WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DANIŞTAY 4. DAIRE

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2024/1384 E.  ,  2024/2937 K.
"İçtihat Metni" T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2024/1384
Karar No : 2024/2937

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Valiliği (E-Tebligat)
VEKİLİ : Av. …

MÜDAHİL (DAVALI YANINDA) : …Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACILAR) : 1- … Köyü Kültür ve Dayanışma Derneği
2- …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Elazığ ili, Keban ilçesi, ... ... Köyü, … Mevkii, … Ada, … parsel sayılı taşınmazda yapılması planlanan "Etlik Piliç Yetiştirme Tesisi (45.000 Adet/Dönem Kapasiteli)" projesi hakkında 29/07/2022 tarih ve 31907 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği'nin 17. maddesi uyarınca Elazığ Valiliğince verilen … tarih ve … sayılı "Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir" kararının iptali istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: İdare Mahkemesince verilen kararda; yaptırılan keşif sonucunda düzenlenen bilirkişi raporu ile dosyada bulunan bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden; her ne kadar bilirkişi raporunda proje tanıtım dosyasında yapılan inceleme, hesaplama ve değerlendirmelerin yeterli düzeyde bilgi ve belgeye dayandırıldığı, verilen taahhütlerin yeterli olduğu, projenin hemen bitişiğinde bulunan 100 adet büyükbaş hayvan çitliği de dahil edildiğinden en yakın yaşam alınana koku yönünden etkisinin bulunmadığı, projeden etkilenecek orman vasfında alanın bulunmadığı tespitlerine ye verilmiş ise de; proje tanıtım dosyasının sadece projeye konu olan 45.000 adet/dönem kapasiteli etlik piliç üretimi baz alınarak hazırlandığı, proje alanının hemen bitişiğinde yer alan 100 adet büyükbaş hayvan yetiştiriciliği çiftliği ile birlikte çevreye ne tür olumsuz etkiler olabileceği yönünden proje tanıtım dosyasında yeterli veri bulunmadığı ve kümülatif etkinin göz ardı edildiği; proje alanında koruma alanı içersinde kalan ve BERN sözleşmesi altında değerlendirilen endemik bir türün ya da uluslararası sözleşmeler kapsamında kalan bir alan bulunmadığı şeklinde bilirkişi heyetince görüş belirtilmişse de, bu tespitin sadece keşif yapılan dönemle sınırlı olduğunun bilirkişi raporunda belirtildiği; proje tanıtım dosyasında alanda endemik ve korunması gereken flora ve fauna türlerine yer verildiği, bu türlerin projeden etkilenmemesi için hangi önlemlerin alınacağı yönünden yeterli korumaya ve önleme yer verilmediği, kaldı ki bilirkişi heyetince proje tanıtım dosyasında yer verilen bazı flora ve fauna türlerinin keşif yapılan dönemde proje alanında bulunmadığı tespitine yer verilmiş olsa dahi, proje tanıtım dosyasının fiilen alanda elde edilen bilgilere dayalı olmadan ve hatalı literatür verileri baz alınarak hazırlandığı anlamına geleceği, dolayısıyla uyuşmazlık konusu proje alanının hemen yanında yer alan büyükbaş hayvan çiftliği ile birlikte projenin çevreye ne tür etkileri olacağı dikkate alınmadan ve eksik araştırma ile verilere dayalı olarak hazırlanan proje tanıtım dosyası dayanak tesis edilen dava konusu "ÇED Gerekli Değildir "kararında hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacılardan ... Köyü Kültür ve Dananışma Derneği'nin görülmekte olan davayı açmakta menfaatinin bulunmadığı, bu nedenle anılan davacı yönünden davanın ehliyet nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği; davanın süre aşımı yönünden reddine karar verilmesi gerektiği; proje alanına en yakın konutun 994 metre mesafede olduğu, bu nedenle çevredeki konutların kokudan etkilenmesinin söz konusu olmayacağı, proje tanıtım dosyasının flora ve fauna başlığı altında gerekli inceleme ve değerlendirmelerin yapıldığı, dava konusu işlemde kamu yararının bulunduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile dava konusu işlemin iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İLGİLİ MEVZUAT
2872 sayılı Çevre Kanunu'nun 10. maddesinde; "Gerçekleştirmeyi plânladıkları faaliyetleri sonucu çevre sorunlarına yol açabilecek kurum, kuruluş ve işletmeler, Çevresel Etki Değerlendirmesi Raporu veya proje tanıtım dosyası hazırlamakla yükümlüdürler. Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu Kararı veya Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir Kararı alınmadıkça bu projelerle ilgili onay, izin, teşvik, yapı ve kullanım ruhsatı verilemez; proje için yatırıma başlanamaz ve ihale edilemez..." hükmüne yer verilmiştir.
29/07/2022 tarih ve 31907 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği'nin 4. maddesinin birinci fıkrasının (ğ) bendinde, Çevresel etki değerlendirmesi gerekli değildir kararı, "Ek-2’deki listede yer alan çevresel etkileri ön inceleme ve değerlendirmeye tabi projelerin, çevre üzerindeki muhtemel olumsuz etkilerinin, alınacak önlemler sonucunda ilgili mer’i mevzuat ve bilimsel esaslara göre kabul edilebilir düzeyde olduğunun belirlenmesi üzerine, projenin gerçekleşmesinde çevre açısından sakınca görülmediğini belirten Bakanlık kararı"; aynı maddenin birinci fıkrasının (i) bendinde, Çevresel etki değerlendirmesi olumlu kararı, "Çevresel etki değerlendirmesi raporu hakkında Komisyon tarafından yapılan değerlendirmeler dikkate alınarak, projenin çevre üzerindeki muhtemel olumsuz etkilerinin, alınacak önlemler sonucu ilgili mevzuat ve bilimsel esaslara göre kabul edilebilir düzeylerde olduğunun belirlenmesi üzerine projenin gerçekleşmesinde çevre açısından sakınca görülmediğini belirten Bakanlık kararı" olarak tanımlanmış; 6. maddesinde; "(1) Bu Yönetmelik kapsamındaki bir projeyi gerçekleştirmeyi planlayan gerçek veya tüzel kişiler; Çevresel Etki Değerlendirmesine tabi projeleri için; ÇED Başvuru Dosyasını ve ÇED Raporunu, Çevresel Etkileri Ön İnceleme ve Değerlendirmeye Tabi Projeleri için de Proje Tanıtım Dosyasını, Bakanlıkça yeterlik verilmiş kurum/kuruluşlara hazırlatmak, ilgili makama sunulmasını sağlamak ve proje kapsamında verdikleri taahhütlere uymakla yükümlüdürler. (2) Kamu kurum/kuruluşları, bu Yönetmelik hükümlerinin yerine getirilmesi sürecinde proje sahiplerinin veya Bakanlıkça yeterlik verilmiş kurum/kuruluşların isteyeceği konuya ilişkin her türlü bilgi, doküman ve görüşü vermekle yükümlüdürler. (3) Bu Yönetmeliğe tabi projeler için "Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu" kararı veya "Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir" kararı alınmadıkça bu projelerle ilgili teşvik, onay, izin, yapı ve kullanım ruhsatı verilemez, proje için yatırıma başlanamaz ve ihale edilemez. Ancak bu durum söz konusu teşvik, onay, izin ve ruhsat süreçlerine başvurulmasına engel teşkil etmez." hükmüne; 7. maddesinde; "1) Bu Yönetmeliğin; a) Ek-1’deki listede yer alan projelere, b) "ÇED Gereklidir" kararı verilen projelere, c) Kapsam dışı değerlendirilen veya kanunen muafiyeti bulunan projelere ilişkin kapasite artırımı ve/veya alan genişletilmesinin planlanması halinde, mevcut proje kapasitesi ve kapasite artışları toplamı ile birlikte projenin yeni kapasitesinin Ek-1’deki listede yer aldığı projelere, ÇED raporu hazırlanması zorunludur." kuralına; 16. maddesinde, "(1) 15 inci maddede tanımlanmış projelerin çevresel etkilerinin incelenmesi amacıyla, proje sahibi tarafından vekâleten yetkilendirilen ve Bakanlıkça yeterlik verilmiş olan kurum/kuruluşlar tarafından; Ek-4’te yer alan formata göre proje tanıtım dosyası hazırlanır. Hazırlanan proje tanıtım dosyası, proje tanıtım dosyasında ve eklerinde yer alan bilgi ve belgelerin doğru olduğunu belirtir proje sahibince onaylı taahhüt yazısı ile başvuru bedelinin ödendiğine dair dekontla birlikte Bakanlığa sunulur. (2) Bakanlık, proje için hazırlanan proje tanıtım dosyasını Ek-4’te yer alan format çerçevesinde 5 iş günü içinde inceler. Formata uygun hazırlanmadığı tespit edilen proje tanıtım dosyası, tamamlanmak üzere iade edilir. Eksiklikleri tamamlanan dosya 15 takvim günü içinde yeniden Bakanlığa sunulur. Sunulmaması durumunda ÇED süreci sonlandırılır. Formata uygun hazırlandığı tespit edilen proje tanıtım dosyasına konu proje ile ilgili ÇED inceleme değerlendirme süreci başlatılır. (3) Formata uygun hazırlandığı tespit edilen ve ÇED inceleme ve değerlendirme süreci başlatılan projelerde; a) Kurum/kuruluş görüşü alınmasına ve toplantı düzenlenmesine gerek duyulmaması, hazırlanan dosyanın yeterli bulunması ve benzeri durumlarda, Bakanlık tarafından 15 iş günü içinde ÇED inceleme ve değerlendirme süreci tamamlanarak karar aşamasına geçilir. b) Bakanlık tarafından gerekli görülmesi halinde, dosyadaki bilgiler dikkate alınarak ilgili kurum/kuruluşlardan yazılı görüş istenebilir veya ilgili kurum/kuruluşlarla toplantı düzenlenebilir. Yazılı görüş istenilmesi halinde görüş talep yazı tarihinden itibaren, toplantı düzenlenmesi halinde ise toplantı tarihinden itibaren 30 takvim günü içerisinde görüş bildirmeyen kurum/kuruluşun görüşü olumlu kabul edilir. Görüş bildirmek için ilave süreye ihtiyaç duyulması halinde talep ilgili komisyon üyesi tarafından yazılı olarak Bakanlığa iletilir. Kurum/kuruluşların ilave süre talepleri Bakanlık tarafından dikkate alınır. c) Bakanlıkça gerekli görülmesi halinde yeterlik verilmiş kurum/kuruluşlardan proje ile ilgili geniş kapsamlı bilgi vermesi, araç gereç sağlaması, analiz, deney ve ölçümler yapması veya yaptırması istenebilir. (4) Bakanlıkça; dosyada tespit edilen eksiklikler veya yer alması gereken bilgi/belgeler ile alınmış olan kurum/kuruluş görüşleri, yeterlik verilmiş kurum/kuruluşa yazılı olarak iletilir. Bakanlıkça iletilen görüşler doğrultusunda yeterlik sahibi kurum/kuruluş tarafından hazırlanan proje tanıtım dosyası 6 ay içinde Bakanlığa sunulur. Bu süre içerisinde proje tanıtım dosyası sunulmazsa ÇED süreci sonlandırılır. (5) Eksiklik bildirimi Bakanlık tarafından en çok 3 kez yapılabilir. İade edilen proje tanıtım dosyası süresi içerisinde sunulmaz veya yapılan düzeltme yeterli görülmezse ÇED süreci sonlandırılır. Eksiklik bildirilen proje tanıtım dosyasının tamamlanması için verilen 6 aylık süre yetkili müşavir firmaların kullanacağı toplam süreyi ifade eder. (6) Proje tanıtım dosyasının, belirtilen süre içinde sunulması ve bilgi/belgelerin yeterli bulunması halinde karar aşamasına geçilir." kuralına; 17. maddesinde ise, "Bakanlık inceleme değerlendirme süreci tamamlanarak karar aşamasına geçilen proje hakkında 5 iş günü içinde "ÇED Gereklidir" veya "ÇED Gerekli Değildir" kararını verir. Verilen karar il müdürlüğüne, görüş alınan kurum/kuruluşlara, proje sahibine ve Bakanlıkça yeterlik verilmiş kurum/kuruluşlara bildirilir. Bu karar il müdürlüğü tarafından internet sitesinde süresiz ve askıda 30 takvim günü ilan edilerek halka duyurulur. (2) “ÇED Gerekli Değildir” kararı verilen proje için 5 yıl içinde mücbir sebep bulunmaksızın yatırıma başlanmaması durumunda “ÇED Gerekli Değildir” kararı geçersiz sayılır. (3) Yatırıma başlanılmamış olan projeler için verilen “ÇED Gerekli Değildir” kararları, proje sahibinin talebi ve talebin Bakanlık tarafından uygun görülmesi halinde geçersiz sayılır. Bu şekilde geçersiz sayılan kararlar Bakanlık ve il müdürlüğü tarafından internet sayfasında ilan edilir. (4) “ÇED Gereklidir” kararı verilen projeler için ÇED başvuru dosyası hazırlanarak Bakanlığa başvuru yapılması gerekmektedir. Ancak, “ÇED Gereklidir” kararına esas şartların değişmesi halinde, 15 inci madde hükümlerine göre yeniden başvuru yapılabilir." kuralına yer verilmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 31. maddesinin yollamada bulunduğu 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun "Bilirkişiye başvurulmasını gerektiren haller" başlıklı 266. maddesi, "(1) Mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir. Ancak genel bilgi veya tecrübeyle ya da hâkimlik mesleğinin gerektirdiği hukukî bilgiyle çözümlenmesi mümkün olan konularda bilirkişiye başvurulamaz. Hukuk öğrenimi görmüş kişiler, hukuk alanı dışında ayrı bir uzmanlığa sahip olduğunu belgelendirmedikçe, bilirkişi olarak görevlendirilemez." hükmünü; "Bilirkişi sayısının belirlenmesi" başlıklı 267. maddesi, "(1) Mahkeme, bilirkişi olarak, yalnızca bir kişiyi görevlendirebilir. Ancak, gerekçesi açıkça gösterilmek suretiyle, tek sayıda, birden fazla kişiden oluşacak bir kurulun bilirkişi olarak görevlendirilmesi de mümkündür." hükmünü; aynı Kanun'un "Bilirkişi açıklamalarının tespiti ve rapor" başlıklı 279. maddesinin 2. fıkrası ise, "(2) Raporda, tarafların ad ve soyadları, bilirkişinin görevlendirildiği hususlar, gözlem ve inceleme konusu yapılan maddi vakıalar, gerekçe ve varılan sonuçlarla, bilirkişiler arasında görüş ayrılığı varsa, bunun sebebi, düzenlenme tarihi ve bilirkişi ya da bilirkişilerin imzalarının bulunması gerekir. Azınlıkta kalan bilirkişi, oy ve görüşünü ayrı bir rapor hâlinde de mahkemeye sunabilir..." hükmünü içermekte olup; "Bilirkişi raporunun verilmesi" başlıklı 280. maddesinde ise, bilirkişinin, raporunu, varsa kendisine incelenmek üzere teslim edilen şeylerle birlikte bir dizi pusulasına bağlı olarak mahkemeye vereceği, raporun verildiği tarihin rapora yazılacağı ve duruşma gününden önce birer örneğinin taraflara tebliğ edileceği; "Bilirkişi raporuna itiraz" başlıklı 281. maddesinin 1. fıkrasında ise, tarafların, bilirkişi raporunun, kendilerine tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, raporda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilecekleri düzenlenmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
ÇED süreci sonunda verilecek kararların yargısal denetimi yapılırken, seçilecek bilirkişiler arasında bir çevre mühendisinin bulunması, diğer bilirkişilerin ise projenin bulunduğu çevrenin özelliklerine göre ve proje tanıtım dosyası ve ÇED raporunu hazırlayan kişilerin uzmanlık alanları da dikkate alınmak suretiyle belirlenmesi önemli bir gereklilik olmakla birlikte; böyle bir heyet tarafından hazırlanacak bilirkişi raporunun, dava konusu proje kapsamında öngörülen faaliyetin çevresel etkilerinin ve bu etkilerin minimize edilmesi için Proje Tanıtım Dosyası ya da ÇED Raporu içinde yer verilen önlemlerin yeterli olup olmadığının tespit edilerek değerlendirilmesi açısından, tarafları tatmin edici düzeyde hazırlanmasının da önemli bir gereklilik olduğu açıktır. Belirtilen hususların sağlanması, adil bir yargılama yapılması açısından önem arz etmektedir.
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesinden, bilirkişi raporunda eksiklik veya belirsizlik arz edilen hususların varlığı durumunda, Mahkemece bu hususların, bilirkişiye tamamlattırılması ya da belirsiz olan hususların açıklattırılması veya yeni bir bilirkişi incelemesi yaptırılabileceği sonucuna varılmaktadır.
Uyuşmazlığın çözümü için İdare Mahkemesince, Çevre Mühendisi Prof. Dr. …, Çevre Mühendisi Prof. Dr. …, Ziraat Mühendisi Doç. Dr. …, Biyolog (flora konusunda uzman) Prof. Dr. …, Biyolog (fauna konusunda uzman) Dr. Öğretim Üyesi …, Orman Mühendisi Öğretim Görevlisi … ve Harita-Kadastro Mühendisi Öğretim Görevlisi …'ten oluşan bilirkişi heyetine mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmış, hazırlanan bilirkişi raporunda özetle;
- Proje alanı yakınında proje sahibine ait 100 başlık büyükbaş hayvan yetiştirme tesisinin bulunduğu, dava konusu proje alanının en yakın yerleşim merkezine uzaklığının ise 994 metre olduğu, her iki tesisin ortaya koyacağı kümülatif etki sonucu elde edilen asgari mesafe eğrisinin Koku Oluşturan Emisyonların Kontrolü Hakkında Yönetmelik'in 7. maddesine göre yapılan hesaplamalar neticesinde komşu kurulu olan büyükbaş hayvan tesisinin de kümülatif olarak hesaplamasının bilirkişi kurulu tarafından yapılarak 470 metre olarak hesaplandığı, bu bağlamda dava konusu tesisin en yakın yerleşim alanına mesafesi olan 995 metre uzaklığın dışında kaldığından mevzuat açısından uygun asgari şartları sağladığı;
- Proje kapsamında 45.000 adet piliç üretiminde Asgari Mesafe Eğrisi grafiğinden belirlenen değer yaklaşık 250 metre bulunduğu, 100 adet büyükbaş tesisinde Asgari Mesafe Eğrisi grafiğinden belirlenen değer yaklaşık 220 mt. bulunduğu, elde edilen bu değerlerin kümülatif olarak ele alınması sonucunda; 250 mt. + 220 mt. = 470 mt olarak hesaplanmış olup; ... Köyünün dava konusu alana uzaklığının 1348 metre, 5 konutlu yerleşim alanının ise 995 metre olarak ölçüldüğü, mesafenin asgari şartı sağladığı önlemler bakımından proje tanıtım dosyasında Koku Oluşturan Emisyonların Kontrolü Hakkında Yönetmelik'in 7. Maddesinde belirtilen hususlara uyulacağının taahhüt edildiği bu taahhütlerin yerine getirilmesi durumunda alınan önlemlerin yeterli olacağı,
- Yapılan inceleme, hesaplama ve değerlendirmelerin yeterli düzeyde bilgi ve belgeye dayandırıldığı, proje tanıtım dosyası 48. ve 49. sayfalarda sadece 45.000 adet üretiminde Asgari Mesafe Eğrisi grafiğinden belirlenen değer 250 metre olarak bulunduğu, “Proje Kapsamında kümes ve hayvancılık faaliyeti yapılan tesisin kümülatif etki oluşturacak herhangi bir durum bulunmamaktadır.” denildiği, dolayısıyla projenin “Kümülatif Etki Değerlendirme”sine yer verilmediği SADECE bu açıdan eksik işlem yapıldığının değerlendirildiği;
- Proje alanında orman vasfında bir alanın bulunmadığı, proje alanının orman sınırları içerisinde bulunmaması, en yakın ormanlık alana yaklaşık 1,5 kilometre mesafede bulunması, civardaki ormanlık alanların bozuk vasıfta meşe ve karaçam alanlarından oluşması nedeniyle orman ekosisteminin tam manasıyla teşekkül etmemesi nedenleri göz önüne alındığında ,dava konusu proje faaliyetinin dosyadaki veriler ve alınan kurum görüşleri de dikkate alınmak suretiyle orman ve orman vejetasyonuna olumsuz manada bir etki oluşturmayacağı,
- Projenin bulunduğu parselde korunması gerekli bitki ve hayvan türünün bulunmadığı, bu bölgede keşif esnasında bilirkişi heyeti tarafından floristik çalışmalar sonucunda alan içinden 14 familyaya ait 29 tür ve türaltı seviyede takson tespit edildiği, bu taksonlardan herhangi biri endemik veya nadir bir takson olarak görülmediği ve proje tanıtım dosyasında korunması gerekli türlerle ilgili olarak koruyucu önlemlerin nasıl yapılacağına ilişkin açıklamaların yer almadığı;
- Proje alanını kapsayacak şekilde çoğunluğu literatüre dayalı flora ve fauna elemanlarına ait envanterin Proje Tanıtım Dosyası'nda sunulduğu, ancak flora listesinde verilen Paronychia mughlaei Chaudhri, Crocus leichtlinii (Dewar) Bowles, Tulipa agenensis DC., Acantholimon venustum var. laxiflorum (Boiss. ex Bunge) Bokhari (bu tür yeni adı ile Acantholimon laxiflorum Boiss. ex Bunge olarak tanımlanmaktadır) türleri ülkemiz için endemik statüsünde kabul edilen türler olduğu, bu yönüyle PTD içerisinde eksik işlem tespit edildiği,
- Flora listesinde yer alan türlere ait tehlike kategorileri Türkiye Bitkileri Kırmızı Kitabı ve diğer ilgili literatüre göre, Paronyehia mughlaei için VU, Crocus Jeichtlinii için NT, Tulipa agenensis için VU ve Acantholimon laxiflorum için ise CR şeklinde olduğu, bu yönüyle PTD içerisinde eksik işlem tespit edildiği, mevcut türlerin yaşam formları, ekolojik istekleri, proje öncesi ve sonrasında türlerin nasıl korunacağına dair stratejilerin ne zaman ve kimler tarafından yapılacağının PTD'de açık ve net biçimde yer alması gerektiği; bu bağlamda sunulan PTD'nin ilgili planlamalar bakımından eksik ve yetersiz olduğu, sorumlu tutulan mevzuatlar gereği bulunması muhtemel fauna ve flora elemanlarının inşaat aşaması ve faaliyet aşamalarında özel olarak korunmasını güvence altına alacak uygun ve gerekli yasal ve idari önlemlerin (örn; vejetasyon dönemlerinin takibi, biyolojik izleme, dönemsel izleme, fotokapan vb.) neler olduğu ve nasıl uygulanabileceği hususlarına yer verilmediği, dava konusu projenin bulunduğu alanda korunması gereken endemik bitki ve hayvan türlerinin bulunup bulunmadığı belirlendikten sonra, proje tanıtım dosyasında bu yönden gerekli belirlemelerin ve koruyucu önlemlerin alınması ve proje alanına ilişkin davalı idareye sunulan proje tanıtım dosyasının yeterli araştırmaya ve değerlendirmeye dayalı olarak değerlendirildiğinde EKSİK İŞLEM niteliğinde olduğu,
- “Kümeslerin temiz ve kuru tutulacağı, kümeslerin etrafının duvar ağaçlandırma veya perdeleme yapılarak çevre ile izolasyonu yapılacağı, uygun hijyen planı ve ilaçlama yapılacağı, kurulacak havalandırma sisteminin çıkışı yerleşim yeri aksi yönüne yapılacağı, havalandırma sistemi çıkışına sulu filtre eklenerek koku emisyonu düşürüleceği” ile ilgili önlemlerin almacağı belirtilmiş, Koku Oluşturan Emisyonların Kontrolü Hakkında Yönetmelik'in 7. maddesinde belirtilen hususlara uyulacağının taahhüt edildiği bu taahhütlerin yerine getirilmesi durumunda alınan önlemlerin yeterli olacağı,
- Davacıların dava dilekçesinde projenin yerleşim alanının çok yakınında olduğunu ve mesafe olarak uygun olmadığını, kokudan olumsuz etkileneceğinin belirtildiği yapılan ölçümlerde ve yapılan hesaplamalarda asgari mesafenin, Koku Oluşturan Emisyonların Kontrolü Hakkında Yönetmelikte belirtilen asgari mesafe şartını sağladığı, proje alanının koruma aları kapsamında kalan BERN sözleşmesi altında değerlendirilen bir türün bulunmadığı endemik bir türün bulunmadığı ve Uluslararası Sözleşme Kapsamında kalan alan bulunmadığı yolunda görüş bildirildiği görülmektedir.
Uyuşmazlıkta; Elazığ ili, Keban ilçesi, ... ... Köyü, … Mevkii, … Ada, … parsel sayılı taşınmazda yapılması planlanan "Etlik Piliç Yetiştirme Tesisi (45.000 Adet/Dönem Kapasiteli)" projesi hakkında hazırlanan proje tanıtım dosyasında; “Proje Kapsamında kümes ve hayvancılık faaliyeti yapılan tesisin kümülatif etki oluşturacak herhangi bir durum bulunmamaktadır.” ibaresine yer verilmesinin eksiklik teşkil ettiği ve proje alanı yakınında davalı yanında müdahil tarafından işletildiği belirtilen büyükbaş hayvan tesisinin kümülatif etkisinin olabileceğine yönelik bilirkişi değerlendirmesine yer verildiği; bununla birlikte hükme esas alınan bilirkişi raporunda her iki tesisin birlikte çalışması ihtimaline istinaden, Koku Oluşturan Emisyonların Kontrolü Hakkında Yönetmelik'in 7. maddesine göre yapılan hesaplamalar neticesinde kurulu olan komşu büyükbaş hayvan tesisinin de kümülatif olarak hesaplamasının bilirkişi kurulu tarafından yapılarak 470 metre olarak hesaplandığı, bu bağlamda dava konusu tesisin en yakın yerleşim alanına mesafesi olan 995 metre uzaklığın dışında kaldığından mevzuat açısından uygun asgari şartları taşıdığı yönünden görüş bildirildiği dikkate alındığında; dava konusu tesis ile büyükbaş hayvan tesisinin kümülatif etkisinin yapılmamış olmasının proje tanıtım dosyasını hangi yönden kusurlandırdığı konusunda tereddüte mahal bırakmayacak bir açıklamaya bilirkişi raporunda yer verilmediği; belirtilen durumun yanı sıra, kümülatif etki değerlendirmesi yapılmamasına yönelik tespit edilen eksikliğin, proje tanıtım dosyasını kusurlandırıcı mahiyette olup olmadığı bilirkişi heyetince değerlendirilirken, öncelikle hakim rüzgar yönünün de dikkate alınmasının gerekli olduğu, bu kapsamda kümülatif etkinin hakim rüzgar yönü de dikkate alınarak başta koku olmak üzere, başka hangi yönlerden sorun oluşturabileceği ve kümülatif etki değerlendirmesinin yapılmamış olmasının bu manada raporu kusurlandırıp kusurlandırmayacağının da yeni bir değerlendirme ile yapılmasının gerekli olduğu sonucuna varılmıştır.
Öte yandan; bilirkişi raporunda flora ve fauna yönünden raporda birtakım eksiklikler bulunduğu belirtilmekle birlikte, bilirkişi heyetinin keşif günü gözlemlerinde proje sahasında endemik türlerin bulunmadığına yönelik değerlendirmelere de yer verildiği, buna karşın proje tanıtım dosyasında proje alanında endemik türlerin bulunduğunun belirtildiği; bu kapsamda "proje alanında bulunması muhtemel fauna ve flora elemanlarının inşaat aşaması ve faaliyet aşamalarında özel olarak korunmasını güvence altına alacak uygun ve gerekli yasal ve idari önlemlerin (örn; vejetasyon dönemlerinin takibi, biyolojik izleme, dönemsel izleme, fotokapan vb.) neler olduğu ve nasıl uygulanabileceği hususlarına yer verilmediği, dava konusu projenin bulunduğu alanda korunması gereken endemik bitki ve hayvan türlerinin bulunup bulunmadığı belirlendikten sonra, proje tanıtım dosyasında bu yönden gerekli belirlemelerin ve koruyucu önlemlerin alınması ve proje alanına ilişkin davalı idareye sunulan proje tanıtım dosyasının yeterli araştırmaya ve değerlendirmeye dayalı olarak değerlendirildiğinde EKSİK İŞLEM niteliğinde olduğu" yolunda görüş bildirildiği görülmekte ise de; davalı yanında müdahil tarafından yapılması planlanan "(45.000 Adet/Dönem Kapasiteli) Etlik Piliç Yetiştirme Tesisi "nin söz konusu flora ve fauna elemanları üzerinde inşaat ve faaliyet aşamasında ne tür etkileri olabileceğinin somut olarak ortaya konulamadığı, bu bağlamda, proje tanıtım dosyasında eksiklik olarak belirtilen hususların, projenin mahiyeti de dikkate alınarak, proje tanıtım dosyasını kusurlandırıp kusurlandırmadığının somut olarak ortaya konulamadığı görüldüğünden, belirtilen yönden de bilirkişi heyetince yeni bir değerlendirme yapılması gerektiği sonucuna varılmıştır.
Bu durumda; yukarıda belirtilen hususların açıklığa kavuşturulması amacıyla (ve gerekirse yerinde yeniden keşif yaptırılarak) ek bilirkişi raporu alınması suretiyle alınacak rapora göre yeniden bir karar verilmesi gerektiğinden; yukarıda niteliği belirtilen bilirkişi raporuna dayanılarak ve belirtilen hususlar tereddüte mahal bırakmayacak biçimde açıklığa kavuşturulmaksızın, dava konusu işlemin iptali yolunda verilen temyize konu İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan İdare Mahkemesine gönderilmesine,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 20/A-2-(i) maddesi uyarınca, kesin olarak, 09/05/2024 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :
Dava; Elazığ ili, Keban ilçesi, ... ... Köyü, Sülli Mevkii, ... Ada, ... parsel sayılı taşınmazda yapılması planlanan "Etlik Piliç Yetiştirme Tesisi (45.000 Adet/Dönem Kapasiteli)" projesi hakkında Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği'nin 17. maddesi uyarınca Elazığ Valiliğince verilen … tarih ve … sayılı "Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir" kararının iptali istemiyle açılmıştır.
Uyuşmazlıkta; her ne kadar İdare Mahkemesince, bilirkişi raporunun ve dosyadaki bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesi sonucunda, yapılması planlanan 45.000 adet/dönem kapasiteli etlik piliç yetiştirme tesisine ait proje alanının hemen bitişiğinde yer alan 100 adet büyükbaş hayvan yetiştiriciliği çiftliği ile birlikte çevreye ne tür olumsuz etkiler olabileceği yönünden proje tanıtım dosyasında yeterli veri bulunmadığı ve kümülatif etkinin göz ardı edildiği ve proje tanıtım dosyasında alanda endemik ve korunması gereken flora ve fauna türlerine yer verildiği, bu türlerin projeden etkilenmemesi için hangi önlemlerin alınacağı yönünden yeterli korumaya ve önleme yer verilmediği, bu nedenle anılan proje tanıtım dosyası dayanak alınarak tesis edilen dava konusu "ÇED Gerekli Değildir "kararında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiş ise de; hükme esas alınan bilirkişi raporunda proje alanının hemen bitişiğindeki 100 adet büyük baş hayvan yetiştiriciliği çiftliği ile dava konusu tesisin birlikte çalışması ihtimaline istinaden, Koku Oluşturan Emisyonların Kontrolü Hakkında Yönetmelik'in 7. maddesine göre yapılan hesaplamalar neticesinde kurulu olan komşu büyükbaş hayvan tesisinin de kümülatif olarak hesaplamasının bilirkişi kurulu tarafından yapılarak 470 metre olarak hesaplandığı, bu bağlamda dava konusu tesisin en yakın yerleşim alanına mesafesi olan 995 metre uzaklığın dışında kaldığından mevzuat açısından uygun asgari şartları taşıdığı yönünden görüş bildirildiği, bu bağlamda kümülatif etki değerlendirmesi yapılmamasına yönelik bilirkişi raporunda tespit edilen eksikliğin, tek başına proje tanıtım dosyasını kusurlandırmayacağı, öte yandan, keşif esnasındaki gözlemlerde herhangi bir endemik türe rastlanmadığı hususunun bilirkişi heyetince tespit edildiği, buna karşın proje tanıtım dosyasında aksi yönde birtakım bilgilere yer verilmiş olmasının, yapılması planlanan projenin mahiyeti de göz önüne alındığında (tesisin piliç yetiştiriciliği tesisi olması) proje tanıtım dosyasını flora ve fauna açısından da kusurlandıracak bir mahiyet arz etmeyeceği sonucuna varılmış olup, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığından; İdare Mahkemesi kararının bozularak, davanın reddine karar verilmesi gerektiği oyuyla, Dairemiz çoğunluk kararına katılmıyoruz.

UYAP Entegrasyonu