WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İSTANBUL 14. ASLIYE TICARET MAHKEMESI

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/503 Esas
KARAR NO : 2024/675
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/07/2022
KARAR TARİHİ : 17/10/2024

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ..., ... ... (TCKN: ...) ve ... ... (TCKN:...) ... San. ve Tic. Ltd. Şti.'nin ortakları olduğunu, iş bu ortaklık borçlu ... ...'ın fiilleri sebebiyle sarsılmış ve şirketin genel kurul kararıyla ... ...'ın temsil ve ilzam yetkisi elinden alınmış olup, ortaklıktan çıkarılması adına yeni bir genel kurul toplantı davetiyesi gönderildiğini, ... ... özetle şirket parasını zimmetine geçirmiş, rekabet yasağına aykırı davranmış ve şirketin hiçbir menfaati olmamasına rağmen alacaklı ... lehine şirket araçları üzerinde rehin tesis ettiğini, işbu usulsüzlüklere yönelik .... Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/... E. Dosyasıyla ... ...'ın yöneticilikten azil edilmesi adına dava açılmış ve resmi belgede sahtecilik, güveni kötüye kullanma, dolandırıcılık ve şirketin içini boşaltma vd. suçlardan ... ..., ... ve ... ... (TCKN:...) aleyhine suç duyurusunda bulunulmuş olup soruşturma ... Cumhuriyet Başsavcılığı 2022/... sayılı dosyasıyla devam ettiğini, borçlu ... ... ile alacaklı ... çok yakın arkadaşlar olup, fiili ortaklıkları bulunduğunu, ... ... zimmetine para geçirmekle, şirket itibarını kullanarak satışlar yapmakla, şirket üzerinden yakınlarına peşkeş çekmekle, rekabet yasağına aykırı davranmakla yetinmeyip şirketin hiçbir menfaati olmamasına rağmen 13.05.2022 tarihinde, ... 32. Noterliğinin ... yevmiye numarası ile ... (T.C....) lehine, şirket üzerine kayıtlı; ... Plaka sayılı araç üzerine 1.100.000,00 TL
-... Plaka sayılı araç üzerine 750.000.00 TL
-... plaka sayılı araç üzerine 600.000.00 TL
-... Plaka sayılı araç üzerine 550.000.00 TL
-... Plaka sayılı araç üzerine 500.000.00 TL olmak üzere toplam 3.500.000.00 TL araç rehini yaptığını,
... ..., müvekkili firmanın hiçbir ticari ilişkisi bulunmayan ... lehine, müvekkil firmanın hiçbir menfaati bulunmadığı halde şirket üzerine kayıtlı tüm araçlar üzerinde rehin tesis etmiş ve tesis edilen rehin karşılığında davalı ...'e senetler verdiğini, ... İcra Müdürlüğü 2022/... Esas sayılı dosyasıyla müvekkiller aleyhine tesis edilen ihtiyati haciz işlemlerinin teminatsız olarak, mahkeme aksi kanaatte ise %15 oranında teminat karşılığı ihtiyati haciz işlemlerinin tedbiren durdurulmasına ve kaldırılmasına, davalının ... Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/... D. İş sayılı dosyasına yatırmış olduğu teminat üzerine tedbir konulmasına, müvekkillerin davalıya borçlu olmadığının tespitine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili ... ile ... ... arasında herhangi bir arkadaşlık veya ortaklık ilişkisi bulunmadığını, müvekkili restoran işletmecisi olup, galeri sahibi olarak tanıdığı ... ...'a yetkilisi olduğu ... San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından ilana konulan ... marka aracı satın almak üzere; 120.000 USD para vermiş ancak, ... ... tarafından ilana konu aracın diğer şirket yetkilisi davacı ... tarafından başkasına satıldığı; aynı model başka bir araç getirileceği, paranın şirketin finans işleri ile de ilgilenen ...'e teslim edildiği söylenerek; takibe konu senet verildiğini, dava dilekçesinde savcılık ifadesi paylaşılan ... ...'da ifadesinde müvekkilden 120.000 USD aldığını ve bu parayı ...'e verdiğini ikrar etmiş, müvekkil alacağının ödenmemesi üzerine; önce protesto çekmiş akabinde de ... 14. İcra Müdürlüğü'nün 2022/... E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, ayrıca belirtmek gerekirse; davacı taraf, takip konusu senedin ... ... tarafından tanzim edildiğini ve tanzim eden imzasının ... ...'a ait olduğunu da ikrar ettiğini, takip konusu senedin lehtarı ise; davacı ... olup, ciro ile mezkur senedi ... ...'a devretmiş, senet ... ... tarafından ciro edilerek müvekkile teslim edildiğini, ciro silsilesi dava dilekçesinde iddia edilen temel ilişki ile de uyumlu olduğunu, ... İcra Hukuk Mahkemesinin 2022/... Esas sayılı dosyasından alınan ıslak imza örnekleri ve senet aslı üzerinde tarafımızca yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde; senedin arka yüzünde ...'e atfen atılı imzanın ... eli ürünü olduğu tespit edildiğini, gelinen aşamada; davacıların dürüst davranmadığı, borcu ödemekten kurtulmak için gerçek dışı beyanlarda bulundukları, şirket ortakları arasındaki iç çekişmelere alacaklı müvekkili de alet etmeye çalıştıkları açık olduğunu, huzurdaki hukuki dayanaktan yoksun ve haksız davanın reddine,

kötü niyetli olarak borcu inkar eden her bir davacı aleyhine ayrı ayrı takip konusu alacağın %20'sinden az olmamak üzere tazminata hükmedilmesine,

yargılama gideri ve vekalet ücretinin müştereken ve müteselsilen davacılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İcra takip dosyasının incelenmesinde; davalı tarafından başlatılan icra takibinde; ... İcra Dairesinin 2022/... esas sayılı takip dosyasında senet alacağından kaynaklanan 1.140,00-TL ihtiyati haciz vekalet alacağı, 151,80-TL yargılama gideri alacağı, 357,58-TL ihtar protestosu alacağı, 1,69-TL vekalet ücreti faizi alacağı, 0,22-TL yargılama gideri faiz alacağı, 1.651,29-TL toplam alacak, 120.000,00-USD senet alacağı, 360,00-USD komisyon, 115,07-USD senet alacağı faizi, 120.475,07-USD fiili ödeme tarihi toplam alacak için ... ..., ..., ... San ve Tic Ltd Şti aleyhine 26/07/2022 icra açılış tarihinde takip yapıldığı görülmüştür.
Grafolog bilirkişinin 24/04/2024 tarihli 5 sayfadan ibaret raporunda özetle; İnceleme konusu 18.07.2022 Ödeme Günü, 30.03.2022 Düzenleme Tarihli, alacaklısı ... olan, borçlusu ... San. ve Tic. Ltd. Şti. adına imzalı, 120.000 USD (yüz yirmi bin Amerikan Doları) bin Amerikan Doları) tutarlı, arka yüzü ..., ... ... ve ... adına ciro imzalı senet aslının arka yüzünde yer alan 1. Ciro imzası ile ...'ün mukayese imza örnekleri arasında imza eğim ve ölçüsü, başlangıç ve bitirilişi, harf, grama ve iç gövde büklümlerinin şekil ve biçimlendirilişi ile bağlantı ve orantıları, aralıklar, baskı derecesi ve işleklik gibi unsurlar bakımından önemli derecede benzerlikler olduğu belirlenmiş olduğundan, inceleme konusu senet arka metninde yer alan 1. Ciro imzasının ...'ün eli ürünü olduğu, inceleme konusu senedin fiziksel özellikleri ve ciro imzalarının senet üzerindeki yerleşimleri incelendiğinde; Senet yatay uzunluğunun A4 kağıdı kısa kenarıyla uyumlu boyutta olması ve senet üst yatay kenarın tırtıklı kesim olması, öncelikle senedin bilgisayar printer çıktısı olarak hazırlandığını ve üst kısmın tırtıklı olacak tarzda kesilmiş olduğunu düşündürmekle birlikte, koçan halinde hazırlanmış bir senet defterinden koparılmış bir ası olabileceği ihtimalinin de göz ardı edilemeyeceği, bu nedenlerle bu hususta ileri bir tespite gitmenin mümkün görülmediği, 1. ve 2. Ciro imzalarının alışılmış uygulamadan farklı olarak senet yatay kenarına yakın ve paralel olacak şekilde atılmış olması ve ciro isim yazılarının benzer niteliğe sahip “kaşe isim” niteliğinde olması durumunun mutat bir uygulama olmadığı, bu durumun aidiyet reddine bir gerekçe oluşturabileceği ancak, 1. Ciro ve 2. Ciroda isimleri olan kişilerin daha önce aynı şirketin ortağı olmaları nedeniyle isim kaşelerini aynı yerde hazırlatmış olmaları, bu nedenle de kaşelerin benzer özelliklere sahip olduğu ihtimalinin de göz ardı edilemeyeceği, bu nedenlerle bu hususta ileri bir tespite gitmenin mümkün görülmediği, şayet imza ...'ün eli ürünü ise, ...'ün imzası bulunan boş bir evrağın arkasına senet metnini basmak suretiyle, “imza taşıma yolu” ile oluşturulup oluşturulmadığı sorusunu yanıtlamaya yetecek düzeyde ve kesin nitelikte bulgunun mevcut olmaması nedeniyle bu hususta ileri bir tespite gitmenin mümkün görülmediğini belirtmiştir.
Dava, ... İcra Müdürlüğünün 2022/... sayılı takip dosyasında takibe konan 30.03.2022 tanzim tarihli 18.07.2022 ödeme tarihli 120.000 USD bedelli bir adet bono ve 5 araç üzerine konulan araç rehni nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Gerçekte var olmayan bir borç ya da geçersiz bir hukuki ilişki nedeniyle icra takibine maruz kalması muhtemel olan veya icra takibine maruz kalan bir kimsenin (borçlunun) gerçekte borçlu bulunmadığını ispat için açacağı dava, menfi tespit olarak adlandırılmaktadır.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)'nun “Menfi tespit ve istirdat davaları” başlıklı 72. maddesi:“Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir.” düzenlemesini içermektedir.
Anılan maddeden anlaşıldığı üzere borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir ve takip konusu alacağın borçlusu olmadığının tespiti isteyebilir.
Borçlu, belirtilen şekilde takipten önce veya sonra alacaklıya karşı bir menfi tespit davası açar; bu davayı kazanırsa, hakkındaki icra takibi iptal edilir ve borcu ödemekten kurtulur. Somut uyuşmazlıkta davacı icra takibinden sonra menfi tespit davası açmıştır.
İspat yükü ise; bir vakıanın doğru ve gerçek olup olmadığı konusunda hakimi inandırma faaliyetidir. İspat, ispat anıdan önce vuku bulmuş ve tekrar etmeyen, vakıalara ilişkindir. İspat yükü aynı zamanda bir haktır.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2013/10133 Esas 2014/451 Karar sayılı ilamında da belirttiği üzere 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK), “İspat Yükü” başlıklı 6. maddesinde, “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.” şeklinde; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 190. maddesinde ise: “İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir.” şeklinde düzenlemelere yer verilmiştir. Sözkonusu ispat yükünün kime ait olduğunu belirleme görevi, davanın taraflarına değil, mahkemeye aittir.
İspat yüküne ilişkin bu genel kural menfi tespit davaları için de geçerlidir. Yani, menfi tespit davalarında da, tarafların sıfatları değişik olmakla beraber, ispat yükü bakımından bir değişiklik olmayıp, bu genel kural uygulanır. Bu davalarda da bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran (iddia eden) taraf, o vakıayı ispat etmelidir.
Menfi tespit davasında borçlu ya borçlanma iradesinin bulunmadığını ya da borçlanma iradesi bulunmakla birlikte daha sonra ödeme gibi bir nedenle düştüğünü ileri sürebilir.
Borçlu, borcun varlığını inkar ediyorsa, bu durumlarda ispat yükü davalı durumunda olmasına karşın alacaklıya düşer. Borçlu varlığını kabul ettiği borcun ödeme gibi bir nedenle düştüğünü ileri sürüyorsa, bu durumda doğal olarak ispat yükü kendisine düşecektir.
Kambiyo senetlerinde ispat yükü ise, borçlu olmadığını iddia eden davacıdadır.
Yasal dayanakları ortaya konularak yapılan bu açıklamalardan sonra somut olaya gelindiğinde;
Davalı tarafça davacı aleyhine açılan ... İcra Müdürlüğünün 2022/... sayılı takip dosyasında, takibe konan 30.03.2022 tanzim tarihli 18.07.2022 ödeme tarihli 120.000 USD bedelli bir adet bono nedeniyle borçlu olunmadığı ve ayrıca 5 araç üzerine konulan araç rehni nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti talep edilmektedir.
Dava değeri 120.000 USD (dava tarihinde dolar kuru : 17.9636 = 2.155.668 TL) ve araç rehinleri nedeniyle 3.500.000 TL toplamından oluşmakta olup buna göre 59.596,25 TL harç eksikliği tamamlattırılmıştır.
... 'nun 2023/... soruşturma sayılı dosyası ile müştekiler ... ..., ...,...'nin şüpheliler ... ..., ... ..., ... hakkında ortak oldukları şüpheli ...'ın şirket aleyhine diğer şüpheliler ve kendi menfaatine işlemlerde bulunması ve müştekilerin imzaları üzerine taşıma yoluyla sahte senet tanzim ederek müştekiler aleyhine faaliyette bulunduğundan dolayı şikayetçi oldukları, iddianamenin ... Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2023/... Esas sayısını aldığı, Uyap sorgusunda 12.09.2024 tarihinde karar verildiği ve dosyanın istinaf aşamasında olduğu anlaşıldı .
... Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2023/... Esas sayılı dosyanında beraat gerekçesinde "Her ne kadar sanıkların katılanlara karşı fikir ve eylem birliği içerisinde nitelikli dolandırıcılık, güveni kötüye kullanma ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işledikleri iddia edilmiş ise de yargılamaya konu olayda sanık ...'in araç almak için ... San. ve Tic. Ltd. Şti. yetkilileri ile hukuki ilişki içerisine girdiği, bu hususta sanık ... ... ile muhattap olduğu, bu hukuki ilişkiden katılan ...'ün bilgisinin olduğunun sanıklar tarafından ifade edildiği, bu ilişki kapsamında sanık ...'un 120.000 dolar para verdiğinin ifade edildiği, bu paranın alınması karşılığında araç temin edilene kadar sanık ...'a "18/07/2022 ödeme günü, 30/03/2022 düzenleme tarihli, alacaklısı ... olan, borçlusu ... San. ve Tic. Ltd. Şti. adına imzalı, 120.000 USD (yüz yirmi bin Amerikan Doları) tutarlı, arka yüzü ..., ... ... adına ciro imzalı" senet aslının verildiği, araç alımının gerçekleşmemesi ve paranın da iade edilmemesi üzerine sanık ...'un kendi cirosunu da koyduğu senet bedeline karşılık olarak bir kısım araçlara rehin koydurduğu, katılanların ise bu hususlardan haberdar olmadıklarını, sanık ...'dan şirkete 120.000 dolar para ödenmediğini, sanıkların kendilerini dolandırdığını, sanık ...'ın yetkisiz olduğunu ileri sürdükleri, dosya kapsamında yer alan bilgi ve belgeler değerlendirildiğinde tüm bu hususların taraflar arasındaki hukuki uyuşmazlıktan kaynaklandığı, sanıklardan kaynaklı katılanların iradesini sakatlamaya yönelik bir eylemin bulunmadığı, hayatın olağan akışı içerisinde suç işleme kastı ile hareket eden sanıkların senet kendi gerçek cirolarını koymalarının beklenemeyeceği, anlatılan hususların taraflar arasındaki hukuki uyuşmazlıktan ibaret olduğu ve dolandırıcılık suçunu oluşturmayacağı, şöyle ki şirketin borçlu olduğu katılan ...'in cirosunun da yer aldığı senedin sahte olduğunun ispat edilemediği, atılı olan imzaların yanlarında bulunan isimlere ait olmadığının ispat edilemediği, bilirkişi raporlarında ...'ün imzasının taşına suretiyle oluşturulduğunun da ispat edilemediği, senette sahteliğin ispat edilemediği, bilirkişi raporlarındaki tespitlerin açığa imzanın kullanılması ihtimalini ortaya koyduğu, ancak ihtimale dayalı olarak cezalandırma yoluna gidilemeyeceği, hal böyle olunca katılanların iradesini sakatlamaya yönelik sanıklardan kaynaklı hileli hareket ispat edilemediği, aradaki uyuşmazlığın hukuki uyuşmazlık olmasından kaynaklı olarak nitelikli dolandırıcılık ve güveni kötüye kullanma suçlarının oluşmadığı, bilirkişi raporlarına göre suça konu olduğu iddia edilen senette sahtelik tespit edilemediğinden resmi belgede sahtecilik suçunun da oluşmayacağı kanaatine varıldığından 5271 sayılı CMK 223/2-a maddesi uyarınca atılı tüm suçlar sanıkların ayrı ayrı beraatlerine" karar verilmiştir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 74. (818 sayılı Borçlar Kanunu 53.) maddesi hükmü gereğince, hukuk hakimi kesinleşen ceza mahkemesi kararındaki maddi olgu ile bağlıdır. Ceza mahkemesi kendine has usuli olanakları nedeniyle hükme esas aldığı maddi olayların varlığını saptamada daha geniş yetkilere sahiptir. Bu nedenle, hukuk hakiminin, ceza hakiminin fiilin hukuka aykırılığını ve illiyet bağı saptayan maddi vakıa konusundaki kabulü ve ceza mahkemesinin kabul ettiği olayın gerçekleşme şekli diğer bir deyişle maddi vakıanın kabulü konusunda kesinleşmiş olan bir mahkumiyet veya maddi vakıa tespiti yapan beraat hükmüyle bağlı olacağı hem ilmi (Prof. ..’nın Türkçesi Üzerine”,. ..i, Cilt 56, Sayı 2, 2007, s.45-61) hem de kökleşmiş kazai içtihatlarla benimsenmiş bulunmaktadır
Öncelikle Ağır Ceza Mahkemesinin beraat kararındaki tespitlerinin dosyamıza bir etkisinin bulunup bulunmadığının "maddi vakıa tespiti yapan beraat hükmüyle bağlı" kapsamında değerlendirilmesi gerekmektedir.
Ağır Ceza Mahkemesinin tespitleri yukarıda aynen aktarılan ve ilgili kısımları koyulaştırılarak gösterilmiştir. Ağır Ceza gerekçesinde maddi vakıa tespti olabileceği tartışılabilecek tek gerekçe "senedin sahte olduğunun ispat edilemediği, atılı olan imzaların yanlarında bulunan isimlere ait olmadığının ispat edilemediği, bilirkişi raporlarında ...'ün imzasının taşına suretiyle oluşturulduğunun da ispat edilemediği" hususları ise de; ifadelerden anlaşılacağı üzere bu maddi vakıa tespitleri senedin sahte olmadığı, taşıma yapılmadığı tespitleri değil olduğunun ispatlanamadığına ilişkin tespitlerdir. Bu nedenle mahkememizi bağlayıcı bir maddi vakıa tespiti yoktur.
Davanın esası, eski şirket yetkilisi ... ...'ın yetkisi sonra erdikten sonra sahte belge düzenledi, geriye doğru eski tanzim tarihi bono düzenlendiği iddiasına dayanmaktadır.
Davacı ...'ir imzasının taşıma suretiyle olduğu iddiası ile Davacı ...'e ait olmadığı iddialarının çelişki olup olmadığı tartışılması gerekir ise, böyle bir bonoya imza atmadığını bilen birinin ilk düşüneceği şeyin imza taşıma değil, imzasında sahtecilik olduğundan bunun bir çelişki yaratmayacağı sonucuna varılmıştır.
Davalı taraf , araç alımına ilişkin ödemenin ticari teamüllere ve vergi mevzuatına aykırı olarak elden yapıldığı iddia ettiği; ... araç alım aşamasına ilişkin beyan dışında başkaca bir delil sunulmadığı; sözleşmeye bağlanmadığı; tek Whatapp mesajının dahi olmadığı; araç temin edilememesine, hatta rehin ve bono verilmesi aşamasına gelinmesine rağmen yine bu alacağa ilişkin tek mailleşme, mesajlaşma, Whatsapp mesajının bulunmadığı;
Asıl ilişkide kambiyo senedinden kaynaklanan borç ile taşınır rehni verilmesine neden olan borcun farklı olduğu davalı tarafça tarihsiz (UYAP kayıt tarihi 25.11.2022) olan dilekçe ile "Borçlun alacağı rehinle temin edildiği iddasını kabul etmiyoruz en acık şekilde itiraz ediyoruz. Senet konusu alacak ile rehin ile temin edilen alacaklar birbirinden farklıdır. " şeklinde ifade edilir iken; Davalının 10.06.2022 tarih ve 09.14 saatli kolluk ifadesinde "120.000 Dolar para verdim ... marka bir araç bana alacaktı. ... 5 araca rehin işlemi yaptık" beyanı ile 120.000 Dolarlık alacak araç rehni aldığını kabul etmesine ve iş bu davaya cevap dilekçesinde de "... marka aracı satın almak üzere; 120.000 USD para vermiştir.... Takibe konu senedi vermiştir" beyanları birlikte değerlendirildiğinde hem araç rehinleri hem de bononun aynı alacak için yanı ... araç alım iddiasındaki 120.000 Dolar için verildiğinin çelişkili bir şekilde ifade edildiği,
Ayrıca aynı borç ilişkisiden dolayı kambiyo senedi ve rehin verildiği beyan edilmesine araç rehinlerinin 13.05.2022 tarihli noter belgesi ile verilmesi ancak bononun düzenlenme tarihinin 30.03.2022 olmasına rağmen savcılık savunmalarında kambiyodan bahsedilmediği; sonradan kambiyo senedinin ortaya çıktığı ve 26.07.2022 tarihinde icra takibi yapıldığı;
...'in sadece ...'ı tanıyıp şirketi bilmediği beyanına göre ... alım ilişkisi nasıl Davacı şirketle kurulduğunun açıklanamadığı;
Davalı ..., 10.06.2022 tarih ve 09.14 saatli kolluk ifadesinde "... A5 arka bir araç bana ALACAKTI. Aradan belli bir zaman geçtikten sonra aracı teslim edemedi." şeklinde beyan da bulunurken ve Davalının bu beyanı doğrultusunda ... ... 10.06.2022 tarih ve 11.10 saatli kolluk ifadesinde "... bir araç alımı için ön ödeme olarak vermiştir. ..Uzun süre araştırmamıza rağmen araç bulamayınca ... parasını tekrar istedi" şeklinde, paranın ilandaki veya satıştaki somut bir araç için değil de ... A5 marka bulunacak bir aracın alımı için verildiği beyan edilir iken; Davaya cevap dilekçesinde "galeri sahibi olarak tanıdığı ... ...'a yetkilisi olduğu ... San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından ilana konulan ... marka aracı satın almak üzere; 120.000 USD para vermiştir. Ancak, ... ... tarafından ilana konu aracın diğer şirket yetkilisi davacı ... tarafından başkasına satıldığı; aynı model başka bir araç getirileceği, paranın şirketin finans işleri ile de ilgilenen ...'e teslim edildiği söylenerek; takibe konu senet verilmiştir." şeklinde ilandaki ve de davacı şirketin ilanındaki somut bir ... ... için verildiğinin beyan ettiği,
Ayrıca Grafolog bilirkişinin, Ağır Ceza dosyasındaki bilirkişi ile uyumlu bir şekilde beyan ettiği ve mahkememizce de kabul gören senet yatay uzunluğunun A4 kağıdı kısa kenarıyla uyumlu boyutta olması ve senet üst yatay kenarın tırtıklı kesim olması, öncelikle senedin bilgisayar printer çıktısı olarak hazırlandığını ve üst kısmın tırtıklı olacak tarzda kesilmiş olduğunu düşündürmekle birlikte, koçan halinde hazırlanmış bir senet defterinden koparılmış bir ası olabileceği ihtimalinin de göz ardı edilemeyeceği, bu nedenlerle bu hususta ileri bir tespite gitmenin mümkün görülmediği, 1. ve 2. Ciro imzalarının alışılmış uygulamadan farklı olarak senet yatay kenarına yakın ve paralel olacak şekilde atılmış olması ve ciro isim yazılarının benzer niteliğe sahip “kaşe isim” niteliğinde olması durumunun mutat bir uygulama olmadığı
Hususları hep birlikte değerlendirildiğinde tüm bunların, ticari hayatın olağan akışına, iddia etikleri vakıaların mantığına aykırı, çelişkili nitelikte bulundukları anlaşılmıştır.
Ağır Ceza Mahkemesi beraat gerekçesinde olağan akışa ilişkin şu tespiti de yapmıştır. ; "hayatın olağan akışı içerisinde suç işleme kastı ile hareket eden sanıkların senet kendi gerçek cirolarını koymalarının beklenemeyeceği" . Davalı tarafın savunmalarında yukarıda tek sayılan dosyamızda ortaya çıkan ticari hayatın olağan akışına aykırı, savunmaları da kendi içinde çelişki beyanlar değerlendirdiğinde bu sonuca varılmasının mümkün olmadığı; kaldı ki evrakta sahteliğinin tespitine ilişkin bilimsel bir kitabın cezaevinde mahpus ve hükümlülerin elinde gezdiği, tersine mühendislik kavramının her alana sirayet ettiği günümüz hayatında artık " suç işleme kastı ile hareket eden sanıkların senet kendi gerçek cirolarını koymalarının beklenebileceği kanaatine varılmıştır.
Tüm bu hususlara göre savunmanın dayanağı olan vakıaların normal durumun aksine, hayatın olağan akışına aykırı olması nedeniyle, ispat yükünün bunu iddia eden Davalı tarafa ait olduğu ancak bu ispatı yerine getiremediği anlaşılmıştır.
Davalı delilleri arasında yemin delili de bulunmakta ise de; HMK 226/1-c maddesi " Yemin edecek kimsenin ...ceza soruşturması ya da kovuşturması ile karşı karşıya bırakacak vakıalar. " kapsamında kalabilmesi nedeniyle yemin hakkı hatırlatılmamıştır.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜYLE 13.05.2022 tarihli, ... Noterliğinin ... yevmiye numarası ile Davalı ... lehine, Davacı şirket üzerine kayıtlı;
-... Plaka sayılı araç üzerine 1.100.000,00 TL
-... Plaka sayılı araç üzerine 750.000.00 TL
-... Plaka sayılı araç üzerine 600.000.00 TL
-... Plaka sayılı araç üzerine 550.000.00 TL
-... Plaka sayılı araç üzerine 500.000.00 TL olmak üzere toplam 3.500.000.00 TL araç rehinleri nedeniyle, Davacı Şirketin
... İcra Dairesinin 2022/... sayılı takip dosyasında icraya konulan 18.07.2022 Ödeme Günü, 30.03.2022 Düzenleme Tarihli, alacaklısı ... olan, borçlusu ... San. ve Tic. Ltd. Şti. adına imzalı, 120.000 USD (yüz yirmi bin Amerikan Doları) bono nedeniyle Davacıların borçlu olmadıklarının tespitine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 147.221,71-TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
(28/07/2022 tarihli Merkez Bankası Döviz Kuru 1,00-USD=17,96-TL)
3-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL başvuru harcı, 36.105,80 TL peşin harç olmak üzere toplam 36.186,50 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 558.760,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 4.453,25-TL yargılama gideri davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde resen taraflara iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde ... Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere oy birliği ile karar verildi.17/10/2024

Başkan ...
¸e-imzalıdır
Üye ...
¸e-imzalıdır
Üye ...
¸e-imzalıdır
Katip ...
¸e-imzalıdır

Bu belge elektronik imza ile imzalanmış olup ayrıca ıslak imza uygulanmayacaktır.“5070 sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”

UYAP Entegrasyonu