WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İSTANBUL ANADOLU 5. ASLIYE TICARET MAHKEMESI

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2023/907 ESAS
KARAR NO: 2024/858
DAVA: Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ: 16.12.2023
KARAR TARİHİ: 15.10.2024

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin maliki ve sürücüsü olduğu ---- plakalı ---- tarihinde ---- kurallara uygun bir şekilde seyir halindeyken maliki ve sürücüsü--------- plakalı aracın müvekkili aracına çarparak tam kusurlu olarak maddi hasarlı trafik kazasına sebep olduğunu, oluşan bu kaza sonucunda taraflarca kaza tespit tutanağı tutulduğunu, tutulan bu tutanakta karşı yan araç sürücüsünün kazanın yukarıda belirtildiği gibi gerçekleştiğini beyan ve imza ettiğini, kaza sonrası -------- tarafından taraflara eşit oranda kusur verilmişse de müvekkiline atfedilen kusurun kabulünün mümkün olmadığını, müvekkilinin kendi şeridinde ilerlerken karşı yan şerit ihlali yaparak müvekkilinin aracına çarptığını, meydana gelen kazada karşı yan araç sürücüsünün tam ve asli kusurlu olduğunu, gerekli incelemeler yapıldığı taktirde müvekkilinin gerçekleşen kazada herhangi bir kusurunun bulunmadığının ortaya çıkacağını, kaza neticesinde müvekkili aracının ana aksamlarının değiştiğini, kaporta işçiliği ve boya işçiliği yapıldığını, müvekkili aracında 30.093,91-TL maddi hasar meydana geldiğini, müvekkili aracının -------de kaza tarihinde çok düşük olduğunu, az kullanılmış böyle bir aracın, kaza sonucu ana aksamlarının değiştiğini, ciddi anlamda kaporta işçiliği ve boya işçiliği yapılmış olduğunu, aracın satışı halinde, bu hasarın alıcı tarafından rahatlıkla öğrenilebileceğinden, müvekkilinin bu kazalı aracını kaza görmemiş gerçek değerinden daha düşük fiyatla satacağının tartışmasız olduğunu, karşı tarafın aracının ---- nolu poliçe ile sigortalandığını,----------- değer kaybı talebi için---- başvuruda bulunulduğunu, başvurularının aynı gün sigorta şirketine tebliğ edildiğini ancak yasal süresi içerisinde herhangi bir ödemede bulunulmadığını, tüm bu nedenlerle; fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik müvekkilinin aracında meydana gelen 50,00-TL değer kaybı ve 50,00-TL bakiye hasar bedelinin davalı sigorta şirketinden temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle beraber tahsili ile her türlü yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasını ayrıca davadan önce arabuluculuk sürecinde müvekkil kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden arabuluculuk aşamasındaki vekalet ücretinin de (2023 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi md. 16/2-c doğrultusunda 2.400,00-TL) karşı yandan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Talep Artırım Dilekçesi: Davacı vekili 26.09.2024 tarihli dilekçesi ile; HMK m.107 uyarınca, anılan bilirkişi raporu doğrultusunda dava değerinin artırımı yoluna gidilerek, dava dilekçesinde 50,00-TL'lik değer kaybı bedeli talebini, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, 16.060,00-TL'ye artırdıklarını beyan etmiştir.

SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kazaya karışan -------- tarihleri arasında geçerli olmak üzere müvekkili şirket nezdinde ------- başvuru sahibinin işbu dava bakımından aktif husumet ehliyeti bulunmadığını, davacının işbu dava kapsamında, ---- plakalı aracına ait maddi hasarın tazminini talep ettiğini ancak davacı yana ait----- aracın maddi hasarı, aracın kaza tarihindeki kasko sigortacısı ------ tarafından 15.046,96-TL tutarında ödeme yapılmak suretiyle tazmin edildiğini, davacıya ait aracın maddi hasarı aracın kaza tarihindeki--------- tarafından tazmin edildiğinden, aracın maddi hasarına ilişkin talepte bulunma hakkının, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1472 maddesi uyarınca kanuni halefiyet gereği ----ait olduğunu, ----------- davacının aracında oluşan zararı tazmin ettiğini, tazmin ettiği tutarı rücuen müvekkili şirketten talep ettiğini ve işbu talep doğrultusunda da kasko sigortacısına ödeme yapıldığını, karşı araçta meydana gelen maddi hasar tutarının kasko sigortacısı tarafından karşılandığını, mükerrer olarak müvekkili şirketten tazminat talebinde bulunamayacağı sarih olduğunu, araçta değer kaybı oluşmadığı tespit edildiğinden müvekkili şirketçe davacı yana ödeme yapılmadığını, hasar gören sağ arka çamurluk, sağ arka kapı parçası aracın ------- tarihindeki hasarında değişim ve onarım işlemi gördüğünden değerlendirmeye alınmadığını, ekte yer alan eksper raporundan ve fotoğraflardan tespit edildiğini, bir parça birçok kez değer kaybı teşkil etmeyeceğinden değerlendirmeye alınmadığını, reel piyasa şartlarına göre değer kaybı oluşmayacağı kanaatine varıldığını, başvurunun reddi talebi asıl olmakla, değer kaybı talepleri, Genel Şartlar' da açıkça belirlenmiş olduğunu, yapılacak hesaplamada Genel Şart Hükümlerinin esas alınması gerektiğini, müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalısının kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla birlikte, müvekkili şirketten tahsili talep edilen faiz türünün hatalı olduğunu, tüm bu nedenler ve Mahkemece re'sen gözetilecek nedenlerle huzurdaki davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE;Dava; ----tarihinde, davacıya ait ---- davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanan ---- karıştığı trafik kazasında, davacının araçta meydana gelen hasar bedeli ve değer kaybına dair maddi tazminat davasıdır.Davacı vekili; 27/06/2023 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle davacının aracında hasar ve değer kaybı oluştuğunu, kazaya karışan ---- araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde kusurlu olduğunu ve oluşan zarardan davalı sigorta şirketinin---- kapsamında sorumlu olduğunu beyan ederek, hasar bedeli ve değer kaybı bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş; davalı vekili ise; davacı aracın zararının kendi kasko sigortacısı---- Tarafından giderildiğini, bu nedenle davacının aktif husumet ehliyetinin bulunmadığını, daha önce hasarlanan parçalar için değer kaybı talebinde bulunulamayacağını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış, yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, sigorta poliçesi, hasar dosyası celp edilmiş, dava konusu araçların trafik tescil kayıtları celp edilmiş, bilirkişi raporu alınarak dava sonuçlandırılmıştır.Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; meydana gelen trafik kazasında kazaya karışan araç sürücülerinin veya üçüncü kişilerin kusurlu olup olmadığı, kusurlu iseler hangi oranda kusurlu oldukları, dava konusu araçta, meydana gelen kaza nedeniyle hasar ve değer kaybı oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise miktarları, davalının talep edilen tazminat kalemlerinden sorumlu olup olmadığı, sorumlu ise hangi miktarda ve ne şekilde sorumlu olduğu, faizin başlangıcının ve türünün ne olduğu noktalarında toplandığı görülmüştür.Bilirkişinin 20/09/2024 tarihli raporunda özetle; ----Davaya konu ---------aracın kazadan önce, biri daha yüksek tramer tutarlı, 5'inin içeriği belirsiz 6 hasar kaydı daha olduğu tespit edilmiştir. Dosyaya sunulan belgeler, muayene geçmiş, hasar geçmişi, kasko değer listeleri, güncel emsal nitelikte ilanlar, eksper raporu beraber değerlendirildiğinde; 2918 sayılı KTK : Madde 52/a-b , Madde 84/g hükümlerine aykırı davrandığı için kazaya sebep olan her iki taraftan; ---- sayılı aracın sürücüsü ---- kaza oluşumunda %50 kusurlu olduğu,----- plaka sayılı aracın sürücüsü ---- kaza oluşumunda %50 kusurlu olduğu; davaya konu araçta 30.093,94 TL hasar onarım bedeli oluştuğu, davalı trafik sigortacısının bu bedeli ödeyen davacı taraf kasko şirketine %50 kusur oranında rücu ödemesi yaptığı, bakiye hasar tutarı kalmadığı; kaza sebebiyle araçta gerçek piyasa şartlarında 32.120-TL değer kaybı oluştuğu..." şeklinde kanaat belirttiği görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları, alınan bilirkişi raporları ve bütün deliller birlikte değerlendirildiğinde;--- tarihinde davacıya ai----araç ile davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanan ---- aracın karıştığı trafik kazasının meydana gelmesinde, ----aracın sürücüsü ---- plaka sayılı aracın sürücüsü -----kusurlu olduğu, kusur raporunun kaza tespit tutanağı ile uyumlu olması nedeniyle kusur raporuna itibar edildiği, davacı tarafa ait ----- araçtaki hasar bedeli ve değer kaybının, kaza tutanağı ve ekspertiz raporu ile uyumlu şekilde,----- uygun olarak tespit edildiği, davalı sigorta şirketinin, sigortalı araç olan------- plakalı araç sürücüsünün kusuru oranında (%50) oluşan zarardan sorumlu olduğu, bu kapsamda, davalı sigorta şirketinin, hasar bedeli ile ilgili, davacının kasko şirketine rücu ödemesi yaptığı ve bakiye sorumlu olduğu hasar bedeli tutarı kalmadığı; 32.120-TL değer kaybı zararından ise %50 kusur oranında 16.060,00-TL olarak sorumluluğunun bulunduğu, zarar veren aracın kullanım amacının hususi olması sebebiyle yasal faiz uygulanması gerektiği, sigorta şirketinin yazılı başvuru tarihinden 8 iş günü sonrasına denk gelen 06/11/2023 tarihinde temerrüde düştüğü anlaşılmakla, bedel artırım dilekçesi doğrultusunda davanın kısmen kabulüne, hasar bedeli alacağı yönünden fazlaya ilişkin talebin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur:

HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının 26/09/2024 tarihli bedel artırım dilekçesi doğrultusunda KISMEN KABULÜ İLE;
-16.060,00-TL değer kaybının davalı sigorta şirketinden bakiye poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere ve temerrüt tarihi olan 06/11/2023'ten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Hasar bedeline dair fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 1.097,06-TL karar harcının, davacı tarafından yatırılan 269,85-TL peşin harç ve 273,41-TL tamamlama harcından mahsubu ile bakiye 553,80-TL'nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 543,26-TL peşin ve tamamlama harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından başvurma harcı, vekalet harcı, bilirkişi ücreti, tebligat, posta ve müzekkere gideri olarak sarf edilen 3.947,05-TL yargılama giderinin davanın kabul ret oranına göre; 3.934,80-TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 12,25-TL'nin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından vekalet harcı olarak sarf edilen 60,80-TL yargılama giderinin davanın kabul ret oranına göre takdiren davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Kabul edilen dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davacı lehine takdir olunan 16.060,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Ret olunan dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davalı lehine takdir olunan 50,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Arabuluculuk Kanunu'nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ---------bütçesinden ödenen 3.120,00-TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul ret oranına göre; 3.110,32-TL'sinin davalıdan, 9,68-TL'sinin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
10-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; tarafların yokluğunda miktar itibariyle kesin olmak üzere karar verildi.15.10.2024

TASHİH ŞERHİ
Her ne kadar mahkememizin 15.10.2024 tarihli duruşmasında tefhim olunan hüküm miktar itibariyle kesin olarak verilmiş ise de, davanın talep yönünden belirsiz alacak davası olması nedeniyle kararın istinaf yolu açık olarak verilmesi gerektiği anlaşıldığından, hükmün son paragrafında yer alan "miktar itibariyle kesin olmak üzere" şeklindeki ibarenin "kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde -----------Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere" şeklinde düzeltilmek suretiyle hükmün TASHİHİNE
Dair, tarafların yokluğunda, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu karar verildi.15.10.2024

UYAP Entegrasyonu