WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ANKARA 5. FIKRI VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESI

T.C. ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/467 Esas - 2023/113
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/467 Esas
KARAR NO : 2023/113

DAVA : Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali)
DAVA TARİHİ : 14/12/2022
KARAR TARİHİ : 08/03/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 08/04/2023
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili 14/12/2022 tarihli dava ve 20/01/2023 tarihli replik dilekçelerinde özetle; ... alanlarında ulusal ve uluslararası alanda; sistem tasarımı, ... (gömülü) yazılım, uygulama yazılımı, entegrasyon, ve üretim yapmak üzere kurulmuş bir ... firması olduğunu, sahip olduğu yetkin mühendis kadrosu, ... ve üretim gücü ile gerek yurtiçinde gerekse yurtdışında işbirliği yaparak faaliyetlerini sürdürmekte olduğunu, müvekkili şirketin hem işletme adı hem de markasal olarak “...” ibaresini sunduğu hizmetler ile özdeşleşmiş ve yoğun kullanım sonucu ayırt edici nitelik kazanmış itibarlı bir marka olduğunu, dava konusu marka başvurusunun müvekkiline ait ... nezdinde tescilli ... ibareli markaların devamı niteliğinde olup davalıya ait markalarla karıştırılma ihtimalinin söz konusu olmadığını, markalar arasında Sınai Mülkiyet Kanununun 6. maddesi uyarınca benzerlik bulunmadığını, logoların markaların tüketici zihninde yaptığı çağrışım bakımından önemli rol oynadığının bilindiğini, markalarda ortak bulunan "..." ibaresi genel nitelikte ayırt edici özelliği düşük nitelikte olup müvekkiline ait marka başvurusunun yapıldığı sınıflarda ... nezdinde tescilli "... " ibareli birçok marka da bulunmakta olduğunu, kaldı ki itiraza gerekçe markalar ile müvekkili şirkete ait marka arasında sadece "..." ibaresi ortak olup bu ortak unsur olan ibare yaygın bir kelime olup zayıf bir ibare olduğunun bir gerçek olduğunu, bu nedenle yanında kullanılacak şekil veya sözcüklerle ayırt edilebilirlik kazanacağının şüphesiz olduğunu, davalı şirket, müvekkiline ait marka başvurusuna itiraz ettiği sınıflar açısından "..." markasını kullanmadığını, taraflar arasında daha evvel de "..." ibareli markaya ilişkin dava süreci söz konusu olmuş ve bahse konu davanın müvekkili lehine sonuçlandığını beyanla; ... tarafından 25.10.2022 tarih, ... sayılı ... Kararı numarası ile verilen “RET” kararının İPTALİNE ve ... nezdinde başvurusu yapılan ... başvuru numaralı ... ... San. Tic. Ltd. Şti. ibareli markanın tescil edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı ... vekili 05/01/2023 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacı şirket vekilinin, dava dilekçesinde Kurumları ...’nun ... sayılı
kararının 6769 sayılı Kanunun 6/(1) maddesine aykırı olduğunu iddia etmekte olup bu iddiasının haksız ve mesnetsiz olduğunu, dava konusu markalar, kapsadıkları mal ve hizmetler açısından incelendiğinde;
davacı şirkete ait ... sayılı başvuru markasının eşya listelerindeki mal ve hizmetlerin,
diğer davalı şirkete ait .... sayılı markaların eşya listeleri kapsamındaki mal ve hizmetlerle aynı/aynı tür
olduğunu beyanla; 25/10/2022 tarih ve ... sayılı ... kararının iptali isteminin reddine,
davacı vekilinin aleyhlerine olan sâir istemlerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili 06/01/2023 tarihli cevap ve 07/02/2023 tarihli düplik dilekçelerinde özetle;
Dava dilekçesinin konu kısmında yer alan ... karar numarası ile talep
kısmındaki ... karar numarası birbirinden farklı olup, HMK m.31
uyarınca çelişkinin giderilmesini talep ettiklerini, taraf markaları arasında SMK m.6/1 kapsamında benzerliğin mevcut olduğunu, davacı yanın markasının,
müvekkilinin ... ibaresi ile oluşturmuş olduğu seri markalara ciddi düzeyde
benzer olduğunu, davacı yan, dava dilekçesinde taraf markaları arasında sınıfsal bir benzerlikten bahsedilemeyeceğini, müvekkili markalarının tescilli olduğu sınıflar
bakımından bir kullanımının olmadığını ileri sürüyor ise de müvekkili markalarının tescil
kapsamlarının incelenmesi durumunda davacı iddialarının doğru olmadığını, ... tarafından karıştırılma
ihtimali bakımından mesnet alınan müvekkili markaları ile davacı yan adına tescil talep
edilen markaların 35 ve 37.sınıflar bakımından ortak olduğunu, ... ... tarafından verilen ... sayılı
kararın hukuka uygun olduğunu beyanla; davanın reddini talep etmiştir.
UYUŞMAZLIK:
Dava, 5000 sayılı Patent ve Marka Vekilliği ile Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun m.15/C hükmüne göre açılan ... kararının iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; Davalı kurumun tesis ettiği ... sayılı ... kararının hukuka uygun olup olmadığı, davacıya ait ... sayılı "... ... San. Tic. Ltd. Şti." ibareli marka başvurusu ile davalı şirkete ait redde mesnet .... sayılı markalar arasında "İnşaat hizmetleri, inşaat araç - gereçlerinin ve iş makinelerinin kiralanması hizmetleri. Temizlik hizmetleri; dezenfeksiyon hizmetleri; haşere ilaçlama hizmetleri; temizlik araçları ve makinelerinin kiralanması hizmetleri. Kara araçları servis istasyonu hizmetleri (bakım, tamir ve akaryakıt dolumu). Deniz araçlarının bakımı ve tamiri hizmetleri; gemi inşaatı hizmetleri. Hava taşıtlarının bakım ve tamiri hizmetleri. Mobilyalara ilişkin döşeme, tamir, restorasyon hizmetleri. Isıtma, havalandırma ve su tesisatının kurulması (tesis edilmesi), bakımı ve tamiri hizmetleri. Giysilerin temizliği, bakımı ve tamiri hizmetleri. Sınai makinelerin ve cihazların, büro makinelerinin ve cihazlarının, haberleşme cihazlarının, elektrikli ve elektronik cihazların tesisi, bakımı ve tamiri hizmetleri. Asansör tamiri ve bakımı hizmetleri. Saat tamiri hizmetleri. Madencilik, maden çıkarma hizmetleri. Ayakkabı, çanta, kemer tamiri hizmetleri." bakımından ilişkilendirilme ihtimali dahil karıştırılma tehlikesi bulunup bulunmadığı, davacının önceki tarihli markalarından kaynaklı müktesep hakkının bulunup bulunmadığı, marka işlem dosyasında ileri sürülmeyen ancak dava aşamasında ileri sürülen kullanmama def'inin yerinde olup olmadığı hususlarına ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Davanın açılmasını müteakip tarafların dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, marka tescil ve başvuru dosyaları ile alâkalı kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, hak düşürücü süre bakımından eksiklik bulunmadığı tespit edilmiş, taraflar sulhe teşvik olunmuş, arabulucuya gitme hakları hatırlatılmış, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmuş, 06/08/2015 tarih 29437 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren ... Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik'in 201/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraflara tahkikat ve yargılamanın geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
İşlem dosyasının tetkikinde; Davacının 23.11.2020 tarihinde ... sayılı "... ... San. Tic. Ltd. Şti." ibareli, 35 / 37.sınıfta bulunan hizmetler için tescil başvurusunda bulunduğu, ...’nca SMK m.5/1-ç hükmü bağlamında bir kısım hizmetlerin reddine karar verildiği, kalan hizmetler bakımından marka başvurusunun 12.04.2021 tarih 370 sayılı Bülten'de yayınlandığı, davalı şirketin 14.06.2021 tarihinde yayına itiraz dilekçesi sunduğu, bu itiraza karşı davacının 07.08.2021 tarihli karşı görüş dilekçesi sunduğu, ...'nın ileri sürülen itirazı kısmen kabul ederek bir kısım hizmetlerin daha reddedilmesine karar verdiği, bu karara karşı davalı şirketin 13.06.2022 tarihinde yeniden itirazda bulunduğu, başvuru kapsamında kalan hizmetler bakımından da tescil talebinin reddine karar verilmesini ileri sürdüğü, itirazı değerlendiren ... ...'nun 25.10.2020 tarih ... sayılı ... kararı ile; itirazın kabulüne ve başvurunun tümden reddine karar verdiği, verilen kararın davacı marka vekiline 26.10.2022 tarihinde tebliğ edildiği, iki aylık hak düşürücü süre içinde eldeki davanın açıldığı tespit edilmiştir.
6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu'nun (SMK) 6.maddesinin 1.fıkrasına göre; Tescil başvurusu yapılan bir markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvuru reddedilir.
Karıştırma ihtimali, ortalama tüketicilerin, her iki işaret arasında bir şekilde bağlantı kurmasıdır. Bu durum, bir mal veya hizmetin alıcısının bildiği veya duyduğu bir mal veya hizmeti aldığı zannı ile başka bir işletmenin aynı veya benzer malını ya da hizmetini alma ihtimali biçiminde tanımlanmaktadır. Karıştırılma ihtimali, iltibas kavramından daha geniş bir kavram olup, doğrudan ve dolaylı karıştırılma ihtimali olarak ikiye ayrılır. Bu ayrıma göre eğer mal veya hizmetin aynı işletmeden ileri geldiği yönünde bir algılama ortaya çıkıyor, yani bir işletmeye ait mal veya hizmet, başka bir işletmeye ait mal veya hizmet ile karıştırılıyor ve bu nedenle satın alınıyorsa doğrudan karıştırılma ihtimali söz konusudur. Buna karşın, eğer mal veya hizmetin markası birbirinden ayırt ediliyor ancak bunların aynı işletmenin markaları olduğu ya da bu mal veya hizmetin aralarında ekonomik veya idari bağlantı bulunan işletmelerden geldiği biçiminde bir algılama oluşuyor ise bu halde de dolaylı karıştırılma ihtimalinden söz edilir.
Karıştırılma ihtimalinden bahsedilebilmesi için öncelikle önceki ve sonraki markalar arasındaki mal veya hizmet sınıflarının aynı ya da benzer olması gerekir. Mal veya hizmetlerin benzer olup olmadığının belirlenmesinde, karşılaştırılacak mal veya hizmetlerin benzer alıcı çevresine hitap edip etmediği, benzer ihtiyaçları karşılayıp karşılamadığı, aralarında hammadde-yarı mamül-mamül ürün ilişkisi bulunup bulunmadığı, birbirleri yerine ikame ya da tamamlayıcı ürün ya da hizmet olup olmadıkları, dağıtım kanallarının ortak olup olmadığı, marketlerde aynı reyon ya da raflarda satılıp satılmadıkları, aynı toptancılarda satılıp satılmadıkları gibi kriterler göz önünde tutulmalıdır. Sınıfsal benzerlik karşılaştırmasında gerek Nice sınıflandırması gerekse de ... tarafından çıkartılan sınıflandırma tebliğleri mahkemeler bakımından bağlayıcı değildir. Somut olayın özelliklerine göre ... tarafından çıkartılan sınıflandırma tebliğinde farklı sınıflarda yer almalarına rağmen ilgili alıcısı nezdinde karıştırmaya yol açacak nitelikteki ürün ve hizmet markalarının kapsadıkları mal ve hizmet sınıflarının benzer olarak değerlendirilmesi de mümkündür.
Karıştırılma ihtimali bakımından sınıfsal benzerliğin söz konusu olması halinde önceki ve sonraki markanın aynı ya da benzer olup olmadıklarının incelenmesi gerekir. Markaların aynı ya da benzer olup olmadıkları incelenirken markayı oluşturan her bir unsura göre değil, bir bütün olarak karşılaştırılan markaların bıraktığı genel, global izlenim, markaların bütünü ile bıraktığı etki dikkate alınacaktır. Markalarda eğer tanımlayıcı unsurlar var ise bu unsurlar değerlendirme dışı bırakılacaktır. Global değerlendirmeye göre, karşılaştırılan markalar arasında karıştırılma ihtimalinin mevcut olup olmadığı incelenirken, ilgili alıcısı nezdinde bıraktıkları genel intibaya göre markaların benzer olup olmadığı, markalar arasında görsel, işitsel ve kavramsal benzerlik bulunup bulunmadığı, ortalama alıcısının algısının ve satın alma kararı verirken göstereceği özen ve dikkat derecesinin ne olduğu, markalar veya işletmeler arasında bağlantı ihtimalinin söz konusu olup olmadığı gibi hususlar incelenerek değerlendirme yapılmalıdır. Bu şekilde inceleme yapılırken, markanın toplumda ne kadar tanındığı, markaların ayırt edici unsurlarının neler olduğu, markanın hitap ettiği ürün ya da hizmetin tüketici kitlesinin kimler olduğu, bu kitlenin satın alma sürecinde göstermeleri beklenen dikkat ve algılama düzeyinin ne olduğu, mal veya hizmetin niteliğinin ve fiyatının ne olduğu, markanın ne kadar özgün, ayırt edici ya da tanımlayıcı olduğu, seri marka algılamasına yol açıp açmadığı gibi hususlar dikkate alınmalıdır.
Belirtilen açıklamalar ışığında, tarafların iddia ve savunmaları, marka işlem dosyası, redde mesnet markalar ve tüm dosya kapsamına göre;
İlk olarak belirtilmelidir ki; ... 'nun yerleşmiş uygulamasına göre (...) ... kararının yerinde olup olmadığı, kararın alındığı tarihteki koşullara göre değerlendirileceğinden (...), ... karar tarihi itibari ile mevcut hukuki ve fiili durum nazara alınarak yargılama yürütülmüştür. Bu nedenle dava konusu marka başvuru dosyası kapsamında kalan bilgi ve belgeler ile sınırlı olarak yargılama yürütülmüş olup, marka başvuru dosyasında yer almayan ancak dava aşamasında ileri sürülen bilgi, belge ve iddialar değerlendirme dışı tutulmuştur. Buna bağlı olarak; davacı taraf marka işlem dosyasında redde mesnet markaların kullanılmadığına ilişkin def'i ileri sürmediğinden, bu markaların kullanılmadığına ilişkin dava dilekçesinde ileri sürdüğü argümana itibar edilmemiş ve bu nedenle ileri sürülen kullanmama def'i yerinde bulunmamıştır.
Dava konusu marka başvurusundan ... kararı ile çıkartılan ve eldeki davaya konu olan "İnşaat hizmetleri, inşaat araç - gereçlerinin ve iş makinelerinin kiralanması hizmetleri. Temizlik hizmetleri; dezenfeksiyon hizmetleri; haşere ilaçlama hizmetleri; temizlik araçları ve makinelerinin kiralanması hizmetleri. Kara araçları servis istasyonu hizmetleri (bakım, tamir ve akaryakıt dolumu). Deniz araçlarının bakımı ve tamiri hizmetleri; gemi inşaatı hizmetleri. Hava taşıtlarının bakım ve tamiri hizmetleri. Mobilyalara ilişkin döşeme, tamir, restorasyon hizmetleri. Isıtma, havalandırma ve su tesisatının kurulması (tesis edilmesi), bakımı ve tamiri hizmetleri. Giysilerin temizliği, bakımı ve tamiri hizmetleri. Sınai makinelerin ve cihazların, büro makinelerinin ve cihazlarının, haberleşme cihazlarının, elektrikli ve elektronik cihazların tesisi, bakımı ve tamiri hizmetleri. Asansör tamiri ve bakımı hizmetleri. Saat tamiri hizmetleri. Madencilik, maden çıkarma hizmetleri. Ayakkabı, çanta, kemer tamiri hizmetleri." ile redde mesnet markaların kapsamlarında 37.sınıfta yer alan hizmetler aynı/aynı türdür.
Redde mesnet markalar incelendiğinde; "..." ibarelerinden oluşmaktadır. Bu markalarda "..." ibaresi, markaların genel görünümü içinde ayrı ve bağımsız bir unsur olarak algılanabilir nitelikte olup, redde mesnet markaların esas unsuru "..." ibaresidir. ... kelimesi; "1.Soyluluk, iktidar, güç veya hükümdarlık sembolü olarak başa giyilen, değerli taşlarla süslü başlık. 2.Gelinlerin başlarına takılan süs. 3.Genellikle göz düzeyinden yüksek mobilyaların üstlerindeki kabartmalı, oymalı, süslü bölüm. 4.Çiçeğin dıştan ikinci halkasında bulunan yaprakların hepsi. 5.Bazı tarikatlarda şeyhlerin giydikleri başlık." gibi anlamlara gelmektedir. Söz konusu anlamları itibariyle "..." kelimesinin davaya konu hizmetleri veya bu hizmetlerin karakteristik özelliklerinden herhangi birini hemen ve ilk bakışta tanımlamadığı, tasviri nitelikte olmadığı, dolayısıyla söz konusu kelimenin somut ayırt edici özelliğinin bulunduğu tespit edilmiştir.
Başvuru markası incelendiğinde; "... ... San. Tic. Ltd. Şti." ibarelerinden oluştuğu, markanın genel görünümü dikkate alındığında esas unsurun "..." sözcüğü olduğu, zira; söz konusu sözcüğün diğer kelime unsurlarına göre ön plana çıkartılacak şekilde markasal mizanpajının yapıldığı, markayı oluşturan diğer sözcük unsurlarının faaliyet alanı ve şirketin türüne ilişkin tanımlayıcı ifadeler olduğu tespit edilmiştir.
Taraf markaları global olarak karşılaştırıldığında; kapsamlarında yer alan hizmetlerin aynı/aynı tür olduğu, markaları oluşturan esas unsurların müşterek olarak "..." sözcüğünden oluştuğu, buna göre; daha önce redde mesnet markaları gören, işiten, bu markalı hizmetlerden yararlanan ilgili tüketici kesiminin, daha sonra başvuru markasını aynı/aynı tür hizmetler üzerinde gördüğünde ya da işittiğinde, davaya konu hizmetlerden faydalanmak için ayıracağı sınırlı süre içerisinde, bu markayı, redde mesnet markaların serisi zannedebileceği, markaların aynı ticari kökenden geldiği hususunda yanılsamaya düşerek tüketim tercihinde bulunabileceği, bir kısım tüketici kesiminin markaların farklı ticari kökeni işaret ettiğini algılaması ihtimalinde dahi bu kez marka sahipleri arasında idari veya ekonomik bir bağlantı bulunduğu yönünde yanılsamaya düşebileceği, dolayısıyla karşılaştırılan markalar arasında ilişkilendirilme ihtimali dahil karıştırılma tehlikesi bulunduğu kanaatine varılmıştır.
Davacı taraf her ne kadar önceki tarihli markalarından kaynaklı müktesep hakkı bulunduğunu ileri sürse de; davacı yanın önceki tarihli ... sayılı "..." esas unsurlu markalarının tescil kapsamlarında davaya konu 37.sınıfta bulunan hizmetler bulunmadığı anlaşıldığından, başkaca bir inceleme yapılmasına gerek kalmaksızın söz konusu markalardan kaynaklı olarak davacı yanın müktesep hakkının bulunmadığı kanaatine varılmıştır.
Yukarıda izah edilen gerekçelerle davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 179,90 TL maktu karar ve ilam harcından peşin alınan 80,70 TL'nin düşümü ile bakiye kalan 99,20 TL'nin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3 hükmü gereği hesaplanan 15.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 80,70 TL başvurma harcı, 80,70 TL peşin harç, 37,10 TL vekalet harcı, 128,00 TL posta-tebligat masrafı olmak üzere toplam 326,50 TL yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı ... tarafından yapılan 11,50 TL vekalet harç sarfiyatına ilişkin yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı ...'ne verilmesine,
6-HMK m.333 hükmü gereği karar kesinleştiğinde artan avansın yatıran tarafa re'sen iadesine,
Dair, Davacı vekilinin, Davalı Kurum vekilinin ve Davalı şirket vekilinin yüzüne karşı, HMK m.341 ve m.345 hükümleri gereği kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde .... Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesi nezdinde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.08/03/2023

Katip ...
E-imza

Hakim ...
E-imza

UYAP Entegrasyonu