T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2024/652 Esas
KARAR NO : 2024/639
DAVA : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/10/2024
KARAR TARİHİ : 04/11/2024
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Davacı, dava dilekçesinde özetle, babasının vefat ettiğini, ölümünden sonra 2 adet poliçeyi emeklilik tarihinde ailesi adına alınmasını istediğini, bu sene itibariyle biteceğini bildiği poliçeleri araştırdığını, ve ... A.Ş. poliçeleri olduğunu, firmadan talep ettikleri bitiş tarihinin 2024 yılı olan ve 10 yıl üzeri prim ödenmiş olan toplam 2 poliçede 198 milyon birikmiş olan ve üzerine de faiz vb gelirleri ile hesabı yapıldığında daha fazla tutacağını, sigorta şirketinin haber vermeden poliçelerinin 2002 tarihinde kendi kendilerine karar alarak kapattıklarını, sigorta şirketine sorduklarında parayı ... şubesine aktardıklarını söylediklerini, araştırdıklarında aile bireyleri olarak toplu şekilde şubeye gidip görüştüklerinde ... şubesinde böyle bir hesabın bulunmadığının söylendiğini, ... A.Ş.'nin poliçe tutarının çok artması nedeniyle böyle bir karar alarak hesap uydurup yıllarca biriktirmiş oldukları birikimleri gasp ettiklerini, Sigorta paralarının ödenmesini, davanın kabulü ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 4. maddesinde; tacir olan her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları nispi ticari dava olarak tanımlandıktan sonra, tarafların tacir olup olmadığına ve işin bir ticari işletmeyi ilgilendirip ilgilendirmediğine bakılmaksızın ticari sayılan davalar belirlenmiş ve son olarak yalnızca bir tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi koşulu ile havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davaların da ticari dava olduğu kabul edilmiştir. TTK'nın 5. maddesinde "Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir" hükmü getirilerek görev hususunun kapsamı düzenlenmiştir.
28/05/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un 3/1-k maddesinde tüketici; "ticari veya mesleki olmayan amaçlı hareket eden gerçek veya tüzel kişi" olarak 3/1-ı-bendinde ise tüketici işlemi; "Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem" olarak tanımlanmıştır. Aynı Kanun'un 73/1. maddesinde, tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalara bakma görevinin tüketici mahkemelerine ait olduğu, 83. maddesinde ise, taraflardan birinin tüketici olduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir.
Somut olayda, davanın davacı miras bırakanı ile davalı sigorta şirketi arasında gerçekleştirilen Yaşam Tasarruf Sigorta Poliçesinden kaynaklandığı, davalının "satıcı/hizmet sağlayıcı" konumunda olduğu, davacı tarafın tüketici konumunda olduğu anlaşılmakla uyuşmazlık konusu davada Tüketici Mahkemeleri'nin görevli olduğu, göreve ilişkin kurallar kamu düzeninden olup yargılamanın her aşamasında Mahkemece re'sen nazara alınması gerektiği anlaşılmakla davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Mahkememizin görevsizliğine, görevsizlik nedeniyle davanın usulden REDDİNE,
2-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli İstanbul Nöbetçi Tüketici Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK' nun 331/2 maddesi gereğince görevsizlik ve yetkisizlik kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderleri, harç ve vekalet ücretlerinin o mahkemenin hükmedeceği, gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmemiş ise talep üzerine davanın açıldığı mahkemenin dosya üzerinden bu durumu tespit ile davacıyı yargılama giderlerini ödemeye mahkum edeceği ön görüldüğünden yargılama giderleri, harç ve vekalet ücretleri konusunda bu aşamada bir karar verilmesine yer olmadığına,
4-Re'sen dosya üzerinden karar verildiğinden, kararın taraflara tebliğine,
Dair; Tarafların yokluğunda miktar itibari ile KESİN olmak üzere karar verildi. 04/11/2024
Katip
e-imzalı
Hakim
e-imzalı
Dilekçeniz oluşturuluyor. Bu süreç biraz zaman alabilir, ancak sıkılmamanız için aşağıda dilekçe oluşturulmasını istediğiniz konuda benzer içtihatları listeledik. İncelemek isteyebilir veya bekleyebilirsiniz. Dilekçeniz oluşturulduktan sonra ekranda sizinle paylaşılacaktır. Sabrınız için teşekkür ederiz!