WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İSTANBUL 6. ASLIYE TICARET MAHKEMESI

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2024/449 Esas
KARAR NO : 2024/625

DAVA : Ticari Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan Davalar (Menfi Tespit)
DAVA TARİHİ : 01/08/2024
KARAR TARİHİ : 18/10/2024

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan Davalar (Menfi Tespit) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; Resmi Gazetede yayınlanan; malikleri ... AŞ ve ... AŞ ... olan, ... idaresi "..." Satış Komisyonu Başkanlığından, 1.715.500.000- (Birmilyaryediyüzonbeşmilyonbeşyüzbin) TL muhammen bedelle 05.07.2022 tarihinde, saat 15:00'da gerçekleşeceği duyurulan satışına ilişkin idari işlemin uygulanmakla etkisi tükenecek ve yargılamayı konusuz bırakacak olması nedeniyle ivedilikle savunma alınmadan yürütmesinin durdurulması. anayasa'ya aykılık iddiamızın kabulü ile, anayasa mahkemesine müracaat edilmesi. idari işlemin iptaline karar verilmesi talepli dava açtıklarını, yargılama sonucunda ... 9. İdare Mahkemesi ... Esas, ... Karar ve 12/10/2022 tarihli kararı ile; "davaya konu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı" gerekçesi ile davanın reddine karar verildiğini, kararın temyiz edildiğini, ... 13. Dairesi 15/12/2022 tarih ve E:..., K:...sayılı kararı ile, adli yargının görevli olduğundan bahisle ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verildiğini, ... 9. İdare Mahkemesi'nce, ... 13. Dairesinin 15/12/2022 tarih ve E:..., K:... sayılı bozma kararına uyularak verilen 15/06/2023 tarih ve E:..., K:... sayılı kararında ise ile uyuşmazlığın görüm ve çözümünde adli yargı merciileri görevli olduğundan davanın görev yönünden reddine karar verildiğini, kararın istinaf edildiğini, İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 10. İdari Dava Dairesi ... Esas, ...Karar ve 24.10.2023 tarihli kararı ile istinaf başvurusunun reddine karar verildiğini, bu kararın davalı tarafından idari yargının görevli olduğu iddiası ile temyiz edildiğini, nihai olarak ise temyiz talebini inceleyen Danıştay 13. Dairesi, ...Esas, ...Karar ve 29/04/2024 tarihli kararı ile, "... İdare Mahkemesi 10. İdari Dava Dairesi'nin 24/10/2023 tarih ve... K:... sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, anılan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanmasına karar verildiğini, bu nedenle davanın adli yargıda açıldığını, davalı idarenin, müvekkillerinin hissedarı olduğu ...'nün satış ve tasfiyesi için 03.06.2022 günlü Resmi Gazete ile ilan yapılarak 05.07.2022 tarihinde, saat 15:00'da 1.715.500.000- TL muhammen bedel ile satış ve tasfiyesi planladığını duyurduğunu, ...'nin 22 Temmuz 2019 tarihinde Resmi Gazetede yapmış olduğu ilan ile, 21.08.2019 tarihinde, 1.100.000.000-TL muhammen bedel ile "..."nün satışı için ilana çıkmış alıcı çıkmadığından bu satış işlemi gerçekleştirilemediğini, 03.06.2022 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan ilana göre ise ikinci kez, satışa çıkıldığını, ilk satış tarihi olan 21.08.2019 tarihinde dolar kuru 5.68 TL iken, günümüzde dolar kuru 17.2 TL olup, dolar bazında %300 oranında bir artış olmasına rağmen, ... tarafından ilk satış tarihinde 1.100.000.000-TL olarak belirlenen muhammen beden ikinci satış tarihinde sadece %65 artırılarak 1.715.500.000-TL muhammen bedel ile satışa çıkartılarak, dolar bazındaki artışa göre, en az, 3.300.000.000-TL'ye satışa çıkartılması gerekirken, en az, 1.594.000.000-TL zarar edecek şekilde satışa çıkartıldığını, 2019 yılında da şirketin gerçek rayiç değeri 6-7 milyar civarında olduğunu, mevcut satış ile şirketin değerinin 1/6 oranında bir fiyat ile satışa çıkartıldığını, ... A.Ş.'nin bugün itibariyle, satış bedelinin altı katı, 7.521.276.504,92-TL kefaletten kaynaklı borcu bulunmaktadır. mevcut ...'nin kredi devir sözleşmesine onay vermesi ve ... a.ş.nin satış ve tasfiyesi ile bu borcun kamu üzerine bırakıldığını, müvekkillerinin yaklaşık 100 yıllık kazanımlarına hukuka, evrensel hukuk normlarına aykırı olarak el konulduğunu, Anayasa Mahkemesine 4 ayrı mülkiyet hakkı ihlali iddiası ile başvuru yapıldığını, davanın halen derdest olduğunu, ...'nin satış işleminde ısrar ettiğini, ... 3. Sulh Ceza Hâkimliğinin ... tarihli ve ... Değişik İş numaralı kararı ile şirketin bir kısım ortakları hakkında CMK'nın 128. Maddesi gereğince Mal varlıklarına tedbir konulmuş, ... 3. Sulh Ceza Hâkimliğinin 22.07.2016 tarihli ve...Değişik iş numaralı kararı ile; ... bağlı şirketler için yönetim organlarının tüm yetkilerini kullanmak ve yeni yönetim kurulunu oluşturmak üzere kayyım olarak atanmalarına karar verildiğini, Resmi Gazete'nin ... tarih ve ... sayılı mükerrer nüshasında yayımlanan 674 sayılı KHK'nın (... tarihli ... sayılı Kanun ile kanunlaşmıştır) 19 ve 20. maddeleri kapsamında; iddia konusu yapıya aidiyeti, iltisakı veya irtibatı nedeniyle Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 133'üncü maddesi uyarınca kayyım atanan/atanacak olan şirketlerdeki kayyımlık görev ve yetkilerinin ...'ye devredilmesine karar verildiğini ve aynı KHK ile söz konusu şirket ve varlıkların satış ve tasfiyesine ilişkin hükümler de düzenlendiğini, sonrasında yayınlanan çeşitli KHK'lar ile; kayyımlık görevinin ...'ye devredilen veya kayyım olarak ...'nin atandığı şirketler ve varlıklar ile ilgili ek düzenlemeler yapıldığını ve yetkili hakim veya mahkeme tarafından iddia konusu yapıya aidiyeti, iltisakı veya irtibatı olan gerçek ve tüzel kişilerin yüzde elliden daha az ortaklık payı olduğu şirketlerde, bu payların yönetimi ve temsili amacıyla ...'nin Hisse/Pay Kayyımı (Kısmi Kayyımlık) olarak atanabileceği ile gerçek kişilerin şahsi mal varlıkları için de ...'nin Kayyım olarak görevlendirilebileceğine ilişkin düzenlemeler yapıldığını, ... 3. Sulh Ceza Hâkimliğinin ... Değişik İş sayılı ve 02/09/2016 tarihli kararı ile, ... 2.Sulh Ceza Hâkimliğinin 05/08/2016 tarih ve ... değişik iş sayılı kararı, ... 3.Sulh Ceza Hâkimliğinin 31/08/2016 tarih ve... değişik iş sayılı kararı ve ... 3.Sulh Ceza Hâkimliğinin 31/08/2016 tarih ve ... değişik iş sayılı kararı ile 674 sayılı Kanun Hükmündeki Kararnamenin 19.maddesi gereğince verilen kayyımlık kararının, müvekkillere ait şirketlerin de dâhil olduğu 51 şirket hakkındaki görev ve yetkilerinin ... devredilmesine karar verildiğini, bu kararla bütün yetkiler ... devredildiğini, ...AŞ'de bu şirketlerden birisi olduğunu, dava konusu işlemdeki hukuka aykırılıkların mevcut olduğunu, ... 3. Sulh Ceza Hâkimliğinin ... Değişik İş sayılı ve 02/09/2016 tarihli kararı ile, ... 2.Sulh Ceza Hâkimliğinin 05/08/2016 tarih ve...değişik iş sayılı kararı, ... 3.Sulh Ceza Hâkimliğinin 31/08/2016 tarih ve ... değişik iş sayılı kararı ve ... 3.Sulh Ceza Hâkimliğinin 31/08/2016 tarih ve ... değişik iş sayılı kararları ile müvekkilinin, banka hesapları dâhil olmak üzere tüm malvarlıklarına ve gelirlerine tedbir konmak suretiyle tasarruf yetkisinin ortadan kaldırıldığını, bahsi geçen kararlarla aynı zamanda müvekkilin bankadaki her türlü hesapları, alacakları, taşınmazlar ve malvarlığı üzerine de tedbir konmuş olduğundan dava açıldığını ve adli yardım taleplerinin olduğunu, davanın ... A.Ş. tarafından Çek Bankasından çekilmiş olan krediyi temlik alan şirketin de doğrudan etkilenme durumu söz konusu olacağından, bu davanın ...A.Ş.'ye (...A.Ş.) ihbar edilmesi gerektiğini belirterek; müvekkillerinin her türlü malvarlıklarına elkonulmak suretiyle tasarruf haklarının ortadan kaldırılması ve müvekkillerin başkaca gelirleri olmadığından, öncelikle Adli yardım talebimizin kabulüne,... Fon Kurulu Kararı ile ..."nün oluşturularak satışına gerekçe olarak gösterilen, 6758 Sayılı Kanun'nun "Kayyımlık yetkisinin devri ve tasfiye" başlıklı 19. Maddesi ve "...satış ve tasfiyeye ilişkin yetkileri" başlıklı 20.maddeleri, 26.5.2022 tarih ve 7407 Sayılı (Bankacılık Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve 655 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun) Kanun'un 17. Maddesi getirilen düzenlemelerin Anayasa'ya aykırılık iddianın kabulü ile, bu husus ön sorun kabul edilerek anayasa mahkemesine başvuru yapılmasını, ... Fon Kurulu Kararı ile dava konusu 03.06.2022 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan; malikleri ... AŞ ve ... AŞ ... olan, "..." nün ... idaresi tarafından 05.07.2022 tarihinde, saat 15:00'da 1.715.500.000- (Birmilyaryediyüzonbeşmilyonbeşyüzbin) TL muhammen bedel ile bedel ile SATIŞ VE TASFİYESİ PLANLANAN İDARİ İŞLEMİN (05.07.2022 tarihinde ... ...A.Ş. ye satışı işleminin) İPTALİNE, (dava satış işleminin iptaline yönelik olup, mahkeme aksi kanaatte olursa: Islah ve fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik dava değeri 10.000 TL olarak kabul edilmek suretiyle), ... Bankasından ... A.Ş. adına kullanılan ve ...A.Ş. (...) temlik edilen kredi ile ilgili, ... Tarafından yapılan bütün işlemlerle ilgili bilgi ve belgelerin, ...'den talep edilmesine, bu davanın ...A.Ş.'ye (...A.Ş.'ye) ihbar edilmesine, ... A.Ş. tarafından Çek Bankasından çekilmiş olan krediyi temlik alan şirket de bu krediye garantör olan ... diğer şirketlerinden ...A.Ş.'nin satış işleminin iptali istemi ile dava açmış, açılan bu davada, davacı ... tarafından açılan dava ile müvekkiller adına açmış olduğumuz ... 13. İdare Mahkemesinin ... Esas sayılı dosyaları arasında bağlantı olduğu iddia edilmekle bu talep İstanbul Bölge İdare Mahkemesi Dokuzuncu İdare Dava Dairesinin ... E., ... K. ve 23.02.2022 tarihli kararı kabul edilerek davalar arasında bağlantı olduğu hususunda karar verilmiştir. ... tarafından açılan dava ... 14. İdare Mahkemesinde dava açılmış olup, bağlantı kararı gereğince, ... 13. İdare Mahkemesine dava dosyası gönderilmiş olup, bu dava dosyasının akıbetinin ... 13. İdare Mahkemesinden sorulmasına, alacağı temlik alan ... A.Ş. 16.12.2021 tarihinde ... idaresine, ... 35. Noterliği vasıtasıyla göndermiş olduğu ihtarname ile; ... (...) ...'ın ... A.Ş. vermiş olduğu krediyi temlik aldığını, ...AŞ. bu borca karşı ve garantör sıfatıyla borçlu olduğunu, ... AŞ.'nin ticari bütünlüğünün oluşturulması ile belirlenen muammen bedel üzerinden satılması halinde, alacağın temlikinden kaynaklı sınırlı aynı haklarının ve mülkiyet haklarının zarar göreceğini,...A.Ş.'nin satışının iptal edilmesini talep etmiş, aksi durumda ise; satışın yapılması halinde, garantör olan ... AŞ.'den alacağını tahsil edemeyeceğini, satış durumunda borcun kamu üzerine kalacağını ihtar ettiğini, ... A.Ş. aynı zamanda "..."nün satış işleminin iptali istemi ile de; ... 13. İdare Mahkemesinin ... Esasında dava açmış olup bu davanın akıbetinin sorulması, vekâlet ücreti ve yargılama giderlerinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Dava henüz taraf teşkili aşamasında olup, davalı cevap vermemiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava, davacıların hissedar olduğu maliki ... A.Ş. olan, " malikleri ... AŞ ve ... AŞ ...olan, ... idaresi "..." Satış Komisyonu Başkanlığından, 05.07.2022 tarihinde, saat 15:00'da 1.715.500.000-TL muhammen bedel ile satışı planlanan idari işlemin iptali istemine ilişkindir.
6100 sayılı HMK'nın 115/1. maddesi gereğince Mahkemeler dava şartının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır.
6100 sayılı HMK'nın 138.maddesine göre Mahkemeler öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar hakkında dosya üzerinde karar verir.
6100 sayılı HMK'nın 114/1-b maddesine göre Yargı yolunun caiz olması dava şartlarındandır.
5411 sayılı Bankacılık Kanunu'nun 111. maddesi uyarınca kurulun ... kamu tüzel kişiliğini haiz, idarî ve malî özerkliğe sahip bir kuruluştur. 2557 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2. maddesine göre, idari işlemin iptali ile idari eylem ve işlemlerden dolayı açılan tam yargı davaları idari davalardır. İdari davalar ise ilgisine göre Danıştay, idare mahkemesi ve vergi mahkemesinde görülür.
İdari işlem, yetkili idarenin kamu hukuku alanında kamu gücü ile hareket ederek, idari faaliyetle ilgili doğrudan hukuki sonuca yönelik, tek yanlı irade açıklamasıyla aldığı ve re'sen icra olunabilen kararlardır.
Davacıların hissedarı olduğu ...AŞ( ... AŞ ...Olan ...)'ne kayyım olarak atanan ... aleyhine ... Fon Kurulu Kararı ile dava konusu ... tarihli Resmi Gazetede yayınlanan; malikleri ...AŞ ve ...AŞ ... olan, "... Bütünlüğü" nün ... idaresi tarafından 05.07.2022 tarihinde, saat 15:00'da 1.715.500.000- TL muhammen bedel ile bedel ile SATIŞ VE TASFİYESİ PLANLANAN İDARİ İŞLEMİN (05.07.2022 tarihinde ...A.Ş. ye satışı işleminin) iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Dava konusu ... A.Ş. (...)'ne Sulh Ceza Hakimliğince ... kayyım tayin edildiği anlaşılmıştır.
5271 sayılı CMK'nın Şirket yönetimi için kayyım tayini başlıklı 133.maddesinde; "(1) Suçun bir şirketin faaliyeti çerçevesinde işlenmekte olduğu hususunda kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı ve maddi gerçeğin ortaya çıkarılabilmesi için gerekli olması halinde; soruşturma ve kovuşturma sürecinde, hâkim veya mahkeme, şirket işlerinin yürütülmesiyle ilgili olarak kayyım atayabilir. Atama kararında, yönetim organının karar ve işlemlerinin geçerliliğinin kayyımın onayına bağlı kılındığı veya yönetim organının yetkilerinin ya da yönetim organının yetkileri ile birlikte ortaklık payları veya menkul kıymetler idare yetkilerinin tümüyle kayyıma verildiği açıkça belirtilir. Kayyım tayinine ilişkin karar, ticaret sicili gazetesinde ve diğer uygun vasıtalarla ilan olunur. (2) Hâkim veya mahkemenin kayyım hakkında takdir etmiş bulunduğu ücret, şirket bütçesinden karşılanır. Ancak, soruşturma veya kovuşturma konusu suçtan dolayı kovuşturmaya yer olmadığı veya beraat kararının verilmesi halinde; ücret olarak şirket bütçesinden ödenen paranın tamamı, kanunî faiziyle birlikte Devlet Hazinesinden karşılanır. (3) İlgililer, atanan kayyımın işlemlerine karşı, görevli mahkemeye 22.11.2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu ve 29.6.1956 tarihli ve 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre başvurabilirler..." hükmü bulunmaktadır.
CMK'nın 133/3.maddesinde ilgililer atanan kayyım işlemlerine karşı görevli Mahkemeye TMK ve TTK hükümlerine göre başvurulabileceği düzenlenmiş olup, görevli Mahkemenin hangi Mahkeme olduğuna dair açık ve kesin bir hüküm bulunmamaktadır. Kanun maddesinde TMK ve TTK hükümlerine göre başvuru yapılacağının düzenlenmiş olması işlemin Ticaret Hukukundan kaynaklandığı ve bu nedenle Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğu anlamına gelmemektedir.
6758 sayılı Kanunun 20.maddesinde; "5411 sayılı kanun ile temettü hariç ortaklık hakları ile yönetim ve denetimi ... ne verilen kayyımlık görevi ile satış veya tasfiye işlemlerinde, bu şirketlerin veya bunların sahiplerinin Fona borçlu olup olmadığına bakılmaksızın kıyasen uygulanır. "
6758 sayılı kanunun 19.maddesinin uygulanmasına ilişkin esaslara ilişkin yönetmeliğin 7. (1)maddesinde; ... Mali durum, ortaklık yapısı, piyasa koşulları veya diğer sebepler nedeniyle şirketin mevcut halinin sürdürülebilir olmaması halinde şirketin, şirket varlıklarının veya malvarlığı değerlerinin satılmasına veya feshi ile tasfiyesine Bakan tarafından karar verilebilir.
Yukarıda açıklanan yasal düzenlemelere göre ; TTK hükümleri ile bağlı olmaksızın genel kurulun yetkilerinin Fon Kurulu tarafından kullanılabileceği, kaynağı suç soruşturması olan ve ceza yargılamasının konusunu teşkil eden nedenler ile uyuşmazlığın TTK hükümlerine dayalı olarak çözümünün mümkün olmadığı, davacının alacaklı olduğunu iddia ettiği şirketlere kayyım atanma sebebinin 6102 sayılı TTK da düzenlenen hususlardan kaynaklanmadığı, kayyımların yaptığı işlemlerin TTK kapsamında denetlenemeyeceği, Fonun TTK hükümlerine bağlı olmaksızın şirketin genel kurulunun yetkilerine haiz olduğu, buna göre davalı ... tarafından alınan satış kararı ve yapılan işlemlerin davalı ...'nin idari bir kurum olması nedeniyle idari işlem ve karar niteliğinde bulunduğu, idari yargılama usulü kanunu hükümleri çerçevesinde idari işlem ve karar niteliğindeki dava konusu karar ve işlemlerinin iptaline yönelik davanın çözüm yerinin İdari Yargı Mahkemeleri olduğu ve dolayısıyla Mahkememizin Yargı yolu yönünden görevsiz olduğu anlaşılmıştır.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. HD'nin ...Esas - ... Karar sayılı ilamı, İstanbul BAM 13. HD'nin ...Esas - ...Karar sayılı ilamı, İzmir BAM 20. HD'nin ... Esas - ... Karar sayılı ilamı ve Yargıtay 11. HD'nin ...Esas - ... Karar sayılı ilamı da bu yöndedir.
İzmir Bölge İdari Mahkemesi 6. İdare Dava Dairesinin ... Esas - ... Karar sayılı ilamında; "...Yasayla kurulan ve kamu tüzel kişiliğine sahip ... 'nca tek taraflı kamu gücü kullanılarak tesis edilen idari işlem niteliğinde olduğu ve dolayısıyla bu işlemin iptali istemiyle açılan davanın görüm ve çözümünde idare mahkemesinin görevli olduğu sonucuna varılmıştır..." gerekçesi ile görevli Mahkemenin İdare Mahkemeleri olduğu belirtilmiştir.
Sonuç itibariyle; davalı ...'nin kamu kurumu olduğu, dava konusu şirketlere ait hisselerin satılmasına ilişkin kararın idari işlem niteliğinde olduğu, yasayla kurulan ve kamu tüzel kişiliğine sahip ...'nin tek taraflı kamu gücü kullanılarak tesis edilen satış işleminin ve diğer işlemlerin idari işlem niteliğinde olması nedeniyle bu işlemlerin iptaline yönelik incelemenin idari mahkemelerince yapılması gerektiği ve dolayısıyla bu işlemin iptali istemiyle açılan davada idare mahkemelerinin görevli olduğu, mahkememizin bu davada görevli olmadığı sonuç ve kanaatine varılarak HMK'nın 114/1-b maddesi gereğince yargı yolu caiz olmamasından dolayı dava şartı yokluğundan davalı ... hakkında açılan davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın, HMK.nın 114/1-b ve 115/2. Maddeleri gereğince Yargı Yolunun caiz olmamasından dolayı usulden REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 427,60-TL maktu karar ve ilam harcının peşin alınan 29.296,45-TL harçtan mahsubu ile artan 28.868,85-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair tarafların yokluğunda, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.18/10/2024

Başkan ...
¸e-imzalıdır
Üye ...
¸e-imzalıdır
Üye ...
¸e-imzalıdır
Katip ...
¸e-imzalıdır

UYAP Entegrasyonu