WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DANIŞTAY VERGI DAVA DAIRELERI KURULU

DANIŞTAY VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2023/1748 E.  ,  2024/743 K.
"İçtihat Metni"T.C.
D A N I Ş T A Y
VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2023/1748
Karar No : 2024/743

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … İdaresi Başkanlığı - …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Sigorta Aracılık Hizmetleri Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU:… Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Sigorta acenteliği faaliyetinde bulunan davacı tarafından, 2008 yılının Ocak ilâ Aralık dönemleri için ödenen banka ve sigorta muameleleri vergisinin iadesi istemiyle yapılan şikâyet başvurusunun zımnen reddine dair işlemin iptali ile ödenen verginin tahsil tarihinden itibaren hesaplanacak tecil faiziyle birlikte iadesi istemiyle dava açılmıştır.
Mükellefiyette hata bulunmadığı gerekçesiyle verilen davanın reddine dair kararın bozulması üzerine bozma kararına uyan ... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı:
Yürüttüğü faaliyeti dolayısıyla davacının banka ve sigorta muameleleri vergisinin mükellefi olmadığı olayda, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 118. maddesinin (2) numaralı bendinde tanımlanan ve vergilendirme hatası olarak kabul edilen "mükellefiyette hata"nın varlığının kabulü zorunlu olduğundan şikayet başvurusunun reddine dair işlemde hukuka uygunluk bulunmamaktadır.
Davacıdan hukuka aykırı olarak tahsil edilen banka ve sigorta muameleleri vergisinin, 6183 sayılı Kanun'a göre hesaplanan tecil faizi ile iadesi gerekmektedir.
Vergi Mahkemesi, bu gerekçeyle dava konusu işlemin iptaline, 2008 yılının Ocak ilâ Aralık dönemleri için ödenen banka ve sigorta muameleleri vergisinin, tahsili tarihinden itibaren tecil faiziyle birlikte iadesine karar vermiştir.
Davalının temyiz istemini inceleyen Danıştay Yedinci Dairesinin 22/09/2022 tarih ve E:2020/2427, K:2022/3457 sayılı kararı:
Mahkeme kararının, dava konusu işlemin iptaline ilişkin hüküm fıkrası yönünden yapılan inceleme:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesinin (4) numaralı fıkrası uyarınca yapılan inceleme sonucunda, temyiz istemine konu kararın, dava konusu işlemin iptaline ilişkin hüküm fıkrasının Danıştay Yedinci Dairesinin 07/03/2019 tarih ve E:2015/786, K:2019/1197 sayılı kararındaki esaslar doğrultusunda verildiği anlaşıldığından, anılan hüküm fıkrası usul ve hukuka uygun olup, davalı idarenin temyiz dilekçesinde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bu kısmının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Mahkeme kararının, fazladan ödenen vergilerin tahsil tarihinden itibaren hesaplanacak tecil faiziyle birlikte iadesine ilişkin hüküm fıkrası yönünden inceleme:
Vergi Mahkemesince, 213 sayılı Kanun'un 112. maddesinin (4) numaralı fıkrasında fazla veya yersiz olarak tahsil edilen vergilerin, fazla veya yersiz tahsilatın mükelleften kaynaklanmaması halinde verginin tahsili tarihinden düzeltme fişinin mükellefe tebliğ edildiği tarihe kadar geçen süre için aynı dönemde 6183 sayılı Kanun'a göre belirlenen tecil faizi oranında hesaplanan faizi ile birlikte iade edileceği belirtilmiştir.
Uyuşmazlık konusu faiz talebi anılan hükmün yürürlüğe girdiği 31/05/2012 tarihinden önce 2008 yılının Ocak ilâ Aralık dönemleri için beyan edilip ödenen vergiye ilişkin olduğundan, verginin kanuniliği ilkesi uyarınca, olayda anılan maddenin uygulanması mümkün bulunmamaktadır.
İdareyi, eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlü tutan Anayasa'nın 125. maddesinin son fıkrası, iadesi gereken bir miktar paranın, idarenin tasarrufunda kalan sürede ilgilisi tarafından tasarruf edilememesinden doğan zararın giderilmesini de kapsadığından, mükellefiyette hata nedeniyle ödenen ve fazladan ödendiği anlaşılan vergi tutarının iadesi için idareye yapılan başvuru tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun hükümlerine göre faiz ödenmesi gerektiğinden, mahkeme kararının vergilerin tahsil tarihinden itibaren tecil faiziyle iadesine ilişkin hüküm fıkrasında yasal isabet bulunmamıştır.

Karar sonucu:
Daire bu gerekçeyle kararın davaya konu işlemin iptali ile fazladan ödenen tutarların idareye başvuru tarihinden itibaren yasal faiziyle iadesine ilişkin hüküm fıkrasını onamış, kararın faize ilişkin hüküm fıkrasının vergilerin tahsil tarihi ile idareye başvuru tarihi arasında geçen süreye ilişkin olarak faize hükmedilmesine ilişkin hüküm fıkrasını ise bozmuştur. Daire, davalının karar düzeltme istemini reddetmiştir.
... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararı:
Mahkeme kararının dava konusu işlemin iptaline ve fazladan ödenen vergilerin idareye başvuru tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte iadesine ilişkin hüküm fıkrası Danıştay Yedinci Dairesince onanıp kesinleşmiş bulunduğundan, uyuşmazlık bu aşamada, mahkeme kararı ile iadesine hükmedilen vergiler için hesaplanacak faizin verginin tahsil tarihinden iade başvurusu tarihine kadar idarenin uhdesinde kaldığı süre için kurulan hüküm fıkrasına ilişkindir.
Davacıdan fazladan tahsil edilen tutarın, vergilerin tahsil tarihinden iade başvurusu tarihine kadar geçen dönem bakımından da yasal faiziyle birlikte davacıya iadesine karar verilmesi gerekmektedir.
Vergi mahkemesi, 09/07/2020 tarihli kararının bozma kararına konu olan faizin başlangıç tarihine ilişkin hüküm fıkrası yönünden bu gerekçeyle ısrar etmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Temyize konu kararın usul ve yasaya aykırı olduğu belirtilerek bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Cevap verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'NUN DÜŞÜNCESİ: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, ısrar kararının dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçe karşısında, yerinde ve kararın bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından, istemin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup dilekçede ileri sürülen iddialar, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1- Davalının temyiz isteminin REDDİNE,
2-... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının ONANMASINA,
2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin (1) numaralı fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11/09/2024 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

X - KARŞI OY:
Davalı idarenin temyiz isteminin kabulü ile faizin başlangıç tarihine ilişkin ısrar kararının Danıştay Yedinci Dairesinin kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçe uyarınca bozulması gerektiği oyu ile karara katılmıyoruz.

UYAP Entegrasyonu