WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DANIŞTAY 5. DAIRE

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2022/8883 E.  ,  2024/8095 K.
"İçtihat Metni"T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2022/8883
Karar No : 2024/8095

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Başkanlığı / ANKARA
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesinin .. tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davalı idare bünyesinde gelir uzmanı olarak görev yapmakta iken 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yapılan başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptaline karar verilmesi istenilmektedir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:.., K:… sayılı kararında; Mahkemelerince yapılan duruşmada, davacının, kurum içerisinde yıllarca cemaat mensubu olarak bilindiğini beyan ettiği, davacı hakkında düzenlenen personel bilgi dosyasında, davacının en son görev yaptığı birim tarafından FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile bağlantısı-ilişkisi olduğu yönünde değerlendirmenin bulunduğu, ... Ağır Ceza Mahkemesinin E:.., K:… sayılı kararıyla davacının ...@fiber ADSL hattı üzerinden ByLock programını kullandığı iddia edilmiş ise de hakkında yapılan yargılamada anılan programın davacının eşi H.T tarafından kullanıldığının tespit edildiği, kendi ifadelerinde üniversiteden mezun olduktan sonra örgüte ait Maltepe KPSS kursuna gittiğini beyan ettiği belirtilerek FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olma suçu için mahkumiyetine yeterli delil elde edilemediğinden beraatine karar verildiği, davacının durumunun değerlendirilmesinde, hükme esas alınabilecek nitelikte görülen OHAL Komisyon tespitleri dikkate alındığında, davacının FETÖ/PDY terör örgütü ile en az irtibat derecesinde bağının olduğu sonucuna varıldığından, başvurusunun reddine dair OHAL Komisyonu kararında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Öte yandan, davacının kamu görevinden çıkarılması suretiyle yapılan müdahalenin Anayasa ve uluslararası hukuk sınırlarında kalıp kalmadığı yönünden incelenmesinden, dava konusu işlemin ölçülü olduğu, uluslararası hukuktan doğan yükümlülükleri ihlal etmediği ve çekirdek haklara herhangi bir müdahalenin de olmadığı, davacının kamu görevinden çıkarılması suretiyle yapılan müdahalenin Anayasa ve uluslararası hukuk sınırları çerçevesinde kaldığı hususları bir arada değerlendirildiğinde dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine … Bölge İdare Mahkemesi …. İdare Dava Dairesinin .. tarih ve E:.., K:… sayılı kararında; UYAP kayıtlarının incelenmesinden, davacının "FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olma" suçundan hakkında başlatılan ceza soruşturması kapsamında yargılandığı ... Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile üzerine atılı suçu işlediği sabit olmadığı gerekçesiyle beraatine karar verildiğinin ve kararın kesinleştiğinin anlaşıldığı, dava konusu işlemde, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan ve İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğü'nden temin edilen bilgilere göre; davacının ...@fiber ADSL hattı üzerinden FETÖ/PDY mensuplarının örgüt içi iletişimde kullandıkları ByLock programını kendisinin kullandığının tespit edildiğinin belirtildiği, ancak, ... Ağır Ceza Mahkemesinde yapılan yargılamada, belirtilen hat üzerinden ByLock programının davacı tarafından değil aynı davada yargılanan eşi tarafından kullanıldığının tespit edildiği göz önüne alındığında dava konusu işlemde belirtilen ByLock tespitinin davacının aleyhine değerlendirilmesinin hukuken mümkün olmadığı, davacının kurumu tarafından Komisyona intikal ettirilen personel bilgi dosyasında; davacının, en son görev yaptığı birim tarafından FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile bağlantısı-ilişkisi olduğu yönünde değerlendirmenin bulunduğunun bildirildiğinin tespit edildiği, Dairelerince 30/12/2021 tarihli ara kararı ile davacının "son görev yaptığı birim tarafından FETÖ/PDY terör örgütü ile bağlantısı, ilişkisi olduğu yönünde" bulunduğu belirtilen değerlendirme ile dayanağı her türlü bilgi ve belgenin (soruşturma raporu, tanık ifadesi vb.) onaylı suretinin ve dava konusu işlemin dayanağı olan işlem dosyasının tüm ekleriyle birlikte onaylı bir örneğinin gönderilmesinin istenilmesine karar verilmesine rağmen, ara kararına cevaben gönderilen belgede, söz konusu kurum kanaatinin ilgili dönemde yapılan saha çalışmasından elde edilen bilgileri içerdiğinin belirtildiği, kurum kanaatini hukuken itibar edilebilir kılabilecek somut herhangi bir bilgi ve belge gönderilmediği, davacının üniversiteden mezun olduktan sonra örgüte müzahir Maltepe Dershanesine gittiğini beyan etmiş olmasının da davacının örgütle irtibatını veya iltisakını ortaya koymadığı, bu itibarla davacının FETÖ/PDY terör örgütü ile iltisak veya irtibatlı olduğuna kanaat getirilmesini sağlayacak herhangi bir bilgi ve belgenin ortaya konulamadığı anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılarak, istinaf başvurusunun kabulüne, Mahkeme kararının kaldırılmasına, dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından; davacının kamu görevinden çıkarılmasına yönelik tesis edilen işleme ilişkin yapılan itirazın reddine dair Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu kararında hukuka aykırılık bulunmadığı, Bölge İdare Mahkemesi tarafından verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğu belirtilerek bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından; hakkında yürütülen ceza yargılaması neticesinde beraatine karar verildiği, "iltisak ve irtibat" kavramlarının soyut olduğu, İdare Mahkemesince masumiyet karinesine aykırı karar verildiği, temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeyerek gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacı, davalı idare bünyesinde gelir uzmanı olarak görev yapmakta iken, 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararname eki listesinde ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılmıştır. Göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvuru, Komisyonun … tarih ve … sayılı işlemi ile reddedilmiştir.
Bunun üzerine, anılan işlemin iptaline karar verilmesi istemiyle temyizen incelenen dava açılmıştır.
Diğer yandan davacının, ceza yargılaması sonucunda ... Ağır Ceza Mahkemesinin .... tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile silahlı terör örgütüne üyelik suçundan, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK) 223/2-e maddesi uyarınca anılan suçu işlediğinin sabit olmadığı (delil yetersizliği) gerekçesiyle beraatine karar verilmiştir. Dairemizin karar verdiği tarih itibarıyla UYAP ortamında yapılan inceleme sonucu anılan beraat kararının 05/03/2021 tarihinde istinaf edilmeden kesinleştiği anlaşılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
Türkiye'de 15 Temmuz 2016 gecesi, kendilerini “Yurtta Sulh Konseyi” olarak isimlendiren bir grup Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) mensubu tarafından, demokratik biçimde halk tarafından göreve getirilen Türkiye Büyük Millet Meclisini (TBMM), Türkiye Cumhuriyeti Hükûmetini ve Cumhurbaşkanı'nı devirmek ve anayasal düzeni ortadan kaldırmak amacıyla darbe teşebbüsünde bulunulmuş, bu teşebbüs Türk Milleti tarafından akamete uğratılmıştır.
Anayasa'nın olay tarihinde yürürlükte bulunan 118. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca Milli Güvenlik Kurulu (MGK) tarafından 20/07/2016 tarihli toplantıda yapılan değerlendirmede, darbe teşebbüsünün TSK içindeki Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) mensupları tarafından başlatıldığı, bu örgütün kuruluş aşamasından itibaren etkisi altına aldığı eğitim kuruluşları, sivil toplum kuruluşları, medya kuruluşları, ticari kuruluşlar ve kamu görevlileri aracılığıyla Milleti ve Devleti kontrol altında tutmayı amaçladığı belirtilmiştir.
MGK'nın anılan toplantısında "demokrasinin, hukuk devleti ilkesinin, vatandaşların hak ve özgürlüklerinin korunmasına yönelik tedbirlerin etkin bir şekilde uygulanabilmesi amacıyla" Hükûmete olağanüstü hâl ilan edilmesi tavsiyesinde bulunulması hususu kararlaştırılmıştır. Cumhurbaşkanı başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu 20/07/2016 tarihinde, ülke genelinde 21/07/2016 Perşembe günü saat 01.00'den itibaren geçerli olmak üzere doksan gün süreyle olağanüstü hâl ilan edilmesine karar vermiştir. Anılan karar 21/07/2016 tarih ve 29777 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiş ve aynı gün TBMM tarafından onaylanmıştır.
01/09/2016 tarih ve 29818 sayılı (Mükerrer) Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 672 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Kamu Personeline İlişkin Alınan Tedbirlere Dair Kanun Hükmünde Kararname'nin ''Kamu Personellerine İlişkin Tedbirler'' başlıklı 2. maddesinde: ''(1) Terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca Devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti veya iltisakı yahut bunlarla irtibatı olan; a) Ekli (1) sayılı listede yer alan kişiler kamu görevinden, b) Ekli (2) sayılı listede yer alan kişiler Emniyet Genel Müdürlüğü teşkilatından, c) Ekli (3) sayılı listede yer alan kişiler Jandarma Genel Komutanlığı teşkilatından, ç) Ekli (4) sayılı listede yer alan kişiler Sahil Güvenlik Komutanlığı teşkilatından, başka hiçbir işleme gerek kalmaksızın çıkarılmıştır. Bu kişilere ayrıca herhangi bir tebligat yapılmaz. Haklarında ayrıca özel kanun hükümlerine göre işlem tesis edilir.'' hükmüne yer verilmiştir.
Bununla birlikte, 672 sayılı KHK uyarınca davacı hakkında terör örgütüne üyelik ve mensubiyeti olmasa da bu terör örgütü ile iltisaklı veya irtibatlı olması nedeniyle meslekten çıkarılmasına yönelik olağanüstü idari tedbirin uygulanabilmesi karşısında, davacının terör örgütüne üyelik suçundan beraat etmiş olmasının, FETÖ/PDY ile iltisak ve irtibatının bulunup bulunmadığı yönünden farklı bir değerlendirme yapılmasına hukuki engel oluşturmayacağı gibi Dairemiz tarafından yapılacak idari yargılama yönünden bağlayıcılığı da bulunmamaktadır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
FETÖ tarafından Devleti ele geçirme ve yeni bir düzen kurma yönündeki örgütsel amaçlarına ulaşmak için mensuplarının evliliklerinin ve aile yaşamlarının örgüt menfaatlerine hizmet edecek şekilde düzenlenmesi yönünde faaliyetlerde bulunulmuştur. Bu kapsamda katalog evliliği olarak adlandırılan yöntemle örgüt mensuplarının örgüt dışından kişilerle evlenmeleri yasaklanmış ve kendi aralarındaki evlenmeleri de örgütün yönlendirmesi ile gerçekleştirilmiştir. Bu suretle şüpheye yer bırakılmayacak şekilde örgüte sadakatin sağlanması amaçlanmış ve örgüt mensuplarının örgüt dışından kişilerle evlenmelerinin engellenmesi için telkin, baskı, dışlama veya tehdit gibi yöntemlere başvurulmuştur. Örgütün evlilikle ilgili anılan uygulamaları kapsamında evlendirme sorumlusu olarak belirlenen kişiler ile bunlara yardımcı olan örgüt mensupları aracılığıyla katalog evlilikler gerçekleştirilmiş, bu evliliklerin genellikle meslektaşlar arasında gerçekleştirilmesine özen gösterilmiş, eşlerin ikamet edeceği yere örgüt tarafından karar verilmesi, örgüt lideri Fetullah Gülen'den evlilik sonrası doğan çocuklara isim koymasının istenmesi, çocukların eğitimi ile ilgilenilmesi gibi uygulamalara başvurulmuş, örgütün sohbet toplantılarına veya gruplarına eşlerle birlikte katılım sağlanmasına önem verilmiş, bu toplantıların erkek ve bayanlar için ayrı ayrı gruplarda/odalarda gerçekleştirilmesi ve eşlerden her birinin bu gruplardan birinin sorumlusu olması gibi uygulamalara gidilmiş, ByLock uygulamasının kimi durumlarda eşin telefonuna yüklenmesi yöntemi izlenmiş ve örgütten alınan talimatlar doğrultusunda izlenen her türlü tutum ve davranış ile gerçekleştirilen faaliyete eşin de katılımına önem verilmiştir.
Nitekim Dairemizde derdest olan dava dosyalarında, FETÖ'nün örgütsel amaçlarına ulaşmak için evlilik müessesesi ve aile yaşamı ile ilgili olarak kullandığı yöntemlere ilişkin yukarıda belirtilen tespitleri destekler mahiyette aşağıdaki beyanların yer aldığı görülmüştür:
Dairemizin E:2017/6996, K:2020/3153 sayılı dosyası kapsamında bulunan, yargı mensubu olarak görev yapmış olan E.S. isimli şahsın Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Memur Suçları Soruşturma Bürosunca … numaralı soruşturma kapsamında alınan ifadesine ilişkin 13/12/2016 tarihli şüpheli ek sorgulama tutanağı: "...Fethullah Gülen cemaati içerisinde, cemaat mensuplarının birbirleri ile evlenmelerini sağlamak amacıyla sorumlu kişiler sorumlu oldukları kişilerin CV'leri denilen doğum yeri, mesleği, doğum tarihi, boyu, kilosu vb. özellikleri ile vesikalık fotoğraflarını alırlar, daha sonra bunları erkek veya kadın gruplarında uygun gördükleri kişilere gösterirler, birbirlerini beğenenler olursa evlenmelerini sağlarlar. Ben hakim adayı iken CV'mi ve vesikalık fotoğrafımı evlilik hususlarında bizim dönemden sorumlu olan o dönemde Yargıtay tetkik hakimliği yapan A.Ö.'nün eşine verdim. Fethullah Gülen cemaati mensubu olup katalog evliliği yaptığını bildiğim kişiler şunlardır: ... Bunların haricinde eşlerinin kim olduğunu bilmediğim ancak cemaat evliliği yaptıklarını bildiğim kişiler; ...'dir. Bu kişiler, gerek adaylıkları gerekse adaylık sınavına hazırlık dönemlerinde Fethullah Gülen cemaati mensubu evlerde kalmışlardır, bu nedenle cemaat tarafından uygulanan sistemle katalog evliliği yapmışlardır diye biliyorum..."
Dairemizin E:2017/4780 sayısına kayıtlı dosyası kapsamında bulunan, yargı mensubu olarak görev yapmış olan F.M. isimli şahsa ilişkin Trabzon Cumhuriyet Başsavcılığının … sayılı soruşturması kapsamında düzenlenen 21/10/2016 tarihli şüpheli sorgulama tutanağı: "...Daha önce üzerime atılı suçla ilgili ifade vermiş isem de; şuan huzurunuzda etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak amaçlı tüm bildiklerimi tekrar anlatacağım...Evlilik ve fotoğrafların alınması konusunda ise; genel bakış cemaatten olan bayanların dışarıdan kimseyle evlenmemesi yönündeydi. Çünkü bayan dışarıdan birisiyle evlenirse kayıp edilirdi. Bu konuda erkekler daha itikatlı olarak adlandırılırdı. Bizim dönemin sonlarına doğru daha önce cemaat içerisindeki bayan hakimin erkek meslektaşı ile evlenmesi istenirdi. Sonradan ise benim yaptığım gibi askeri hakimlerle evlilikler yaşandı. Hatta akademide iken cemaatin biriyle görüştürmesi üzerine askeri hakim ile görüşen hakim adayları vardı. ... Normal yaşantımızda dışarıdan bir kişi ile tanışma mümkün olduğundan öncesinden icazet alınırdı. Öncelikle teklifle gelen kişinin cemaatin içinden mi dışından mı olduğu sordurulurdu. Cemaatten değilse doğrudan teklifi reddedilirdi. Cemaat içinden ise durumu araştırılır bir müddet bekletilir sonra ise olumlu ya da olumsuz icazet verilirdi. Bu anlattığım kişilerin kendi sosyal yaşantısında temas ettiği ilişkilerinden olan kişiler için geçerliydi.... Biz devre ve taşra olarak iki gruba ayrılırdık. Devre grubumuz yukarıda saydığım 18 kişilik staj grubu idi. Atandıktan sonra devre ortadan kalkardı. Taşra grubu olarak devam etti. Ancak bu 18 kişi aynı kaldı ve 3 taşra grubuna bölündü. Benim taşra grubumda Ö.Ö., S.A., H.T., E.A., T.S. ve ben vardık. Mesela bizim taşra grubumuzun temsilcisi Ö.Ö.'ydü. Diğerinin ki Ş.A. ve E.A.'ydı. 6+6+5 kişi yani 17 kişi grubu oluştururdu. 18 Kişi olan M.B. ise bu 3 grubun da üstü idi. Yani M. Ankara'da tetkik hakimi olduğundan üstünden aldığı talimatları altındaki 3 taşra grubu sorumlusuna ya cemaatin Ankara'da ki bir evinde ya da kendi evinde iletirdi. Her sorumlu da kendi grubuna bildirmek üzere toplanırdık. ... Taşra grupları içerisindeki toplantı günü kürsüdeki hakimlerin müsaitlik durumuna göre ayarlanırdı. Mesela bizim grup ilk kez H.T.'nin görev yaptığı Mersin Erdemli'de gerçekleşti. Sonraki görüşme T.Ç.'nin görev yaptığı Hatay Altınözü ilçesinde gerçekleşti. En sonuncu görüşme ise Ö.Ö.'nün görev yeri Çanakkale Gelibolu ilçesinde ... gerçekleşti. Uçakla görev yaptığım Bursa ilinden Adana'ya gidiyordum. Oradan diğer arkadaşlar ile buluşup gideceğimiz yere beraber gidiyorduk. Bir kez M.A.Ç.'nin sürdüğü araç ile bir kez de Y.Y.'nin götürdüğü araç ile gittim. M.A., T.'nin eşi idi. Y. ise S.'nin eşiydi. Onlarda cemaattendi. Biz bir odada görüşürken onlarda diğer odada muhabbet ediyorlardı. Aynı anda onlarında görüşmesi olduğunu düşünmüyorum. Çünkü iki kişi yeterli bir sayı değildi.... S.Ç. Elazığ'da görev yapan ve O.K.'nın devresi olan bir askeri hakimdi. Ö. ile O. görüşeceklerinden Gelibolu'da görev yapan O. Elazığ'a devresi S.'nin evine gelirdi. S.'nin evinde buluştukları için onunda bekar olduğunu görerek onu bana tavsiye ettiler. İlk başta istemedim. S.Ç. ile cemaatin askeri hakim kanadındandı. Tanışmadan bunu biliyordum. Oda bende tanışmadan yukarıda bahsettiğim şekilde üstlerimizden icazet almak için bir süre bekledik.... O sırada icazet geldi. Bana bu haberi o dönem Mustafa Kemalpaşa'da görev yapan A.Ş. bana iletti. A.Ş.'yi bölge grubundan olduğu için tanıdım. Bu grubun içeriği yakındaki ilçelerden cemaatten olan hakim savcılardan oluşurdu. Yenişehir, İnegöl ve Mustafa Kemalpaşa bir bölgeydi. Yenişehir'den tek bendim. İnegöl'den B.Z. ve eşi E.Z., F.Y. vardı. Mustafa Kemalpaşa'dan ise A.Ş., (eşi ev hanımıydı) Mustafa Kemalpaşa'dan bir hakim savcı çift daha vardı. Hakimin ismi H.P. idi. Savcı beyin ismi E.P.'dir. Yaklaşık 5-6 kez bölge toplantısı yapıldı. Bu toplantıda erkekler ve kadınlar ayrı odalarda bulunurdu. 2 ya da 3 toplantıya İstanbul'dan karı koca olan sivil kimlikli abla abi gelirdi. Onlar sohbetler yapardı. Genelde abiler gündemi belirlerdi. Gündemde siyasi konular konuşulmazdı. 17-25 aralık olaylarından sonra bize haber izlememiz, medya takip etmememiz telkin edildi. S.Ç. ile görüşmemiz sonucu evlilik kararı aldık. 2014 yılı temmuz ayında görüşmeye başladık. Cemaat içerisinde evlilik görüşmelerinin uzun sürmesi hoş görünmezdi. O yüzden genelde evlilikler kısa sürede oluşur. 2015 yılı Mayıs ayında evlendim... 2015 yılı temmuzunda Elazığ'a gittiğimde eşimin bekar evine yerleştim. Eşim S.Ç.'nin bağlı olduğu bir abinin evine birlikte gittik. Abdullahpaşa semtinde karı koca doktor olan cemaatten kişilerin eviydi. Bu abi S. ve bana evlilik ile ilgili sohbette bulundu. Bu görüşmede abi bana hitaben 'Abla senden bir fedakarlık bekliyoruz, evi ilçede değil il merkezinde tutun, gidiş geliş bir şekilde ayarlanır.' diyerek il merkezinde ev açmamızı söyledi. Hatta semt için tavsiyede bulundular. Bana zor geleceğini onlara da söyledim ancak kabul ettiremedim. Eşim S. de hiç üstelemedi. Abinin her dediğini kabul etti. ... Herhangi bir cemaat saiki olmaksızın eşimle şiddetli geçimsizlik yaşadık. 2016 yılı ocağında boşandık... Yenişehir ilçesinde görevli iken gittiğim bölge toplantısında B.Z.'nin evinde toplandığımız gün bana 2014 yılı yazında ByLock adlı sistem yüklendi. Yüklenen programı nasıl açılıp kullanıldığını B.Z. gösterdi...."
Dairemizin E:2017/9362, K:2020/5777 sayılı dosyasında davacı konumunda bulunan, yargı mensubu olarak görev yapmış olan F.Ö. isimli şahsa ilişkin etkin pişmanlık hükümleri kapsamında Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünce düzenlenen 23/03/2018 tarihli şüpheli ifade tutanağı: “…Staj döneminde yap[ı] adına herhangi bir sorumluluk almadım. Bu süreçte kendime ait ev tuttum. Bu süreçten önce eşim olan D.B.Ö. ile staj döneminde tanışıklığımız vardı. Kendisinin hal ve tavırları aynı düşüncede olmam sebebiyle birbirimize karşı bir ilgimiz olmuştu. Ancak yapının bu tarz şeylere karşı olması sebebiyle ben eşimle ilgili hususu Ş.M.A.’ya ilettim. O da bana bu konuda ısrarcı olmamamız gerektiğini söyledi. Bende Ş.M.A.’ya karşı çıktım. Daha sonra beni daha öncesinde tanımadığım evlendirme sorumlusu olduğunu öğrendiğim … KOD ADLI ŞAHSIN evinde eşimle görüşmem istendi. Bende eşim olan D.B.Ö. İLE ... KOD ADLI ŞAHSIN Urhankentte lojmandaki evine gittik. Bu görüşme formalite tarzında bir görüşme oldu. Zaten ben eşimi daha öncesinde tanıyordum. Görüşmemiz bu şekilde sonlandı. Daha sonra ben eşimle görüşmelerimize devam ettik ve ... tarihinde eşimle evlendim…Ben ve eşim idari hakim olarak meslek dönemimizde beyanım üzerine sohbetlere ara ara gitmeye devam ettik....”
Dairemizin E:2017/8719, K:2020/5772 sayılı dosyası kapsamında bulunan, yargı mensubu olarak görev yapmış olan G.G. isimli şahsın Ordu Cumhuriyet Başsavcılığının … sayılı soruşturması kapsamında alınan ifadesine ilişkin 15/10/2016 tarihli şüpheli sorgulama tutanağı: “...FETÖ yapılanmasıyla ilgili yaşadıklarımı ve bildiklerimi tüm samimiyetimle açıklamak, anlatmak ve üzerime atılı suçlamayla ilgili etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istiyorum.... İzdivaç için daha çok yapı içinde bulunan ve özellikle hakim savcılar arasında aynı dönemde olan kişileri birbirine yönlendiriyorlardı. Yapı dışından evliliğe çok sıcak bakılmıyordu. Bunun da gerekçesini yapıdan programlara, toplantılara, sohbetlere ya da sohbetlere katılımın sağlanmayacağını yada verilen görevlerin layikiyle yerine getirilmesine engel olacağını belirterek açıklıyorlardı…”
Dairemizin E:2017/4780 sayısına kayıtlı dosyası kapsamında bulunan, yargı mensubu olarak görev yapmış olan D.T. isimli şahsa ilişkin Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar Soruşturma Bürosunun … sayılı soruşturması kapsamında düzenlenen 02/05/2017 tarihli şüpheli sorgulama tutanağı: “…Adaylık döneminde en önemli husus ve yapının ilgilendiği konu yapıya mensup ve meslektaşlar içinden evlilik yapma hususudur…. bu toplantı esnasında Cenk isimli kişi bana bir erkek fotoğrafı göstererek bu kişiyle evlenme maksatlı olarak Rizede görüşmem gerektiğini söyledi. Ben de denilen tarihte belirtilen yere gittim ve meslekten olduğunu öğrendiğim bir erkekle görüştüm ancak bu kişinin kim olduğunu bilmiyorum çünkü bu görüşmeler esnasında isimler karşılıklı olarak söylenmemektedir. Bu görüşmememizin neticesini bizden sorumlu olan ... kod adını kullanan kişiye anlattığım esnada yapılan bu hareketin hoş olmadığını, evlilik gibi mahrem bir konunun sulandırıldığını ve bu hususta Allah rızasının gözetilmediğini ve tek amacın yapı mensuplarını kendi aralarında evlendirerek yapıya sadık kalmalarını sağlamak olduğunu söyleyerek kızdım. Kendisine, bu yapı içerisinden evlenmek istemediğimi, gerekirse yapı dışından birisiyle evlenebileceğimi ve ne yapmak istediklerinin belli olmadığını söyleyerek yanından ayrıldım. Bu yaşanan olaydan kısa bir süre sonra 17-25 Aralık olayları olunca bu yapının devlete karşı örgütlenme içerisinde olduğunu anladım ve yapıyla ilişkimi tamamen kestim. 2013 Eylül ayından bugüne kadar bu yapıdan hiç kimseyle görüşmemekteyim ancak bugüne kadar beni tekrar yapının içerisine çekmek isteyenler ve bu maksatla görüşme talebi olanlar oldu. Nitekim 2014 yılının Şubat ayında o dönem itibari ile Çağlayan Adliyesi adalet komisyonunda Zabıt Katibi olarak çalışan ve bu yapıyla hiçbir alakası olmayan Y.T. ile arkadaş olarak görüşmeye başladım bunun örgüt tarafından duyulması üzerine ... kod adlı yukarıda bahsettiğim kişi benim Borçka da ki evime gelerek bir nevi beni tehdit etmek suretiyle Y.'den ayrılmamı ve onlara ihanet ettiğimi söyledi. Bende kendisine bu kişi ile evleneceğimi ve bu yapı içerisinde kalmak istemediğimi açık ve net şekilde söyledim. Oda bana bu arkadaşlığımdan Ankara da ki abinin haberi olmadığını duyunca benim için kötü olacağını ve halen vakit varken tekrar yapı içerisine dönebileceğimi belirtti ancak ben tüm bu telkinlere rağmen yapıdan ayrıldığımı ve benim peşimi bırakmalarını kendisine izah ettim ve o tarihten bu yana da örgütün yapmış olduğu hiçbir organizasyona katılmadım hatta yapı içerisinde bulunan arkadaşlar tarafından da bu nedenle dışlandım.”
Dairemizin E:2019/5555 sayısına kayıtlı dosyası kapsamında bulunan, yargı mensubu olarak görev yapmış olan Ö.Y. isimli şahsın …. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılandığı E:… sayılı davanın 10/10/2017 tarihinde yapılan 1. celsesine ilişkin duruşma tutanağında yer alan savunması: “… örgütün üniversite evlerinde 2007 yılından itibaren kalmaya başladım.... ilk yıl yerleştiğim evin sorumlusu A.E. isimli kişiydi.... kendisi fakülteden mezun olduktan sonra çalışma evlerinde hakimlik sınavlarına hazırlanmış ve ... [adli] yargı hakimlik sınavını kazanarak 12. Dönem hakimi olarak mesleğe giriş yapmıştı sınavı kazandığı hazırlık döneminde olsun staj döneminde olsun benden yaşça büyük olduğu için yol gösterici bilgiler verirdi her zaman cemaat içerisinde eleştirel ve sorgulayıcı yaklaşımı olan birisi idi o döenmde de Ankarada staj yapmayı kabul etmediği ve cemaatin içindin birisiyle evlenmeyi kabul etmediği için byük sorunlar yaşamıştı... yine bu dönemde cemaatle ilgisi olmayan liseden tanıdığım bir kızla görüşmeye başladım. İlişkimiz belli bir aşama katetmişti durumu bizden sorumlu olan A.Ş.’la görüştüm. O da bunu kendisinin üstü olan K. abiyle (bu kişi ceza ve tutukevleri genel müdürlüğünde tetkik hakim idi.) paylaşacağını söyledi. Sonraki dönemde yaklaşık 3-4 ay devamlı olarak görüştüğüm kişinin cemaatten olmamasının uygun birşey olmadığı bu kişiden ayrılmam gerektiğini söylediler. Bende belli bir yerde artık baskılara dayanamayıp ilişkimi sonlandırmak zorunda kaldım….”
Dairemizin E:2017/4780 sayısına kayıtlı dosyası kapsamında bulunan, yargı mensubu olarak görev yapmış olan S.B. isimli şahsa ilişkin Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 23/03/2017 tarihli şüpheli sorgulama tutanağı: “…Staj döneminde bize 10 kişilik bir toplantı yapıldı. Toplantıda bize örgütün evlendirme işine bakan Raportör tetkik Hakimi ve Bakanlık Tetkik Hakimi İ.S. vardı. İ.S. evlendirme sorumlusu idi. Bu kişiler bizi her konuda manevi olarak baskı altına alıp örgüt liderinin peygamberimizi rüyasında gördüğünü, her konuyu istişare ettiğini söyleyerek bizim de istişareye uymamızı, evliliğimizi istişare doğrultusunda yapmamamızı [yapmamızı] zorunlu kıldılar. Örgüt dışında birisiyle evlenirseniz günahkar olursunuz, yoldan çıkarsınız, bizden uzaklaşırsınız veya biz sizi uzaklaştırırız diyorlardı. Örgüt içi evlilik en önemli husustu. Doğan çocukların ismini onlar koymak istiyordu ve çocukların eğitimini de kendileri üstleniyordu. Üst Yargıtay üyelerinin dahi çocuklarına bakıcı ve eğitici olarak bu örgütün sorumlularının baktığını duydum. Bu örgüt içerisinde olan kişiler kendi çocuklarını da 6. Sınıftan sonra bu evlere düzenli olarak gönderip eğitim aldırırlardı. Burada örgütü tanıtır ve eğitim aldırırlardı. … 2014 yılında halen eşim olan A.B. ile tanıştım. Tanışmamız ailemin vasıtası ile oldu. Eşim araştırılabilir. Örgüt ile hiç bağlantısı yoktur. Bizim buluşmamızı örgütün yönlendirmesi ile değil, aykırı bir şekilde oldu. Kız arkadaşım örgüt dışından olunca örgüt bana baskı uyguladı….”
Dairemizin E:2017/6614, K:2020/5792 sayılı dosyası kapsamında bulunan, yargı mensubu olarak görev yapmış olan M.Ö. isimli şahsın İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen … sayılı soruşturma kapsamında alınan ifadesine ilişkin 07/05/2017 tarihli şüpheli sorgulama tutanağı: “…adaylık dönemi içerisinde evlenmek için kriterlerimizi sorup adayın özelliklerini belirlememizi istediler. Benim kız arkadaşım olduğunu başlangıçta söyleyemedim. Ben de kriterlerimi belirttim. Yaklaşık 15 günde bir bu şekilde Ömer kod isimli şahısla kaldığımız evde toplantı yapıyorduk. Kendisi beni Yargıtayda Tetkik hakimliği yapan M.F. isimli şahsa gönderdi. Ben onun dairesine gittim. Bana bir fotoğraf gösterdi. Ben beğenmediğimi söyledim. Bana bozuldu. Daha sonraki dönemde H.B.'nin evinde toplandığımızda ben kız arkadaşımın olduğunu söyledim. Ömer kod isimli şahıs benden kız arkadaşımın ismini ve TC kimlik numarasını sordu. Bir araştıralım dedi. Bir sonraki görüşmemizde kız arkadaşımın benim için uygun olmadığını söylediler. Ben ısrar ettim. Hatta örgütten ayrılmayı da göze aldım ancak kendilerine söylemedim. Daha sonraki görüşmemizde kız arkadaşımla evlenmekte ısrar ettiğimi söyleyince de evlenmemi kabul etti. Ancak benimle aralarına mesafe koyduklarını da anladım. Çünkü benimle artık fazla birşey paylaşmamaya başladılar ve H.B.'nin bizim üzerimizde fazla etkili olmadığını düşündüklerinden S.A. isimli şahsı bizim eve yerleştirdiler. Daha sonraki süreçte K.A. örgütün katalog evlilik dediğimiz yöntemiyle evlendirildi. M.E. ise eş adayını kendisi bulmuştur. Ben 4-5 ay kadar sonra şimdiki eşim ile evlendim...”
Dairemizin E:2017/2132, K:2020/4611 sayılı dosyası kapsamında bulunan, yargı mensubu olarak görev yapmış olan H.Z. isimli şahsın Samsun Cumhuriyet Başsavcılığınca … numaralı soruşturma kapsamında alınan ifadesine ilişkin 25/10/2016 tarihli şüpheli sorgulama tutanağı: “…Okulu bitirmeye yakın Iğdır’lı olduğunu bildiğim A. isimli kısa boylu o dönem cemaate ait kolejlerin birinde öğretmenlik yapan bir kişi beni mülakata çağırdı. Bende mülakata gittim. Bana ne yapmak istediğimi sordu. Bende hakimlik yapmayı düşündüğümü söyledim. Bana evlenme hakkındaki düşüncelerimi sordu. Bende şuanki eşim olan A. ile liseden beri arkadaş olduğumu ve o onunla evleneceğimi söyledim. Bunun üzerine A. bizimle devam etmek istiyorsan, ancak bizim belirlediğimiz kişiyle evlenmek gerekir dedi, bende bunu kabul etmedim ve cemaatin evinden ayrıldım…Hakimlik imtihanına girdim ve kazandım….Eşimde üniversiteyi bitirmişti ve Kahramanmaraş komisyonunda katiplik imtihanına girdi. 2 sefer girmesine rağmen alınmadı. Ben bu hususun cemaatin bana karşı bir tavrı olarak almadıklarını düşünüyorum....”
Dairemizin E:2017/3909, K:2020/4579 sayılı dosyasında davacı konumunda bulunan ve yargı mensubu olarak görev yapmış olan E.K. isimli şahsın Tokat Cumhuriyet Başsavcılığınca … numaralı soruşturma kapsamında alınan ifadesine ilişkin 03/12/2017 tarihli şüpheli ifade tutanağı: “…18 Eylül 2013’te eş birleştirmesiyle Cumhuriyet Savcısı olarak Kastamonu merkezde göreve başladım. Bu süreçte Sinop’ta görev yapan ve 13. dönem olan H.İ.K. isimli kişi eşimin numarasından bizi arayarak Sinop’a gelmemizi söyledi, ancak yoğun olduğumuzu söylememize rağmen, görüşmemizin önemli olduğunu ve gelmemiz gerektiği yönünde ısrar etti ve gelirken de Boyabat’ta görev yapan Ağır Ceza üyesi olan S.A. isimli şahsı da almamızı söylemişti. Bunun üzerine ben de eşimle birlikte Sinop iline giderken S.A.’yı da Sinop ili Boyabat ilçesinden alarak Sinop merkeze gittim. Burada H.İ.K.’nin Sinop’taki evine gittik…. Bu evde beraber kahvaltı yaptık. Bayanlar ayrı, erkekler ayrı bir odada idi. ... KOD ADLI H.C. bu evde bize sohbet verdi, dini bilgiler ve cevşen okudu, eşi olan ... KOD ADLI R.C. de muhtemelen aynı şekilde bayanlara sohbet verdi. Yapı içerisinde bayanlardan ayrı, erkeklerden ayrı ilgilenen bir sivil abi yoktu. Sivil abinin eşi bayanlara, abi de erkeklere sohbet yapardı. Yapı içerisinde erkeğin sorumlu olduğu grubun bayanlarından da erkeğin eşi sorumlu idi. ... KOD ADLI H.C.’nin Sinop’ta yapmış olduğu sohbetlere bir kez katıldım. Bu sohbette kurban bayramı da yaklaştığından Kurban parasını yapıya vermek isteyenlerin kurban paralarını alabileceğini söyledi. Ben de babamın hayrına 500 TL kurban yardımında bulundum, sohbet sonrasında da izin kullanmak için memleketimize döndük. Sonrasında ileri bir tarihte bizimle o bölgede ilgilenen ... KOD ADLI H.C. ve H.İ.K. yeni evlendiğim için Kastamonu’da evimize geldiler. Kastamonu’ya geldiklerinde ... KOD ADLI H.C. sohbet esnasında ‘sohbetimizde Kastamonu’da aramızda görüşmek için yeterli sayının olduğunu, Sinop’a gidip gelmenin uzak olduğunu, Sinop’taki ekiple Samsun’da görüşeceğini Kastamonu’da bulunan bizle de ayrıca görüşeceğini, sohbetin benim evimde yapılacağını, evimde sohbet yapacak kişileri ağırlayacağımı’ söyledi. Bu sohbetlerin bizim evde yapılmasının gerekçesi, Kastamonu’da ... KOD ADLI H.C.’nin görüşeceği diğer hakim ve savcıların bekar olması ve toplantıya katılacak diğer kişilerin Kastamonu Merkez yerine ilçelerde görev yapmasıdır. Normalde ben burada grup sorumlusu değildim. Normal şartlarda atanmadan önce gruplar ve grup sorumluları belirlenmişti. Sinop’un uzak olması ve Kastamonu’dan Sinop iline gidecek sayının fazla olması nedeniyle böyle bir karar alındı. Ayrıca ... KOD ADLI H.C. Kastamonu’da iki haftada bir program yapmamızı söyledi. Ben de bunun üzerine A.Ç.’yi evime çağırdım. Bu şahısla bir kere Kur’an-ı Kerim, risale okuduk. Daha sonra evimize Ankara’dan ... KOD ADLI H.C. ve eşi ... KOD ADLI R.C. geldi. İlk geldiğinde M.A.A. isimli şahsın da bizim gruba dahil olduğunu söyledi ve bu şahsı da iki haftada bir A.Ç. ile birlikte eve çağırmamızı ve program yapmamızı istedi. Bu şekilde ... KOD ADLI H.C. ve eşi ... KOD ADLI R.C. genelde ayda bir olmak üzere (bazen iki ayı bulduğu olmuştur.) benim evde program yapıyorduk. Bu programlarda biz erkekler olarak kendi aramızda Kur’an-ı Kerim ve dini kitaplar okurduk. ... KOD ADLI H.C. bize namaz kıldırırdı. Bazen de Fetullah GÜLEN’in videolarını bize kendi tabletinden izletirdi. 3-4 saat kaldıktan sonra giderdi. Yapı içerisinde bekarlardan % 15, evlilerden % 10 himmet alınma kuralı olduğu için ... KOD ADLI H.C.’ye maaşımın yüzde 10 unu himmet olarak bu şahsa 2014 yılı Ağustos ayından sonra vermeye başladım. Öncesinde düğün yapmam nedeniyle borcum olması ve aile yardım yapmam nedeniyle himmet vermedim… Biz bu şekilde ... KOD ADLI H.C.’nin kontrolünde 2015 yılının TEMMUZ ayı sonuna kadar bu toplantılara devam ettik. Bu toplantıların bir tanesi dışında tamamı benim evde yapıldı….”
Dairemizin E:2017/8435, K:2020/5612 sayılı dosyası kapsamında bulunan, yargı mensubu olarak görev yapmış olan K.K. isimli şahsın Tokat Cumhuriyet Başsavcılığınca … numaralı soruşturma kapsamında alınan ifadesine ilişkin 12/04/2018 tarihli şüpheli ifade tutanağı: "...Ben bana sormuş olduğunuz şekilde T1-T2-T3-T4-T5-A1-A2 şeklindeki adlandırmadan bilgi sahibi değilim. Ben sadece yukarıda bahsetmiş olduğum aynı dönemde yer alan kişilerin oluşturduğu grupçu olayını biliyorum. Biz mesleğe atandıktan sonra eşimle M.Y. telefonla irtibata geçti. ...M.Y. bizim grubun sorumlusuydu. Bu grupta ben, eşim G.K., M.Y., M.Y.'nin hakim olan eşi S.Y., E.K., K.G., E.E. vardı. Biz genelde M.Y.'nin sorumluluğunda toplantı yapıyorduk. Bu dönemde K.G.'nin eşinin ev hanımı olduğunu, E.K. ve E.E.'nin eşlerinin birinin öğretmen olduğunu, birinin ise öğretim görevlisi olduğunu hatırlıyorum. Ancak eşleri meslekten olamayan kişiler M.Y.'nin yapmış olduğu toplantıya katılmıyordu. Toplantılar genelde bizim evde ve M.Y.'nin evinde oluyordu. Bir keresinde de K.G.'nin evinde toplantı yapıldığını hatırlıyorum. K.G.'nin eşinin başka yerde yapılan toplantılara gelmediğini hatırlıyorum ancak evinde yapılan toplantıda ev sahibi olarak doğal olarak yer aldığını hatırlıyorum. Bunun dışında başka bir yere toplantıya geldiğini de hatırlamıyorum. Zaten bu şahsın yapı ile alakası da yoktur. E.K. ve E.E.'nin eşlerinin de birer kez toplandığımızda geldiklerini gördüm ancak bu şahıslar toplantıya vakit geçirmek maksadıyla geliyorlardı. Zaten M.Y.'nin meslekle ilgili yapmış olduğu toplantıya meslekten olmadıkları için katılamıyorlardı. Bu şahısları da sadece birer kez gördüm. Bu şahıslar öğretmen veya araştırma görevlisi grubunda herhangi bir yapının toplantılarına katıldıkları konusunda bilgim yoktur. Ancak bizim grup yönüyle yapı ile alakası yoktu. Ayrıca M.Y.'nin sorumlu olarak yapmış olduğu toplantıya ara ara sivil karı-koca kişilerin de katıldığını hatırlıyorum. Bu sivil karı-koca şahıslar geldiğinde erkekler ayrı yerde kadınlar ayrı yerde toplanıyordu....Sivil karı-kocadan kadın olanın adını bilmiyorum ancak KOD ADINI ... olarak anımsıyorum, mesleğinin öğretmen olduğunu hatırlıyorum. 2014 yılı yaz kararnamesi ile M.Y. ve S.Y. başka yere atandı. Onun yerine bizden sorumlu olarak sivil karı-kocanın altına E.Ö. geldi. 15 Temmuz darbe girişimine kadar da bizden sorumlu olmaya E.Ö. devam etti. E.Ö.'nün eşi de ev hanımıydı. Bu sebeple toplantılara katılmıyordu. Kendi evinde yapılan toplantılarda doğal olarak bulunduğu oluyordu, ancak bu şahıs mesleki toplantılara katılmıyordu....Bana sormuş olduğunuz şekilde ben hamileyken doğacak çocuğuma Fetullah GÜLEN'den isim talebim oldu. Yapı içerisinde böyle bir gelenek olduğunu öğrenince eşim bu hususu E.Ö.'ye söylemişti. Doğuma yakın bir dönemde de Fetullah GÜLEN'den de isim geldi. İsmi E.Ö. bize söyledi. Gelen isim İ.'ydi. Çocuğumuzun ismi de İ.O. koyduk. ... Eşim ve ben yapının vermiş olduğu bağımsızlar listesine 11'de 11 ay verdik. ... Bana sormuş olduğunuz şekilde seçimler konusunda ya M.Y. ya da E.Ö.'nün oy kullanacağınız yerde … Partinin karşısındaki en güçlü partiye oy vermemiz söylendi, biz de bu söylem üzerine Tekirdağ Çerkezköy'de

UYAP Entegrasyonu