T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2024/111 Esas
KARAR NO :2024/721
DAVA:Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ:21/02/2024
KARAR TARİHİ:16/10/2024
Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin... Müdürlüğünün ...-0 sicilinde kayıtlı bir limited şirketi olduğunu, ... Müdürlüğünce söz konusu şirketin 02/10/2015 tarihinde 29285 sayı 344 sayfa ile Ticaret Sicilinden silinmiş olup bu kararın Ticaret Sicil Gazetesinden ilanen tebliğ edildiğini, Yargıtay ve Mahkeme kararlarında bilhassa uygulamada tasfiye işlemlerinde bir malvarlığının paraya çevrilmesinin kasten veya ihmalen unutulmuş olması şirketin bir borcunun kapatılmlasının unutulmuş bulunması şirket mal varlığının ortaklara usulsüz dağıtılmış olunması şirket yönetim kurulunun veya denetçinin usulsüzlük veya yolsuzluğunun ortaya çıkması sebebiyle bunlar aleyhine sorumluluk davası açılması gereğinin ortaya çıkması şirket aleyhine bir dava yürürken tasfiyenin bitirilmiş olunması yahut şirket lehine sonuç verebilecek bmir alacak davası açılması gereğinin doğması gibi hallerin şirketin varlığını yeniden gerektirebilir denildiğini, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin muhtelif kararlarında tüzel kişiliğin sona erdirilmesi için tasfiye işlemlerinin eksiksiz olarak tamamlanması gerektiği, eğer tasfiye işlemleri gerektiği gibi tamamlanmamış ve tasfiyesi gereken hususlar eksik bırakılmış ise tüzel kişilik ticaret sicilinden silinse bile tüzel kişiliğin sona erdiğinin kabulününün olanaksızdır demek suretiyle şirketin ihya olunabirliğine olanak verdiğini, şirketin tüzel kişiliği ticaret sicilinlden silinme ile sona erdiğini, tüzel kişiliğin sona ermesi için tasfiye işlemlerini eksiksiz tamamlanması gerektiğini, şayet tasfiye işlemlerinin gerektiği gibi tamamlanmadığını, somut davada davacı şirketin adına ... plakalı bir aracının bulunduğunu, davacı şirket adına kayıtlı aracın muayenesi ve zorunlu mali mesul sigortasının yapılması gerektiğinden ve işlemlerin yapılabilmesi ilgili aracın başka bir şahsa devrinin yapılması gerektiğinden şirketin tasfiye ile sınırlı olmak üzere ihyası için başvuru zorunluluğunun hasıl olduğunu belirterek
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ... Müdürlüğünün TTK.m.32 ve ... Yönetmeliği m.34 hükmü çerçevesinde işlem yaptığını, ... Müdürlüğü'nün, ...’ne tescil konusundaki talepleri, ilgili yasanın kendisine verdiği yetki ve görev alanı içinde değerlendirdiğini ve sonuca bağladığını, yargı merci gibi hareket edemediğini, yasal şartlar oluşmuşsa yapılan işlemle ilgili tescil kararı verdiğini, aksi halde tescil talebini gerekçe göstererek reddettiğini, tasfiye sürecinde yetki ve sorumluluğun şirketin tasfiye memurunda olduğunu, tasfiye memurları tarafından tasfiye prosedürünün eksik bırakılmış olmasının memurların sorumluluğunu gerektirdiğini, tasfiye memurlarının alacaklıların haklarını korumakla görevli olduğunu, henüz muaccel olmayan veya hakkında uyuşmazlık bulunan borçların notere depo edilmesi ya da kafi bir teminat ile karşılanması gerektiğini, bu yapılmadan şirketlerin tasfiye süreci sonuçlandırılıp, bakiyeler mevcut pay sahiplerine dağıtılmış ve şirket kayıtları sicilden terkin edilmiş ise, terkin işlemlerinin iptali ile şirket tüzel kişiliği ihya olunarak tasfiye sürecine yeniden geçilebildiğini, tasfiye memurlarının iddia edilen eksik işlemlerini, davalı ...’nün tespit etmesinin mümkün olmadığını, Mahkemenin davanın esası ile ilgili vereceği karara davalı Sicili Müdürlüğünün uyacağını, TTK m. 545/1’de düzenlendiği üzere, davalı ... Müdürlüğü tasfiye memurlarının bildirimi ve başvurusu üzere işlem yapmış olup, bu kapsamda herhangi bir sorumluluğunun bulunduğunun kabul edilmesinin kanuna aykırı olacağını, nitekim tasfiye memurlarının, kanundan ve esas sözleşmeden doğan yükümlülüklerini kusurlarıyla ihlâl ettikleri takdirde, şirkete ve şirketin alacaklılarına karşı sorumlu olduğunun düzenlendiğini, olağan tasfiye sürecinden kaynaklanan, şirketin kurucusu ve tasfiye memuru olan; tasfiye sürecinde açılan davaya rağmen şirketin ticaret sicilinden silinmesini talep eden tasfiye memurunun kusurundan dolayı ... Müdürlüğünün sorumluluğunun bulunduğunu, Mahkemece dava konusu şirketin ek tasfiyesine karar verilmesi durumunda TTK m. 547/2 gereğince tasfiye memuru atanmasının zorunlu olduğunu, ek tasfiye kapsamındaki işlemlerin gerçekleştirilmesi maksadıyla atanacak tasfiye memurunun/memurlarının TTK m. 536'da düzenlenen şartları haiz olması gerektiğini, buna göre; Mahkemece atanacak temsile yetkili tasfiye memurlarından en az birinin Türk vatandaşı olması ve yerleşim yerinin Türkiye'de bulunmasının şart olduğunu, davalının davanın açılmasına sebep olmadığını, bu nedenle “yargılama giderleri” ve “vekalet ücreti”nden sorumlu tutulamayacağını, davalının dava açılmasına sebep olacak herhangi bir işlem yapmadığını, tasfiye sürecinde eksik olarak yapıldığı iddia edilen işlemlerin muhatabının tasfiye memurları olduğunu, bu nedenle yasal hasım konumunda bulunan davalının yargılama masraflarından sorumlu tutulamayacağını, davanın niteliği gereği yasal hasım konumunda bulunan davalı aleyhine yargılama giderlerine ve vekalet ücretine hükmedilemeyeceğini belirterek
haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, TTK 547 maddesine göre ek tasfiye mahiyetinde şirket ihyası davasıdır.
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, ihyası istenilen şirketin ticaret sicil kayıtları dosya içerisine alınmıştır.
İhyası istenen TASFİYE HALİNDE ... LİMİTED ŞİRKETİ ticaret sicil kayıtlarının incelenmesinde; şirket ana sözleşmesinin 25/04/2003 tarihinde tescil edildiği, şirketin son yetkilisinin davacı ..., ortakların ... ve ... olduğu, şirketin son tescilini 07/10/2015 tarihinde yaptırdığı, şirketin tasfiyesinin sona erdiği 07/10/2015 tarihinde tescil edildiğinden sicil kaydının terkin edildiği görülmüştür.
Ne var ki şirket adına hala ... plakalı aracın tescilli olduğu ve bunun tasfiye edilmediği sicil kayıtlarından anlaşılmıştır. Bu sebeple yalnızca bu aracın tasfiyesine münhasır şirketin ihyasına ve son yetkili olan davacının da tasfiye memuru olarak atanmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE , İstanbul Ticaret ... nezdinde ...-0 sicil numarasıyla kayıtlı Tasfiye Halinde ... Limited Şirketi'nin ... şasi numaralı ... plakalı aracın tasfiyesine münhasır ihyasına,
Davacı ...'un ihya amacına matuf tasfiye memuru olarak atanmasına,
Karar kesinleştiğinde Ticaret Sicil Müdürlüğüne bildirilmesine,
2-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 427,60 TL karar ve ilam harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-... Memurluğunun yasa gereği hasım olması nedeniyle ücreti vekalet ve yargılama giderleriyle sorumlu tutulmamasına,
5-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider/delil avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
Dair, davacı asilin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/10/2024
Başkan ...
e-imzalıdır
Üye ...
e-imzalıdır
Üye ...
e-imzalıdır
Katip ...
e-imzalıdır
Dilekçeniz oluşturuluyor. Bu süreç biraz zaman alabilir, ancak sıkılmamanız için aşağıda dilekçe oluşturulmasını istediğiniz konuda benzer içtihatları listeledik. İncelemek isteyebilir veya bekleyebilirsiniz. Dilekçeniz oluşturulduktan sonra ekranda sizinle paylaşılacaktır. Sabrınız için teşekkür ederiz!