DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU 2023/2112 E. , 2024/1315 K.
"İçtihat Metni" T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2023/2112
Karar No : 2024/1315
TEMYİZ EDEN (DAVALI): … Belediye Başkanlığı
VEKİLİ: Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI): … Yapı Denetim Ltd. Şti.
VEKİLİ: Av. …
İSTEMİN KONUSU: … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Antalya ili, Kepez ilçesi, … Mahallesi, … ada, … parsel sayılı taşınmazda ruhsatlı projesine aykırı yapı yapıldığından bahisle, 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 42. maddesi uyarınca davacı şirkete fenni mesul sıfatıyla 326.495,37-TL idari para cezası verilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı Kepez Belediye Encümeni kararı ile bu kararın bildirimine ilişkin … tarih ve … sayılı Kepez Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğü işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla;
Normlar hiyerarşisinde aynı düzeyde yer alan ve birbiriyle çatışan iki hüküm arasında konuluş zamanları bakımından öncelik sonralık ilişkisi var ise, sonraki tarihli hükmün, önceki tarihli hükmü ilga ettiğinin kabul edildiği, aynı anda yürürlükte bulunan iki ayrı kanunun aynı somut olay hakkında birbirinden farklı düzenlemeler içermesi halinde, sonraki kanunda yer alan hükümlerin olaya uygulanacağı ve kanun koyucunun o konudaki iradesinin, yeni getirilen düzenlemeler çerçevesinde değiştiğinin kabul edildiği,
Somut olayda uygulanması gereken iki ayrı kanunun farklı hükümlerinin seçiminde önceki kanun ve sonraki kanun hususunun, bazı durumlarda genel kanun ve özel kanun kriteri ile iç içe ele alındığı, nitekim Danıştay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulunun bir kararında önceki ve sonraki kanun hükümleri arasında çelişme olduğu takdirde somut olayda özel ve sonraki kanun hükümlerinin uygulanacağının belirtildiği,
Uyuşmazlıkta; 13/07/2001 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Yapı Denetimi Hakkında Kanun'un bir yapı denetim şirketinin görev ve sorumlulukları ile uygulanacak idari yaptırımları ayrıntılı olarak düzenlendiği, dolayısıyla yapı denetim şirketleri hakkında daha sonra yürürlüğe giren ve özel kanun kapsamında olan Yapı Denetim Hakkında Kanun hükümleri uyarınca ceza tesis edilmesi gerektiği, olayda ise davacı şirketin fenni mesul olarak kabul edilip 09/05/1985 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren 3194 sayılı İmar Kanunu uyarınca ceza verildiğinin görüldüğü,
Bu durumda, uyuşmazlığa konu yapının ruhsat ve eklerine aykırı yapıldığından bahisle yapı denetim kuruluşu olan davacı şirkete fenni mesul sıfatıyla 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 42. maddesi uyarınca imar para cezası verilmesine ilişkin dava konusu işlemlerde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle işlemlerin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla;
Kabahatler Kanunu’nun 5. maddesinin 1. fıkrasına, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7. maddesinin 2. fıkrasına yer verilerek,
Dava devam ederken, istinaf kanun yolu aşamasında 20/02/2020 tarih ve 31045 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 7221 sayılı Kanun'la, Yapı Denetimi Hakkında Kanun'un 8. maddesine eklenen son (22.) fıkra ile "Bu Kanun ve ilgili mevzuata göre görevini yerine getirmeyen yapı denetim kuruluşları hakkında bu madde uyarınca idari para cezası uygulanmasını gerektiren fiillerin tespiti halinde ayrıca 3194 sayılı Kanun uyarınca idari para cezası uygulanmaz." kuralının getirildiği ve fikrî içtima uygulaması bakımından Yapı Denetimi Hakkında Kanun'a özel bir hüküm konulduğu,
Davanın derdest olması ve cezai işlemin yargısal açıdan henüz kesinleşmemiş olması nedeniyle, idari yaptırımlardaki zaman bakımından uygulamaya ilişkin kurallar gereği, 20/02/2020 tarih ve 31045 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 7221 sayılı Kanun'la getirilen fikrî içtimaya ilişkin kuralın, davacı lehine bir durum oluşturup oluşturmadığının da dikkate alınarak, dava konusu işlemin hukuka uygunluğunun incelenmesi gerektiği,
Yapı denetim kuruluşlarına fennî mesul sıfatı ile İmar Kanunu'na göre de ceza verilebildiği için, maddi olaydaki davacı fiilinin, Yapı Denetimi Hakkında Kanunu'na göre idarî para cezası uygulanmasını gerektiren bir fiil olup olmadığının açıklığa kavuşturulması gerektiği,
Bakılan davada davacının cezalandırılmasına esas alınan ruhsat ve eklerine aykırı yapıların davacı şirketin fenni mesul olarak gözetim ve denetimi altında tutulan hallerden olduğu ve bu eylemlerinden dolayı 4708 sayılı Kanuna göre idari para cezasıyla tecziye edilebileceği, dolayısıyla davacı şirketin fiiline karşılık olarak 4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanuna 20/02/2020 tarihinde yürürlüğe giren kanun ile eklenen hüküm gereği 3194 sayılı Kanun hükümleri uyarınca idari para cezası uygulanamayacağı,
Bu durumda 4708 sayılı Kanun'un 8. maddesinde 7221 sayılı Kanunla yapılan değişiklik uyarınca, eylemi 4708 sayılı Kanun uyarınca idari para cezasına konu olabilecek olan davacı şirketin, 3194 sayılı Kanun uyarınca imar para cezasıyla tecziyesine imkan bulunmadığı,
İstinafa konu kararın gerekçesinde hukuki isabet bulunmamakla birlikte, kararın netice itibarıyla hukuka uygun olduğu ve kaldırılmasına gerek olmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Altıncı Dairesinin 22/11/2022 tarih ve E:2020/8249, K:2022/10011 sayılı kararıyla;
3194 sayılı İmar Kanunu'nun 32. ve 42. maddeleri ile 4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanun'un 2. maddesinin 3. fıkrasının (c) bendi, 3. ,8. ve 12. maddelerine yer verilerek,
3194 sayılı Kanun'un 42. maddesinde, imar mevzuatına aykırılık teşkil eden fiil ve hallerin tespiti halinde idari para cezası işlemi tesis edileceğinin belirtildiği, 4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanun'un da imar mevzuatı kapsamında olduğu ve bu Kanun'da öngörülen bir kuralın ihlali halinde 3194 sayılı Kanun'un 42. maddesinde öngörülen idari para cezası yaptırımının uygulanacağının açık olduğu, aksi durumun, 3194 sayılı Kanun'un dar yorumlanması ve 4708 sayılı Kanun ile getirilen bir kuralın ihlali halinde anılan Kanun'da herhangi bir cezai yaptırımın düzenlenmemesi nedeniyle muhatapların cezasız kalması anlamına geleceği,
Uyuşmazlıkta, … ada, … parsel sayılı taşınmazda inşa edilen yapıda ruhsat ve eki projesine aykırı imalatlar yapıldığı ve davacı şirketin de yapı denetim kuruluşu olduğundan bahisle davacıya 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 42. maddesi uyarınca imar para cezası verildiğinin görüldüğü,
4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanun'da yapı denetim kuruluşunun görevleri arasında sayılan "yapı denetim kuruluşunun yapının, ruhsat ve ekleri ile mevzuata uygun olarak yapılmasını denetleme" görev ve sorumluluğunun olduğu, ayrıca, anılan Kanun'un muhtelif maddeleri ile İmar Kanunu'na atıfta bulunulduğunun açık olduğu, davalı idarece 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 42. maddesinde öngörülen idari para cezası yaptırımının yapı denetim şirketine de uygulanabileceği sonucuna ulaşıldığı,
Bu durumda, Bölge İdare Mahkemesince, 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 42. maddesinin 2. fıkrası uyarınca davacı yapı denetim şirketine verilen para cezasının esasının incelenmesi suretiyle bir karar verilmesi gerekirken, dava konusu işlemlerin iptaline ilişkin temyize konu Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararında hukuki isabet bulunmadığı gerekçesiyle … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi ısrar kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; istinaf başvurusunun gerekçeli reddi yolundaki ilk kararda ısrar edilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davalı idare tarafından, fenni mesuller ile yapı denetim kuruluşu bünyesindeki denetçilerin aynı görev ve sorumlulukları üstlendiği, dolayısıyla yapı denetim kuruluşunun fenni mesul görevini üstlendiğinin aşikar olduğu, dava konusu yapıdaki ruhsata aykırılıkların olması gerekenden 2,5 ay sonra davalıya bildirildiği, davacı yapı denetim kuruluşunun davalı idareye karşı olan görev ve sorumluluğunu yerine getirmediği, yapı denetim şirketlerinin imar mevzuatı uyarınca fenni mesuliyeti idareye karşı üstlenip 4708 sayılı Kanun gereğince eylem ve işlemlerinden dolayı 3194 sayılı Kanun'un fenni mesul için öngörülen hükümlerine tabi olduğu, 3194 sayılı Kanun'un 42. maddesi uyarınca ruhsata aykırı olarak yapılan yapıyı 6 iş günü içerisinde idareye bildirmeyen fenni mesullere idari para cezası uygulanabileceği, 20/02/2020 tarih ve 31045 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 7221 sayılı Kanun'la, Yapı Denetimi Hakkında Kanun'un 8. maddesine eklenen son (22.) fıkranın davacı lehine olup olmadığı hususu tartışılmadan, salt daha sonradan yürürlüğe girdiği gerekçesiyle uyuşmazlıkta uygulanması gerektiğinin değerlendirilmesi suretiyle verilen temyize konu kararda hukuka uyarlık bulunmadığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davacı tarafından, 3194 sayılı İmar Kanunu'nda "yapı denetim" ibaresinin yer almadığı, dava konusu belediye encümeni kararında yer alan "fenni mesul (yapı denetim)" ibaresinin hukuka aykırı olduğu, yapı denetim ve fenni mesulün farklı meslek grubu olduğu, fenni mesulün 3194 sayılı İmar Kanunu'nda tanımlandığı ve 4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanun ile kurulan, görev ve sorumluluk çerçevesi çizilen yapı denetim şirketleri ile hiçbir ilgisi olmayan kişiler olduğu, ısrar kararının hukuka ve usule uygun bulunduğu, davalı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen sebeplerin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı, istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ısrar kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava daireleri ile bölge idare mahkemelerinin temyize tabi kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemlerin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin .... İdare Mahkemesi kararına yönelik yapılan istinaf başvurusunun gerekçeli reddi yolundaki … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin temyize konu … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının ONANMASINA,
3. Bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın ... İdare Mahkemesine gönderilmesine, 06/06/2024 tarihinde kesin olarak oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY X- … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının, Danıştay Altıncı Dairesinin 22/11/2022 tarih ve E:2020/8249, K:2022/10011 sayılı kararında yer alan gerekçe doğrultusunda bozulması gerektiği oyuyla, karara katılmıyoruz.
Dilekçeniz oluşturuluyor. Bu süreç biraz zaman alabilir, ancak sıkılmamanız için aşağıda dilekçe oluşturulmasını istediğiniz konuda benzer içtihatları listeledik. İncelemek isteyebilir veya bekleyebilirsiniz. Dilekçeniz oluşturulduktan sonra ekranda sizinle paylaşılacaktır. Sabrınız için teşekkür ederiz!