T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2024/617 Esas
KARAR NO :2024/760
DAVA:Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımlı))
DAVA TARİHİ:21/10/2024
KARAR TARİHİ:25/10/2024
Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımlı)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket yetkilisi ... ile davalı ... inşaatların işçi, abonelik, evrak, tuğla vs. işlerimi takip etmesi maksadıyla anlaştıklarını, davalı ...'in 27/05/2024 tarihinde müvekkili şirketin işlerini yapmaya başladığını, davalının müvekkilinden inşaat işleri, malzeme tedariği ve nalburlara vermek için para istediğini, nalburdan alacağı malların fiyat listelerini çıkartıp müvekkiline gönderdiğini ve sık sık para istemeye devam ettiğini, müvekkili davalı tarafından kendisine sunulan listelerdeki malların nalburdan alınması, inşaattaki işçilere ücretler verilmesi gibi bütün işlemler için davalıya bu zamana kadar toplam 690.000,00 TL bedelli çek verdiğini, bir zaman sonra inşaatta kayda değer bir ilerleme görmeyen müvekkilinin durumdan şüphelendiğini, işçilerle görüşmeye başladığını, görüşme neticesinde de işçilerden malzemelerin gelmediğini, gelen birkaç malzemeyle de inşaatın devam etmediğini öğrendiğini, bunun üzerine müvekkili şirket yetkilisi ...'nın malzemelerin alınacağı ... ve Tic. Ltd. Şti'ne giderek malzemelerin biran evvel gönderilmesini istediğini, söz konusu şirket (... İnş.) ise çekleri aldığını ancak malzemeleri göndermeyeceğini , önce ...'in halihazırda mevcut borçlarının olduğunu ve çekleri onlara sayacağını belirtmesi üzerine müvekkilinin adeta şok olduğunu, malzemeleri göndermeyeceklerini keskin bir dille söylemeleri üzerine çeklerin kendisine iadesini istediğini, ... İnş. müvekkilinin bu talebine karşılık vermediğini, çeklerde davalı ...'in cirosunun olduğunu, çekleri geri alacaksa ...'in alabileceğini söyleyip çekleri müvekkiline vermediğini, müvekkilin yaşadığı olaydan sonra davalıyı arayarak gelip çekleri almasını ve kendisine iade etmesini söylediğini, ... de oraya gelerek çekleri ... İnş.'dan aldığını ve kavga çıkararak çekleri uhdesine alıp olay yerinden kaçıp gittiğini, söz konusu inşaat firması yaşanan bütün sürece şahit olduğunu, müvekkilinin yaşadığı bu sıkıntıdan sonra Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığına giderek davalı hakkında suç duyurusunda bulunduğunu, 2024/43902 soruşturma numaralı dosyası ile olaya ilişkin soruşturma yapıldığını, müvekkili şirket tarafından davalı ... adına keşide edilen; ... Bankası ... Şubesi, ... Nolu, 09.05.2024 düzenleme tarihli, 31.10.2024 vade tarihli, 250.000 TL bedelli; ... Bankası ... Şubesi, ... Nolu, 09.05.2024 düzenleme tarihli, 30.11.2024 vade tarihli, 250.000 TL bedelli çekler hakkında öncelikle teminatsız olarak ödemeden men kararı verilerek tedbir uygulanmasını, talepleri kabul edilmez ise sayın mahkemece uygun görülecek bir teminat karşılığında ödemeden men talimatı verilmesini, akabinde de yargılama sonunda çekler hakkında iptal kararı verilerek davalarının kabulüne karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren ve 03/01/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5. maddesinden sonra gelmek üzere eklenen maddeye göre ; MADDE 5/A- (1) "Bu Kanunun 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır." Yine 05/04/2023 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan 28/3/2023 tarihli ve 7445 sayılı Kanunun 31. maddesiyle 6102 Sayılı TTK'nın 5/A maddesinin birinci fıkrasında yer alan “paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında” ibaresi “para olan alacak, tazminat, itirazın iptali, menfi tespit ve istirdat davalarında,” şeklinde değiştirilmiş, 7445 Sayılı Kanunun 43/1-a maddesiyle, bu Kanunun 31. maddesinin 01/09/2023 tarihinde yürürlüğe gireceği kararlaştırılmıştır. Söz konusu kanun hükümleri dikkate alındığında, 01/09/2023 tarihi itibariyle, menfi tespit davaları bakımından, dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı haline getirildiği anlaşılmaktadır. Eldeki davanın açılış tarihi 21/10/2024 tarihidir.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun “Dava şartı olarak arabuluculuk" başlıklı 18/A. maddesine göre; "(1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir."
Söz konusu yasal düzenlemeler ve dosya kapsamı dikkate alındığında, her ne kadar dava; davacı tarafından çek iptali davası olarak nitelendirilerek arabulucuya başvurulmadan ikame edilmişse de; davanın taraflar arasındaki ticari ilişkiden kaynaklı olarak verilen çeklerin edimin yerine getirilmemesi nedeniyle bedelsiz ve işbu davanın bedelsizlik iddiasına dayalı menfi tespit davası olduğu ve 21/10/2024 tarihinde açıldığı, 01/09/2023 tarihi itibariyle açılan menfi tespit davalarında artık dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olmasının dava şartı olduğu, davacı tarafça dosyaya arabuluculuk son tutanağı sunulmadığı gibi, arabulucuya başvurulduğuna ilişkin bir beyanda da bulunulmadığı anlaşılmakla, 6325 Sayılı Kanunun 18/A-2, 6102 Sayılı Sayılı TTK'nın 28/3/2023 tarihli ve 7445 sayılı Kanunun 30. maddesiyle değişik 5/A-1 maddesi, 6100 Sayılı Kanunun 114/2, 115. maddeleri gereğince, açılan davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-6325 Sayılı Kanunun 18/A-2, 6102 Sayılı Sayılı TTK'nın 28/3/2023 tarihli ve 7445 sayılı Kanunun 30. maddesiyle değişik 5/A-1 maddesi, 6100 Sayılı Kanunun 114/2, 115. maddeleri gereğince, açılan davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden REDDİNE,
2-Harç peşin olarak alındığından yeniden alınmasına YER OLMADIĞINA,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davacı tarafından yatırılan gider ve delil avansından sarfedilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
5-Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 67/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; tarafların yokluğunda, HMK'nın 341/1 ve 345. maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere tensiben karar verildi. 25/10/2024
Katip ...
e-imzalıdır
Hakim ...
e-imzalıdır
Dilekçeniz oluşturuluyor. Bu süreç biraz zaman alabilir, ancak sıkılmamanız için aşağıda dilekçe oluşturulmasını istediğiniz konuda benzer içtihatları listeledik. İncelemek isteyebilir veya bekleyebilirsiniz. Dilekçeniz oluşturulduktan sonra ekranda sizinle paylaşılacaktır. Sabrınız için teşekkür ederiz!