T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2024/596 Esas
KARAR NO:2024/825
DAVA:Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ:15/08/2024
KARAR TARİHİ: 23/10/2024
Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili banka ile -- numaralı davalı ------ imzalanan ------ istinaden borçlu şirkete krediler kullandırıldığını, hesabın katı üzerine halen derdest olan ------sayılı ilamsız takip dosyası ile icra takibine geçildiğini, davalı şirketin ----- tarihinde münfesih olması şekli bir işlem olup gerçeği yansıtmadığını belirterek ----- numarasında kayıtlı iken TTK geçici 7. Maddesi uyarınca sicilden resen terkin edilen ------ takip dosyasında yürütülen işlemlerle sınırlı olmak üzere geçici olarak ihyasına, yargılama gideri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı --------- vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin TTK M.32 ve Ticaret Sicili Yönetmeliği M.34 hükmü çerçevesinde işlem yaptığını, dava konusu şirketin, “6102 sayılı Kanunun Geçici 7’nci maddesi”, “Münfesih Olmasına Veya Sayılmasına Rağmen Tasfiye Edilmemiş Anonim ve Limited Şirketler İle Kooperatiflerin Tasfiyelerine ve Ticaret Sicili Kayıtlarının Silinmesine İlişkin Tebliğ’in 5’inci maddesi”, 6103 sayılı Türk Ticaret Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 20/1 maddesi ve Anonim ve Limited Şirketlerin Sermayelerini Yeni Asgari Tutarlara Yükseltmelerine ve Kuruluşu ve Esas Sözleşme Değişikliği İzne Tabi Anonim Şirketlerin Belirlenmesine İlişkin Tebliğ’in 7. maddesi kapsamında; "5174 Sayılı Kanun kapsamında olduğunun (m. 10)" ve "vergi kaydının terkin edildiği" hususlarının belirlenmesinin ardından, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun Geçici 7’nci maddesi ile “Münfesih Olmasına Veya Sayılmasına Rağmen Tasfiye Edilmemiş Anonim ve Limited Şirketler İle Kooperatiflerin Tasfiyelerine ve -------maddesi gereğince re'sen terkin kapsamına alındığını, tebligat ve ilan prosedürlerinin yerine getirilmesinin ardından 13.08.2014 tarihinde sicil kaydının re’sen terkin edildiğini, re'sen terkin işlemlerinin hukuka ve mevzuata uygun olduğunu, davacı tarafça aksinin iddia edilmediğini, dava açılmasına sebebiyet verilmediğinden müvekkili aleyhine yargılama giderleri ve vekâlet ücretine hükmedilemeyeceğini, dava konusu şirketin ihyasına (tasfiyesine) karar verilmesi durumunda tasfiye memuru atanması gerektiğini, müvekkili yönünden davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
İNCELEME ve GEREKÇE:Dava, hukuki niteliği itibari ile 6102 sayılı Yasa'nın Geçici 7.maddesi uyarınca sicilden resen terkin edilen şirketin ihyası istemine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmış, mahkememizin ----- inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenerek uyuşmazlık noktalarının tespiti ile tahkikat aşamasına geçilmiştir. İhyası talep edilen şirketin sicil dosyası getirtilmiş, şirketin merkezinin mahkememiz yetki sınırları içinde kaldığı, ----------6102 sayılı Kanunun Geçici 7’nci maddesi”, “Münfesih Olmasına Veya Sayılmasına Rağmen Tasfiye Edilmemiş Anonim ve Limited Şirketler İle Kooperatiflerin Tasfiyelerine ve Ticaret Sicili Kayıtlarının Silinmesine İlişkin Tebliğ’in 5’inci maddesi”, 6103 sayılı Türk Ticaret Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 20/1 maddesi ve Anonim ve Limited Şirketlerin Sermayelerini Yeni Asgari Tutarlara Yükseltmelerine ve Kuruluşu ve Esas Sözleşme Değişikliği İzne Tabi Anonim Şirketlerin Belirlenmesine İlişkin Tebliğ’in 7. maddesi kapsamında; "5174 Sayılı Kanun kapsamında olduğunun (m. 10)" ve "vergi kaydının terkin edildiği" hususlarının belirlenmesi ile, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun Geçici 7’nci maddesi ile “Münfesih Olmasına Veya Sayılmasına Rağmen Tasfiye Edilmemiş Anonim ve Limited Şirketler İle Kooperatiflerin Tasfiyelerine ve Ticaret Sicili Kayıtlarının Silinmesine İlişkin Tebliğ”in 5’inci maddesi gereğince re'sen terkin kapsamına alındığı, tebligat ve ilan prosedürlerinin yerine getirilmesinin ardından ------ tarihinde sicil kaydının re’sen terkin edildiği anlaşılmıştır.6102 Sayılı TTK'nun Geçici 7. maddesinin 15. fıkrası son cümlesi uyarınca, şirket alacaklıları ve hukuki menfaati bulunanlar haklı sebeplerle dayalı olarak silinme tarihinden itibaren 5 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak şirketin ihyasını isteyebilirler hükmü, ------- tarihli ve 6335 sayılı Kanun’un 38. maddesiyle eklenen geçici 7. maddenin (15) numaralı fıkrasının beşinci cümlesinde yer alan “...silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde...” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir.Eldeki dava ihyası istenen şirketin sicilden re'sen terkin edildiği tarihten itibaren 5 yıllık hak düşürücü süre dolduktan sonra açılmış olup davanın açıldığı tarihte anılan madde uyarınca dava açma süresi dolmuş ise de, ---------- tarihli ve 6335 sayılı Kanun’un 38. maddesiyle eklenen geçici 7. maddenin (15) numaralı fıkrasının beşinci cümlesinde yer alan “...silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde...” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verildiği anlaşıldığından hak düşürücü sürenin somutolaydauygulanması mümkün görülmemiştir -------------sayılı takip dosyası incelenmiş davacının alacaklı sıfatıyla ihyası talep edilen şirket hakkında ilamsız icra takibi başlattığı anlaşılmıştır.
6102 Sayılı TTK'nın Geçici 7. maddesinde anonim ve limited şirketlerin hangi şartlarda sicilden resen terkin edileceği düzenlenmiştir. Anılan maddenin 1. fıkrası uyarınca 1.7.2015 tarihine kadar sayılan halleri tespit edilen ya da bildirilen anonim ve limited şirketler ile kooperatiflerin tasfiyeleri, ilgili kanunlardaki tasfiye usulüne uyulmaksızın bu madde uyarınca yapılır. Madde hükmüne göre anonim şirketler, 559 Sayılı Türk Ticaret Kanununun Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılmasına dair Kanun Hükmünde Kararname gereğince sermayelerini öngörülen tutara çıkarmamış bulunmaları, 6102 Sayılı TTK'nın yürürlük tarihinden önce veya 1.7.2015 tarihine kadar münfesih olmaları, aralıksız son beş yıla ait olağan genel kurul toplantılarının yapılamaması, TTK'nın yürürlüğe girdiği tarihten önce tasfiye işlemlerine başlanılmış olmakla birlikte genel kurulun toplanamaması sebebiyle ara bilançoların ve kati bilançonun genel kurula tevdi edilemediği için ticaret sicilinden terkin edilememeleri sebepleriyle resen terkin edilebilirler. Anılan maddenin 4. fıkrasına göre; Ticaret sicil müdürlüklerince kapsam dâhilindeki şirket ve kooperatiflerin ticaret sicilindeki kayıtlı son adreslerine ve sicil kayıtlarına göre şirket veya kooperatifi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere bir ihtar yollanır. Yapılacak ihtar, ilan edilmek üzere ----------- aynı gün gönderilir. İlan, ihtarın ulaşmadığı durumlarda, ilan tarihinden itibaren otuzuncu günün akşamı itibarıyla, 11/2/1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılmış tebligat yerine geçer. Bu şirketler tasfiye memuru bildirdikleri takdirde maddede gösterilecek usulde tasfiye edilecek olup, ihtara rağmen tasfiye memuru bildirmeyen şirketlerin unvanı ise ------ re'sen silinir.Yapılan yargılama toplanan deliller bir arada değerlendirildiğinde davacı yanın talebinin sınırlı ihyaya yönelik olduğu, dava açmakta hukuki yararının bulunduğu, davacının --------sayılı ilamsız takip dosyasında yapılacak takip işlemleri için şirketin ihyasına karar verilmesini talep ettiği, bu durumda şirketin söz konusu işlemler yönünden ihyasının gerektiği ve tasfiye işlemleri için de şirkete tasfiye memuru atanması gerektiği, davacı tarafça davalı ------ işlemlerinin usulsüz olduğunun ileri sürülmediği, sicil müdürlüğünün dava açılmasına sebebiyet vermediği bu yüzden yargılama gideri ve vekalet ücretinden de sorumlu tutulamayacağı sonucuna varılmış, davanın ------- yönünden kabulüne, sicilin 24832-8 sicil numarasında kayıtlı iken TTK geçici 7. Maddesi uyarınca sicilden resen terkin edilen ------ dosyasında yürütülen işlemlerle sınırlı olmak üzere geçici olarak ihyasına, şirketin ticaret siciline tesciline, ek tasfiye işlemlerini yapmak üzere şirketin yetkilisi ------- tasfiye memuru olarak atanmasına, aynı zamanda şirket yetkilisi olduğundan ücret takdirine yer olmadığına, kararın ----- tescil ve ilanına karar verilmiştir. Davacı davasını sicil yanı sıra sicilden terkin edildiğinden tüzel kişiliği son bulmuş ve davalı olarak davada taraf olma ehliyeti bulunmayan şirkete de yöneltmiştir. Taraf ehliyeti dava şartı olup yargılamanın her aşamasında resen gözetilmesi gereken bir husus olduğundan davalı şirketin taraf ehliyeti bulunmaması nedeniyle şirket hakkındaki davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın -----yönünden kabulüne, ----numarasında kayıtlı iken TTK geçici 7. Maddesi uyarınca sicilden resen terkin edilen ------- takip dosyasında yürütülen işlemlerle sınırlı olmak üzere geçici olarak ihyasına, şirketin ------ tesciline,
Ek tasfiye işlemlerini yapmak üzere şirketin yetkilisi ------- tasfiye memuru olarak atanmasına, aynı zamanda şirket yetkilisi olduğundan ücret takdirine yer olmadığına,
Kararın ------ tescil ve ilanına,
2-Davalı --------- yönelik davanın taraf ehliyeti yokluğundan reddine,
3-Harçlar Kanunu'na göre alınması gereken 427,60 TL harç peşin olarak alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
4-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı taraflarca yargılama gideri sarf edilmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
HMK 345. Maddesi hükmü uyarınca kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafından yokluğundan oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/10/2024
Dilekçeniz oluşturuluyor. Bu süreç biraz zaman alabilir, ancak sıkılmamanız için aşağıda dilekçe oluşturulmasını istediğiniz konuda benzer içtihatları listeledik. İncelemek isteyebilir veya bekleyebilirsiniz. Dilekçeniz oluşturulduktan sonra ekranda sizinle paylaşılacaktır. Sabrınız için teşekkür ederiz!