WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İSTANBUL 21. ASLIYE TICARET MAHKEMESI

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2024/252 Esas
KARAR NO : 2024/599
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/04/2024
KARAR TARİHİ : 22/10/2024

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 26/04/2024 tarihli dava dilekçesinde özetle; .../Sakarya mevkinde ve 07/08/2023 tarihinde ...'a ait olan ve yine ...'un sevk ve idaresindeki ... plakalı aracın müvekkilli ... plakalı araca çarpması sonucunda maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği kaza neticesinde tanzim edilen "Maddi Hasarlı Trafik Kazası Tespit Tutanağına" göre davalı ...'un sevk ve idaresindeki araç tam ve asli kusurlu olarak tespit edildiği, ... plakalı araç için ... Sigorta A.ş. tarafından düzenlenen ... sayılı TRAFİK poliçesi kapsamında teminat limitinin dolması sebebiyle; kaza sonucu müvekkili aracında meydana gelen hasar, değer kaybı ve hak mahrumiyeti bedellerinin tazmini amacıyla davanın açılmasının zorunlu hale geldiği, trafik kazası neticesinde müvekkili araçtaki hasar, değer kaybı ve hak mahrumiyeti bedellerinin kesin olarak belirlenmesi mümkün olmadığı, Kusur oranına göre hasar, değer kaybı ve hak mahrumiyet kaybı tazminatı bedellerinin hesaplamasında; hasar gören aracın bilirkişilerce araçtaki hasarın durumu, kaza resimleri, fatura ve dosyada mevcut diğer belgelerin birlikte değerlendirilmesi neticesinde ilgili aracın hasar miktarı belirlenerek tespiti gerektiği, kaza sonucunda müvekkili aracının hasara uğramış olduğu ve söz konusu hasar sonucunda ortaya çıkan değer kaybı bedeli ve müvekkili işbu kaza sebebiyle aracını kullanamadığı gün sayısınca uğramış olduğu hak mahrumiyet bedeli ortaya çıktığı, değer kaybı ve hak mahrumiyeti bedellinin hesaplanması davalılardan tazmin edilmesi gerektiğini, huzurdaki davanın açılması zorunlu hale geldiği, davanın kabulü ile birlikte, fazlaya ilişkin her türlü dava ve talep haklarının saklı kalmak kaydıyla HMK madde 107 uyarınca şimdilik 100-TL hasar, 100-TL değer kaybı ve 100-TL hak mahrumiyeti bedeli olmak üzere toplam 300-TL'nin kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle, avans faizinin kabul olmaması halinde yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılar üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin 31/05/2024 tarihli cevap dilekçesinde özetle; .../Sakarya mevkinde ve 07/08/2023 tarihinde ...'a ait olan ve yine ...'un sevk ve idaresindeki ... plakalı aracın; davacıya ait ... plakalı araca çarpması sonucunda maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, müvekkili şirketin üzerine düşen bütün sorumluluğu yerine getirmesine rağmen işbu haksız dava açıldığını, görevli mahkemenin ticaret mahkemeleri değil, tüketici mahkemesi olduğunu, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesini talep edildiğini, davacı tarafın taleplerinin açık ve net olmadığı, müvekkili şirketin hasar talebi bakımından herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını,
07/08/2023 tarihinde meydana gelen kaza neticesinde davacı tarafa ait araçta meydana gelen hasar, kesin eksper raporunda 120.000,00 tl olarak belirlendiği, ... Sigorta A.ş. tarafından düzenlenen ... sayılı trafik poliçesi kapsamında teminat işbu hasar bedeli 120.000,00 tl olarak belirlendiği, tarafların işbu tutar üzerinden mutabık olmaları üzerine Zmms Şirketi tarafından 120.000,00 tl ödendiği, davacı tarafın dava dilekçesinde hasar bedeli talebinde bulunulduğu talep edilen orjinal parça tutarları ile ilgili araç onarımı müvekkili şirketin onayı alınmaksızın kontrolsüz gerçekleştirildiğini, değişen parçaların orinal alış faturası ve fotoğrafları sunulmadığı için mevzu bahis hasara ilişkin orjinal parça kullanılmamasından kaynaklı olarak talep edilen hasar farkı talebinden müvekkili şirketin herhangi bir sorumluluğu bulunmadığı, davacı tarafın değer kaybı talebi üzerine müvekkili şirket tarafından yapılan inceleme ile davacıya ait araçta meydana gelen değer kaybı miktarının 39.565,00 tl olduğu tespit edildiği tutarın davacı vekili ... hesabına yatırıldığı, davacı tarafın, rizikodan doğan tüm hasarı karşılandığı ve sigortalı aracın rayiç değeri, davacı tarafa ödendiği, poliçeden kaynaklanan tüm sorumluluk yerine getirilmesi sebebiyle müvekkili şirketin davacıya karşı başkaca herhangi bir sorumluluğu bulunmadığı, davalı sigortalı araç maliki ile araç sürücüsünün müteselsilen sorumluluğu altında istenebileceğini, araçta mahrumıyet bedelınin müvekkıli şırketçe de ayrıca bır ek sözleşme ıle temınat kapsamına alınmadığından ancak zarara sebebiyet veren araç sürücüsü ile araç malikinden müteselsilen ve müştereken istenebileceğini, müvekkili şirketin herhangi bir temerrüdü söz konusu olmadığından dolayı, işbu davadan dolayı müvekkili şirketin faiz sorumluluğu da bulunmadığını, davalı müvekkili, kazadan sonra poliçeden doğan tüm sorumluluklarını yerine getirerek zararı tazmin ederek üstündeki yükümlülüklerden kurtulduğu ve davacı tarafa karşı bir borcu kalmadığını, davacı tarafça kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi talebi bulunsa da bu husus kabul edilebilir olmadığını,mahkemenin aksi kanaatte olunsa dahi faizin, kaza tarihinden itibaren değil, temerrüt anından itibaren işlemeye başlayacağını, huzurdaki davanın, müvekkili şirket yönünden usulden reddini, mahkeme aksi kanaatte ise esastan reddini, mahkeme aksi kanaatte ise ... Sigorta A.ş. tarafından ... sayılı trafik poliçesi nezdinde oluşturulan hasar dosyasının ve ilgili evrakların celbini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Uyuşmazlık; 07/08/2023 tarihinde ... plakalı aracın trafik kazası sonucu oluşan zararın karşılanması talepli maddi tazminat davasıdır.
HMK.nun 1. Maddesine göre, göreve ilişkin kurallar kamu düzeninde olup, aynı yasanın 114/1-c bendi uyarınca dava şartı olan bu husus, HMK.nun 115/1 maddesi gereğince mahkemece davanın her aşamasında kendiliğinden araştırılır.
HMK' nın 138. Maddesine göre mahkeme, öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar hakkında dosya üzerinden karar verir; gerektiği takdirde kararını vermeden önce, bu konuda tarafları ön inceleme duruşmasında dinleyebilir. Mahkememizce dava şartı olduğundan usul ekonomisi gereğince taraflar davet edilmeden doya üzerinden inceleme ve karar verme yoluna gidilmiştir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 11.04.2019 tarih 2017/15-2141 Esas., 2019/442 Karar)
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 4. maddesinde mutlak ticari davalar belirtildikten sonra her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları nispi ticari davalar olarak sayılmış ve 5. maddesinde de "Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir" hükmü getirilerek görev hususunun kapsamı düzenlenmiştir. Buna göre bir davada Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olabilmesi için mezkur kanunun 4. maddesinde sayılan mutlak bir ticari dava olması veya her iki taraf tacir olup uyuşmazlığın da her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili bir husustan doğması gerekmektedir.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un amaç başlıklı 1. maddesinde, "Bu Kanun'un amacı; kamu yararına uygun olarak tüketicinin sağlık ve güvenliği ile ekonomik çıkarlarının koruyucu, zararlarını tazmin edici, çevresel tehlikelerden korunmasını sağlayıcı, tüketiciyi aydınlatıcı ve bilinçlendirici önlemleri almak, tüketicilerin kendilerinin korucuyu girişimlerini özendirmek ve bu konulardaki politikaların oluşturulmasında gönüllü örgütlenmelerini teşvik etmeye ilişkin hususları düzenlemektir. Tanım başlıklı 3. maddesinin (1) sağlayıcı; Kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla tüketiciye hizmet sunan ya da hizmet sunanın adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, (k) Tüketici; Ticari-veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, (1) Tüketici işlemi; Mal veya hizmet piyasalarında Kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzer sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi." düzenlemeleri bulunmaktadır.
Somut olayın incelenmesinden; davacının tacir sıfatı bulunmamaktadır. Yine dava TTK.nun 4/1-a-f bentlerinde sayılan mutlak ticari davalardan (tarafların tacir olup olmadığına bakılmaksızın) da değildir. Davanın ticari bir yönü yoktur. Davacı tüketici konumundadır. 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'unun 3/k-l, 73ce 83/2.maddeleri dikkate alındığında mahkememiz bu davaya bakmakta görevli değildir. Yargıtay 17. Hukuk Dairesi' nin 11/06/2019 tarih 2016/14437 E., 2019/7303 K. Sayılı kararı da aynı yöndedir.
Davalının sıfatına ve niteliğine göre davanın Tüketici Mahkemesinde görülmesi gerekmektedir. Görev ile ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında mahkeme tarafından resen gözetilir. Görev ile ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Mahkememizin bu davaya bakmakta göreli olmadığı sonuç ve kanaatine varılmakla dava şartı yokluğu nedeniyle HMK 115/2.maddesi gereğince davanın reddine, dosyanın istem halinde İstanbul Nöbetçi Tüketici Mahkemesi'ne gönderilmesine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Mahkemenin görevine ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, davanın HMK 114/1-c ve 115/2.maddeleri uyarınca görev yönünden USULDEN REDDİNE,
2-)Kararın kesinleşmesine müteakip talep halinde dosyanın görevli olan İSTANBUL NÖBETÇİ TÜKETİCİ MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3-)HMK’nun 331 mad. uyarınca Harç, yargılama gideri ve gider avansının görevli mahkemece değerlendirilmesine, davaya başka bir mahkemede devam edilmediği takdirde talep üzerine harç yargılama gideri ve gider avansı konusunda mahkememizce karar oluşturulmasına,
4-)HMK 20.maddesi gereğince; karar tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde görevli mahkemeye gönderilmesi talebinde bulunulmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtaratına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 345. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize sunulacak yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye verilecek bir dilekçe ile ... Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere dosya üzerinden karar verildi. 22/10/2024

Katip ...
¸e-imzalıdır

Hakim ...
¸e-imzalıdır

UYAP Entegrasyonu