DANIŞTAY VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU 2022/1609 E. , 2024/790 K.
"İçtihat Metni"T.C.
D A N I Ş T A Y
VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2022/1609
Karar No : 2024/790
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Defterdarlığı - … (… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : ... Etap Site Yönetimi
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU:… Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı site yönetimi adına, çalışanlarının ücretlerini muhtasar beyannameyle beyan etmediğinden bahisle takdir komisyonu kararlarına istinaden 2010 yılının Ocak ila 2015 yılının Mayıs dönemleri için re'sen salınan gelir (stopaj) vergileri ile vergilerin bir katı tutarında kesilen vergi ziyaı cezalarının kaldırılması istemiyle dava açılmıştır.
... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı:
Olayda, site yöneticiliği olarak faaliyet gösteren davacının sevk edildiği takdir komisyonunca, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu ile tanınan inceleme ve araştırma yetkisinin kullanılmadığı, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 23. maddesinin birinci fıkrasının (6) numaralı bendinde düzenlenen istisnanın bulunup bulunmadığına dair somut bir tespitin yapılmadığı ve takdir komisyonu kararında soyut ve genel ifadelere yer verilerek, matrahın dayanağı ve izahının somut olarak belirtilmediği anlaşılmaktadır.
Bu nedenle, 213 sayılı Kanun'un 31. maddesinin üçüncü fıkrasının (8) numaralı bendine aykırı şekilde belirlenen matrah üzerinden davacı adına re’sen tarh edilen vergi ziyaı cezalı gelir (stopaj) vergilerinde hukuka uygunluk bulunmamaktadır.
Mahkeme bu gerekçeyle cezalı tarhiyatları kaldırmıştır.
Davalının istinaf istemini inceleyen … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı:
Site yönetimlerinin, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 94. maddesinin birinci fıkrasında tevkifat yapmakla yükümlü kişi ve kurumlar arasında sayılmaması, bu yönetimlerin "sair kurumlar" kapsamında da değerlendirilemeyecek olması karşısında davacı site yönetiminin vergi tevkifatı yapma yükümlülüğünün bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Bu durumda, dava konusu cezalı tarhiyatlarda hukuka uygunluk bulunmamaktadır.
Vergi Dava Dairesi, bu gerekçeyle istinaf istemini reddetmiştir.
Davalının temyiz istemini inceleyen Danıştay Dördüncü Dairesinin 24/02/2022 tarih ve E:2018/6205, K:2022/1102 sayılı kararı:
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 94. maddesinin birinci fıkrası ile 23. maddesinin birinci fıkrasının (6) numaralı bendinin birlikte değerlendirilmesinden, hizmet erbabına ödenen ücretlerin tevkifata tabi olduğu, ancak anılan Kanun'un 23. maddesinin birinci fıkrasının (6) numaralı bendinde sayılanlara ödenen ücretlerin gelir vergisinden istisna olduğu, bunların da özel fertler tarafından evlerde, bahçelerde, meskenlerde ve ticaret mahalli sayılmayan sair yerlerde orta hizmetçiliği, kapıcılık vb. özel hizmetlerde çalıştırılanları kapsadığı, bunlar dışında hizmet akdiyle emeği karşılığında kendine ücret ödenen temizlik elemanı, tesisatçı, güvenlik elemanı olarak hizmet gördürülenlerin anılan bentte belirtilen hizmetçi kapsamında değerlendirilmeyeceği sonucuna varılmıştır.
Dolayısıyla, Gelir Vergisi Kanunu'nun 23. maddesinin birinci fıkrasının (6) numaralı bendinde sayılanlar dışındaki site, apartman çalışanlarına ücret adı altında yapılan ödemelerden Gelir Vergisi Kanunu'nun 94. maddesi uyarınca tevkifat yapılması gerektiğinden aksi yöndeki temyize konu kararda hukuki isabet bulunmamaktadır.
Daire bu gerekçeyle kararı bozmuştur.
… Bölge İdare Mahkemesi .. Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararı:
Vergi Dava Dairesi, aynı hukuksal nedenler ve gerekçeyle ilk kararında ısrar etmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Dava konusu vergi ve cezaların hukuka uygun olduğu belirtilerek ısrar kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Cevap verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, ısrar kararının dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçe karşısında, yerinde ve kararın bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından, istemin reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup dilekçede ileri sürülen iddialar, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1-Davalının temyiz isteminin REDDİNE,
2-… Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının ONANMASINA,
3-2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
11/09/2024 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.
Dilekçeniz oluşturuluyor. Bu süreç biraz zaman alabilir, ancak sıkılmamanız için aşağıda dilekçe oluşturulmasını istediğiniz konuda benzer içtihatları listeledik. İncelemek isteyebilir veya bekleyebilirsiniz. Dilekçeniz oluşturulduktan sonra ekranda sizinle paylaşılacaktır. Sabrınız için teşekkür ederiz!