T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : Esas
KARAR NO :
HAKİM : ... ...
KATİP : ... ...
DAVACI :... (T.C. ...) ...
VEKİLİ : Av. ...
DAVALI :... - ... ...
VEKİLİ :Av. ...
DAVA : Menfi Tespit (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/10/2023
KARAR TARİHİ : 23/10/2024
KARAR YAZIM TARİHİ : 25/10/2024
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının davalı kooperatifin 1088 nolu ortağı olduğunu, Davalı kooperatif tarafından kendisine 24.07.2023 tarihinde tarihsiz olarak borç belgesi gönderilmiş olduğunu, bu borç belgesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacının davalı kooperatife olan borçlarının tamamını vaktinde ödemiş olduğunu ve hiçbir borcu olmadığını, zira gönderilen belgede borcun kaynağı açık olmayıp, inşaat maliyet bedeli adı altında bir borç çıkarılmış, bu borca ise örneği görülmeyecek bir şekilde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Karne katsayısını uygulamak suretiyle bir rakama ortaya çıkarılmış olduğunu, oysaki yasa gereği kooperatif ortağının borçlarına ancak ve ancak genel kurulda kararlaştırılmış olması şartıyla temerrüt faizi uygulanabileceğini ancak davalı kooperatif 03.06.2023 tarihinde yapılan 2022 yılı olağan genel kurulunun 9. Maddesinde "gecikme cezası olarak 2021-2022 yılı Çevre Şehircilik ve İklim değişikliği Bakanlığı karne katsayının üyelere yansıtılması karar almışlardır" ancak bu genel kurulun iptali için tarafımızdan Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi ... sayılı dosya ile dava açılmış olduğunu, davalı kooperatifin yapmış olduğu 31.07.2013 tarihli daire inşaat maliyeti de usule uygun olmadığını, yasa ve ana sözleşmede ki emredici hükümler uygun komisyon kurulmadan ve sonrasındaki rapor ortaklara tebliğ edilip, yasal süresi beklenilmeden ortakların bir kısmından daire inşaat maliyeti adı altında ödeme talep edilmiştir ki buda kanuna açıkça aykırı olduğunu, Kooperatifler kanunu gereği yönetim bütün ortaklara eşit davranmak yükümlülüğü altında olmasına rağmen bu bedel sadece davacı ve davacı gibi yönetime muhalif olan birkaç ortağa gönderilmiş olduğunu, bütün ortakların ödemeleri ile davacı ödemeleri karşılaştırılmak suretiyle yönetimin bu eşit davranma yükümlülüğüne uygun davranıp davranmadığını da tespiti gerekeceğini, eğer ki diğer ortaklardan bu bedel talep edilmemişse kanun gereği davacıdan de talep edemeyecek olduğunu belirterek, davacının davalı kooperatife 150,349,05TL borçlu olmadığının tespitine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;: Davacının dava dilekçesinde belirttiği hususlar gerçeği yansıtmamakta olup haksız ve yersiz davanın reddi gerekmekte olduğunu, davalı kooperatifin 03.06.2023 tarihinde yapılan genel kurul toplantısı yasada belirtilen usullere uygun şekilde başlamış ve yürütülmüş, toplantıya katılan ve oy kullanan kişiler kayıt altına alınmış olduğunu, gerek toplantı nisabı gerekse karar nisabı toplantının başından sonuna kadar korunmuş olup, zaten bu hususlar bakanlık denetçisi tarafından da kontrol edilmekte, şayet toplantı nisabı yoksa toplantıya başlanamamakta olduğunu, Kooperatif alacaklarına ve ferilerine yönelik alınmış olan kararlar da yasaya ve anasözleşmeye uygun olup davacıların iddiaları gerçek dışı olduğunu, 1163 sayılı Kooperatifler Kanununda, ödemelerini geç yapan ortaklara gecikme bedeli yürütüleceğine ilişkin bir hüküm bulunmamakla birlikte, kooperatif ortaklarının ödemelerini geciktirmeleri halinde Kooperatifler Kanunu'nun 23. maddesi çerçevesinde genel kurulca kararlaştırılmak kaydıyla borçlar kanununa uygun olarak gecikme faizi alınması mümkün bulunmakta olduğunu, ayrıca, Konut Yapı Kooperatifi Örnek Anasözleşmesi'nin 23/6. maddesine göre, genel kurulun, ortaklardan tahsil edilecek taksit miktar ve ödeme şartları ile gecikme halinde uygulanacak esasları belirleme yetkisi bulunmakta olduğunu, genel kurulca, kooperatif amaçlarının gerçekleştirilmesi ve eşitlik ilkesi gözetilerek belirlenen ödenti, gecikme faizi vb. gibi parasal yükümlülüklerin, ortaklarca, yine genel kurulca belirlenen esaslar doğrultusunda yerine getirilmesi; aksi davranışta bulunan ortaklar içinde ana sözleşmede belirtilen yaptırımların uygulanması gerekmekte olduğunu, iş bu sebeplerle davacıya belirlenen üye daire maliyet hesabında ve gecikme cezasında kanuna ya da ana sözleşmeye ilişkin bir aykırılık bulunmadığını, Kooperatiflerde ortakların hak ve borçlarının dayandırıldığı temel ilkenin eşitlik ilkesi olduğunu, Eşitlik ilkesinin Kooperatifler Kanunu'nun 23. maddesinde hüküm altına alınmış olduğunu, anılan hükme göre: “Ortaklar bu Kanunun kabul ettiği esaslar dahilinde, hak ve vecibelerde eşittirler.” Genel kurulda alınmış olan hiçbir karar davacıya yönelik olarak eşitlik ilkesini zedeleyici nitelikte olmadığını ancak davacı haklarını talep ederken kötüniyetli olarak borçlarından kaçmaya çalışmakta olduğunu, neticeten gerçekleştirilmiş olan genel kurul toplantısı gerek şekli manada gerekse alınan kararlar itibariyle usul ve yasaya uygun olup davacının haksız davasının reddi gerekmekte olduğunu, tüm üyelere yıllık yapılan olağan genel kurul ve lüzumu halinde yapılan olağanüstü genel kurul toplantıları usulüne uygun tebliğ edilmiş, katılmayanlara genel kurullarda alınan kararlar usulüne uygun olarak bildirilmiş olduğunu, durum mahkemenin de malumu olduğu üzere yasal bir zorunluluk olduğunu, Kooperatifle ilgili tüm gelişmelerden haberdar olan davacının menfi tespit talebinde bulunmasının iyi niyetle bağdaşır yanı bulunmamakta olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
YARGILAMA VE GEREKÇE
Dava, Davalının davacıdan talep ettiği 24/07/203 tarihli borç belgesi nedeni ile davacının davalıya borçlu olup olmadığı, borçlu ise miktarı hususlarına ilişkindir.
Kayseri Çevre Şehircilik İl Müdürlüğüne, Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesine yazılan müzekkerelere cevap verildiği ilgili evrakların dosya arasına alınmış olduğu görülmüştür.
Bilirkişi heyetinden alınan 17/04/2024 havale tarihli raporda özetle; " Davacı taraf davalının kendisinden talep ettiği 150.349,05 TL tutarında borçlu olmadığını ileri sürmektedir. Dosyadaki belgeler incelendiğinde davacıya çıkarılan borca ilişkin birtakım endekslemeler yapıldığı, ancak davacı ödemesinin endekslenmediği tespit edilmektedir. Davalının davacıdan talep ettiği tutara ilişkin ayrıntılı bir hesaplama raporu dosyaya sunulmamıştır. Genel giderlerin ve proje giderlerinin hangi esasa göre bölüştürüldüğü bilinmemektedir. Ayrıca kooperatif ana sözleşmesinde belirtilen prosedürlerin yerine getirilip getirilmediğine ilişkin bilgi-belge dosyaya sunulmamıştır. Bu bakımdan ayrıntılı bir inceleme yapılamamaktadır. Raporumuz içinde belirttiğimiz eksikliklerin ve dayanak belgelerin sunulması durumunda değerlendirme yapılabileceği" sonuç ve kanaatine varıldığının bildirilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Bilirkişi heyetinden alınan 27/08/2024 havale tarihli ek raporda özetle;" Davalı kooperatifçe 6.8.2013 tarihli 24265 yevmiye numaralı konut kesin maliyet hesap komisyonu raporu ile A Bloktaki dairelerin maliyeti 116.826 TL olarak hesaplanmıştır. Bu tutar diğer bloklar için de referans alınmış ve bundan sonraki dönemlerde borcu kalan üyelerin borçları müteahhitlik karne katsayısı ile artırılmıştır. Davalı kooperatifin inşaatlarının 2018 yılında fiilen tamamlandığı ve toplam 12 hakediş hazırlandığı kooperatif merkezindeki kayıtlarda görülmüştür. Davalı kooperatifçe inşaatların tamamlanması aşamasında tüm maliyet ve giderler hesaba katılarak nihai kesin maliyet çıkarılmamış, 2013 yılında çıkarılan maliyet üzerinden müteahhitlik karne katsayıları kullanılarak üye borçları belirlenmiştir. Kooperatifçe 2013 yılında çıkarılan 116.826 TL maliyetin %10’u oranında üyelerden risk payı talep edilmiştir. Üye borçları hesaplanırken geçici maliyetten hareket edilerek ve müteahhitlik karne katsayısı kullanılarak borç hesaplanacağına yönelik bir hüküm bulunmamaktadır. Ayrıca maliyet çalışmasında üyelerden risk bedeli alınacağına ilişkin bir hüküm de yoktur. Bu haliyle davacıdan talep edilen tutar yönünden ana sözleşmedeki usule uyulmadığı anlaşılmaktadır. Kooperatifçe inşaatların tamamlanması aşamasında (yönetim kurulu tarafından belirlenen 3 kişilik teknik heyetçe) gerçekleşmiş fiili maliyetler dikkate alınarak ana sözleşmede belirlenen ilkeler gözetilerek kesin maliyet çalışması yapılmalıdır. Bu çalışma yapılmadığı için davacının davalı kooperatife borç tutarı tarafımızca hesaplanamamaktadır. Davacının davalıya kesin maliyet yönünden borçlu olup olmadığı tüm fiili maliyet ve giderlerin hesaba katılarak yapılacak nihai kesin maliyet çalışmasında ortaya çıkacaktır. Bu bakımdan davacının borçlu olmadığını söyleme imkanı bulunmamaktadır. Davacının davalı kooperatife nihai borcu kesin maliyet çalışması aşamasında netleşecektir. Kooperatifçe yapılan maliyet çalışması 2013 yılında yapılan geçici maliyet çalışmasıdır. İnşaatlar tamamlandıktan sonra ana sözleşmede belirtilen usule göre kesin maliyet çalışması yapılmalıdır. Kooperatifin üyelerinin tamamı eşitlik ilkesi kapsamında ortaya çıkan tüm maliyet ve giderlerden sorumlu olacağından ve söz konusu maliyet ve giderler zaman içinde sürekli değişeceğinden üyenin kesin hüküm doğuracak şekilde borçlu olmadığı yönünde hüküm tesisinin mümkün olmayacağı " sonuç ve kanaatine varıldığının bildirilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; her ne kadar davalı tarafça davanın reddine karar verilmesi talep edilmiş ise de, delillerin toplanmasından sonra bilirkişi heyetinden davacının dava konusu kendisinden istenen 150.349,05 TL daire maliyeti nedeniyle davalıya borçlu olup olmadığının tespiti için 17/04/2024 tarihli rapor ile 27/08/2024 ek raporlar alınmış ve ek raporda da açıklandığı üzere, davalı kooperatifin henüz tüm inşaat faaliyetlerini bitirmemesi nedeni ile davacıdan talep etmiş olduğu daire maliyet bedelinin Yargıtay 6. Hukuk Dairesi'nin 20/01/2022 tarih ve 2021/6310 E - 2022/185 K sayılı ilamı ile benzer nitelikteki ilamları dikkate alındığında talep tarihi itibari ile yerinde olmadığı, davacının üyeliğinin devamı nedeni ile davalı kooperatife aidat gideri gibi talepler yönünden sorumluluğu devam etse bile dava konusu talebin ancak inşaat sürecinin bitip kesin maliyet hesabı yapıldıktan sonra talep edilebilir hale geldiği, zaten davalının yapmış olduğu hesaplamanın da ana sözleşmeye uygun olmadığı hep birlikte değerlendirilerek davacının davasında haklı olduğu görülmüş ve böylece, DAVANIN KABULÜ İLE, davacının dava tarihi itibari ile davalı kooperatife (kesin maliyet hesabı yapılması koşulları olmadığından ) 150.349,05 TL daire maliyeti nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-DAVANIN KABULÜ İLE, davacının dava tarihi itibari ile davalı kooperatife (kesin maliyet hesabı yapılması koşulları olmadığından ) 150.349,05 TL daire maliyeti nedeniyle borçlu olmadığının tespitine,
2-Alınması gereken 10.270,34 TL karar ve ilam harcından 2.567,59 TL peşin harcın düşümü ile eksik kalan 7.702,75 TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3-Davacı tarafından yatırılan 269,85 TL başvuru harcı, 2.567,59 TL peşin harç olmak üzere toplam 2.837,44 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yargılama boyunca yapılan; 157,00 TL tebligat gideri , 47,75 TL posta ve müzekkere gideri ile 4.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 4.204,75 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Artan gider avansı olması halinde karar kesinleştiğinde harcanmayan gider avansının taraflara iadesine,
6-Davacı taraf kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. uyarınca davacı lehine takdir edilen 30.000,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 3.120,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davalıdan alınarak HAZİNE'YE GELİR KAYDINA,
Dair, davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.23/10/2024
Katip ...
¸e-imzalıdır
Hakim ...
¸e-imzalıdır
Dilekçeniz oluşturuluyor. Bu süreç biraz zaman alabilir, ancak sıkılmamanız için aşağıda dilekçe oluşturulmasını istediğiniz konuda benzer içtihatları listeledik. İncelemek isteyebilir veya bekleyebilirsiniz. Dilekçeniz oluşturulduktan sonra ekranda sizinle paylaşılacaktır. Sabrınız için teşekkür ederiz!