TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
DİYARBAKIR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/06/2024
KARAR TARİHİ : 07/11/2024
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket .....ihale kayıt numarası ile üstlenmiş olduğu .....yılı(.....-.....;PERSONEL HİZMETİ ALIMI 12 AYLIK, 16 KİŞİ HİZMET ALIM İŞİ ve Müvekkil şirketin .....ihale kayıt numarası ile üstlenmiş olduğu 2023 yılı(01/01/2023-30/06/2023); PERSONEL HİZMET ALIMI 6 AYLIK 18 KİŞİ HİZMET ALIM İŞİ ihalesini üstlenerek personel istihdam ettiğini, Davalı tarafın yapmış olduğu haksız prim kesintilerinin davacı şirketin hak edişlerinden kesilmiştir. Bu kesintiler haksız, yersiz ve mesnetsiz olduğunu, davacı şirket 5510 sayılı yasanın dava konusu ile ilgili maddelerinde aranan şartları eksiksiz şekilde yerine getirdiğini, buna karşın hak edişlerinin haksız şekilde eksik ödenmesi 5510 sayılı yasanın ilgili maddelerine ruhuna ve lafzına aykırı olduğunu, kanun koyucunun belirtilen yasal düzenlemeyi yapmaktaki amacının, ekonomik kriz ortamında özel sektör işverenlerine destek olmak ve esas itibari ile istihdamı artıdığını, Yasama ve Yürütme Organı kriz ortamında işvereni güçlü kılmak ve bir nebze destek olmak amacı ile söz konusu düzenlemeyi yaptığını, bu desteğin de çalışanların SGK priminin işveren hissesine destek şeklinde gerçekleştirtiğini, Yasa Koruyu tarafından işverenlerin rekabet gücünün artırılması ve kayıtlı istihdamın teşviki asgari ücretle çalışanların yoğunlukta olduğu küçük ve orta ölçekli işletmelerin desteklenmesi amaçlanarak ( kanun gerekçesidir ) ; 6661 sayılı yasa’nın 17 maddesi ile 5510 sayılı yasaya geçici 68 madde eklenmiştir ) daha sonraki yıllarda da farklı kanun numaraları ile teşvik devam ettirildiğini, Yukarıda belirtilen ve resen tespit edilecek nedenlerle müvekkilin hakkedişinden kesilen ve hakkımız saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00-TL iade edilmeyen asgari ücret destek prim teşviklerinin yatırıldığı günü takip eden ay başından itibaren en yüksek faizi ile müvekkile davalıdan alınarak iadesini, davamızın kabulünü yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle: Müvekkili kurumun 233 sayılı KHK hükümlerine tabi olup, kamu yararı amacıyla ve kamu hizmetinin gereklerine uygun olarak iktisadi alanda faaliyetlerini sürdüren ve Sermayesinin Tamamı Devlete ait olan bir İktisadi Devlet Teşekkülü olduğunu, Dolayısıyla kamu tüzel kişiliği bulunan Kurumumuz aynı zamanda Türk Ticaret Kanunu gereği bir tacirdir. Davaya konu olay her iki tarafın da ticari işletmesinden kaynaklı olup nispi ticari bir dava olduğunu, Mahkemeniz huzurunda açılan dava hukuki dayanaktan da yoksun olduğunu, Kurumu tarafından yapılan kesintiler, yapılması mevzuatın emrettiği kesintiler olup, mevzuata aykırı herhangi bir kesinti yapılmadığını, Ayrıca Davacı yan tarafından Kurumumuza karşı şu ana kadar herhangi bir itirazda bulunulmamış ve taraflarınca da Kurumumuzdan hiçbir talepleri olmadığını, Kurumu tarafından yapılan işlemler hukuka uygun olup, hukuka aykırı talepler içeren davanın reddini isteme gereği hasıl olduğunu, 5510 sayılı Kanunun Geçici 68 inci maddesinde "4734 sayılı Kanunun 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (a), (b), (c) ve (d) bentlerinde sayılan idareler tarafından ilgili mevzuatı uyarınca yapılan ve sözleşmesinde fiyat farkı ödeneceği öngörülen hizmet alımlarında; ihale dokümanında personel sayısının belirlendiği ve haftalık çalışma saatinin tamamının idarede kullanılmasının öngörüldüğü işçilikler için birinci fıkra uyarınca Hazine tarafından karşılanacak tutarlar bu idarelerce işverenlerin hak edişinden kesilir" hükmü yer aldığını, Bu bakımdan geçici 68 inci madde kapsamında hizmet alımlarında Asgari Ücret desteğinden yararlanan işverenlerin yararlandıkları destek tutarlarının hak edişlerinden kesilebilmesi için Sosyal Güvenlik Kurumunun "İdarelerce e-borç sorgulama" ekranından destek tutarları görüntülenecek ve buna göre kesinti yapılacağını, Sosyal Güvenlik Kurumunun "İdarelerce e-borç sorgulama" ekranından görüntülenerek hak edişlerinden kesilen destek tutarı, Sosyal Güvenlik Kurumunun 2016-4 sayılı Genelgesi ve Maliye Bakanlığı Muhasebat Genel Müdürlüğünün .....tarihli yazısına istinaden Defterdarlıkların / Malmüdürlüklerinin banka hesaplarına hak edişi takip eden ay sonuna kadar yatırılması gerektiğini, Davacının dava dilekçesinde ileri sürmüş olduğu talepleri zamanaşımına uğramış olup bu noktada zamanaşımı itirazında bulunuyor ve zamanaşımı sebebi ile davanın reddine karar verilmesini, Açıklanan tüm bu sebeplerle davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yüklenmesini, davanın SGK Başkanlığına ihbar edilmesini arz ve talep etmiştir.
GEREKÇE;
Dava, Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasıdır.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu'nun 'Dava Şartı Olarak Arabuluculuk' başlıklı 18/A maddesinde ise "(1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması, dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2)Davacı arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması halinde mahkemece davacıya son tutanağın 1 haftalık kesin süre içerisinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir." şeklindeki yasal düzenlemeye yer verilmiştir.
Somut olayda, davanın .....tarihinde açıldığı, dava açılırken arabuluculuk son tutanağı sunulmadığı gibi dava dilekçesinde arabuluculuğa başvurulduğuna dair bir ibareye yer verilmediği bu durumda aralubulucuya başvuru yapılmadan davanın açıldığı anlaşılmakla davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın USULDEN REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-HMK 312 maddesi uyarınca davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettiğinden AAÜT ne göre hesaplanan 1.000TL'nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Yargılama sonucunda ve resen yapılacak gider olmadığı takdirde, gerekirse resen yapılacak gider de mahsup edilmek suretiyle, 6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince yatırılan avansın kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ayrı ayrı yatıranlara iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun İstinafa ilişkin hükümleri doğrultusunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren iki (2) haftalık süre içerisinde (HMK'nın 345. maddesi), mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak (HMK'nın 343. maddesi) ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamen ödemek (HMK'nın 344. maddesi) suretiyle, Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.
Katip Hakim
Dilekçeniz oluşturuluyor. Bu süreç biraz zaman alabilir, ancak sıkılmamanız için aşağıda dilekçe oluşturulmasını istediğiniz konuda benzer içtihatları listeledik. İncelemek isteyebilir veya bekleyebilirsiniz. Dilekçeniz oluşturulduktan sonra ekranda sizinle paylaşılacaktır. Sabrınız için teşekkür ederiz!