T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2024/291 Esas
KARAR NO: 2024/815
DAVA: Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin)
DAVA TARİHİ: 19/04/2024
KARAR TARİHİ: 16/10/2024
Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekilinin dava dilekçesini özetle; Ortağı gözüktüğü ---------- sicil numaralı --------- Şirketi kuruluşundan ve faaliyetinden bilgisinin olmadığını,--------- Ticaret odasından ----------- Şirketinin %5 hissesi olduğunu, şirketin 2011 yılında tasfiye halinde beklediğini, ----------- şirketinin sahibi gözüken T.C. ... ... adlı şahsı tanımadığını, herhangi bir ortaklığının bulunmadığı, şirketin işleyişi ile ilgili herhangi bir bilgisinin bulunmadığını bu nedenle şirketin tasfiyesiz kapatılıp fes edilmesini talep ve dava etmiştir.Dava, limited şirketin fesih ve tasfiyesi istemine ilişkindir. TTK 636/3 maddesinde; ‘haklı sebeplerin varlığında, her ortak mahkemeden şirketin feshini isteyebilir. Mahkeme, istem yerine davacı ortağı payının gerçek değerinin ödenmesine ve davacı ortağın şirketten çıkarılmasına veya duruma uygun düşen ve kabul edilebilir diğer bir çözüme hükmedebilir.’ hükmü düzenlenmiştir. Yasal düzenlemede şirketin feshi için haklı nedenler açıkça belirtilmemiştir. Ancak ortaklık anlayışını ortadan kaldıran, bireysel çıkarlara yönelen, ortaklar arasında kişisel ve grupsal çıkarların ön plana çıktığı ve ortaklık amacının gerçekleşmesinin olanağının bulunmadığı durumların varlığı haklı nedenler arasına sayılabileceği hususunda Yargıtayın muhtelif kararları mevcuttur. Yine uygulamada haklı nedenlerle fesih davası açılabilesi için davacı ortağın haklı nedenlerin meydana çıkmasında kendisinin eylem ve işlemlerinin ve katkısının bulunmaması gerekir. Hiç kimse kendi eylem ve işlemlerine dayanarak kendi lehine sonuç çıkaramaz. Yargıtay, muhtelif kararlarında bir ortağın haklı nedenlerle şirketin fesih ve tasfiyesinin isteyebilmesi için en fazla eşit kusurlu olması gerektiğine hükmetmiştirSomut olayda davalı şirketin gayri faal olduğu, tasfiye halinin sürüncemede kaldığı, vergi borçlarının olduğu, şirketin genel kurul ile fesih kararı alamayacağı, hususları birlikte değerlendirildiğinde TTK 529. Maddeye göre şirketin işletme konusunu gerçekleştiremeyeceği açık bir durumda iken TTK 530.maddeye göre süre vermenin davanın esasına etkili olmayacağı anlaşıldığından, mevcut delil durumuna göre şirketin fesih ve tasfiyesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM; Gerekçesi yukarıda açıklanan sebeplerle;
1-Davanın KABULÜ İLE ; ---------- Ticaret Sicil Müdürlüğünün ---------- sicil numarasında kayıtlı -------- ŞİRKETİ nin FESİH VE TASFİYESİNE
2-Tasfiye Memuru olarak resen Mali Müşavir ------------ atanmasına,
3-İleride şirket hesabından ödenmek üzere 25.000,00 TL tasfiye memuru ücret avansı ile 10.000 TL tasfiye masraf avansı olmak üzere toplam 35.000,00 TL nin davacı tarafından mahkeme veznesine yatırılmasına, ücret yatırıldığında görevinin başlamasına, karar kesinleştiğinde ve ücret-masraflar yattığında gerekçeli kararın tasfiye memuruna tebliğine
4-Gider avansı tarifesi 5. Maddesi uyarınca artan gider avansının karar kesinleştiğinde talep edene iadesine,
Dair, davacı asil yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren İKİ HAFTA içerisinde dilekçe ile başvurulacak İSTİNAF yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.17/10/2024
Dilekçeniz oluşturuluyor. Bu süreç biraz zaman alabilir, ancak sıkılmamanız için aşağıda dilekçe oluşturulmasını istediğiniz konuda benzer içtihatları listeledik. İncelemek isteyebilir veya bekleyebilirsiniz. Dilekçeniz oluşturulduktan sonra ekranda sizinle paylaşılacaktır. Sabrınız için teşekkür ederiz!