WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İSTANBUL 12. ASLIYE TICARET MAHKEMESI

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/1024 Esas
KARAR NO :2024/788

DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:22/12/2022
KARAR TARİHİ:18/10/2024

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında 2016 yılında Bilgisayar Sistemleri Dış Kaynak Hizmet Alım Sözleşmesi imzalandığını, işbu sözleşme kapsamında davacı şirketin davalı şirkete ...'in kullanmakta olduğu Bilgi Teknoloji Sistemleri'nin yönetilmesine yönelik bakım ve destek hizmetlerinin ... merkez ofisinde verilmesi hususunda anlaşma sağlandığını, sözleşme içerisinde tarafların hak ve yükümlülüklerinin düzenlendiğini, 01.06.2016 tarihinde ise ... Bilgisayar Sistemleri Destek Sözleşmesi imzalandığını, müşterinin ihtiyacı olan servisin belirtilen ayrıntılar doğrultusunda destek hizmeti verilmesi konusunda anlaşma sağlandığını, sözleşme içerisinde tarafların hak ve yükümlülüklerinin düzenlendiğini, devam eden süreçte davacı şirket ile davalı şirket arasında 01.06.2018 tarihli IT Yönetim Hizmetleri Sözleşmesi akdedildiğini, işbu sözleşme kapsamında davacı şirketin davalı şirketle işbirliği içinde davalı şirkete, yapılandırma hizmetleri, Proje Uygulama ve Yönetim Hizmetleri, Sorun Yönetimi Hizmetleri, Sistem Yönetimi Hizmetleri, Denetim Hizmetleri sağlanması hususunda anlaşma sağlandığını, sözleşme içerisinde tarafların hak ve yükümlülüklerinin düzenlendiğini, akabinde davacı şirket ile davalı şirket arasında 09.01.2020 tarihli ek protokol imzalandığını, ek protokolde taraflar arasında mevcut ıt yönetim hizmetleri sözleşmesi'ne konu hizmetlere, ürün ve çözüm danışmanlığı, gelişmiş denetim hizmetleri, ıt yönetim hizmetler denetimi, kurulum desteği saha desteği (sorun yönetimi) hizmetlerinin eklendiğini, aylık ücret 9.750,00 tl + kdv olarak belirlendiğini, 21.12.2020 tarihinde imzalanan ek Protokol ile Bilişim Danışmanlığı ve Dış Kaynak Alım Kullanım Sözleşmesi'ne ek olarak 01.01.2021 tarihinde yürürlüğe girmek üzere aylık hizmet bedelinin 11.500,00-TL + KDV olarak belirlenmesi konusunda anlaşma sağlandığını, söz konusu sözleşmeler ve verilen hizmet kapsamında 01.01.2022 tarihinden itibaren ise aylık destek bedelinin 13.800,00 TL +KDV (16.284,00 TL) olarak belirlendiğini, aylık olarak davalı şirkete fatura işbu faturalardan kaynaklı olarak davacı şirketin davalı şirketten takip tarihi itibariyle 100.161,40 TL cari alacağı bulunduğunu, işbu alacağın davalı şirketten müteaddit kere talep edilmesine rağmen davacı şirkete ödenmediğini, davalı şirketin ayrıca davacı şirketten “... .....” Lisansı satın aldığını, lisans ücretlerinin satın alınan lisans sayısı ile orantılı şekilde 2021 yılında aylık 588,00 USD+KDV (693,84 USD) olarak, 2022 yılında ise aylık 652,00 USD+KDC (769,36 USD) olarak fatura edildiğini, davacı şirketin davalı şirketten olan cari alacağının 2021 yılından 3.469,20 USD bakiye verdiğini, 2022 yılında ise düzenlenen aylık lisans bedellerinin faturalarına istinaden davalı şirket tarafından ödeme yapılmadığından alacağın 7.164,96 USD tutarına ulaştığını, işbu alacağın davalı şirketten müteaddit kere talep edilmesine rağmen davacı şirkete ödenmediğini, davalı şirket ile akdedilmiş sözleşmeler kapsamında düzenlenen aylık destek bedellerini konu eden faturalardan kaynaklanan 100.161,40 TL cari alacağın, aylık lisans satış bedellerini konu eden faturalardan kaynaklanan 7.164,96 USD cari alacağın, davalı şirket tarafından ödenmemesi nedeniyle .... İcra Müdürlü ün ... E. Sayılı dosyası ile davalı şirket aleyhine icra takibi başlatıldığını, taraflarınca başlatılan icra takibinde takip türünün “İlamsız Takip” olarak, takip yolu “Genel Haciz Yoluyla Takip” olarak, takip şekli ise, “Örnek 7 İlamsız Takiplerde Ödeme Emri-Eski No:49” olarak seçildiği halde İcra Müdürlüğü tarafından sehven 07.11.2022 tarihinde Örnek 4-5 İcra Emri düzenlendiğini ve borçlu tarafa tebliğ çıkarıldığını, İcra Müdürlüğü tarafından 08.11.2022 tarihinde ise dosyanın incelenerek takibin ilamsız takip olduğu ve borçluya örnek 7 ödeme emri gönderilmesi gerekirken sehven örnek 4-5 icra emrinin hazırlanmış olduğu anlaşılmakla borçlu vekilinin talebinin kabul edildiğini ve masrafın karşılanması halinde Örnek 7 ödeme emri tanzim edilerek borçlu vekiline tebliğe çıkarılmasına karar verildiğini, devam eden süreçte İcra Müdürlüğü tarafında bu kez usul ve yasaya uygun şekilde 08.11.2022 tarihli Örnek 7 Ödeme Emri düzenlenerek borçlu tarafa tebliğ edildiğini, borçlu tarafından borca itiraz edildiğini, takibin durdurulduğunu, dolayısıyla işbu davaya konu itirazın usul ve yasaya uygun düzenlenen 08.11.2022 tarihli Örnek 7 Ödeme Emrine yönelik gerçekleştirilen itiraz olduğunu, davalı şirket tarafından icra müdürlüğünün sehven düzenlediği 07.11.2022 tarihli Örnek 4-5 İcra Emrinin iptali talebi ile .... İcra Hukuk Mahkemesi nezdinde ... E. Sayılı mercii şikayetini gerçekleştirmiş olsa da, söz konusu şikayet ile sonucunda verilecek herhangi bir kararın işbu davaya konu itiraz ile herhangi bir ilgisi bulunmadığını, davalı şirket ile akdedilmiş olan sözleşme ve ek protokoller kapsamında aylık olarak sağlanan hizmete istinaden “Aylık Destek Bedeli” adı altında faturalar düzenlenmekte olup, 01.01.2022 tarihinden itibaren aylık destek bedeli 13.800,00 TL + KDV (16.284,00 TL) olarak belirlendiğini, söz konusu hizmetlere istinaden düzenlenen faturaların davalı şirket tarafından da kabul edilerek ticari defter ve kayıtlarına işlendiğini, kısmen ve dönem dönemde ödemelerde yapıldığını, söz konusu faturalardan kaynaklı olarak 100.161,40 TL cari alacağın davalı şirket tarafından ödenmediğini, takibe konu alacağın faturalardan kaynaklı cari bakiye olduğunu, cari alacak üzerinde mutabık oldukları sabit olduğundan bahse konu icra takibinde yer alan alacağın likit olduğunun şüphesiz olduğunu, davalı tarafın itirazında haksız olduğu ve asıl alacağın likit olduğu gözetildiğinde davalı şirketin asıl alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesinin gerektiğini, davalarının kabulüne karar verilerek davalı şirket tarafından .... İcra Müdürlüğü'nün ... E. Sayılı dosyasında 08.11.2022 tarihli Örnek No:7 Ödeme Emrine yönelik yapılan haksız itirazın iptali ile takibin devamına, haksız ve mesnetsiz itirazı nedeniyle takibin durmasına neden olan davalı aleyhine, alacağın da likit olduğu gözetilerek %20'den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline, karar verilmesini talep ve dava ettiği görüldü.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın gerek yasada gerekse sayın mahkeme tarafından tensip ara kararı, ön inceleme tutanağı ve takip eden diğer tüm ara kararlar ile yükümlü olduğu ve/veya olacağı süreli, kesin süreli işlerinin süresi içinde yerine getirmemesi nedeniyle ve/veya getirilememesi halinde davacı tarafa bu işin yürütümü için yeni veya ek bir süre verilmesine, davacı tarafın bu anlamdaki her türlü talebine, kesin süre bitiminden sonra yerine getirilen her türlü adli iş ve işleme muvafakat etmediklerini peşinen bildirir ve bu beyanlarının yargılamanın her aşamasında göz önünde bulundurulmasını talep ettiklerini, davalı firmanın, Türkiye'nin ilk yapı marketi olarak uzun süredir perakende sektöründe faaliyet gösterdiğini, davalı şirketin faaliyetlerini elli iki şehirde, pek çok mağazada sürdürmekte; ev, bahçe ve ofis için kullanıma uygun on binlerce ürünün satışını yapmakta olduğunu, altı yüzden fazla tedarikçi ile çalışan davalı şirketin mağazalarının her yıl kırk milyonu aşkın müşteri tarafından ziyaret edildiğini, davacıyla 01.06.2018 tarihinde imzalanan hizmet sözleşmesi kapsamında, davalı şirketin alacaklı olduğunu iddia eden davacıya, takibe konu tutarda herhangi bir borcu bulunmadığı için takibe itiraz edildiğini, davacıya, tarafından alınan hizmete ilişkin tüm yasal hak edişlerin ödendiğini, davalı şirketin davacıya takibe konu nam ve tutarda borcu bulunmadığını, yapılan ödemelerin tespiti için davacının banka hesap hareketlerinin celbini talep ettiklerini, tarafların aralarındaki ticari ilişkinin sözleşmeye uygun şekilde devam ederken, davacı tarafından .... İcra Müdürlüğünün ... E. sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalı şirketin takibe itirazı neticesinde ise, itirazın iptali için sayın Mahkemeye başvurulduğunu, lakin, yukarıda yazan nedenlerden ötürü, davalı şirketin, davacıya hiçbir nam ve sıfat altında borcu bulunmadığını, taraf defterleri incelendiğinde bu durumun net olarak ortaya çıkacağını, davacının takibe olarak itiraz edildiğini iddia etmekteyse de, itirazın olarak yapıldığına dair herhangi bir delil ibraz etmediğini, icra takibine yapılan her itirazın kendiliğinden kötü niyetli olarak yapıldığının kabulünün mümkün olmadığını, davalı şirket hakkında icra takibi yapılmış olmasının, davalıyı kendiliğinden borçlu hale sokmayacağı gibi, icra takibinin varlığının borcun varlığı anlamına da gelmediğini, ayrıca, bu hususa ek olarak, alacağın tutarı ve likit olma hali de tartışmalı olduğunu, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'nin 04.07.2011 tarihli, 2011/8434 E. 2011/8141 K. sayılı kararında hangi tür alacağın, likit alacak vasfı taşıdığının irdelendiğin, ilgili Yargıtay kararına göre bir alacağın likit alacak niteliğine sahip olması ve bu sebepten ötürü tazminat istenebilmesi için önceden belirlenebilirlik, bilinebilirlik ve hesap edilebilirlik vasıflarına haiz olması gerektiğini, bu durum karşısında, İİK'nın 67. maddesinde belirlenen koşullar oluşmadığından, davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin reddi gerekeceğini, davalı müvekkilinin, şirketin alacaklı olduğunu iddia eden davacıya herhangi bir nam ve sıfat altında borcu bulunmadığını, bu nedenlerle itirazlarımızın kabulüne, davalı firmanın davacıya borcu olmaması sebebiyle davacının davasının reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görüldü.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, hizmet sözleşmesinden kaynaklanan cari hesap alacağının tahsili amacıyla davalı aleyhine yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dava dilekçesi, sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Dosyamıza getirtilen .... İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 7.164,96 USD ve 100.161,40-TL üzerinden icra takibi yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, buna göre davanın, İİK.67.maddesinde yazılı 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
İddia ve toplanan deliller kapsamında tarafların ticari defte ve kayıtlarının incelenmesi için bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş ve bilirkişi sunmuş olduğu 30/07/2024 tarihli raporunda özetle;
"-Davacı şirketin işbu davaya konu 08.11.2022 tarihli icra takip tarihi ve 22.12.2022 dava tarihi itibariyle davalı şirketten 7.164,96 USD ve 100.161,40 TL alacaklı olduğu, bu alacak tutarlarının icra ödeme emrinde istenilen ana para alacağı ile eşleştiği,
-Takip ile istenilen ana para alacağının taraflar arası sözleşme ile kurulan ilişki çerçevesinde düzenlenen fatura alacaklarından kaynaklı olduğu,
-İcra takip talebinde takip öncesi işlemiş faiz talep edilmediği, istenilen faiz türünün açıklandığı ancak faiz oranı belirtilmediği,
-Dava esas değerinin 100.161,40 TL + 7.164,96 USD (21.12.2022 tarihli TCMB efektif satış kuru 18,7048 TL ye göre 7.164,96 USD X 18,7048=134.019,14 TL) 100.161,40 TL + 134.019,14 TL=234.180,54 TL olarak belirlendiği," şeklinde görüş bildirildiği görülmüştür.
Bu kapsamda somut olaya bakıldığında; davacı tarafça davalının hizmet alımından kaynaklı cari hesap borcunun ödenmediğinin iddia edildiği ve bu sebeple davalı aleyhine takip yapıldığı, takibe davalı tarafça yapılan itirazın iptali istemi ile işbu davanın açılmış olduğu, davalı tarafça sunulan cevap dilekçesinde davacıya borç bulunmadığı savunması ile davanın reddi talep edilmiştir. Yukarıda ayrıntılarına yer verilen ve dosya kapsamına göre denetime elverişli bulunan bilirkişi raporuna göre, davacının ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun tutulduğu, sahibi lehine delil olma vasfına haiz olduğu ve kayıtlara göre, davacının davalıdan takip miktarı olan 7.164,96 USD ve 100.161,40 TL asıl alacağının olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizce HMK.'un 222 maddesi gereğince ticari defter ve kayıtların mahkememiz duruşma salonunda hazır edilmesine, inceleme günü ve saatinde defterlerin ibraz edilmemesi ya da yerinde inceleme talebinde bulunulmaması halinde karşı tarafın usulüne uygun tutulmuş ticari defter ve kayıtlarının sonuçlarına göre değerlendirme yapılacağı hususunun davalı tarafa ihtar edilmesine rağmen davalı tarafça ticari defter ve kayıtların ibraz edilmemiş olduğu, davalı tarafça davaya konu borcun ödendiğini ispata elverişli herhangi bir delil de sunulmadığı anlaşılmıştır. Bu itibarla, yukarıda ayrıntılarına yer verilen ve dosya kapsamına göre denetime elverişli bulunan bilirkişi raporuna göre davacının ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun tutulduğu dolayısı ile lehine delil olma vasfına haiz olduğu gözetildiğinde, HMK 222. vd maddeleri uyarınca davacı tarafın usulüne uygun tutulan ticari defter ve kayıtlarının esas alınması gerektiği anlaşılmakla davanın kabulüne, alacağın likit olması ve borçlunun itirazında haksız olduğu dikkate alınarak davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak izah edildiği üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE; davalı tarafından .... İcra Dairesinin ... Esas sayılı icra takibine yapılan itirazın iptaline, takibin aynen devamına,
2-Takipteki 100.161,40-TL alacak yönünden %20 oranında hesap olunan 20.032,28-TL icra inkar tazminatı ile 7.164,96-TL USD alacak yönünden takip tarihi itibariyle efektif satış kuru üzerinden TL'ye çevrilmesi sonucu bulunan 133.688,84-TL üzerinden %20 oranında hesap olunan 26.737,76-TL icra inkar tazminatı olmak üzere toplam 46.770,05-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 15.996,87-TL karar ve ilam harcından 2.829,94-TL peşin harcın mahsubu ile geriye kalan 13.166,93-TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafça başlangıçta yapılan 2.922,14-TL yargılama gideri ile yargılama aşamasında yapılan 2.318‬,00-TL masraf olmak üzere toplam 5.240,14‬-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
6-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 37.468,89 -TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
7-3.120,00-TL Arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/10/2024

Katip ...
E-İmzalıdır

Hakim ...
E-İmzalıdır

UYAP Entegrasyonu