4. Ceza Dairesi 2021/35256 E. , 2021/29894 K.TKC7NUN 125/1,4 MADDELERINDE ÖNGÖRÜLEN CEZANIN ÜST SINIRI 2 YILI AŞTIĞI IÇIN BYU TABI DEĞILDIRTÜRK CEZA KANUNU (TCK) (5237) HAKARET
"İçtihat Metni"Tehdit ve hakaret suçlarından sanık Ö. Ç. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 106/1-1, 125/1, 125/4, 62/1 ve 52/2. maddeleri uyarınca 5 ay hapis ve 1.740,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Bodrum 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 22/09/2020 tarihli ve 2020/86 esas, 2020/368 sayılı kararına karşı yapılan itirazın, 5271 sayılı Kanun'un geçici 5. maddesinin "d" bendinde yer alan "kovuşturma evresine geçilmiş" ibaresinin aynı bentte yer alan basit yargılama usulü yönünden Anayasa'ya aykırı olduğundan bahisle iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesinin 19/08/2020 tarihli ve 31218 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 25/06/2020 tarihli ve 2020/16 esas, 2020/33 sayılı kararı üzerine, Anayasa Mahkemesinin iptal kararı sonrası dosyanın basit yargılama usulü yönünden değerlendirme yapılması gerektiğinden bahisle kabulü ile anılan kararın kaldırılmasına ilişkin mercii Bodrum Ağır Ceza Mahkemesinin 20/10/2020 tarihli ve 2020/831 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi. İstem yazısında; " 5271 sayılı Kanun'un 251. maddesinde, "Asliye ceza mahkemesince, iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilebilir" şeklindeki,Geçici 5. maddesinde yer alan, "(1) Bu maddeyi ihdas eden Kanunla; ...c) 250 nci maddede düzenlenen seri muhakeme usulü ile 251 ve 252 nci maddelerde düzenlenen basit yargılama usulüne ilişkin hükümler, 1/1/2020 tarihinden itibaren uygulanır. d) 1/1/2020 tarihi itibarıyla kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz" şeklindeki düzenlemeler ile, Anayasa Mahkemesinin 25/06/2020 tarihli ve 2020/16 esas, 2020/33 sayılı kararı ile geçici 5. maddenin d bendinde yer alan “…kovuşturma evresine geçilmiş,…” ibaresinin aynı bentte yer alan “…basit yargılama usulü…” yönünden Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verildiği hususları birlikte değerlendirildiğinde, Somut dosya kapsamında, sanığın mahkumiyetine konu suçun, 5271 sayılı Kanunu'nun 251. maddesi gereğince basit yargılama usulüne tabi olduğu ve kararın 22/09/2020 tarihinde verildiği, ancak 5271 sayılı Kanun'un 251/1. maddesindeki düzenlemenin emredici nitelikte olmayıp takdire bağlı olduğu ve mahkeme basit yargılama usulüne ilişkin düzenlemeye de değinerek yargılamasına devam ettiği, vermiş olduğu 22/09/2020 tarihli kararında "... Her ne kadar dosyada basit yargılama usulünün uygulanması ihtimali var ise de dosyanın gelmiş olduğu aşama ve basit yargılama usulünün itiraz sonrası nedeni ile yargılamanın uzadığı anlaşılmakla takdiren basit yargılama usulünün uygulanmasına yer olmadığına" şeklinde değerlendirmede bulunularak takdiren basit yargılama usulünün uygulanmasına yer olmadığına karar verildiği gözetildiğinde, itirazın reddi yerine yazılı şekilde kabulüne karar verilmesinde isabet görülmemiştir. " denilmektedir. Hukuksal Değerlendirme: Anayasa Mahkemesinin 19/08/2020 tarihli 31218 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan, 25/06/2020 tarihli, 2020/16 esas ve 2020/33 sayılı iptal kararı ile, "...kovuşturma evresine geçilmiş..." ibaresinin, aynı bentte yer alan "... basit yargılama usulü..." yönünden Anayasaya aykırı bulunarak iptaline karar verilmesi sebebiyle kovuşturma evresine geçilmiş olan ve basit yargılama usulü uygulanabilecek dosyalar yönünden 7188 sayılı Kanunun 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan düzenlemenin iptal edildiği anlaşılmıştır. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun ’Basit yargılama Usulü’ başlıklı 251. maddesi; "(1) Asliye ceza mahkemesince, iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilebilir.(Ek cümle:8/7/2021-7331/23 md.)175 inci maddenin ikinci fıkrası uyarınca duruşma günü belirlendikten sonra basit yargılama usulü uygulanmaz. (2) Basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verildiği takdirde mahkemece iddianame; sanık, mağdur ve şikâyetçiye tebliğ edilerek, beyan ve savunmalarını on beş gün içinde yazılı olarak bildirmeleri istenir. Tebligatta duruşma yapılmaksızın hüküm verilebileceği hususu da belirtilir. Ayrıca, toplanması gereken belgeler, ilgili kurum ve kuruluşlardan talep edilir. (3) Beyan ve savunma için verilen süre dolduktan sonra mahkemece duruşma yapılmaksızın ve Cumhuriyet savcısının görüşü alınmaksızın, Türk Ceza Kanunu'nun 61. maddesi dikkate alınmak suretiyle, 223. maddede belirtilen kararlardan birine hükmedilebilir. Mahkûmiyet kararı verildiği takdirde sonuç ceza dörtte bir oranında indirilir. (4) Mahkemece, koşulları bulunması hâlinde; kısa süreli hapis cezası seçenek yaptırımlara çevrilebilir veya hapis cezası ertelenebilir ya da uygulanmasına sanık tarafından yazılı olarak karşı çıkılmaması kaydıyla hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilir. (5) Hükümde itiraz usulü ile itirazın sonuçları belirtilir. (6) Mahkemece gerekli görülmesi hâlinde bu madde uyarınca hüküm verilinceye kadar her aşamada duruşma açmak suretiyle genel hükümler uyarınca yargılamaya devam edilebilir. (7) Basit yargılama usulü, yaş küçüklüğü, akıl hastalığı, sağır ve dilsizlik hâlleri ile soruşturma veya kovuşturma yapılması izne ya da talebe bağlı olan suçlar hakkında uygulanmaz. (8) Basit yargılama usulü, bu kapsama giren bir suçun, kapsama girmeyen başka bir suçla birlikte işlenmiş olması hâlinde uygulanmaz." şeklinde düzenlenmiştir. İncelenen somut olayda; sanık hakkında tehdit (106/1-1cümle) ve hakaret (125/1-4) suçlarından dava açıldığı, 22/09/2020 tarihinde ise atılı suçlardan sanığın mahkumiyetine karar verildiği anlaşılmıştır. Mahkumiyete konu hakaret suçunun aleni olarak işlenmiş olması ve TCK'nın 125/1, 4. maddelerinde öngörülen cezanın üst sınırı 2 yılı aştığı için basit yargılama usulüne tabi olamayacağı, tehdit suçunun da hakaret suçuyla birlikte işlendiği anlaşıldığından, 5271 sayılı CMK'nın 251/8. maddesi uyarınca, basit yargılama usulünün uygulanamayacağı anlaşıldığından, itiraz mercii tarafından yazılı şekilde itirazın kabulüne karar verilmesi hukuka aykırıdır. Sonuç ve Karar: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın kanun yararına bozma istemi doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, 1- Bodrum 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 20/10/2020 tarihli ve 2020/831 değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 2- CMK'nın 309/4-a fıkrası gereğince, sonraki işlemlerin mahallinde tamamlanmasına, dosyanın Adalet Bakanlığı'na sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na TEVDİİNE, 22/12/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Dilekçeniz oluşturuluyor. Bu süreç biraz zaman alabilir, ancak sıkılmamanız için aşağıda dilekçe oluşturulmasını istediğiniz konuda benzer içtihatları listeledik. İncelemek isteyebilir veya bekleyebilirsiniz. Dilekçeniz oluşturulduktan sonra ekranda sizinle paylaşılacaktır. Sabrınız için teşekkür ederiz!