T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2024/817 Esas
KARAR NO: 2024/769
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç))
DAVA TARİHİ: 06/11/2024
KARAR TARİHİ: 07/11/2024
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafından ---------- İcra Dairesi ----------- Esas sayılı dosyası kapsamında tebliğ edilen ödeme emrine karşı yapılan itiraz üzerine İcra Müdürlüğü tarafından takibin durdurulmasına karar verildiğini, davalının borcu olmadığına dair itirazı haksız ve kötü niyetli olduğunu, 03.04.2024 tarihinde davalı tarafa ait ---------- plakalı aracın davacı müvekkile ait ----------- plakalı araca çarpması sonucunda meydana gelen trafik kazasında müvekkile ait araçta maddi hasar meydana geldiğini, söz konusu kazada davacı müvekkilin aracı park halindeyken hemen arkasından seyir halinde gelmekte olan ---------- plakalı araç sürücüsü olan davalının dikkatsizliği neticesinde müvekkilin aracına arkadan çarpması sonucu işbu kaza meydana geldiğini, kaza sonucu müvekkilin aracında meydana gelen hasar sebebiyle müvekkilin aracı yaklaşık 36 gün tamirhanede onarımda kaldığını, onarımda kaldığı süre boyunca tarafımızca yaptırılan ekspertiz raporuna göre araçta 144.000,00-TL araç mahrumiyeti oluştuğunu, müvekkilin araci ticari araçtır ve 36 gün boyunca aracını kullanamamış, işi hususunda maddi olarak oldukça mağdur olduğunu, davalı asli kusurlu olup davacıdan aracından mahrum kaldığı süre boyunca tazminat ödemekle yükümlü olduğunu, buna rağmen, davalının asılsız iddiasına karşılık, icra takibine itiraz ederek takibi durdurması nedeniyle işbu davayı açtıklarını beyan etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:Dava, hukuki niteliği itibari ile araç mahrumiyet bedelinin tahsili istemli davacı tarafından başlatılan icra takibine davalıların yapmış oldukları itirazların iptali davasıdır.Ticari davalar, mutlak ticari davalar, nispi ticari davalar ve yalnızca bir ticari işletmeyle ilgili olmasına rağmen ticari nitelikte kabul edilen davalar olmak üzere üç gruba ayrılır.
Mutlak ticari davalar, tarafların tacir olup olmadığına ve işin bir ticari işletmeyi ilgilendirip ilgilendirmediğine bakılmaksızın ticari sayılan davalar olup, TTK'nın 4/1. maddesinde sayılmışlardır. Ayrıca, Kooperatifler Kanunu (m.99), İcra İflas Kanunu (m.154), Finansal Kiralama Kanunu (m.31), Ticari İşletme Rehni Kanunu (m.22) gibi bazı özel kanunlarda belirlenmiş ticari davalar da bulunmaktadır. Bu guruptaki davaların ticari dava sayılabilmesi için taraflarının tacir olması veya ticari işletmeleriyle ilgili olması gibi şartlar aranmaz. TTK'nın 4/1. bendinde sınırlı olarak sayılan davalar arasında yer alması veya özel kanunlarda ticari dava olarak nitelendirilmesi yeterlidir. Bu davalar kanun gereği ticari dava sayılan davalardır.
Nispi ticari davalar, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması halinde ticari nitelikte sayılan davalar olup, iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi ve iki tarafın tacir olması gereklidir. Bu şartlar birlikte bulunmadıkça, uyuşmazlık konusunun ticari iş niteliğinde olması veya ticari iş karinesi sebebiyle diğer taraf için de ticari iş sayılması davanın ticari dava olması için yeterli değildir. 6102 sayılı TTK, 6762 sayılı TTK'dan farklı olarak mutlak ticari davalar (kanundan dolayı ticari dava sayılanlar) haricindeki ticari davaları "ticari iş" kriterine göre değil de "ticari işletme" kriterine göre belirlemiştir Üçüncü grup ticari davalar, yalnızca bir tarafın ticari işletmesini ilgilendiren havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davalardır. Yukarıda açıklandığı üzere bir davanın ticari dava sayılması için kural olarak ya mutlak ticari davalar arasında yer alması ya da her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili bulunması gerekirken havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davaların ticari nitelikte sayılması için yalnızca bir yanın ticari işletmesiyle ilgili olması TTK'da yeterli görülmüştür. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1. maddesinde; "Mahkemelerin görevi, ancak kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir." hükmü yer almaktadır. HMK 114/1.c maddesi uyarınca "Mahkemenin görevli olması" dava şartlarından olup, HMK 138 maddesi dikkate alınarak dava şartlarının öncelikle karara bağlanması gerekmektedir. HMK 115. maddesinde ise "Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir..." düzenlemesi yer almaktadır. Davaya konu somut olayda, uyuşmazlığın mutlak ticari dava niteliğinde olmadığı, her ne kadar davacıya ait --------- plakalı araç ticari ise de davalı ...'a ait olan ---------- plakalı aracın hususi nitelikte olduğu, tarafların tacir olmadığı dikkate alındığında nisbi ticari dava da olmadığı, araç mahrumiyet bedelinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine davalıların yapmış oldukları itirazların iptali istemine ilişkin işbu davada görevli mahkeme genel mahkeme olan asliye hukuk mahkemesi olduğu anlaşılmıştır.Yukarıda açıklanan sebeplerle mahkememizin görevsizliği nedeniyle HMK'nin 114-115 maddesi uyarınca davanın usulden reddine ve dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesine karar verilmesi gerektiği anlaşıldığından aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-HMK'nun 114/1-c maddesindeki dava şartı yokluğundan aynı yasanın 115/2 maddesi gereğince davanın usûlden REDDİNE, Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğuna,
2-Karar kesinleştiği tarihten itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize başvuru halinde dava dosyasının görevli --------- Asliye Hukuk Mahkemelerine tevzii edilmesi için Tevzii Bürosuna gönderilmesine,
3-Görevsizlik kararından sonra davaya görevli Asliye Hukuk Mahkemesinde devam edilmesi halinde yargılama giderlerine Asliye Hukuk Mahkemesince hükmedileceğinden, bu konuda HMK'nun 331/2. maddesi uyarınca şu aşamada bir karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içinde ---------- Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/11/2024
Dilekçeniz oluşturuluyor. Bu süreç biraz zaman alabilir, ancak sıkılmamanız için aşağıda dilekçe oluşturulmasını istediğiniz konuda benzer içtihatları listeledik. İncelemek isteyebilir veya bekleyebilirsiniz. Dilekçeniz oluşturulduktan sonra ekranda sizinle paylaşılacaktır. Sabrınız için teşekkür ederiz!