WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DANIŞTAY 6. DAIRE

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2020/8389 E.  ,  2024/3361 K.
"İçtihat Metni" T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2020/8389
Karar No : 2024/3361

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Büyükşehir Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU: … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Kayseri İli, Melikgazi İlçesi, … Mahallesi, … ada … parsel (yeni … ada, … ve … parsel) sayılı taşınmazı kapsayan alanda 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planının kabulüne ilişkin Kayseri Büyükşehir Belediye Meclisinin … tarihli ve … sayılı kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:…, sayılı kararda; yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi üzerine düzenlenen rapor ile dosyadaki bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden, 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planı öncesi yeterli analiz ve değerlendirmeler ile alandaki topografik yapının ve eğime ilişkin tespitlerin yapılmadığı, bu nedenle konut alanı kullanımına açılan bölgenin yerleşilebilir nitelikte olup olmadığının belirli olmadığı, ayrıca plan açıklama raporunun, revizyona konu alan kullanımlarının belirlenmesine ilişkin yapılması gereken değerlendirmeler yönünden eksik olduğu, revizyona konu alanın yakın çevresindeki konut alanları orta yoğunlukta planlanmış iken, dava konusu edilen plan kapsamında konut alanlarının, herhangi bir gerekçe belirtilmeksizin seyrek yoğunlukta planlanmış olduğu, uyuşmazlık konusu alanın ağaçlandırılacak alan olarak planlı iken, seyrek yoğunlukta konut alanına dönüştürülen kısımlarla ilgili olarak, alanın yerleşime açılmasının uygun olup olmadığına ilişkin, topoğrafik yapı ve eğim durumunu ortaya koyan detaylı bir eşik analizi yapılmadığı sonucuna ulaşılarak dava konusu 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planının şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve kamu yararına uygun olmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının özeti: İdari Dava Dairesince verilen kararda; taşınmazın "park alanı, ağaçlandırılacak alan ve yol" olarak kamusal kullanımdan çıkarılarak dava konusu imar planı revizyonu sonucunda "seyrek yoğunlukta konut alanı" kullanımına ayrıldığı, taşınmazın bulunduğu alandaki eğim itibariyle nispeten yerleşilebilir nitelikte olduğunun keşif günü tespit edildiği, bu haliyle uyuşmazlık konusu taşınmaz yönünden davanın taşınmaz bedelinin kamusal alanda kalması suretiyle erişilebileceğinden hareketle açıldığı, imar planlarının iptali istemi yönünden bu iddiaların hukuki dayanaktan yoksun olduğu, davacının lehine olacak şekilde yola cepheli olarak taşınmazın konut kullanımına ayrıldığı ve alandaki eğim de gözetildiğinde yerleşilebilir nitelikte olduğu, aksi yönde yapılacak bir değerlendirme, kamusal alandan çıkarılarak konut kullanımına ayrılmak suretiyle kullanımına açılan taşınmazın, kamusal alanda kalmasını zorunlu kılan zemin, topoğrafya gibi zorlayıcı maddi, teknik ve hukuki neden bulunmadan sadece taşınmaz bedeli olarak tazminata ilişkin öznel bir talebin karşılanmasını istemekten öteye geçmeyeceği gibi plan geneline ilişkin olumsuzluklar yönünden verilecek iptal kararının kentsel kullanıma konu edilebilecek taşınmazın aleyhine bir sonuç ortaya çıkaracağı sonucuna ulaşılarak dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Dava konusu işlemin kamulaştırmasız el atma sebebiyle tazminat ödeme yükümlülüğünden kurtulmak amacıyla tesis edildiği, taşınmazın bulunduğu alana ilişkin topoğrafik yapıya ilişkin tespitlerin yapılmadığı, planlamanın nesnel, teknik, somut gerekçeye dayanmadığı belirtilerek temyiz isteminin kabulüne karar verilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY : Uyuşmazlık konusu taşınmaz, daha önceki planda park alanı, ağaçlandırılacak alan ve yol alanı olarak planlanmış, dava konusu Kayseri Büyükşehir Belediye Meclisinin … tarihli ve … sayılı kararı ile kabul edilen 1/5000 ölçekli nazım imar planında ise seyrek yoğunlukta (50 ki/he) gelişme konut alanı olarak planlanmıştır. Davacı tarafından, dava konusu işlemin kamulaştırmasız el atma sebebiyle tazminat ödeme yükümlülüğünden kurtulmak amacıyla tesis edildiği ileri sürülerek iptali istemiyle görülmekte olan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
3194 sayılı İmar Kanununun 5. maddesinin dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte olan halinde, nazım imar planı; varsa bölge ve çevre düzeni planlarına uygun olarak hali hazır haritalar üzerine, yine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak çizilen ve arazi parçalarının; genel kullanış biçimlerini, başlıca bölge tiplerini, bölgelerin gelecekteki nüfus yoğunluklarını, gerektiğinde yapı yoğunluğunu, çeşitli yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklükleri ile ilkelerini, ulaşım sistemlerini ve problemlerinin çözümü gibi hususları gösteren ve uygulama imar planının hazırlanmasına esas olmak üzere düzenlenen detaylı bir raporla açıklanan ve raporu ile beraber bir bütün olan plan olarak tanımlanmıştır.
Mekânsal Planlar Yapım Yönetmeliğinin "Araştırma ve analiz" başlıklı 8. maddesinde, "1) Mekânsal planların, plan değişiklilerinin, revizyon ve ilavelerin hazırlanması sürecinde, kamu kurum ve kuruluşları veya plan müelliflerince planın türüne ve kademesine göre bu Yönetmelikte genel başlıklar halinde belirtilen konularda ilgili kurum ve kuruluşlardan veri, görüş ve öneriler elde edilerek gerekli analiz, etüt, araştırma ve çalışmalar yapılır. (2) Kurum ve kuruluşlar, görüşlerini en geç otuz gün içerisinde bildirmek zorundadır. Görüş bildirilmesi için etüt ve analiz gibi uzun süreli çalışma yapılması gereken hallerde ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının talebi üzerine otuz günü geçmemek üzere ilave süre verilir. Bu süre içerisinde görüş bildirilmediği takdirde plan hakkında olumsuz bir görüşün bulunmadığı kabul edilir. (3) Kurum ve kuruluşların plan yapım aşamasında plan alanına yönelik ihtiyaç duydukları eğitim, sağlık, sosyal ve kültürel tesis, emniyet ve güvenlik vb. hizmet alanları ile bu alanlara ilişkin standartları bildirmeleri esastır. Bu amaçla nazım imar planı yapım aşamasında kurumların görüşü alınır. (4) Nazım ve uygulama imar planlarının hazırlanması sürecinde birlikte veya eş zamanlı görüş istenebilir. Ancak, nazım imar planı hazırlanırken kurum ve kuruluş görüşlerinin veya verilerin uygulama imar planı ayrıntısında elde edilmesi halinde, bu görüş ve güncel veriler temin edilmek suretiyle plan onaylayan idareler farklı da olsa ayrıca uygulama imar planı için görüş veya veri istenmeyebilir...." düzenlemelerine yer verilmiştir.
Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliği'nin "İmar planı ilkeleri" başlıklı 21.maddesinde, "(6) Onaylı jeolojik-jeoteknik veya mikro bölgeleme etüt raporu bulunmayan alanlarda imar planları hazırlanamaz. (7) İmar planına esas onaylı jeolojik-jeoteknik etüt veya mikro bölgeleme raporlarındaki yerleşime uygunluk durumu haritalarına uyulması zorunludur. İmar planlarının hazırlanmasında, varsa öncelikle mikro bölgeleme etütleri, yoksa yerleşim alanının planlanmasına yönelik uygun jeolojik-jeoteknik etütler kullanılır." hükmüne, "Eşik analizi" başlıklı 22. maddesinde, "(1) Planların hazılanması sürecinde yerleşilebilir alanların belirlenmesi amacıyla kurum ve kuruluşlardan alana ilişkin toplanan doğal ve fiziki bilgilerin alan özgü yapılan etüdler ile diğer tüm veriler birlikte değerlendirilmek suretiyle gerek duyulan ölçeklerde halihazır haritalar üzerinde üst üste çakıştırılması ile eşik analizi hazırlanır. (2) Eşik analizinde topografık, jeolojik-jeoteknik, hidrojeolojik yapı özellikleri ile arazi kullanımı, tarım ve orman alanları, içme suyu havzaları, sit ve diğer koruma alanları, hassas alanlar. kıyı, altyapı, doğal ve fiziki veriler ile afet tehlikeleri analiz edilerek bir arada değerlendirilir. (3) İmar planlarının hazırlanması sürecinde eşik analizin yapılması zorunlu olup plan kararlarının oluşturulmasında temel plan altlığı olarak kullanılır.", aynı Yönetmeliğin "Nazım imar planı" başlıklı 23.maddesinde de; "Nazım imar planlarının hazırlanması sürecinde, planlama alanı sınırları kapsamında aşağıda genel başlıklar halinde belirtilen konularda ilgili kurum ve kuruluşlardan veriler elde edilir; bu veriler kapsamında analiz, etüt ve araştırmalar yapılır: b) Jeolojik, jeomorfolojik, hidrolojik ve hidrojeolojik yapı. (...) v) Doğal afet tehlikeleri ve kentsel riskler, varsa risk yönetimi ve sakınım planları." kuralı yer almıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dosyanın incelenmesinden; İdare Mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporunda; 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planı öncesi yeterli analiz ve değerlendirmeler ile alandaki topografik yapının ve eğime ilişkin tespitlerin yapılmadığı, bu nedenle konut alanı kullanımına açılan bölgenin yerleşilebilir nitelikte olup olmadığının belirli olmadığı, ayrıca plan açıklama raporunun, revizyona konu alan kullanımlarının belirlenmesine ilişkin yapılması gereken değerlendirmeler yönünden eksik olduğu, uyuşmazlık konusu alanın ağaçlandırılacak alan olarak planlı iken, seyrek yoğunlukta konut alanına dönüştürülen kısımlarla ilgili olarak, alanın yerleşime açılmasının uygun olup olmadığına ilişkin, topoğrafik yapı ve eğim durumunu ortaya koyan detaylı bir eşik analizi yapılmadığı tespitlerine yer verilmiştir.
Ayrıca, bilirkişi kurulunca, keşif günü yapılan gözlemde, alanın büyük bir kısmında yüksek eğimli alanlar bulunduğu, bu nedenle alanın büyük kısmının yerleşim için uygun karakterde olup olmadığı hususuna ilişkin tereddüt oluştuğu, bu hususu detaylandırıcak nitelikte eşik analizi raporu bulunmadığı gibi plan açıklama raporunda da plan değişikliği gerekçesini ortaya koyacak bilimsel ve teknik gerekçelere yer verilmediği değerlendirilmesinde bulunulmuştur.
Bu durumda, önceki planda eğim durumu ve konumu dikkate alınarak ağaçlandırılacak alan olarak planlanan ve yapılaşma dışı tutulan taşınmazın, dava konusu 1/5000 ölçekli nazım imar planı ile seyrek yoğunlukta (50 ki/he) gelişme konut alanı belirlendiği ancak alanın yapılaşmaya açılmasına yönelik plan açıklama raporunda nesnel, bilimsel ve teknik gerekçeye yer verilmediği,taşınmazın bulunduğu alana yönelik yerleşilebilir alanların tespiti amacıyla eşik analizi yapılmadığı görüldüğünden, dava konusu işlemin planlama esaslarına, şehircilik ilkelerine ve kamu yararına uygun olmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
Öte yandan Bölge İdare Mahkemesince, bilirkişi kurulunca keşif günü yapılan gözlemde taşınmazın bulunduğu alanın nispeten yerleşilebilir nitelikte olduğu belirtilerek konut kullanımına açılmasında sakınca bulunmadığı belirtilmiş ise de dava konusu imar planına altlık oluşturacak analiz, etüt ve araştırma içeren plan hazırlık çalışmaları yapılmadan salt keşif günü gözlemlenen tespitlerin dava konusu imar planını hukuka uygun hale getirmeyeceği de açıktır.
Bu itibarla, temyize konu Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne,
2. Yukarıda belirtilen gerekçeyle dava konusu işlemin iptaline ilişkin Mahkeme kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun kabulü ile anılan kararın kaldırılarak davanın reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 29/05/2024 tarihinde, kesin olarak, oybirliğiyle karar verildi.

UYAP Entegrasyonu