konkordato komiseri ve bir kısım müdahil vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2004 s. İİK'nin 293/3. ve 164/2. maddeleri gereğince (2) hafta içerisinde, Konya BAM ilgili Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere ve oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.16/10/2024
Başkan Üye Üye Katip
e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır
Dilekçeniz oluşturuluyor. Bu süreç biraz zaman alabilir, ancak sıkılmamanız için aşağıda dilekçe oluşturulmasını istediğiniz konuda benzer içtihatları listeledik. İncelemek isteyebilir veya bekleyebilirsiniz. Dilekçeniz oluşturulduktan sonra ekranda sizinle paylaşılacaktır. Sabrınız için teşekkür ederiz!