WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İSTANBUL 15. ASLIYE TICARET MAHKEMESI

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/750 Esas
KARAR NO : 2024/571
DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
DAVA TARİHİ : 23/11/2021
KARAR TARİHİ : 17/10/2024

Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA /Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle;
Davalı şirketin 2017 yılından itibaren olağanüstü genel kurul toplantılarında yapılan yönetim kurulu seçimleri ve huzur hakkı tayinleri ile yönetildiğini, En son 24.08.2021 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında seçilen yönetim kurulu; bir önceki dönem de Yönetim Kurulu üyeliği yapan ve Şirket'i, pay sahiplerine eşit muamele, şeffaflık ve hesap verilebilirlik ilkelerini görmezden gelerek, azınlığın haklarını kısıtlayıcı ve zarar verici şekilde yöneten kişiler olduğunu, Bu nedenlerle, yeniden seçilmeleri kanuna ve dürüstlük kuralına aykırı olduğunu, dava konusu olağanüstü genel kurul toplantısında, ... ..., ... ... ... ve ... ... ın çoğunluk pay sahibi ... ...'nun oyları ile bir kez daha üç yıllığına yönetim kurulu üyesi olarak seçildiklerini,
TTK 375. madde hükmünde yönetim kurulunun münhasır görev ve yetkileri öngörüldüğünü, Bu görevlerden biri de, yıllık faaliyet raporunun düzenlenmesi ve genel kurula sunulması ile genel kurul toplantılarının hazırlanmasına ilişkin olduğunu, Yönetim kurulu üyelerinin münhasıran yetkili olduğu bir işi süresinde yerine getirmemesi, sürüncemede bırakması, şirketin ve pay sahiplerinin menfaatlerini telafisi zor olacak biçimde etkilediğini, Davacı pay sahibinin ilgili yıllara ilişkin faaliyet raporu ve mali tabloları inceleyememesi ve bunun neticesinde asgari pay sahipliği haklarını kullanamaması sonucunu doğurmaya devam ettiğini,
TTK m. 369 uyarınca, yönetim kurulu üyelerinin "özen ve bağlılık yükümlülüğü" bulunmakta olup görevlerini tedbirli bir yöneticinin özeniyle yerine getirmek ve şirketin menfaatlerini dürüstlük kurallarına uyarak gözetmek yükümlülüğü altında olduğunu, 24.08.2021 tarihli genel kurulda seçilen yönetim kurulu üyeleri, kanundan ve esas sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini kusurlarıyla yerine getirmemekte ve genel kurulun toplanmamasına pasif eylemleriyle neden olduğunu, Toplantıda yeniden yönetim kurulu üyeliğine seçilen ... ... şirketin çoğunluk pay sahibi olarak uzun süredir şirketin Yönetim Kurulu Başkanlığını yapmakta olduğunu, .... Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/... E. sayılı dosyasında görülen sorumluluk davasında, ... ...'nun diğer yönetim kurulu üyeleri ile birlikte 20092013 yıllan arasındaki dönemde özen borcuna aykırı yönetimleri ile şirketi 1.899.061,31 TL zarara uğrattığına dair bilirkişi tespitleri mevcut olduğunu, Ayrıca ... ...'nun 01.10.2015 tarihli genel kurulda kendisi ve eşini Yönetim Kurulu üyesi seçerken, kendisi ve eşi için kararlaştırdıkları huzur hakkı/ücret miktarının fahiş olduğu ve pay sahipliği haklarını ihlal ettiği de yargı kararı ile tespit edildiğini,
... ...'nun eşi ..., dava konusu kararda Yönetim Kurulu üyesi seçilmemekle birlikte, 21 Ekim 2021 tarih ve 10435 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde yayımlanan karara göre, şirkete münferiden yetkili imza yetkilisi olarak atandığını,
Gündemin 3. maddesinde; ... ... için aylık net 6.000 TL, ... ... için aylık net 6.000 TL ve ... ... için aylık net 36.000 TL ödenmesine karar verildiğini, İşbu karar, çoğunluk pay sahibi ... ...'nun olumlu oyları ve Davacı pay sahibinin muhalefetine rağmen alındığını, ... ...'nun kendisine diğer Yönetim Kurulu üyelerine oranla son derece yüksek ve fahiş bir ücret belirlemesi, bu iptal davasının haklılığını gösteren bir unsur olduğunu,
Davalı şirkette en son 2015 yılında pay sahiplerine 100.000,00 TL'lik kar payı dağıtım kararı alınmış ancak Davacı pay sahibine halen kar payı ödemesi yapılmadığını, Şirketin 2016, 2017, 2018 ve 2019 mali yıllarında da herhangi bir kar dağıtımı yapılmadığını, 2020 yılına ait olağan genel kurul toplantısı ise zaten yapılmadığını, Dolayısıyla, Davalı şirket ortaklarına kar dağıtımı ödemediğini, ancak çoğunluk pay sahibi olan Yönetim Kurulu üyesi ... ... ile onun oylarıyla seçilen üyelere ücret ödendiğini, bu durum, dürüstlük kuralına aykırı olduğunu, Özellikle çoğunluk pay sahibi YK üyelerine yapılmasına karar verilen ödemelerin, ortakların kar payı hakkının kullanılmasını engelleyen, örtülü kar dağıtımı niteliğinde olduğunu
Davacı, dava konusu 24.08.2021 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısına katılmış, gündemin 3. maddesinde alınan kararlara olumsuz oy kullanmış ve muhalefetini genel kurul tutanağına şerh ettirmiş olduğundan , gündemin 3. maddesinde alınan yönetim kurulu seçimi ve yönetim kurulu üyelerine ücret ödenmesi kararlarının iptali için TTK'nın 445. ve 446. maddelerinde öngörülen tüm şartlar gerçekleşmiş olup ilgili gündem maddesinde alınan kararların iptalini , yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa tahmilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP /Davalı ... SAnonim Şirketi vekili 16/12/2021 tarihli cevap dilekçesinde ve özetle;
Genel kurulda gerek yönetim kurulunun seçimleri, gerekse de karar altına alınan ücretler, kanuna/mevzuata ve şirket ana sözleşmesine uygun olduğunu, ... ..., ... ... ... ve ... ...’ın üç yıllığına yönetim kuruluna seçilmesinde ne kanuna ne de şirket ana sözleşmesine aykırı bir durum olmadığını,
.... Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/... E. 2021/... K sayılı karardan bahsedilerek gerek genel kurulda, gerekse iş bu dava dilekçesinde bu karar ve içeriğinin çarpıtıldığını, Şirkete kayyum atanmasının söz konusu olmadığını, davacı tarafça, .... Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/... E dosyadan devam eden derdest davada alınmış ve itiraza uğramış bir bilirkişi raporu bu davada davacının mesnetsiz iddia ve taleplerine dayanak yapılmaya çalışıldığını, genel kurul tutanağında cevap verildiğini
Davacı tarafça ileri sürülen, ... ATM 2020/... E. 2021/ ... K. Sayılı karar ile, ... ... ve eşinin kararlaştırılmış huzur/ücret hakkının fahiş olduğu ve pay sahipliği haklarını ihlal ettiği iddialarının da kabul edilemeyeceğini, Bahsedilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulduğunu,
Yönetim kurulu üyelerine ücret ödenmesine ilişkin gündemin 3. maddesinde alınan karar hukuka aykırı olmadığını , davacı tarafın bu davada bahsettiği, ... ATM 2020/... E. 2021/... K. Sayılı kararda “kısmen ret kısmen kabul” kararı verilmiş olup “kısmet kabul” kararı için tarafımızdan istinaf kanun yoluna başvurulduğunu , Ücretlerin 2015 yılında yapılan ve yönetim kurulunun 3 (üç) yıl için seçildiği olağanüstü genel kurula 2009 yılı Ağustos ayında belirlenen meblağların TÜFE’deki değişim oranında arttırılması ile tespit edildiğini, İş bu davaya konu kararda yönetim kurulu için alınan 6.000.TL, 6.000.TL ve 36.000.TL gibi ücretler de kanuna ve hukuka aykırı olmadığını,
Davacı ... ... sahibi ve yöneticisi olduğu, ... A.Ş.'de 2017 yılı itibarı ile şirkette tam zamanlı olarak çalışmayan eşi yönetim kurulu üyesi lise mezunu ev kadını ...’ya aylık 55.000.-TL huzur hakkı ödenmesi uygulaması yapıldığını, Davacı ... ... şirkette fiilen çalışmayan yönetim kurulu üyesine aylık 55.000.-TL huzur hakkı ödenmesi için irade beyanında bulunduğunu, o şirkette genel kurulda oy kullandığını, Üstelik bu karar alınırken genel kurul tutanağından da anlaşılabileceği gibi ... A.Ş. Zararda olduğunu, davacının ücrete ilişkin olarak alınan kararın iptali isteğine dair iddialarının hiçbir hukuki mesnedi mevcut olmadığını,
Yönetim kurulu başkanı ... ...’nun sadece şirket için finans/banka kurumlarına verdiği kefaletler nazara alındığında ve üzerine aldığı yükler nazara alındığında, kararda belirtilen ücretlerin çok düşük kaldığı görüldüğünden iyi niyetli olmayan davacının hukuk dışı iddialarla açtığı bu davanın reddini , yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerine yükletilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava , Anonim Şirket genel kurul toplantısında alınan kararların TTK 445 -446 md gereğince iptali istemine ilişkindir
17/02/2022 tarihli ön inceleme duruşmasında taraflar arasındaki uyuşmazlık;
" Davacının davalı şirkette azınlık pay sahibi olup, davalı şirkette en son 2015 yılında kar payı ödemesi yapıldığı, şirketin .... Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/... esas 2021/... karar sayılı dosyası ile verilen olağan Genel Kurulu Toplantıya çağırma ve gündem düzenlemesine yönelik kayyım atama kararı sonrasında 24/08/2021 tarihli olağanüstü Genel Kurul Toplantısı ile gündem 3. Maddeye davacının muhalefetini tutanağa geçirmesine rağmen YK üyelerine dürüstlük kuralına aykırılık yaratacak pay sahiplerinin vazgeçilmez nitelikteki kardan pay alma haklarını ihlal edecek nitelikte ücret ödenmesi kararı alındığından bahisle, ilgili genel kurulun 3. Maddesi olan yönetim kurulu üye seçimi ve YK üyelerine ücret ödemesi kararının TTK 445 ve 446 maddeleri uyarınca iptali talebi ." olarak tespit edilmiştir.
Dava dosyasında tarafların bildirdiği deliller toplanmış, mahkememizce tespit edilen uyuşmazlık konusunda dosya kapsamı belgelerin değerlendirmesi ile tarafların istem ve talepleri konusunda finans bilirkişisi Prof. Dr. ... , Ticaret Hukuku nitelikli hesaplamalar uzmanı Prof. Dr. ... ve YMM Dr. ... tan oluşan heyetten 19/06/2023 tarihli rapor ve 11/09/2024 tarihli bilirkişi ek raporu alınmıştır.
Tüm dosya kapsamına göre
6102 sayılı TTK nun 445 maddesi İptal sebepleri başlığı altında;
446 ncı maddede belirtilen kişiler, kanun veya esas sözleşme hükümlerine ve özellikle dürüstlük kuralına aykırı olan genel kurul kararları aleyhine, karar tarihinden itibaren üç ay içinde, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinde iptal davası açabilirler.
6102 sayılı TTK nun 446 maddesi İptal davası açabilecek kişiler başlığı altında;
a) Toplantıda hazır bulunup da karara olumsuz oy veren ve bu muhalefetini tutanağa geçirten
b) Toplantıda hazır bulunsun veya bulunmasın, olumsuz oy kullanmış olsun ya da olmasın; çağrının usulüne göre yapılmadığını, gündemin gereği gibi ilan edilmediğini, genel kurula katılmasına ve oy kullanmasına haksız olarak izin verilmediğini ve yukarıda sayılan aykırılıkların genel kurul kararının alınmasında etkili olduğunu ileri süren pay sahipleri,
c) Yönetim kurulu,
d) Kararların yerine getirilmesi, kişisel sorumluluğuna sebep olacaksa yönetim kurulu üyelerinden her biri, iptal davası açabilir.şeklindedir.
Davalı ... Anonim Şirketi'nin merkezi ... /İstanbul adresinde olup mahkememiz yargı alanı içinde kaldığından, mahkememiz kesin yetkilidir.
Davalı şirketin alınan ticaret sicil kayıtlarına, pay defteri , hazirun cetveline göre; 24/08/2021 tarihinde yapılan Olağanüstü Genel Kurul Toplantısına 24.946,800 TL/adet payı temsil eden ortakların asaleten/vekaleten katıldığı, TTK 418 maddesi gereğince toplantı nisabının sağlandığı
Davalı şirketin 25.000.000,00 TL değerli , davacı ... ...'nun 2.633.400,00 TL değerli hissenin sahibi, olarak, yapılan genel kurul toplantısında oy haklarının bulunduğu, bu nedenle TTK 446 md gereğince dava açma hak ve sıfatları bulunduğu tespit edilmiştir.
24/08/2021 tarihinde yapılan genel kurulun iptali için TTK 445 md gereğince 23/11/2021 tarihinde ve yasal 3 aylık hak düşürücü süre içinde davanın açıldığı görülmüştür.
24/08/2021 tarihinde yapılan 2022 yılı Olağan Genel Kurul Toplantısında alınan
3 numaralı genel kurul kararı 1.bölüm/
3 yıllık için yönetim kurulu seçimi yapılmıştır. ... ..., ... ... ..., ... ... ve davacı ... ... yönetim kuruluna aday olmuşlar, oy çokluğu ile ... ..., ... ... ... ve ... ... 3 yıl için YK üyeliklerine 3 yıllık süre için seçilmişlerdir.
Davacı vekili alınan karara karşı olumsuz oy kullanmış ve muhalefet şerhinde; görevini ihmal eden bir yönetim kurulunun tekrar seçilmesi hem şirket, hem pay sahiplerinin menfaatlerine aykırı olduğu için olumsuz oy kullandıklarını belirterek, muhalefet şerhini tutanağa yazdırmıştır.
Değerlendirme; Anonim şirket yönetim kurulu ile ilgili hükümler TTK m. 359–396’da düzenlenmiştir. Yönetim kurulu üyeleri genel kurul tarafından seçilir (TTK, m.359). Yönetim kurulu üyeleri en çok üç yıl süreyle görev yapmak üzereseçilir. Esas sözleşmede aksine hüküm yoksa, aynı kişi yeniden seçilebilir (TTK, m.362).
Davalı şirket ana sözleşmesinde bu konuda bir sınırlama söz konusu olmadığından bu bakımdan eski yönetim kurulu üyelerinin yeniden seçilebilmeleri söz konusu olabilecektir.
Şirketi yöneten yönetim kurulu üyelerinin görevleri sırasında işlerine özen göstermeleri gerekmektedir. Özen borcunu düzenleyen TTK m. 369 özen borcunun derecesinden bahsetmektedir. Maddeyle eTTK’daki “basiretli tacir” tanımı terk edilmiş ve “tedbirli yönetici” ifadesi kullanılmaya başlanmıştır. TTK m. 553 incelendiğinde, yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğunun kusur sorumluluğu olduğu açıkça görülmektedir. Madde hükmü kusurun derecesi bakımından ise bir ayrıma gitmemiştir. Yönetim kurulu üyelerinin kusuru belirlenirken kıstas alınması gereken en önemli husus,tedbirli bir yöneticinin göstermesi gereken özendir. TK m. 369’un gerekçesinde ayrıntılı bir biçimde açıklanmıştır: Tedbirli yönetici ölçüsü, yönetim kurulu üyesinin kurumsal yönetim ilkelerine uygun olarak “işadamı kararı” verilebileceğini kabul eder ve riskin bundan doğduğu hallerde üyenin sorumlu tutulmaması esasına dayanır. Genel kabul gören kural uyarınca, duruma uygun araştırmalar yapılıp, ilgililerden bilgiler alınıp yönetim kurulunda karar verilmişse, gelişmeler tamamen aksi yönde olup şirket zarar etmiş olsa bile özensizlikten söz edilemez. Bu kurallar 553 üncü maddenin üçüncü fıkrasında yer alan hukuk kuralı ile somuta bağlanmıştır.
Öte yandan yine TTK m.369 uyarınca yönetim kurulu üyeleri şirketin menfaatlerini dürüstlük kurallarına uyarak gözetmek yükümlülüğü altındadırlar. Bu açılardan incelendiğinde yönetim kurulu üyelerinin özen ve bağlılık yükümlülüğünü ihlal eden somut fiiller dosyaya sunulu bilgi ve belgelerden tespit edilemediğinden, bu konularda kesinleşmiş mahkeme kararları da bulunmadığından ve de YK üyelerinin genel kurul tarafından ibra edilmemiş olmalarının bile yeniden seçilmelerine engel olmayacağı göz önünde tutulduğunda eski yöneticilerin yeniden yönetim kurulu üyeliğine seçilmelerini engelleyebilecek bir unsur tespit edilememiştir.
Yapılan seçim kanuna esas sözleşmeye ve dürüstlük kuralına uygundur. İptal istemi reddedilmiştir.
3 numaralı genel kurul kararı 2.bölüm/
... ...; ... ... ... için aylık net 6.000,00 TL, ... ... için aylık net 6.000,00 TL ve ... ... için aylık net 36.000,00 TL önermiş, bu öneri ise oy çokluğu ile kabul edilmiştir.
Davacı vekili alınan karara karşı olumsuz oy kullanmış ve muhalefet şerhinde; karara bağlanan yönetim kurulu ücretlerini şirketin menfaatlerine ve pay sahiplerinin menfaatine aykırı olup bu nedenle olumsuz oy kullandıklarını ,uzun süredir kar dağıtımı yapılmaması, yönetim kurulu başkanına belirlenen yüksek huzur hakkı ile hakim ortağa gizli kar dağıtımının yapıldığı ve azlık pay sahibi olan davalının ise mağdur edildiği gerekçelerini açıklanmıştır.

TTK m. 394 uyarınca, “Yönetim kurulu üyelerine, tutarı esas sözleşmeyle veya genel kurul
kararıyla belirlenmiş olmak şartıyla huzur hakkı, ücret, ikramiye, prim ve yıllık kârdan pay
ödenebilir.”
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 11.12.2019 tarihli ve E. 2019/336, K. 2019/8055 sayılı
kararında; “6102 sayılı TTK’nın 394. maddesinde, yönetim kurulu üyelerine tutarı
esas sözleşme veya genel kurul kararıyla belirlenmiş olmak şartıyla huzur hakkı, ücret,
ikramiye, prim ve yıllık kârdan pay ödenebileceği hükmü düzenlenmiştir. Huzur hakkı her
toplantı için ayrı ayrı belirlenebileceği gibi aylık olarak belirli bir ücret biçiminde de tespit
edilebilir. Ücretin miktarı ise şirketin mali yapısı, şirketin bu yöndeki uygulaması, yönetim
kurulunun bu iş için harcadığı emek ve mesai ile orantılı olmalıdır… Yönetim kurulu üyeleri
için belirlenen ücretlerin fahiş olup olmadığı değerlendirilirken genel kurulun yapıldığı
dönemde şirketin ortaklık yapısı, finansal durumu, şirketin geçmiş uygulamaları, ortaklık
yapısı ve mali durum açısından davacı şirketle aynı-benzer durumda bulunan şirketlerin
yöneticilerinin aldığı emsal ücretler göz önünde bulundurulup karşılaştırılmak suretiyle
yönetim kurulunun harcadığı emek ve mesai ile orantılı, pay sahiplerinin vazgeçilmez
nitelikteki kârdan pay alma haklarını da ihlal etmeyecek şekilde tespiti gerekmektedir...”
Değerlendirme; Yönetim kurulu üyelerinin seçimi açısından üyelerin tayininde genel kurulun takdirinin bulunduğu ve atanan kişiler açısından Kanunda ve şirketin esas sözleşmesinde aranan yönetim kurulu üyesi olabilme şartlarının bulunduğu,
Uzunca bir süredir kar dağıtımı yapılmadığı gerçek bir durum olmakla birlikte YK Başkanı ve üyelerine ödenmesine karar verilen huzur haklarının makuliyeti ve şirketin büyüklüğü ve mali gücü ile birlikte değerlendirildiğinde; YK üyeleri ... ... ... ve ... ... için ödenen tutarların görevleri ile orantılı ve piyasa koşullarında kabul edilebilir nitelikte olduğu, ayrıca asgari ücretin altında bulunduğu açıktır. Ayrıca geçmişte yapılan ödemelerle de reel olarak uyumlu olduğu görülmektedir. Genel kurul yapıldığında belirlenen tutarın dahi olağan ve makul olduğu hesaplanırken günümüzdeki kıyaslamasında 2 memur maaşından dahi düşük olduğu ve piyasa ortalamasının altında bile kaldığı düşünülmektedir. Bu durumda YK başkan ve üyelerine öngörülen huzur haklarının fahiş olmasından bahsedilemeyecektir.
Davalı şirket esasen faaldir, şirketin faaliyet alanı ve toplam aktifleri dikkate alındığında; yönetim kurulu üyelerine mali hak/huzur hakkı verilmesinin; şirketle aynı-benzer durumda bulunan şirketlerin
yöneticilerinin aldığı emsal ücretler, mevcutların muhafazası, işlerin idaresine ilişkin sorumluluklar cihetiyle
yönetim kurulunun harcadığı emek ve mesai ile orantılı ve makul
olduğu değerlendirilmiştir. Kar payının azaltıldığı, hakim ortağa haksız kazanç sağlandığı iddiaları/muhalefeti şirket mali kayıtları ile ispat edilememiş, alınan kararın kanuna, esas sözleşmeye ve dürüstlük kuralına uygun olduğu belirlenmiştir. Bu nedenle davacıların iptal istemi kabul edilmemiştir.
Davacı taraf yeni heyetten rapor alınmasını istemiş ise de alınan rapor yapılan itirazların somut dayanağı ve gerekçesi olmadığı, alınan raporun denetlemeye elverişli bulunduğu ve hukuki değerlendirmenin mahkememize ait olduğu takdir olunarak istem kabul edilmemiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü K Ü M /
1-Davacı tarafın yeni heyetten rapor alınması isteminin reddine
2-Davanın reddine
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 427,60-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 59,30-TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 368,3-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 30.000,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,davalı tarafından yapılan 100,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine
5-HMK. 333. md. uyarınca taraflarca yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde yatıran taraflara iadesine,
Davacı vekili Av. ... ve Davalı vekili Av. ... yüzüne karşı , gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde ... BAM da istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
17/10/2024

Başkan ...
¸e-imzalıdır
Üye ...
¸e-imzalıdır
Üye ...
¸e-imzalıdır
Katip ...
¸e-imzalıdır

UYAP Entegrasyonu