WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DANIŞTAY 5. DAIRE

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2023/14269 E.  ,  2024/8623 K.
"İçtihat Metni" T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2023/14269
Karar No : 2024/8623

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı / ANKARA
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …

İSTEMİN ÖZETİ : … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davalı idare bünyesinde uzman çavuş olarak görev yapmakta iken 677 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin eki listede ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali ile bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı özlük haklarının iadesine ve maddi haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; Ceza Mahkemesi kararında ve idari tahkikat raporunda tespit edildiği üzere, davacının darbe girişimi esnasında hukuka aykırı bir fiilinin olmadığı ve kendi iradesiyle kışlaya dönenler arasında yer aldığı dikkate alındığında, Komisyon tespitlerinin, davacının FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile irtibatını veya iltisakını göstermediği anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı, davacının anılan işlemden dolayı yoksun kaldığı parasal ve özlük haklarının hak ediş tarihinden itibaren dönemsel olarak işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesi talebinin de kabulü gerektiği sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlemin iptaline, parasal ve özlük haklarının ödenmesi talebinin kabulüne, davacının işlem nedeniyle yoksun kaldığı özlük haklarının iadesine, parasal haklarının dönemsel tahakkuk tarihleri esas alınarak işletilecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararlarının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve kararın kaldırılmasını gerektirecek bir neden bulunmadığı belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesi uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Dava konusu Komisyon kararının hukuka uygun olduğu, davacının FETÖ/PDY ile irtibat ve iltisakı gösterir nitelik ve yeterlilikte delillerin mevcut olduğu, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddi gerektiği belirtilerek Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'NİN DÜŞÜNCESİ : Davacının FETÖ/PDY ile irtibat ve iltisakının varlığına kanaat getirilmesine yeterli düzeyde tespitin dosyada mevcut olduğu anlaşıldığından dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmamakta olup, dava konusu işlemin iptaline ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu İdare Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosyanın tekemmül ettiği anlaşıldığından yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca karar verilmeksizin gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
Davalı idare bünyesinde uzman çavuş olarak görev yapmakta iken 677 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin eki listede ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacının göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurusu, Komisyonun … tarih ve … sayılı işlemi ile reddedilmiştir.
Bunun üzerine, anılan işlemin iptali ile bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı özlük haklarının iadesine ve maddi haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle temyizen incelenen dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
Türkiye'de 15 Temmuz 2016 gecesi, kendilerini “Yurtta Sulh Konseyi” olarak isimlendiren bir grup Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) mensubu tarafından, demokratik biçimde halk tarafından göreve getirilen Türkiye Büyük Millet Meclisini (TBMM), Türkiye Cumhuriyeti Hükûmetini ve Cumhurbaşkanı'nı devirmek ve anayasal düzeni ortadan kaldırmak amacıyla darbe teşebbüsünde bulunulmuş, bu teşebbüs Türk Milleti tarafından akamete uğratılmıştır.
Anayasa'nın olay tarihinde yürürlükte bulunan 118. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca Milli Güvenlik Kurulu (MGK) tarafından 20/07/2016 tarihli toplantıda yapılan değerlendirmede, darbe teşebbüsünün TSK içindeki Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) mensupları tarafından başlatıldığı, bu örgütün kuruluş aşamasından itibaren etkisi altına aldığı eğitim kuruluşları, sivil toplum kuruluşları, medya kuruluşları, ticari kuruluşlar ve kamu görevlileri aracılığıyla Milleti ve Devleti kontrol altında tutmayı amaçladığı belirtilmiştir.
MGK'nın anılan toplantısında "demokrasinin, hukuk devleti ilkesinin, vatandaşların hak ve özgürlüklerinin korunmasına yönelik tedbirlerin etkin bir şekilde uygulanabilmesi amacıyla" Hükûmete olağanüstü hâl ilan edilmesi tavsiyesinde bulunulması hususu kararlaştırılmıştır. Cumhurbaşkanı başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu 20/07/2016 tarihinde, ülke genelinde 21/07/2016 Perşembe günü saat 01.00'den itibaren geçerli olmak üzere doksan gün süreyle olağanüstü hâl ilan edilmesine karar vermiştir. Anılan karar 21/07/2016 tarih ve 29777 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiş ve aynı gün TBMM tarafından onaylanmıştır. Olağanüstü hâl, daha sonrasında üçer aylık dönemler hâlinde Cumhurbaşkanı başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu tarafından uzatılmış ve 18/07/2018 tarihinde sona ermiştir.
22/11/2016 tarih ve 29896 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 677 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Tedbirler Alınması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin ''Kamu personeline ilişkin tedbirler'' başlıklı 1. maddesinde, ''(1) Terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca Devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti veya iltisakı yahut bunlarla irtibatı olan; a) Ekli (1) sayılı listede yer alan kişiler Türk Silahlı Kuvvetlerinden, ... başka hiçbir işleme gerek kalmaksızın çıkarılmıştır. Bu kişilere ayrıca herhangi bir tebligat yapılmaz. Haklarında ayrıca özel kanun hükümlerine göre işlem tesis edilir.'' kuralına yer verilmiştir. Anılan KHK, 08/03/2018 tarih ve 30354 (Mükerrer) sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7083 sayılı Kanun'la kabul edilmiş, bu Kanun'un 1. maddesinin 1. fıkrasının birinci cümlesinde yer alan “üyeliği, mensubiyeti veya” ibaresi Anayasa Mahkemesi’nin 13/10/2022 tarihli ve E:2018/78, K:2022/114 sayılı kararı ile iptal edilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
677 sayılı Kanun Hükmünde Kararname uyarınca terör örgütlerine veya MGK'ca Devletin millî güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti veya iltisakı yahut bunlarla irtibatı olduğu değerlendirilen kamu görevlilerinin, “meslekten veya kamu görevinden çıkarılmasına" ilişkin kararlar, adli suç veya disiplin suçu işlenmesi karşılığında uygulanan yaptırımlardan farklı olarak terör örgütleri ile millî güvenliğe karşı faaliyette bulunduğu kabul edilen yapıların kamu kurum ve kuruluşlarındaki varlığını ortadan kaldırmayı amaçlayan “olağanüstü tedbir" niteliğindedir.
AİHM "demokratik bir devletin, memurlarından anayasal prensiplere sadakat göstermesini isteme hakkı bulunduğunu" belirtmektedir (Sidabras ve Džiautas/Litvanya, B. No: 55480/00 ve 59330/00, 27/07/2004, § 52; Volkmer/Almanya (k.k.), B. No: 39799/98, 22/11/2001; Petersen/Almanya, B. No: 39793/98, 22/11/2001). AİHM'e göre "kamu çalışanlarının devlete sadık kalmaları genel yararı korumakla ve güvence altına almakla yükümlü devlet otoriteleri ile çalışmalarının doğasında bulunan bir şarttır." (Sidabras ve Džiautas/Litvanya, B. No: 55480/00 ve 59330/00, 27/07/2004, § 57; Žičkus/Litvanya, B. No: 26652/02, 07/04/2009, § 28).
Terör örgütleri ile millî güvenliğe karşı faaliyette bulunduğu kabul edilen yapılara üyelik, mensubiyet, iltisak veya bunlarla irtibat, kamu görevlilerinin devlete sadakat yükümlülüğünü yitirildiğini ortaya koyan ve bahse konu olağanüstü tedbirin uygulanmasını gerektiren hâllerdir. Yukarıda yer verilen yapılara üyelik ve mensubiyet olmasa da bu yapılara iltisaklı veya bunlarla irtibatlı bulunulması hâli de anılan tedbirin uygulanabilmesi için yeterlidir.
Anayasa Mahkemesi 14/11/2019 tarih ve E:2018/89, K:2019/84 sayılı kararında iltisaklı kavramını ''kavuşan, bitişen, birleşen'', irtibatlı kavramını ise ''bağlantılı'' olarak tanımlamıştır. Bu kavramlar ile kişilerin cezai sorumluluğunu gerektiren örgüte üyelik ve mensubiyet kavramlarına nazaran terör örgütleri ile daha az yoğun ve atipik bir bağlantının vurgulandığı açıktır. Bu kapsamda kişilerin terör örgütleri ile irtibat ve iltisaklarının ortaya konulabilmesi için, örgütün amaçlarının gerçekleştirilmesi ya da örgütten yarar sağlamak maksadıyla gerek örgütten gelen talimatlar doğrultusunda gerekse inisiyatif alarak bulundukları hal ve hareketler neticesinde örgüte veya kendilerine yarar sağladıkları ya da örgüt ile amaç birliği veya sosyal birliktelik görünümü içinde oldukları yönünde kanaat oluşması yeterli olacaktır.
Dava dosyasında yer alan belgelerin ve UYAP kayıtlarının incelenmesinden; 15/07/2016 tarihinde FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensubu askeri personel tarafından gerçekleştirilmek istenilen silahlı darbeye teşebbüsüne katılan Sakarya ilinde görevli askeri personele yönelik olarak yapılan ceza yargılaması neticesinde verilen … Ağır Ceza Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının istinaf edilmesi üzerine ...Bölge Adliye Mahkemesi ... Ceza Dairesince verilen ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararın Yargıtay ...Ceza Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararıyla bozulması sonrasında yapılan yeniden yargılama neticesinde Sakarya ...Ağır Ceza Mahkemesince verilen ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararla, davacının "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme suçuna yardım etme" suçundan mahkumiyetine karar verildiği görülmüş ise de, Dairemizin karar verdiği tarih itibarıyla UYAP ortamında yapılan inceleme sonucunda bu kararın kesinleşmediği görüldüğünden, yargılama süreci devam eden ceza davasının davacı aleyhine bir durum olarak değerlendirilmesi masumiyet karinesi gereğince mümkün olmamakla birlikte, anılan ceza yargılaması sırasında elde edilen delil ve tespitlerin davacının FETÖ/PDY terör örgütü ile irtibat ve iltisakının değerlendirilmesi bakımından dikkate alınabileceği açıktır.
Bu bağlamda, davacı hakkında yürütülen ceza yargılaması neticesinde verilen ...Ağır Ceza Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:... sayılı kararında; "... Sakarya ilinde meydana gelen olaylara ilişkin Yargıtay'ın kabulü; FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensubu askeri personel tarafından gerçekleştirilmek istenilen silahlı darbeye teşebbüs girişimine katılan askeri personele yönelik Valilik istikametine doğru gelen vatandaşların tepki göstererek, olay yerinde bulunan askeri personeli etkisiz hale getirerek görevli emniyet personeline teslim ettikleri, aynı gün saat 01:25:29 ile 01:31:31 arasında yakalanarak gözaltına alındıkları; genel olarak sanıklar 'Tugay Komutanlığınca alarm verildiği, tatbikat var düşüncesiyle silah ve teçhizat alıp Tugaya gittikleri' yönünde savunmada bulunmuşlar ise de; dosyada mevcut Kara Kuvvetleri 1. Motorlu Piyade Tugay Komutanlığı tarafından gönderilen yazılı açıklamada; alarmın, bir tehlikenin en kısa zamanda önlenmesi bakımından önceden saptanan tertip ve tedbirlerin alınması anlamına geldiği, alarm ile ilgili hazırlıklarda görev yerinde kullanılması zaruri olan silah, araç ve gerecin süratle alınması, gerekli olanların yüklenmesi ve birliklerin en kısa zamanda görev yerlerine intikallerinin temel prensip olduğu, habersiz bir alarm tatbikatının icrasının söz konusu olduğu durumlarda üst komutanlıktan alarm tatbikatına yönelik bir mesaj alınmasına müteakip mesajın kimden geldiği, alarmın türü ve kime yayınlandığının inceleneceği, mesajın geldiği makama alındığı teyidinin geçileceği, alarmın mesai saatleri içerisinde verilmesi durumu söz konusu ise birlik komutanının emrine uygun olarak hareket edileceği; mesai saatleri dışında ise Tugay nöbetçi amiri vasıtasıyla çağrı planına bağlı olarak tüm personelin mesaiye çağrılacağı; birlik komutanlığı tarafından alarm verilmesi durumunda ise mesaj gönderilmek suretiyle üst komutanlığın mutlak suretle bilgilendirileceği ancak faaliyetlerin tamamı kışla içerisinde icra edileceği ve gerçek mühimmat dağıtılmayacağı, birlik, karargâh ve kurumların emniyetini baskın ve sabotajlara karşı korunmasını sağlamak maksadıyla bir emniyet planı hazırlanacağı, garnizon ve kışlalardan uzaktan konuşlu, birlik, tesis, mühimmat, akaryakıt deposu, cephanelik gibi yerlerin birlik emniyet planları mülki makamlarla koordine edilerek takviye planları hazırlanacağı, bu durumun -Kara Kuvvetleri Devamlı Emirler Muhtırası Birinci Cilt Genel Hususlar- kısmı ile -Silahlı Kuvvetler İstihbarata Karşı Koyma Koruyucu Güvenlik ve İşbirliği Yönergesi- ile açıkça düzenlendiğinin belirtildiği; bağımsız bölük seviyesinden başlayarak daha üst seviyedeki birliklerin yıllık eğitim planlaması ve faaliyet takvimi hazırlayacakları, yıllık eğitim planlaması, üst komutanlıkların alınan eğitim, vazife ve önceliklerinin incelenmesi ile başlayacağı, yıl boyunca yapacakları eğitim faaliyetlerinin tamamının söz konusu eğitim planlaması ile birlikte faaliyet takviminde belirtileceği, yine bu kapsamda birliklerin hazırladıkları eğitim planlarının yönerge gereği Eylül ayında başlayıp, bir sonraki yılın Eylül ayında sona ereceği, Kara Kuvvetleri birliklerinde Eylül ayında başlayan ve bir sonraki yılı Eylül ayında sona eren bir faaliyet yılı içerisinde Mayıs ayına kadar eğitimlerin icra edileceği, Mayıs ayında ise eğitimlerden beklenen hasılayı alabilmek için Tabur Görev Kuvveti ve Tugay Kıtalı Komuta Yeri Tatbikatı icra edileceği, Haziran-Ağustos aylarında ise yeni atama gören personelin oryantasyon eğitimleri ile erbaş/erlerin yıl boyunca yapamadıkları, eksik kalan ve başarısız olduğu eğitimlerin icra edileceği, söz konusu yaz dönemi içerisinde planlı herhangi bir tatbikat icra edilemeyeceği; 1. Motorlu Piyade Tugay Komutanlığının 2015/2016 faaliyet yılının 31 Ağustos 2015 tarihinde başladığı, 02 Eylül 2016 tarihinde sona erdiği; alarm tatbikatlarının ilgi yönerge kapsamında erlerin eğitim merkezlerinden kıtalara katılışlarına müteakip geri eğitim ve diğeri tatbikat olmak üzere icra edildiğinden 1. Motorlu Piyade Tugay Komutanlığı alarm, eğitim ve tatbikatının 08 Eylül 2015 tarihinde Tugay seviyesinde icra edildiği, 2016 yılı Temmuz ayı içerisinde planlı alarm eğitim yada tatbikatı olmadığı, yine bu kapsamda 1. Motorlu Tugay Komutanlığının 2016/2017 faaliyet yılının (yeni eğitim/öğretim dönemi) 05 Eylül 2016 tarihinde başlayıp 03 Eylül 2017 tarihinde sona ereceği, bu süre zarfında planlı alarm eğitim ve tatbikatının 20 Eylül 2016 tarihinde Tugay seviyesinde ve kışlalarda icra edildiği, belirtilen tarih dışında Tugay seviyesinde mevcut planlı alarm tatbikatı bulunmadığı, kışla bazında ve kışla içerisinde birlik komutanları tarafından faaliyet takvimine uygun olarak alarm eğitimleri icra edilebileceği, dolayısıyla icra edilecek bir eğitim için ayrıca bir emir verilmediği; faaliyet yılı içerisinde icra edilen tatbikatların tamamının alarmla başladığı, bu tatbikatlara hazırlık maksadıyla Tabur ve daha az birlik seviyesinde planlı alarm eğitimleri yapıldığı ancak söz konusu eğitimler ve tatbikatların kışla içerisinde bulunan alarm-tehlikeyi atlatma bölgesi diye tabir edilen arazide icra edileceği, dolayısıyla il bazında alarm tatbikatının icra edilemeyeceği, bununla birlikte yönerge esaslarına göre birliklerin eğitimlerini sağlamak maksadıyla kışla bazında birlik emniyet planları hazırlanması gerektiği, bu amaçla Çark Kışla Birlik Emniyet Planı ile diğer kışlaların da takviye planlarını kapsayacak şekilde 04 Mayıs 2012 tarihinde yayınlandığı, söz konusu takviye planında Çark Kışlayı sadece Taşkısığı Kışlasında konuşlu Topçu Tabur Komutanlığından bir takım (takribi 30-35 kişilik kuvvet) seviyesinde birliğin takviyesinin planlandığı, Sakarya, Kandıra ve Seymen Kışlası birliklerinin Çark Kışla birliklerini takviye planı bulunmadığı; 1. Motorlu Piyade Tugay Komutanlığının teşkilat yapısının büyük bir kısmının 2015 yılı Temmuz ayı içerisinde K-2 kategorisinden K-4 kategorisine dönüştüğü, bundan dolayı personel kadrolarından eksiltmeye gidildiği, kadronun çekirdek kadro haline getirildiği, mevcut durumdaki personel eksikliğinden dolayı takviye planlarının uygulanabilirliğinin kalmadığı ve güncellemeye muhtaç olduğu, takviye planı uygulanabilse dahi söz konusu takviyelerin, personelin askeri araçla bir kışladan diğer bir kışlayı kapsayacağı ve icra edilecek diğer faaliyetlerin tamamının intikal edilmiş olan kışla sınırları içerisinde gerçekleştirileceği; icra edilen hiçbir tatbikatta rütbeli ve erbaş/erlere gerçek mühimmat verilmediği, personele boş şarjörler verilerek teçhizatların kontrol edildiği, kıta yükü ve atış payının mühimmatlarının sonraki safha olan sefer görev yerinde dağıtılacağı, hali hazırda mevcut tatbikatların kışla içerisinde icra edilmekte olup, askerin kışla dışında Belediye sınırları kapsamında kalan yerleşime açık, yoğun vatandaş bulunan alanlarda manevra yapılmasının söz konusu olamayacağı; Ege Ordusu Komutanlığı tarafından 24 Mart 2015 tarihinde yayınlanan ilgi sayılı emre istinaden Valilerin askeri birliklerden kuvvet talebinde bulunmalarına ilişkin esaslar kapsamında Sakarya Valiliğinin kuvvet talebinde bulunacağı birlik komutanlığının 1. Motorlu Piyade Tugay Komutanlığından alınarak Bolu 2. Komando Tugay Komutanlığına verildiği, gönderilen yazıdan da anlaşılacağı üzerine askeri birliklerin kışla dışına çıkmasının kanunen uygun olmayacağı şeklinde değerlendirme yapıldığı, ele geçirilen whatsapp yazışmalarında "-Albay U.C.: 'Halk polisten beni istiyor. Ateş açalım mı? Sayıları çok fazla.' -Albay U.C.: 'Bizim Valilikteki adamların hepsini halk ezip polise teslim etmiş. Polisler halka engel olmaya çalışıyor ama zor.' -Binbaşı M.K.: 'Ezin, yakın taviz yok.' -Albay U.C.: 'Ateş açarsak 3-5 vururuz. Ama içeri girişi engelleyemeyiz.' -Albay U.C.: 'Sakarya'da acil destek ihtiyacı var. Halk tanklara da müdahale etmeye çalışıyor.'" şeklinde, askeri darbeye teşebbüs girişimini engellemeye çalışan kalabalıkların ateşle dağıtılması konusunda açık talimat verildiğinin anlaşıldığı, darbeye teşebbüs eylemi gerçekleştiren Yurtta Sulh Konseyi adı altında örgütlenen ve yurdun çeşitli bölgelerinde 15/07/2016 tarihinde darbeye teşebbüs eylemine katılan sanıklara talimat veren Yurtta Sulh Konseyi tarafından …, …, … ve … mesajların Sakarya ilinde darbeye teşebbüs eylemine katılan sanıkların başında bulunan U.C.'a gönderildiği, U.C.'un gönderilen mesaj metinlerini 15 Temmuz 2016 günü 20:00-21:00 saatleri arasında aldıktan sonra mesaj formunu askeri kışla içerisinde rütbeli olan ve darbeye teşebbüs eylemine katılan askeri personele okuduğu, ayrıca birliğine gelen yazılı mesaj formunu Sakarya ve Kocaeli ilinde konuşlu 1. Motorlu Piyade Tugay Komutanlığına bağlı diğer birliklere de ulaştırdığı, mesaj formunda belirtilen hususlarla ilgili olay tarihinde Sakarya İl Jandarma Komutanlığında komutan vekili olan Yarbay İ.A. ile de görüşerek 'Yol kontrolü yapmaları, tanklara yol açması' konusunda emir verdiği, sanıkların ortak savunmalarında kendilerine tatbikata katılmaları gerektiğine yönelik bildirimde bulunulması üzerine askeri birliğe gelerek tatbikata katıldıkları düşüncesi ile Sakarya Valiliğinin bulunduğu kampüs alanına geldiklerini, silahlı askeri darbeye teşebbüs eylemi ile ilgili herhangi bir bilgilerinin olmadığını beyan etmelerine rağmen Sakarya 1. Motorlu Piyade Tugay Komutanlığı tarafından gönderilen yazılı açıklamada tatbikatların kışla içerisinde icra edildiğinin, askerin kışla dışında Belediye sınırları kapsamında kalan veya yerleşime açık, yoğun vatandaş bulunan alanlarda tatbikat yapılmasının mümkün olmadığının, icra edilen hiçbir tatbikatta rütbeli veya erbaş/erlere gerçek mühimmat verilemeyeceğinin belirtildiği; ayrıca U.C.'un Yurtta Sulh Konseyi tarafından metne alınan sıkıyönetim mesaj direktif formu komutanı olarak görev yaptığı, askeri birlik içerisinde görev yapmakta olan tüm rütbeli personele okunarak bilgi verdiğini ifade ettiği, bu ifadenin diğer sanıkların ifadeleriyle de doğrulandığı, sanıkların Sakarya ilinde gerçekleştirilmek istenen silahlı askeri darbeye teşebbüs eyleminden haberlerinin olmadığını iddia etmelerinin mümkün olmadığı, dosya kapsamına göre sanıkların 15 Temmuz 2016 tarihinde Sakarya ilinde FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensupları tarafından gerçekleştirilmek istenen silahlı askeri darbeye teşebbüs girişimine katıldıklarının anlaşıldığı, darbeye teşebbüs eylemini gerçekleştiren kişiler tarafından gönderilen mesaj formlarında; … ile numaralandırılan ilk mesajda 'Bütün askeri personelin mehil izinlerini keserek göreve başlamaları, 24 saat içerisinde başlamayanlar hakkında firar işleminin yapılacağı'; … ile numaralandırılan 2.mesajda 'Tüm birlik kurum ve karargâhlar tarafından kendilerine verilen görevlerin yapılması, hazırlıkların yapılması, hazır halde bulunulması; … ile numaralandırılan 3.mesajda 'Karargahlara Genel Karargah Sorumlusu atanan rütbelilerin belirlenerek yetkilendirildiği', bu gönderilen 3 mesaj ile darbe eylemi öncesi tüm birlik, kurum ve karargahların içeriği belirtilmeden tatbikat oluyormuş gibi hazır duruma getirildiği; … ile numaralandırılan 4.mesajda 'Hazır hale getirilen kurum ve karargahlara mevcut yönetime el konulduğu bildirilerek, mesaj içeriğindeki sıkıyönetim kanununun yerine getirilmesi' şeklinde talimatların verildiği, verilen bu talimatlar üzerine 1. Motorlu Piyade Tugay Komutan Vekili olan U.C.'un emir komutası altında bulunan diğer sanıklara emir ve talimatlar vererek 1. Motorlu Piyade Tugay Komutanlığında suça katılan sanıkların suç tarih ve saati itibariyle birliklerine toplanmalarını istediği; suça katılan sanıkların, olay tarihi olan 15/07/2016 günü saat 22:15 sıralarında Tugayda toplanmaya başladıkları, 1. Motorlu Piyade Tugay Komutanlığı Elmasağa Kışlası iç/dış güvenlik kamera kayıtlarının incelenmesinde, saat 21:39 sıralarında (1) adet Zırhlı Personel Taşıyıcı (ZPT) aracın, saat 22:23 sıralarında (1) adet ... marka personel taşıyıcı aracın personelle birlikte, saat 22:55 sıralarında itfaiye aracının Elmasağa Kışlasından çıkış yaptığı; 1. Motorlu Piyade Tugay Komutanlığı Taşkısığı Kışlasının iç/dış güvenlik kamera kayıtlarının incelenmesinde, 15/07/2016 günü saat 21:05 sıralarında rütbeli personelin Kışlaya giriş yapmaya başladığı, 15/07/2016 günü saat 21:33 itibariyle Taşkısığı Kışlası Ani Müdahale Kuvveti (AMK) odasına gelen askeri personele mühimmat (2'şer adet dolu şarjör) dağıtımı yapıldığı, 15/07/2016 günü saat 21:53'te 2 adet ... ve 1 adet Mercedes Unimog personel taşıyıcının kışladan çıkış yaptığı; 1.Motorlu Piyade Tugay Komutanlığı Sakarya Kışlasının iç/dış güvenlik kamera kayıtlarının yapılan incelemesinde; 15/07/2016 günü saat 22:05 sıralarında askeri personelin kışla önünde toplanmaya başladığı ve Otokar Doruk marka 40 kişilik aracın karargah binası önüne geldiği, saat 22:24 sıralarında askeri personelin kışla Karargah binasının önünde araçlara binerek hareket ettiği; 1.Motorlu Piyade Tugay Komutanlığı Kandıra Kışlasından Çark Kışlasına hareket eden askeri personelin tespitine ilişkin olarak kamera görüntülerinin incelenmesinde, 15/07/2016 günü güncel saate göre 22:48:56'da Kandıra istikametinden Kaynarca hastane kavşağına hareket eden askeri araçların, bir tanesinin tepe lambası açık, bir tanesi kapalı kasa olmak üzere toplam 4 (dört) adet ... marka personel taşıyıcı araç olduğu, gece ışık yansımalarından dolayı plakasının görülemediği, araçların Kaynarca ilçe merkezinden Sakarya il merkezine doğru hareket ettikleri; 1. Motorlu Piyade Tugay Komutanlığı Seymen Kışlasından hareket edip Sakarya iline gelmeye çalışan Zırhlı Askeri Personelin tespitine ilişkin olarak, Kocaeli ilinden Sakarya iline D-100 Karayolu üzerinde bulunan mobese görüntülerinin yapılan incelemesinde; 15/07/2016 günü saat 23:07 sıralarında, (4) adet tankın askeri darbeye destek vermek amacı ile Sakarya iline doğru hareket halinde olduğu tespit edildiği; Sakarya İl Jandarma Komutanlığında görevli olup da darbeye teşebbüs eylemine destek veren askeri personelin tespitine ilişkin olarak, saat 00:00 sıralarında Kocaeli istikametinden gelerek Sakarya istikametine doğru ilerleyen tankların önünü açmak için güzergâhta Jandarma ekiplerinin bulunduğu, tankların gelişi esnasında Sakarya'dan Kocaeli yönüne giden yolu … kavşağından kapattıkları, araç geçişine izin vermediklerinden dolayı bir süre trafik yoğunluğu yaşandığı (kamera tespitinde de görülmektedir), tanklar geçtikten sonra trafiği açtıkları ancak Esentepe–Üniversite Kavşağını Belediyeye ait araçların ve vatandaşların kapatmasından dolayı trafiğin durduğu, Sakarya istikametine gelen tankların gidemeyeceğini anlamaları üzerine Gürkan Restoran ile Esentepe Kavşağı arasında bariyerleri ezerek karşı şeride geçtikleri, akabinde Kocaeli istikametine yöneldiklerinin tespit edildiği; 1. Motorlu Piyade Tugay Komutanlığı Çark Kışla kamera kayıtlarının incelenmesinde, saat 22:00'de 1. Motorlu Piyade Tugay Komutanlığına bağlı, Sakarya Kışlası, Elmasağa Kışlası, Kandıra Kışlası, Taşkısığı Kışlasından askeri personellerin araçlarla Çark Kışlada toplanmaya başladıkları, sıkıyönetim direktifinin 1.Motorlu Piyade Tugay Komutanı Kurmay Albay U.C. tarafından saat 22:50'de toplantı alanında rütbeli personele okunduğu, bildirinin okunmasına müteakip asker şahısların araçlara binerek saat 23:12'de darbe eyleminin icrasını gerçekleştirmek üzere Valilik istikametine doğru harekete geçtikleri, saat 22:50'de Albay U.C.'un toplantı alanında bulunan personele sözde harekat emrini okuduğunun tespit edildiği, saat 23:12'de Çark Kışladan ilk olarak 1(bir) adet kapalı …, 1 (bir) adet … Transit minibüs, 2 (iki) adet açık personel taşıyıcı …aracın personelleri ile beraber dolu olarak Kışla Nizamiyesinden çıktıkları, saat 23:12'de paletli Zırhlı Personel Taşıyıcı (ZPT) aracın Kışla Nizamiyeden Valilik istikametine çıkışlarının tespit edildiği, Valilik Kampüsü içerisinde yer alan güvenlik kamera kayıtlarının yapılan incelemesinde (Güvenlik kamera Görüntüsü "…" isimli görüntü dosyasının bulunduğu ve görüntünün 23:19:49 ile 00:07:38 saatleri arası olduğu; görüntünün 15/07/2016 tarih ve saat 23:33:40'da paletli zırhlı araç arkasında 10 asker ve ... marka askeri aracın Valilik binasına doğru ilerledikleri ve görüntünün saat 23:34:42 sırasında askeri araç ve personelin güvenlik kamerasının görüş açısından çıktığı, görüntünün 15/07/2016 tarih ve saat 23:52:49 sırasında paletli zırhlı aracın Valilik binası istikametinden Valilik Nizamiyesine doğru gittiği ve Nizamiye girişini kapatmak suretiyle bekleme yaptığı) sanıkların birlikte, önceden yaptıkları anlaşma doğrultusunda ve iş bölümü gereği Valilik binasının da bulunduğu Hükûmet Kampüsünün etrafını kuşattıkları, kampüs etrafında bulunan kavşakları trafiğe kapattıkları, vatandaşların araçla ve yaya olarak Hükûmet Kampüsüne giriş ve çıkışlarını cebir, şiddet ve tehdit kullanmak suretiyle engelledikleri, sanıklara karşı koymak üzere olay yerine gelen halkın üzerine rastgele yanlarında getirmiş oldukları askeri silahlarla ateş ederek 19 müşteki-mağduru yaraladıkları, yaralanan mağdurlardan 3 kişinin hayati tehlike geçirecek şekilde yaralandığının tespit edildiği, sanıkların eylemlerinin öldürmeye teşebbüs kapsamında değerlendirildiği, Türk halkının bir bütün olarak demokrasiye sahip çıkarak canı pahasına yasal meşru savunma hakkını kullanarak sokaklara çıkıp bir halk direnişini başlatmaları, halkın iradesi ile meşru yollardan iktidara gelmiş olan başta Cumhurbaşkanı, Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin Başbakanı, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı ve Üyeleri, bir kısım siyasi partilerin yetkililerinin darbeye karşı almış oldukları kesin tavır ve demokrasiye bağlılıklarının kesin biçimde ifade edip ilgilileri göreve davet etmeleri, FETÖ/PDY silahlı terör mensubu olmayan TSK'nin vatansever subay, astsubay, er ve erbaş personelinin etkin direnişleri, polis teşkilatının amir ve memurlarının canları pahasına darbenin bastırılması hususunda göstermiş oldukları çabalar, basın ve medyanın demokrasiye sahip çıkması ve kamuoyunu da bu yönde yönlendirmesi, darbe teşebbüsünü öğrenir öğrenmez adli görevlerini etkin ve süratli bir şekilde yerine getirerek suç işleyenler hakkında soruşturma sürecini başlatan Yargı mensupları, bir kısım kamu kurum ve kuruluşlarının görevlilerinin direnişleri ve etkin bir şekilde görevlerini yerine getirmeleri sonucu darbenin başarılı olamadığı, Sakarya'da gerçekleştirilmek istenen darbeye teşebbüs eyleminde amaçlanan neticenin gerçekleşmemesinin bu eyleme katılanların iradi ve gönüllü vazgeçmelerine değil, yukarıda sayılan etkenlere bağlı olduğundan TCK'nin 36. maddesinde düzenlenen gönüllü vazgeçmenin koşullarının gerçekleşmediği anlaşılmıştır.
15 Temmuz darbe girişimine ilişkin olarak Sakarya ilinde gerçekleşen olaylarla ilgili yukarıda izahı yapılan ve Yargıtay ilamında belirtilen kabul Mahkememizce de benimsenmiş olmakla birlikte; 15 Temmuz gecesi yaşanan olayların tespiti bakımından Çark Kışlası ve Sakarya Valiliği, Seymen Kışlası, Kandıra Kışlası ile Sakarya İl Jandarma Komutanlığına ilişkin ayrı ayrı değerlendirme yapılarak; sanıklar hakkında tespit edilen deliller aşağıda ayrı ayrı değerlendirilmiş ve sanıkların eylemleri ayrıca tartışılarak, hukuki durumları buna göre belirlenmiştir.
... Kandıra grubuna ilişkin yapılan değerlendirme; A.S., A.E., A.T., B.B., E.G., E.K., E.A., ..., H.B.D., K.O., M.A.A. (İ.), M.Ç., Ö.T., Ö.U., R.Ç., R.Ç., S.K., S.Y., S.G., S.G., S.A., V.T. ve Y.C. yönünden sanıkların eyleminin aynı nitelikte olması sebebiyle hukuki durumları birlikte değerlendirilmiştir.
Dosyada mevcut kamera kayıtları Heyetimizce incelendiğinde; 15/07/2016 tarihinde Kandıra Kışlası Dvr görüntüleri 1 Nolu Harddisk '…' nolu kamera görüntülerinde sanıkların Kandıra Kışla Komutanı Yarbay İ.Ö.'dan almış oldukları emir doğrultusunda 22:24:50'de 1 adet beyaz … marka aracın nizamiyenin sağ tarafından çıkış yaptığı, 22:25:25'te 4 adet ... marka aracın nizamiyenin sol tarafından konvoy halinde çıkış yaptıklarının görüldüğü; dosyada mevcut kamera görüntüleri ayrıntılı olarak incelendiğinde 4 adet ... aracın konvoy halinde yol boyunca hareket ettikleri, beyaz renkli … marka aracın ise ... marka araçlardan ayrı olarak Çark Kışlaya doğru hareket ettiğinin görüldüğü; 'Kandıra Darbe Teşebbüsü KGYS Görüntüleri' isimli CD içerisinde bulunan '... _ışıklar_izmit_istikameti' isimli videoda 4 adet ... marka aracın, videonun 04:30 dakikasında konvoy halinde hareketinin görüldüğü; 'Jnd_..._ Caddesi_Alay_nizamiye_girişi' kamera kaydı içeren video kaydının 03:13 dakikasında 4 adet ... aracın konvoy halinde hareketinin görüldüğü; '... _Işıklar_... _Cad.Geliş' video kaydının 04:20 dakikasında 4 adet ... aracın konvoy halinde hareketinin görüldüğü; '... _Cad._ ... _Işıklar_Yönü_... _Müdürlüğü önü' video kaydının 04:00 dakikasında 4 adet ... aracın konvoy halinde hareketinin görüldüğü; 1. Harddisk içerisinde bulunan '27_etiketli_hdd_2nolu_hdd+' dosyasında araç giriş çıkış video kaydı incelendiğinde, Çark Kışla Nizamiye önünü gören kamera görüntülerinde, Kandıra birliğinden yola çıkan ... marka araç konvoyundan ayrı olarak gelen beyaz renkli ... aracın 22:25:00'te Çark Kışla Nizamiyesine giriş yaptığı, 23:15:45'te 1 adet itfaiye aracının Çark Kışla Nizamiyesine giriş yaptığı, ardından 23:30:45'te 4 adet ... aracın sırayla konvoy halinde Kışlaya giriş yaptıklarının görüldüğü; '26_etiketli_hdd_1nolu_hdd+' dosyasında bulunan 'KANTİN ÖNÜ+' kamera kayıtları incelendiğinde nizamiyeye giren ... marka araçların 23:29:56'da görüldüğü, araçlarda bulunan askerlerden bazılarının araçlardan inip kantin önünde bekleyen askerlerle görüştüğü, bu sırada Kandıra birliğinden gelen askerlerin üzerilerinde kamuflaj ve hücum yeleği, ellerinde ise uzun namlulu silahların olduğunun görüldüğü, araçlarından inmiş askerlerin tekrardan araçlarına yönelip geri bindiği, araçların kantin önünde birkaç dakika bekledikten sonra bulunduğu yönden U dönüşü yaparak nizamiye çıkışına doğru hareket ettikleri, 23:35:37'de beyaz renkli ... aracın kantin önüne geldiğinin görüldüğü, aracın ön ve arka tarafına askerlerin bindiği, beyaz renkli ... aracın kantin önünde bulunan itfaiye aracıyla beraber nizamiye çıkışına doğru hareket ettiklerinin görüldüğü; Çark Kışla araç giriş çıkış kamera kayıtları incelendiğinde, nizamiye kapısından 23:37:48'de beyaz renkli ... aracın çıkış yapıp nizamiye girişinde diğer araçları beklediği, 23:38:10'da konvoy halinde önce 2 ... aracın daha sonra arkalarından itfaiye ve 1 adet ... aracın çıkış yaptığı, Kandıra Kışlasından gelen 1 adet ... aracın (sanık beyanlarından anlaşılacağı üzere arızalı olması sebebiyle) Çark Kışla Nizamiyesinde bırakıldığının görüldüğü; Çark Kışladan çıkan 3 adet ..., 1 adet beyaz renkli ..., 1 adet itfaiye aracının Sakarya Valiliğine doğru konvoy halinde hareket ettiklerinin görüldüğü; 1. Harddisk içerisinde bulunan 'Yazlık Kavşağı Yazlık Yönü' görüntülerinde 23:46:15'te en önde beyaz ..., arkasında 2 adet ..., 20 saniye sonra 23:46:35'te 1 adet itfaiye ve 1 adet ...ın geçişinin görüldüğü; 'Yazlık Kavşağı_Yazlık KİPA MOBESE' görüntüsünde 23:46:23'te en önde beyaz ..., arkasında 2 adet ..., 23:46:46'da 1 adet itfaiye ve arkasında 1 adet ... aracın geçişlerinin kameranın sol alt kısmından görüldüğü; 'KİPA MOBESE' kamera kaydından askeri konvoyun Sakarya Valiliğine giden caddeye doğru yöneldiğinin anlaşıldığı; araçların çıkış saati ile Valiliğe gidiş saatleri arasında dosyada bulunan MOBESE kamera görüntülerinde ayrıca yolların bulunduğu saat itibarıyla aşırı kalabalık olduğu, yollarda bulunan araçların dörtlülerini yakmış olarak seyir halinde olduklarının görüldüğü, kaldırımlarda ve yol kenarlarında ellerinde bayrak ile çok sayıda vatandaşın bir arada yürüdükleri, araçlardan vatandaşların Türk Bayrağını sallayarak konvoy halinde seyir halinde olduklarının görüldüğü, bazı araçların Türk Bayraklarını arabalarının tavanlarına ve ön kaputlarına astığının izlendiği, çakarları yanan çok sayıda polis devriye arabalarının ve motorsikletlerinin geçtiği, TOMA ve Çevik Kuvvete ait araçların Sakarya Valiliğine giden caddeye doğru geçişlerinin görüldüğü; Çark Kışla Nizamiye giriş çıkış kamerası tekrar incelendiğinde 01:10:40'ta 3 adet ... aracın konvoy halinde Çark Kışla Nizamiyesine giriş yaptığı, 01:15:10'da konvoyda bulunan itfaiye aracının da nizamiyeye giriş yaptığının görüldüğü, beyaz renkli ... marka aracın Çark Kışlaya geri girişinin kamera incelemesi sonucu görülemediği; 1. Harddisk içerisinde bulunan '26_etiketli_hdd_1nolu_hdd+' dosyasında bulunan 'OTOPARK+' içerisindeki kamera kayıtları incelendiğinde, 01:10:40'ta Çark Kışlaya giriş yapan 3 adet ... marka aracın otopark kamerasından konvoy halinde geçişinin 01:09:40'ta görüldüğü, Çark Kışla Nizamiye içerisinde Kandıra Kışlasından gelen birliğin, halkın Çark Kışla etrafını sarması ve tepki göstermesi nedeniyle kışladan ayrılamayıp beklemeye başladığı, sabaha kadar nizamiyede bekledikten sonra, sabah saatlerinde, Çark Kışla Nizamiye kamera kayıtları incelendiğinde polis ekiplerinin Çark Kışla etrafını ve nizamiye girişini kontrol altına aldıktan sonra 5 askerin sivil araçla, diğerlerinin ise Yarbay İ.Ö.'ın göndermiş olduğu sivil minibüs ile Çark Kışladan Kandıra Kışlasına geri döndükleri görülmüştür. Bu şekilde, Kandıra Birliğinin fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ederek askeri araç ve yanlarına almış oldukları suça konu harp silahları ile Valiliği ele geçirmiş askerlere destek amacıyla Valiliğe gittiklerinin anlaşıldığı, Valiliğe giderken yollarda halkın darbeye tepkisinin ve direnişinin mobese kamera kayıtlarından görüldüğü, Valiliğe giden askerlerin trafikteki araçlardan, yollarda ellerinde Türk Bayrağı olan vatandaşlardan ve yanlarında bulundurdukları iletişim cihazlarından darbe olduğunu bildiğine yönelik kuşku olmadığı, askeri konvoyun Valiliğe ulaşamadan 2 km gerideki ışıklarda vatandaşların ve polislerin direnişi karşısında ilerleyemeyip polis ve vatandaşların tepkisi nedeniyle geri dönmek zorunda kaldıkları, ellerinde olmayan sebeplerle Valilik yerleşkesine ulaşamadıkları, bu nedenlerle Valiliği ele geçirip kuşatan askerlere destek olmak amacıyla hareket ettiklerinin sabit olduğu anlaşılmıştır. ... bu beyanlardan açıkça anlaşılacağı üzere sanıkların darbe girişimine destek vermek amacıyla darbe girişimine ilişkin olayları organize eden U.C. tarafından çağrıldığının sabit olduğu, yine darbe girişimine ilişkin mesajın Kandıra Kışlasına da iletildiği; İ.Ö.'ın, U.C.'un talimatıyla sanıkları darbe girişimine destek vermek amacıyla Sakarya iline gitmek üzere yönlendirdiği anlaşılmıştır. ... buna göre sanıkların darbe bildirisinin okunduğu, darbe girişimine katılmak kastıyla yola çıkan ve Valiliği almak üzere hareket eden birliğin çıkış yaptığı Çark Kışlaya geldikleri, burada kısa bir süre kaldıkları, kışlaya ulaştıkları zaman dilimi, Ülkemizde ve Sakarya'da yaşanan olaylar, darbe girişimine karşı insanların yollara çıkması hususları göz önüne alındığında sanıkların darbe girişiminden haberdar oldukları kanaatine varıldığı, bir an için bu ana kadar haberlerinin olmadığı düşünülse bile alınan beyanlara göre rütbeli olan sanıkların kışlada U.C. ile bir araya geldikleri, yukarıda ayrıntılı izah edildiği şekilde darbe bildirisini tüm kışlalara ve Valiliğe giden rütbeli personele açıkça bildirmesine rağmen destek için Kandıra'dan gelen sanıklara bildirmemesinin zaman dilimi de göz önüne alındığında olayın akışına uygun düşmediği, ilk başta gizlilik içerisinde yürütülen girişimin belli bir saat sonrasında alenen ilgililere bildirilmeye başlandığı, kaldı ki sanıkların bu duruma ilişkin tutarsız ve çelişkili beyanlarda bulundukları, bu nedenle sanıkların darbe girişiminden haberdar oldukları ve buna göre eylemlerini gerçekleştirdikleri, U.C.'un talimatına uygun bir şekilde, Valilikte bulunan sanıklara destek vermek amacıyla Çark Kışla'dan yola çıktıkları kanaatine varılmıştır. ... hakkında FETÖ terör örgütü ile irtibatlı olduğuna dair delil bulunan ve Sakarya ilinde darbe teşebbüsüne ilişkin olayları organize eden U.C.'un, İ.Ö.'a veya B.B.'ya yahut başka bir şahsa 'Valiliği FETÖ mensupları ele geçirdi' diyerek aslında Valiliğe kendisinin göndermiş olduğu darbeci askerlere karşı koymak amacıyla Kandıra'dan gelen kafileyi göndermesinin akla ve mantığa uygun düşmediği, kaldı ki söz konusu birliğin toplumsal olayları önleme gibi bir görev ve sorumluluğunun da bulunmadığı, başta İ.Ö. ve B.B. olmak üzere Kandıra Kışlasına mensup sanıkların beyanlarının kendilerini suçtan kurtarmaya yönelik olduğu, darbe girişimine iştirak eden asker şahıslara destek vermek amacıyla Valilik binasına ulaşmak için yola çıktıklarının anlaşıldığı, sanıklara ateş etme emri dahi verildiği, yine bir kısım sanığın savunmalarında yolda seyir halinde iken iletişim kanallarından Türkiye çapında gerçekleşen olaylara ilişkin bilgi sahibi olduklarına dair beyanların bulunduğu, buna göre diğer sanıkların da B.B.'nın eylemlerine katıldıkları, toplumsal olayları önleme gibi bir görevleri bulunmayan ve bu durumun rütbeleri itibariyle farkında olan sanıkların son ana kadar birlikte hareket ettikleri, aradan geçen uzun zamana rağmen aksi yönde bir davranışlarının dosyaya yansımadığı görülmüştür. ... buna göre sanıkların, vatandaşların müdahalesi ve engellemesi nedeniyle Valilik binasına ulaşamadığının sabit olduğu, aksi yöndeki savunmaların doğru olmadığı anlaşılmıştır.
Sanıkların vatandaşın müdahalesi sonucu geri döndüklerinde kendi birliklerine gitmeyerek İ.G. ile birlikte Çark Kışlaya dönmelerinin de manidar bulunduğu, savunmalarında darbe girişimini Valiliğe yaklaştıklarında öğrendiklerini beyan eden ve U.C. ile İ.G.'u sorumlu tutan sanıkların böylesine vahim bir olayın akabinde sanki hiç bir şey olmamışcasına kendilerini suça sürükleyen İ.G. ile birlikte yine darbe girişimini organize eden ve kendilerini Valiliğe gönderen U.C.'un bulunduğu kışlaya geri döndükleri ve sabah saatlerine kadar burada bulundukları anlaşılmıştır.
Vatandaşın engel olması sonucunda Çark Kışlaya döndüklerinde, Kışla içerisindeki kamera kayıtlarından sanıklar arasında: ... şeklinde konuşmaların tespit edildiği, konuşma içeriklerinin sanıkların savunmalarının aksi yönde olduğu, darbe girişiminden ve olayın vehametinden haberdar olduklarının değerlendirildiği, Valiyi tutuklamaya gittikleri yönünde konuşmalar olduğu, yine ışıklarda kafilenin durdurulduğu esnada vatandaşla yaşanan olayların sanıkların savunmalarında anlattıkları gibi olmadığı, tam aksine konuşma içeriklerinin Mahkememizin tespitlerini destekler nitelikte olduğu kanaatine varılmıştır. ...
Tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde; sanıklar A.S.'nın Uzman Çavuş, A.E.'in Uzman Çavuş, A.T.'ın Uzman Çavuş, B.B.'nın Astsubay Kıdemli Başçavuş, E.G.'ın Uzman Çavuş, E.K.'nun Astsubay Kıdemli Üstçavuş, E.A.'ın Uzman Çavuş, ...'nun Uzman Çavuş, H.B.D.'nun Astsubay Başçavuş, K.O.'un Astsubay Üstçavuş, M.A.A. (İ.)'nın Astsubay Kıdemli Çavuş, M.Ç.'in Uzman Çavuş, Ö.T.'nin Uzman Çavuş, Ö.U.'ın Astsubay Kıdemli Başçavuş, R.Ç.'nın Uzman Çavuş, R.Ç.'nun Uzman Çavuş, sanık S.K.'ın Astsubay Çavuş, S.Y.'ın Uzman Çavuş, S.G.'in Uzman Çavuş, sanık S.G.'in Kıdemli Üstçavuş, S.A.'ın Uzman Çavuş, V.T.'in Astsubay Başçavuş ve Y.C.'un Uzman Çavuş rütbesiyle Kandıra Kışlasında görev yaptıkları, 15/07/2016 tarihinde kışlada nöbetçi olan Ü.Ö. ve birlik komutanı İ.Ö. tarafından çağrılmaları üzerine görevli oldukları Kandıra Kışlasına geldikleri, buradan hücum yeleği, silah ve mühimmat alarak U.C.'un talebi üzerine Sakarya Valiliğini ele geçirmeye giden askeri personele katılmak amacıyla Kandıra Kışlasından 4 adet Land marka personel taşıyıcı ile Çark Kışlaya doğru sanık B.B.'nın komutasında yola çıktıkları, Çark Kışlaya geldiklerinde U.C.'un yönlendirmesiyle Valilik Kampüsüne gitmek üzere hareket ettikleri, Valilik Kampüsünün nerede olduğunu bilmemeleri nedeniyle Çark Kışladan sanık İ.G.'un Kandıra Kışlası personeline kılavuzluk yapmak üzere U.C. tarafından görevlendirildiği, Valilik yakınında bulunan Karaman kavşağına geldiklerinde darbe teşebbüsünü engellemeye gelen halkın ve barikat kuran polislerin müdahale etmesi üzerine ilerleyemedikleri ve askeri aracı durdurup araçtan indikleri, vatandaşların müdahalesi üzerine Kışlaya geri dönmek zorunda kaldıklarının sabit olduğu anlaşılmakla, sanıkların kendilerini suçtan kurtarmaya yönelik beyanlarına itibar edilmemiştir.
Bu haliyle sanıklar ..., ..., ... yönünden, konumları, rütbeleri ve mesleki tecrübeleri itibariyle gelen emir mesaj muhtevasının açıkça suç teşkil etmesi nedeniyle yerine getirilmesinin cezai sorumluluk doğuracağını bilebilecek durumda olan sanıkların darbe girişiminden haberdar oldukları; bu anlamda sanıkların darbe girişiminden haberdar olmadıkları ve emir komuta zinciri kapsamında eylemlerini gerçekleştirdikleri yönündeki savunmalarına itibar edilemeyeceği cihetle, bu sanıklara ait eylemlerin, neticenin/somut zarar tehlikesinin gerçekleşmesini sağlayacak biçimde faillerle birlikte fiil üzerinde müşterek hakimiyet kurmasını temin edecek fonksiyonel bir mahiyet taşımadığı, bu kapsamda müsnet suç yönünden TCK'nin 37. maddesi kapsamında fail olarak sorumlu tutulmalarını gerektirmeyeceği, ancak suçun icrasına başlanmasından sonra katılma iradelerini açıkça ortaya koyan sanıkların hareketlerinin, zaman, nitelik ve yakın zarar tehlikesine yaptığı katkı itibariyle bütün olarak değerlendirildiğinde, eylemlerinin darbenin icrasını kolaylaştırmaya yönelik olduğu, bu nedenlerle adı geçen sanıkların darbe girişimi amacıyla Valilik binasını ele geçirmeye giden asker şahıslara destek vermek ve onlarla birlikte hareket etmek amacıyla yola çıkmalarına rağmen vatandaşların engellemesi ile Valilik binasına ulaşamadan kışlaya geri dönmek şeklinde sübutu kabul edilen eylemlerine uyan 5237 sayılı TCK’nın 309/1 ve 39/2-c maddeleri kapsamında Anayasal Düzeni Ortadan Kaldırmaya Teşebbüs Etme Suçuna Yardım Etme suçundan mahkumiyetlerine karar vermek gerekmiştir. ..." tespitlerinin yer aldığı görülmüştür.
Yukarıda yer verilen Ceza Mahkemesi kararındaki tespitler incelendiğinde; FETÖ/PDY silahlı terör örgütü tarafından 15/07/2016 tarihinde gerçekleştirilen darbe teşebbüsü kapsamında Sakarya ilinde Sakarya Valiliği Kampüsünün kuşatılarak Valilik binasının işgaline yönelik eylemlerde bulunulduğu, davacının da aralarında bulunduğu askeri personelin, darbenin icrasını kolaylaştırmaya yönelik olarak, darbe girişimi amacıyla Valilik binasını ele geçirmeye giden asker şahıslara destek vermek ve onlarla birlikte hareket etmek amacıyla yola çıkmalarına rağmen, Valilik yakınına geldiklerinde darbe teşebbüsünü engellemeye gelen halkın ve barikat kuran polis ekiplerinin müdahale etmesi üzerine ilerleyemedikleri ve vatandaşların müdahalesi üzerine Kışlaya geri dönmek zorunda kaldıkları ve anılan hususların davacının FETÖ/PDY ile irtibat ve iltisakının varlığına kanaat getirilmesine yeterli düzeyde tespitler olduğu anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun’un 49. maddesine uygun bulunan davalının temyiz isteminin kabulüne;
2. Dava konusu işlemin iptaline ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu ...Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ...Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesine gönderilmesine, 29/05/2024 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.

UYAP Entegrasyonu