WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DANIŞTAY 6. DAIRE

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2020/7607 E.  ,  2024/3298 K.
"İçtihat Metni" T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2020/7607
Karar No : 2024/3298

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALILAR) : 1- … Büyükşehir Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
2- … Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: İzmir ili, Karabağlar ilçesi, … Mahallesi, … ada, … parsel sayılı taşınmazın bulunduğu alanda Karabağlar Belediye Meclisinin … tarihli, … sayılı kararıyla kabul edilen, İzmir Büyükşehir Belediye Meclisinin … tarihli, … sayılı kararıyla onaylanan 1/1000 ölçekli 3. Etap 2. Alt Bölge İhsan … Mahallesi ve Civarı Uygulama İmar Planının ve dayanağı İzmir Büyükşehir Belediye Meclisinin … tarih ve … sayılı kararıyla onaylanan Karabağlar İlçesi 3. Etap (...-Peker Kesimi) 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı ve Revizyonunun iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; dosyada yer alan bilgi ve belgeler ile yerinde yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporunun birlikte değerlendirilmesinden; dava konusu planların mevcut ve gelecekte oluşacak ihtiyaçları gözetecek biçimde hazırlandığı, yapılaşma koşullarının detaylandırıldığı, bölgede imar planı yapılması zorunluluğunun ortaya çıktığı, dava konusu taşınmazı da kapsayan eğitim tesisi alanı büyük ölçüde yapılaşmış bir alan olduğundan dava konusu plan kararları ile ilkokul alanın mevzuat ile belirlenen asgari büyüklük koşulunu sağlamamakla birlikte önemli ölçüde arttırılmış olduğu, dava konusu imar planı kararlarına göre eğitim tesislerinin yürüme mesafeleri çerçevesinde dengeli bir biçimde dağıtılmaya çalışıldığı, uygulama imar planındaki eğitim tesisi alanının yer seçimine ilişkin ilkelere uygun olduğu, söz konusu alanda ortalama eğimin %6 olduğu ve ilkokul alanlarının tasarımına yönelik ilkelere uygunluk gösterdiği, dava konusu planların üst ölçekli plan kararlarına, şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına, plan bütünlüğüne, koruma ve imar mevzuatı hükümlerine ve kamu yararına uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve istinaf dilekçelerinde ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davanın imar planlarının tamamına yönelik olarak açılmasına rağmen uyuşmazlığın sadece hak sahibi olduğu parsele yönelik olarak incelendiği, ayrıca TMMOB Mimarlar Odası tarafından açılan davalarda söz konusu imar planlarının iptaline karar verildiğinden bu hususun da dikkate alınması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI :
Davalı … Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından, temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmaktadır.
Davalı … Belediye Başkanlığı tarafından, dava konusu imar planlarının yargı kararıyla iptal edildiği, uyuşmazlığa konu taşınmaz yönünden imar planlarının mevzuata uygun olduğu savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY :
Davacının, üzerinde hak sahibi olunduğu ileri sürülen İzmir ili, Karabağlar ilçesi, … Mahallesi, … ada, … parsel sayılı taşınmazı kapsayan alanda 1/1000 ölçekli 3. Etap 2. Alt Bölge ... Mahallesi ve Civarı Uygulama İmar Planı Karabağlar Belediye Meclisinin … tarihli, … sayılı kararıyla kabul edilmiş, İzmir Büyükşehir Belediye Meclisinin … tarihli, … sayılı kararıyla onaylanarak 18/09/2018 - 17/10/2018 tarihleri arasında askıya çıkarılmıştır.

Davacı tarafından askı süresi içerisinde 09/10/2018 tarihinde yapılan itirazın zımnen reddi üzerine söz konusu imar planının ve dayanağı İzmir Büyükşehir Belediye Meclisinin … tarih ve … sayılı kararıyla onaylanan Karabağlar İlçesi 3. Etap (...-Peker Kesimi) 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planının iptali istemiyle görülmekte olan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 2. maddesinde, idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılan davalar iptal davası olarak tanımlanmıştır.
Aynı Kanunun 14. maddesinin 3. fıkrasında; dilekçelerin Danıştayda daire başkanının görevlendireceği bir tetkik hakimi, idare ve vergi mahkemelerinde ise mahkeme başkanı veya görevlendireceği bir üye tarafından a) görev ve yetki, b) idari merci tecavüzü, c) ehliyet, d) idari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olup olmadığı, e) süre aşımı, f) husumet, g) 3 ve 5'inci maddelere uygun olup olmadıkları yönlerinden sırayla inceleneceği belirtilmiş, aynı maddenin 6. fıkrasında; yukarıdaki hususların ilk incelemeden sonra tespit edilmesi halinde de davanın her safhasında 15. madde hükmünün uygulanacağı düzenlenmiş, 15. maddenin 1. fıkrasının (b) bendinde ise, dilekçelerde 14. maddenin 3/c bendine aykırılık görülmesi halinde davanın reddine karar verileceği hükme bağlanmıştır.
3194 sayılı İmar Kanununun işlem tarihinde yürürlükte olan haliyle 5. maddesinde, nazım imar planı, varsa bölge ve çevre düzeni planlarına uygun olarak hali hazır haritalar üzerine, yine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak çizilen ve arazi parçalarının; genel kullanış biçimlerini, başlıca bölge tiplerini, bölgelerin gelecekteki nüfus yoğunluklarını, gerektiğinde yapı yoğunluğunu, çeşitli yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklükleri ile ilkelerini, ulaşım sistemlerini ve problemlerinin çözümü gibi hususları gösteren ve uygulama imar planının hazırlanmasına esas olmak üzere düzenlenen detaylı bir raporla açıklanan ve raporu ile beraber bir bütün olan plan olarak, uygulama imar planı ise, tasdikli halihazır haritalar üzerine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak nazım imar planı esaslarına göre çizilen ve çeşitli bölgelerin yapı adalarını, bunların yoğunluk ve düzenini, yolları ve uygulama için gerekli imar uygulama programlarına esas olacak uygulama etaplarını ve diğer bilgileri ayrıntıları ile gösteren plan olarak tanımlanmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda aktarılan maddede yer alan ve iptal davasının sübjektif ehliyet koşulu olan "menfaat ihlali" doktrin ve içtihatlarda dava konusu işlemle davacı arasında kurulan kişisel, meşru, güncel bir menfaat ilişkisi olarak tanımlanmaktadır. Menfaatin kişisel ve meşru olması için hukuki bir durumdan ortaya çıkması gerekir. Sözü edilen menfaat ilişkisinin varlığı ve sınırları her olayda yargı yerince uyuşmazlığın niteliğine göre belirlenmektedir.
İptal davası açabilmesi için gerekli olan menfaat ilişkisi kişisel, meşru, güncel bir menfaatin bulunması halinde gerçekleşecektir. Başka bir anlatımla, iptal davasına konu olan işlemin davacının menfaatini ihlal ettiğinden söz edilebilmesi için, davacıyı etkilemesi, işlem ile davacı arasında ciddi ve makul bir ilişkinin bulunması gerekmektedir.
Taşınmaz maliki sıfatıyla, yani imar planının davacının taşınmazına ilişkin kullanım kararlarının iptali istemiyle açılan davalarda, incelemenin bu kullanım kararları ile sınırlı olarak yapılması gerekmektedir. Zira; kişilerin bunun dışında, imar planlarının kendilerini etkilemeyen kullanım kararlarının ya da tümünün iptalini istemekte kişisel, meşru ve güncel bir menfaatleri bulunmamaktadır.
Öte yandan; kişilerin belde sakini sıfatıyla, yani imar planının doğrudan kendi taşınmazına ilişkin olmayan ancak oturduğu çevreyi etkileyen kullanım kararlarının iptali istemiyle dava açmaları mümkün ise de; bu durumda da yine dava açan kişinin imar planının hangi kullanım kararlarının kendisini ne şekilde etkilediğini, yani iptalini istediği kullanım kararları ile arasında kişisel, meşru ve güncel bir menfaat bağının bulunduğu hususunu açıklaması gerekmektedir.
Dosyanın incelenmesinden; davacı tarafından tapu tahsis belgesi bulunduğundan bahisle hak sahibi olduğu taşınmaz yönünden imar planlarının iptalinin istenildiğinin kabul edildiği ve incelemenin anılan taşınmaz bakımından yapıldığı, ancak dosya kapsamında tapu tahsis belgesi yer almadığı anlaşıldığından İdari Dava Dairesince öncelikle bu durumun tespiti gerekmektedir.
Öte yandan; davacının üzerinde hak sahibi olduğunu iddia ettiği taşınmazın davaya konu nazım imar planında eğitim tesisi alanı, uygulama imar planında ise ilkokul alanı olarak belirlendiği, davacının askı süresi içerisindeki itirazının söz konusu taşınmaza yönelik olmasına karşın davanın imar planlarının tamamına yönelik genel iddialarla açıldığı, İdare Mahkemesince davacının taşınmazına yönelik değerlendirme yapılarak karar verildiği, davacı tarafça temyiz dilekçesinde davanın taşınmazına ilişkin olarak açılmayıp planın bütününe yönelik aykırılıkların mevcut olduğu ve davanın da söz konusu iddialara dayanılarak açıldığının ileri sürüldüğü anlaşılmıştır.
Bu durumda, uyuşmazlığın esasının çözümlenebilmesi için yukarıda bellirtilen hususlar açıklığa kavuşturulmak suretiyle öncelikle davacının dava açma ehliyetinin olup olmadığı hususunun tespit edilmesi gerekmektedir.
Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesince yapılan değerlendirme sonucu davacının dava açmakta ehliyeti bulunduğu sonucuna varıldığı takdirde işin esasına yönelik olarak;
Dava konusu İzmir Büyükşehir Belediye Meclisinin … tarih ve … sayılı kararıyla onaylanan Karabağlar İlçesi 3. Etap (...-Peker Kesimi) 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planının iptali istemiyle Mimarlar Odası tarafından açılan davada, dava konusu işlemin iptali yolundaki ... İdare Mahkemesinin … tarihli, E:…, K:… sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine dair … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarihli, E:…, K:… sayılı kararı Danıştay Altıncı Dairesinin 28/05/2024 tarihli, E:2020/9529, K:2024/3289 sayılı kararıyla onanarak kesinleşmiştir.
Dava konusu Karabağlar Belediye Meclisinin … tarihli, … sayılı kararıyla kabul edilen, İzmir Büyükşehir Belediye Meclisinin … tarihli, … sayılı kararıyla onaylanan 1/1000 ölçekli 3. Etap 2. Alt Bölge ... Mahallesi ve Civarı Uygulama İmar Planının iptali istemiyle açılan davada, dava konusu işlemin iptali yolundaki ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine dair … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı Danıştay Altıncı Dairesinin 28/05/2024 tarihli, E:2021/2605, K:2024/3291 sayılı kararıyla onanarak kesinleşmiştir.
Bu itibarla, yukarıda anılan kararlar göz önünde bulundurularak uyuşmazlık hakkında yeniden bir karar verilmesi gerekmekte olup temyize konu Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararında isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Mahkeme kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 28/05/2024 tarihinde, kesin olarak, oybirliğiyle karar verildi.

UYAP Entegrasyonu