DANIŞTAY VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU 2022/1617 E. , 2024/529 K.
"İçtihat Metni" T.C.
D A N I Ş T A Y
VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2022/1617
Karar No : 2024/529
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı - … (… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Nakliye İnşaat Taahhüt Turizm Gıda Petrol Sanayi Ticaret Limited Şirketi
İSTEMİN KONUSU:… Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… K:… sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: İnşaat taahhüt işiyle iştigal eden davacı adına, teslim ettiği konutlar için teslim tarihinden itibaren yedi gün geçtikten sonra fatura düzenlemesi nedeniyle 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353. maddesinin (1) numaralı fıkrası uyarınca 2012 ve 2013 yılları için kesilen özel usulsüzlük cezalarının kaldırılması istemiyle dava açılmıştır.
... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı:
Davacı, taşınmazlarının bir kısmını 01/12/2013 tarihli konut teslim tutanağı ile alıcılara teslim etmiş ve bu taşınmazlar için vergiyi doğuran olayın gerçekleştiği 01/12/2013 tarihinden sonra 31/12/2013 tarihinde fatura düzenlemiştir. Taşınmazlarının bir kısmını ise 15/02/2012 tarihli konut teslim tutanağı ile alıcılara teslim etmiş ve bu taşınmazlar için vergiyi doğuran olayın gerçekleştiği 15/02/2012 tarihinden sonra 01/03/2012 tarihinde fatura düzenlemiştir. Davacı adına, süresinden sonra fatura düzenlediğinden bahisle dava konusu özel usulsüzlük cezaları kesilmiştir.
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353. maddesinin (1) numaralı fıkrasının uyuşmazlık konusu dönemde yürürlükte bulunan halinde, verilmesi ve alınması icabeden fatura, gider pusulası, müstahsil makbuzu ile serbest meslek makbuzlarının verilmemesi, alınmaması veya düzenlenen bu belgelerde gerçek meblağdan farklı meblağlara yer verilmesi halinde; bu belgeleri düzenlemek ve almak zorunda olanların her birine, her bir belge için kanunda öngörülen miktardan aşağı olmamak üzere bu belgelere yazılması gereken meblağın veya meblağ farkının %10'u nispetinde özel usulsüzlük cezası kesileceği düzenlenmiştir.
Vergi Usul Kanunu'nun 353. maddesinin (1) numaralı fıkrasının değerlendirilmesinden, faturanın yasal süresinden sonra verilip alınması fiilinin mevcudiyeti halinde değil, faturanın hiç verilip alınmaması fiilinin mevcudiyeti halinde özel usulsüzlük cezası kesilebileceği sonucuna ulaşılmıştır. Öte yandan, idari cezalar için de geçerli olan, fiilin tüm unsurları tamam olmadan faile ceza kesilemeyeceği yönündeki ceza hukuku ilkesi gereğince, faturanın verilmediği, alınmadığı ya da gerçek meblağdan farklı meblağa yer verildiği yolunda yasanın aradığı anlamda ve olay anında yapılmış tespit olmaksızın özel usulsüzlük cezası kesilemeyecektir.
Bu hususlar dikkate alındığında, davacı tarafından yasal süresinden sonra da olsa fatura düzenlendiğinden, dava konusu özel usulsüzlük cezalarında yasal isabet bulunmamaktadır.
Mahkeme bu gerekçeyle özel usulsüzlük cezalarını kaldırmıştır.
Davalının istinaf istemini inceleyen … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı:
Vergi Dava Dairesi, istinaf istemine konu kararın usul ve hukuka uygun olduğu ve kaldırılmasını gerektiren bir nedenin bulunmadığı gerekçesiyle istinaf istemini reddetmiştir.
Davalının temyiz istemini inceleyen Danıştay Üçüncü Dairesinin 22/02/2022 tarih ve E:2018/1115, K:2022/611 sayılı kararı:
Davacı, kat karşılığı inşaat sözleşmesi kapsamında edindiği ve …, …, …, …, …, … ile arsa sahibi … adlı kişilere 15/02/2012 tarihinde teslim ettiği konutlar için 01/03/2012 tarihinde fatura düzenlemiştir. …, …, …, …, …, …, … ile arsa sahibi … adlı kişilere 01/12/2013 tarihinde teslim ettiği konutlar için ise 31/12/2013 tarihinde fatura düzenlemiştir. Davacının faturaları teslim tarihlerinden itibaren yedi gün içinde düzenlememesi nedeniyle faturaların hiç düzenlenmemiş sayıldığından bahisle dava konusu cezaların kesildiği anlaşılmıştır.
Vergi Usul Kanunu'nun 231. maddesinin birinci fıkrasının (5) numaralı bendinde, faturanın malın teslim edildiği tarihten itibaren azami yedi gün içinde düzenleneceği, bu süre içerisinde düzenlenmeyen faturaların hiç düzenlenmemiş sayılacağı belirtilmiştir.
Anılan kanun maddesinde öngörülen azami düzenleme süresine uyulmasının düzenlenen belgenin fatura olarak kabulü için zorunlu olduğu sonucuna ulaşılmaktadır. Başka bir anlatımla, kanunda öngörülen süre geçtikten sonra düzenlenen faturanın geçerli bir fatura olduğunun kabulü mümkün değildir.
Olayda, davacının arsa sahiplerine teslimlerinin ticari amaçlı olmaması nedeniyle fatura düzenleme zorunluluğu bulunmadığından mahkeme kararının arsa sahiplerine yapılan teslimlerden kaynaklanan cezaların kaldırılması yolundaki hüküm fıkrasına yöneltilen istinaf isteminin reddinde sonucu itibarıyla hukuka aykırılık görülmemiştir.
Öte yandan, kat karşılığı inşaat sözleşmesi kapsamında edinilen bağımsız bölümlerin üçüncü kişilere teslimi için konut teslim tutanaklarının tanzim edildiği tarihten yedi günlük süre geçtikten sonra fatura düzenlendiği hususunun ortaya konulduğu ve yukarıda sözü edilen yasal düzenleme gereğince süresinde düzenlenmeyen faturanın geçerli olmayacağı ve düzenleyen bakımından fatura vermeme; alan bakımından da fatura almama eylemi teşkil edeceği göz önünde bulundurulduğunda, üçüncü kişilere yapılan teslimlerden kaynaklanan özel usulsüzlük cezalarında hukuka aykırılık görülmemiştir. Bu nedenle, temyize konu kararın, mahkeme kararının üçüncü kişilere yapılan teslimlerden kaynaklanan cezaların kaldırılmasına ilişkin hüküm fıkrasına yöneltilen istinaf isteminin reddine dair hüküm fıkrasının bozulması gerekmiştir.
Daire, bu gerekçeyle temyize konu kararın, mahkeme kararının üçüncü kişilere yapılan teslimlerden kaynaklanan cezaların kaldırılmasına ilişkin hüküm fıkrasına yöneltilen istinaf isteminin reddine dair hüküm fıkrasını bozmuş; mahkeme kararının arsa sahiplerine yapılan teslimlerden kaynaklanan cezaların kaldırılmasına ilişkin hüküm fıkrasına yöneltilen istinaf isteminin reddine dair hüküm fıkrasına yöneltilen temyiz istemini reddetmiştir.
… Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararı:
Cezai yaptırıma bağlanmış olan bir fiilin tüm unsurları ile gerçekleştiği saptanmadıkça ceza uygulanamayacağı yolundaki genel ceza hukuku ilkesi idari cezalar için de geçerli bulunduğundan, Vergi Usul Kanunu'nun 353. maddesinin (1) numaralı fıkrası uyarınca özel usulsüzlük cezası kesilebilmesi için fıkrada sayılan belgelerin verilmediğinin, alınmadığının veya düzenlenen bu belgelerde gerçek meblağdan farklı meblağlara yer verildiğinin ve bu belgeleri düzenlemek ve almak zorunda olanların hukuken geçerli bir şekilde tespit edilmiş olması zorunludur.
Her ne kadar Vergi Usul Kanunu'nun 231. maddesinin birinci fıkrasının (5) numaralı bendinde, faturanın malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami yedi gün içerisinde düzenlenmesi gerektiği, bu süre içerisinde düzenlenmeyen faturaların hiç düzenlenmemiş sayılacağı belirtilmişse de bu madde hükmünde herhangi bir cezai yaptırım öngörülmemiştir. 213 sayılı Kanun'un olay tarihinde yürürlükte olan 353. maddesinde de, düzenlenmiş olmakla beraber Kanun'un 231. maddesinin birinci fıkrasının (5) numaralı bendi uyarınca hiç düzenlenmemiş kabul edilen belgeler için de özel usulsüzlük cezası uygulanacağına ilişkin bir ifadeye yer verilmemiştir.
Bu durumda, olay tarihinde yürürlükte olan yasal düzenlemelere göre, faturanın yasal süresinden sonra düzenlenmesi nedeniyle hiç düzenlenmemiş sayılması halinin değil, faturanın hiç verilip alınmamış olması fiilinin mevcudiyeti halinde özel usulsüzlük cezası kesilebileceğinden ve uyuşmazlıkta yasal süresinden sonra da olsa düzenlenmiş faturaların varlığı davalı idarece tespitli olduğundan, davacının üçüncü kişilere yapılan konut teslimleri için yasal süresinden sonra fatura düzenlediğinden bahisle kesilen özel usulsüzlük cezalarında hukuka uygunluk görülmemiştir.
Vergi Dava Dairesi, bu gerekçeyle bozulan hüküm fıkrası yönünden ısrar etmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Vergi Usul Kanunu'nun 231. maddesinin birinci fıkrasının (5) numaralı bendine göre, yedi günlük yasal süre içinde düzenlenmeyen fatura hiç düzenlenmemiş sayılacağından davacı adına kesilen özel usulsüzlük cezalarında hukuka aykırılık bulunmadığı belirtilerek ısrar kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Cevap verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, ısrar kararının dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçe karşısında, yerinde ve kararın bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından, istemin reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup dilekçede ileri sürülen iddialar, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1-Davalının temyiz isteminin REDDİNE,
2-… Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…., K:… sayılı ısrar kararının ONANMASINA,
3-2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
05/06/2024 tarihinde oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.
X - KARŞI OY:
Temyiz isteminin kabulü ile ısrar kararının Danıştay Üçüncü Dairesinin kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçe uyarınca bozulması gerektiği oyu ile karara katılmıyoruz.
Dilekçeniz oluşturuluyor. Bu süreç biraz zaman alabilir, ancak sıkılmamanız için aşağıda dilekçe oluşturulmasını istediğiniz konuda benzer içtihatları listeledik. İncelemek isteyebilir veya bekleyebilirsiniz. Dilekçeniz oluşturulduktan sonra ekranda sizinle paylaşılacaktır. Sabrınız için teşekkür ederiz!