T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2023/804
KARAR NO : 2024/642
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/12/2023
KARAR TARİHİ : 16/10/2024
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; Müvekkiline ait ”...” plakalı araca, davalı şirketçe ZMMS ile sigortalı “...” plakalı aracın ... tarihinde arkadan çarpması sonucu trafik kazası meydana geldiğini, kazada davalı şirket tarafından sigortalı “...” plakalı araç sürücüsünün %100 asli kusurlu olduğunu, kaza sebebiyle müvekkilin aracında hasar ve değer kaybı oluştuğunu, davalı şirket tarafından sigortalı "..." plakalı aracın, evin önünde park halindeki müvekkilinin aracına arkadan çarptığını, keza karşı araç sürücüsünün kusurunu kabul etttiğini, kaza tespit tutanağına "park halinde iken sol arka taraftan çarptım" şeklinde beyanda bulunarak imza altına aldığını, taraflarca imza altına alınan kaza tespit tutanağının kazanın akabinde ...(...) ne gönderilmiş olup karşı araç ... tarafından da %100 asli kusurlu bulunduğunu, tekrar kusur incelemesine gerek olmadığını, davacıya ait "..." plakalı aracın kaza sonrasında ağır hasar aldığını, davacının aracının, kendi kasko şirketi olan ... tarafından ... sayılı dosya ile onarıldığını, müvekkilin aracında kaza sebebiyle ... TL hasar meydana geldiğini, davalı şirkete kazanın akabinde başvurulduğunu ve davalı şirketçe cüz-i bir miktar ödeme yapıldığını, ancak yapılan bu ödemenin yeterli olmayıp eksik ve yetersiz olduğunu, keza müvekkilinin aracında kaza sebebiyle ... TL hasar meydana geldiğini, davaya konu aracın ... model kaza anında henüz ... Km. ... marka-model olduğunu, müvekkilin aracının kaza tarihindeki rayiç bedelinin oldukça yüksek olduğunu, bu sebeple müvekkilin aracının yaşı, kilometresi vb. diğer etkenler dikkate alındığında müvekkilin aracında meydana gelen değer kaybının hasar miktarından daha yüksek olduğunun görüleceğini beyan ederek; bu nedenle müvekkile ait; "..." plakalı araca arkadan tam kusurlu olarak çarpılması nedeniyle: şimdilik araçta oluşan ...-TL bakiye değer kaybına ilişkin bedelin davalıdan kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle tahsilini talep etmişlerdir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; söz konusu kazada sigortalı ... plakalı aracın kusursuz olup, davacının taleplerinin haksız olduğunu, davacı tarafın belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararı olmadığını, hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemek kaydı ile müvekkil şirketin ancak ve ancak teminat limiti miktarı kadar sorumlu olabileceğini, kusur oranlarının tespitinin gerektiğini, davacıya ... TL. değer kabı ödemesi yapılarak müvekkil şirketin poliçeden kaynaklı sorumluluğunu yerine getirdiğini, avans faizi talebinin yersiz olduğunu beyan ederek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, bakiye değer kaybı tazminatı tazminatının tahsili talebinden ibarettir.
TBK m. 50 gereği; Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır.
Araçtaki değer kaybına ilişkin dava, belirsiz alacak davası olarak açılabilir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, 2017/17/1099 E, 2019/460 K) Davalının bu yöne ilişkin itirazın yerinde değildir.
Yargı kararlarında, öncelikle dava konusu aracın hasar geçmişine ilişkin tüm bilgi ve belgeler (tramer kaydı, sigorta şirketlerinde oluşturulan hasar dosyası, servis belgeleri, trafik denetleme şube müdürlüklerince tanzim edilen tutanaklar ve fotoğraflar vs) ilgili yerlerden getirtilip konusunda uzman ayrı bir bilirkişiye tevdi edilerek aracın markası, modeli,yaşı, kilometresi ve değere etki eden diğer özellikleri de dikkate alınarak dava konusu aracın kaza öncesi serbest piyasa koşullarındaki 2. el değeri ile aracın onarım sonrası serbest piyasa koşullarındaki 2. el değeri (kaza sonrası onarımla değişen orijinal parçalar varsa bunların araca kattığı değer de dikkate alınarak) arasındaki farkın belirlenmesi yöntemiyle değer kaybının tespiti gerektiği belirtilmektedir.
Mahkememizce deliller toplanmış, kusur ve sigorta eksperi bilirkişiden rapor alınmıştır.
... tarihli kusur ve eksper bilirkişi heyet raporunda özetle;
... Plakalı araç sürücüsü ...'un, 2918 Sayılı KTK. da belirtilen; 47/ 1- d, 52/ 1-b ve 84/ L, Mad. ile Yön. 95. ve 101. Mad. ihlal ettiği, ... Plakalı araç sürücüsü ...'in; park halindeki araç ve sürücüsünün ise; kural ihlalinin olmadığı; yapılan hesaplamada ise; inceleme konusu aracın ... tarihinden önce piyasa değerinin ... TL olduğu ... tarihindeki kaza olayından sonra piyasa koşulları ve şahsi kanaat eklendiğinde ... TL olacağı, sonuç olarak inceleme konusu araç üzerinde ... TL değer kaybı oluşacağı; yapılan dosya incelemesinde sigorta kuruluşunun hak sahibinin vekiline değer kaybı ile ilgili başvuru tarihinden önce ... TL tazminat ödemesi yaptığı görülmüş olup alacak bakiye tutarının ... TL olacağı hususu bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, itirazlar/beyanlar alınmıştır.
Davacı vekili, taleplerini belirli hale getirmiştir.
Bilirkişi raporunu hakim denetlemelidir. Öğretide Akyol, bilirkişi raporunun denetimi sadece hâkime ait bir görev değil; aynı zamanda taraflara ait bir haktır demektedir(AKYOL, Şener :Hukuk Usulünde Bilirkişilerle İlgili Bazı Problemler, Mukayeseli Hukukta Bilirkişilik Ve Sorunları, Yargıtay 125.Yıl Dönümü, s. 72 naklen). Hâkimin bilirkişinin uzmanlığı nedeniyle taşıdığı egemenliği kıracak araçları olduğu, bir yanlışın mutlaka geri döneceği ve özellikle böyle bir yanlışın müeyyidelendirileceği konularında bilirkişi inandırılmalı; böyle bir bilinç oluşturulmalıdır.“Hâkim kesinlikle ve mutlak olarak usulün egemeni olmalı; dosyaya, kendi sorumluluğunda girecek olan tanık beyanı gibi bilirkişi raporu gibi hususların adaleti saptıracak biçimlerde tezahürünü önleyecek tedbirleri almalı ve bu egemenliğini davanın sonuna kadar sürdürmelidir.” (Akyol s. 64-65 naklen).
Bu hususlar doğrultusunda, bilirkişi raporunun, hükme ve denetime elverişli, dosya kapsamına uygun olduğu kanaatine varılmıştır.
Davalı tarafça sigortalanan araç hususi olmakla, davacının avans faizi talebi yerinde bulunmamıştır.
Somut olayda dava, sigorta şirketine karşı açılmıştır. 2918 sayılı KTK’nın 99/1. maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın B.2.b. maddesi uyarınca, rizikonun bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde sigortanın tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmakta, bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrüt gerçekleşmektedir. Sigorta şirketine başvurulmadan dava açılması veya icra takibi başlatılması halinde ise bu tarihlerde temerrüt gerçekleşir. Dosya arasında bulunan sigorta şirketine başvurunun tebliğ tarihi dikkate alındığında 8 iş günü sonrası tarihten itibaren faiz başlatılmıştır.
Tüm dosya kapsamı, bilirkişi raporundaki tespitler, davalı tarafça ödenen miktarın makbuz hükmünde sayılması göz önüne alınarak; Davanın kabulü ile; ...-TL bakiye değer kaybı tazminatının, ... tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalının poliçe limiti ile sınırlı sorumlu olmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM/Ayrıntısı gerekçeli kararda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE;
...-TL bakiye değer kaybı tazminatının, ... tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalının poliçe limiti ile sınırlı sorumlu olmasına,
2-Davacı tarafça başlangıçta yatırılan ... TL başvurma harcının mahsubu ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça başlangıçta yatırılan ... TL peşin harç ve aşamalarda yatırılan ... TL tamamlama harcı toplamı ... TL'nin mahsubu ile hazineye gelir kaydına, hüküm gereği alınması gerekli bakiye kalan ... TL'nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına, davalı sigorta şirketinin poliçe limiti ile sınırlı sorumlu olmasına,
4-492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 28. maddesi gereğince; bakiye harcın, kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenmesi gerektiğinden, kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenmeyen harç için -kanunen belirlenen sınır göz önünde tutularak- "harç tahsil müzekkeresi" yazılmasına, bakiye karar ve ilam harcının ödenmemiş olmasının, hükmün tebliğe çıkarılmasına, takibe konulmasına ve kanun yollarına başvurulmasına engel teşkil etmeyeceğinin bu şekilde hükümde belirtilmesine,
5-Davacı tarafça yatırılan ve mahsup edilen toplamda ... TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça dosyada yapılan ve mahkememizce uyap sisteminden kontrol edilen (denetime elverişlilik açısından, uyap ekranında harç-masraf bölümü altında tahsilat reddiyat bilgileri başlığının içeriğinde masraflar açıkça yazmaktadır) posta-tebligat-bilirkişi ücreti gideri toplamı ... TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/13 ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26/2. Maddeleri, 6100 sayılı HMK 297/1-ç, 326.maddeleri uyarınca, arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları halinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre ileride haksız çıkan taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden ödeneceği öngörüldüğünden; ... TL'nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına, davalı sigorta şirketinin poliçe limiti ile sınırlı sorumlu olmasına,
8-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden; ... TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalı sigorta şirketinin poliçe limiti ile sınırlı sorumlu olmasına,
9-Davacı tarafça yatan gider avansından harcanmayan kısmın hüküm kesinleştiğinde UYAP üzerinden kontrolü de sağlanarak davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ...'ın yüzüne karşı davalının yokluğunda kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.16/10/2024
Katip ...
Hakim ...
Dilekçeniz oluşturuluyor. Bu süreç biraz zaman alabilir, ancak sıkılmamanız için aşağıda dilekçe oluşturulmasını istediğiniz konuda benzer içtihatları listeledik. İncelemek isteyebilir veya bekleyebilirsiniz. Dilekçeniz oluşturulduktan sonra ekranda sizinle paylaşılacaktır. Sabrınız için teşekkür ederiz!