T.C. ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/435 Esas
KARAR NO : 2023/128
DAVA : Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali)
DAVA TARİHİ : 22/11/2022
KARAR TARİHİ : 10/03/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 15/03/2023
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili 22/11/2022 tarihli dava dilekçesinde özetle; Davacının 25.12.2020 tarihinde ... başvuru numarası ile "..." ibareli marka tescil başvurusunda bulunmuş olduğunu, muterize ait markanın iş bu itiraza gereçe olamayacağını, davacıya ait marka başvurusu ile itiraza gerekçe markanın birbirlerine benzemediğini ve karıştırılma ihtimali bulunmadığını, "..." ibaresi üzerinde önceki tarihli tescile dayalı müktesep hakka müvekkilinin sahip olduğunu, itiraza gerekçe markanın koruma kapsamının, taraflarınca tescil talep edilen sınıflardan tamamen farklı olduğunu, tüketici nezdinde bir iltibas tehlikesinden bahsetmenin mümkün olmadığını, itiraz sahibinin iddialarının ve itirazlarının kabulünün kesinlikle mümkün olmadığını beyan ederek; davacıya ait ... sayılı "..." ibareli markanın başvurusu yapılan tüm hizmetlerde tescil işlemlerinin iptaline ilişkin ...'nın 22.09.2022 tarihli ve .... sayılı kararının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı ... vekili 28/11/2022 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Taraf markalarının asli unsuru “...” ve “...” ibareleri olup markalar
görsel, işitsel ve anlamsal olarak iltibas ihtimaline yol açacak düzeyde bir benzerlik ilişkisi
içinde olduklarını, her iki markada da potansiyel müşteri kitlesi için ilk anda göze çarpıp hafızada yer
edecek olan unsurun “...” “...” ibareleri olduğunu, ilgili tüketici kitlesinin bu ibareler
üzerinden markalar arasında bağlantı kuracak, markaların hatırda kalan ve başkasına
aktarılırken atıf yapılacak unsurunun aynı olması sebebiyle satın alma tercihi yapacak olan nihai
tüketicinin, malın ticari kaynağında yanılma ihtimalinin söz konusu olabileceğini, markalar arasında oluşan bu yüksek dereceli benzerlik başvuru kapsamında yer alan 35.sınıfa ait
perakendecilik hizmetleri ile davalı markasının kapsamında yer alan 29.sınıfa ait malların
benzer kabul edilmesini sağlamış olduğunu beyanla;
haksız ve hukuka aykırı olarak ikame edilen iş bu davada, öncelikle davanın süresi içinde açılıp açılmadığının tespiti ile süre aşımı halinde usulden reddine, esasa ilişkin olarak ise
davacı tarafın tüm talepleri ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı .... Şti. vekili 03/01/2023 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin, ...’ın ... ilçesinde 1947 yılında üretime başlamış olduğunu, anılan tarihten bu yana "..." markasının, süt ürünlerinin üretimi ve satışı kapsamında müvekkili tarafından kullanılmakta olduğunu, müvekkili firmasının bölgesel ve ulusal anlamda; özellikle kaşar peyniri üretiminde sektörünün önde gelen firmalarından olduğunu, bu kapsamda markaların görsel ve işitsel yönden bütünüyle bıraktıkları izlenim itibariyle ilişkilendirilme ihtimali dahil olmak üzere karıştırmaya yol açabilecek derecede benzer olduğunu ve ayrıca başvuru markasında yer alan malların/hizmetlerin, itiraz gerekçesi markada yer alan mallarla/hizmetlerle aynı/aynı tür malları içerdiklerini, bu noktada 6769 sayılı SMK 6/1 deki koşulların gerçekleşmiş olduğunun açık olduğunu, davacı vekilinin iddialarına katılmanın hukuken mümkün olmadığını, ... tarafından alınan dava konusu kararın usule ve hukuka uygun olduğunu
beyan ederek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
UYUŞMAZLIK:
Dava, 5000 sayılı Patent ve Marka Vekilliği ile Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun m.15/C hükmüne göre açılan ... Kararının İptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; Davalı kurumun tesis ettiği ... sayılı ... kararının davalı şirketin itirazının kabulüne ilişkin kısmının hukuka uygun olup olmadığı, davacıya ait ... sayılı "..." ibareli marka başvurusu ile davalı şirkete ait redde mesnet ... sayılı marka arasında "Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için Hayvansal kaynaklı sütler; bitkisel kaynaklı sütler; süt ürünleri (tereyağı dahil). Yenilebilir bitkisel yağlar.mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)" bakımından ilişkilendirilme ihtimali dahil karıştırılma tehlikesi bulunup bulunmadığı, davacının önceki tarihli markasından kaynaklı müktesep hakkının bulunup bulunmadığı hususlarına ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Davanın açılmasını müteakip tarafların dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, marka tescil ve başvuru dosyaları ile alâkalı kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, hak düşürücü süre bakımından eksiklik bulunmadığı tespit edilmiş, taraflar sulhe teşvik olunmuş, arabulucuya gitme hakları hatırlatılmış, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmuş, 06/08/2015 tarih 29437 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren ... Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik'in 201/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraflara tahkikat ve yargılamanın geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İşlem dosyasının tetkikinde; Davacının 25.12.2020 tarihinde ... sayılı "..." ibareli, 35.sınıfta bulunan hizmetler için tescil başvurusunda bulunduğu, başvurunun 01.03.2021 tarih ve 367 sayılı ... yayımlandığı, davalı şirketin 02.05.2021 tarihinde ... sayılı markaları mesnet göstererek 6769 sayılı SMK m.6/1 ve m.6/9 hükümleri kapsamında yayına itiraz dilekçesi sunduğu, davacının 21.06.2021 tarihli itiraza karşı görüş dilekçesi ibraz ettiği, dilekçesinde .... sayılı markalara ilişkin olarak kullanmama def'i ileri sürdüğü, ...'nca ileri sürülen itirazların incelenmesi sonucunda haklı bulunmayarak reddine karar verildiği, bu karara karşı davalı şirketin 24.03.2022 tarihinde yeniden itiraz dilekçesi sunduğu, davacının 20.04.2022 tarihli itiraza karşı görüş dilekçesi ibraz ettiği, itirazı değerlendiren ...'nun ... sayılı ... kararı ile davalı şirket adına yapılan itirazın kısmen kabulüne ve başvurunun "Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için Hayvansal kaynaklı sütler; bitkisel kaynaklı sütler; süt ürünleri (tereyağı dahil). Yenilebilir bitkisel yağlar.mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)" bakımından kısmen reddine reddine karar verdiği, redde mesnet olarak SMK m.6/1 hükmü uyarınca ... sayılı markanın mesnet gösterildiği, bu kararın davacı marka vekiline 23.09.2022 tarihinde tebliğ edildiği, iki aylık hak düşürücü süre içinde eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu'nun (SMK) 6.maddesinin 1.fıkrasına göre; Tescil başvurusu yapılan bir markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvuru reddedilir.
Karıştırma ihtimali, ortalama tüketicilerin, her iki işaret arasında bir şekilde bağlantı kurmasıdır. Bu durum, bir mal veya hizmetin alıcısının bildiği veya duyduğu bir mal veya hizmeti aldığı zannı ile başka bir işletmenin aynı veya benzer malını ya da hizmetini alma ihtimali biçiminde tanımlanmaktadır. Karıştırılma ihtimali, iltibas kavramından daha geniş bir kavram olup, doğrudan ve dolaylı karıştırılma ihtimali olarak ikiye ayrılır. Bu ayrıma göre eğer mal veya hizmetin aynı işletmeden ileri geldiği yönünde bir algılama ortaya çıkıyor, yani bir işletmeye ait mal veya hizmet, başka bir işletmeye ait mal veya hizmet ile karıştırılıyor ve bu nedenle satın alınıyorsa doğrudan karıştırılma ihtimali söz konusudur. Buna karşın, eğer mal veya hizmetin markası birbirinden ayırt ediliyor ancak bunların aynı işletmenin markaları olduğu ya da bu mal veya hizmetin aralarında ekonomik veya idari bağlantı bulunan işletmelerden geldiği biçiminde bir algılama oluşuyor ise bu halde de dolaylı karıştırılma ihtimalinden söz edilir.
Karıştırılma ihtimalinden bahsedilebilmesi için öncelikle önceki ve sonraki markalar arasındaki mal veya hizmet sınıflarının aynı ya da benzer olması gerekir. Mal veya hizmetlerin benzer olup olmadığının belirlenmesinde, karşılaştırılacak mal veya hizmetlerin benzer alıcı çevresine hitap edip etmediği, benzer ihtiyaçları karşılayıp karşılamadığı, aralarında hammadde-yarı mamül-mamül ürün ilişkisi bulunup bulunmadığı, birbirleri yerine ikame ya da tamamlayıcı ürün ya da hizmet olup olmadıkları, dağıtım kanallarının ortak olup olmadığı, marketlerde aynı reyon ya da raflarda satılıp satılmadıkları, aynı toptancılarda satılıp satılmadıkları gibi kriterler göz önünde tutulmalıdır. Sınıfsal benzerlik karşılaştırmasında gerek Nice sınıflandırması gerekse de ... tarafından çıkartılan sınıflandırma tebliğleri mahkemeler bakımından bağlayıcı değildir. Somut olayın özelliklerine göre ... tarafından çıkartılan sınıflandırma tebliğinde farklı sınıflarda yer almalarına rağmen ilgili alıcısı nezdinde karıştırmaya yol açacak nitelikteki ürün ve hizmet markalarının kapsadıkları mal ve hizmet sınıflarının benzer olarak değerlendirilmesi de mümkündür.
Karıştırılma ihtimali bakımından sınıfsal benzerliğin söz konusu olması halinde önceki ve sonraki markanın aynı ya da benzer olup olmadıklarının incelenmesi gerekir. Markaların aynı ya da benzer olup olmadıkları incelenirken markayı oluşturan her bir unsura göre değil, bir bütün olarak karşılaştırılan markaların bıraktığı genel, global izlenim, markaların bütünü ile bıraktığı etki dikkate alınacaktır. Markalarda eğer tanımlayıcı unsurlar var ise bu unsurlar değerlendirme dışı bırakılacaktır. Global değerlendirmeye göre, karşılaştırılan markalar arasında karıştırılma ihtimalinin mevcut olup olmadığı incelenirken, ilgili alıcısı nezdinde bıraktıkları genel intibaya göre markaların benzer olup olmadığı, markalar arasında görsel, işitsel ve kavramsal benzerlik bulunup bulunmadığı, ortalama alıcısının algısının ve satın alma kararı verirken göstereceği özen ve dikkat derecesinin ne olduğu, markalar veya işletmeler arasında bağlantı ihtimalinin söz konusu olup olmadığı gibi hususlar incelenerek değerlendirme yapılmalıdır. Bu şekilde inceleme yapılırken, markanın toplumda ne kadar tanındığı, markaların ayırt edici unsurlarının neler olduğu, markanın hitap ettiği ürün ya da hizmetin tüketici kitlesinin kimler olduğu, bu kitlenin satın alma sürecinde göstermeleri beklenen dikkat ve algılama düzeyinin ne olduğu, mal veya hizmetin niteliğinin ve fiyatının ne olduğu, markanın ne kadar özgün, ayırt edici ya da tanımlayıcı olduğu, seri marka algılamasına yol açıp açmadığı gibi hususlar dikkate alınmalıdır.
Belirtilen açıklamalar ışığında, tarafların iddia ve savunmaları, marka işlem dosyası, redde mesnet marka, hukuki nitelendirme hali hariç olmak üzere maddi vakıalara ilişkin tespitler barındıran bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre;
Dava konusu marka başvurusundan ... kararı ile çıkartılan ve eldeki davaya konu olan "Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için Hayvansal kaynaklı sütler; bitkisel kaynaklı sütler; süt ürünleri (tereyağı dahil). Yenilebilir bitkisel yağlar.mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)" ile redde mesnet ... sayılı marka kapsamında yer alan "Hayvansal kaynaklı sütler; bitkisel kaynaklı sütler; süt ürünleri (tereyağı dahil). Yenilebilir bitkisel yağlar." emtiaları BENZER'dir. Zira bir malın üretilmesinin doğal sonucu o malın satışı/pazarlanmasıdır. 35.sınıf kapsamında pazarlama hizmetinden bahsedebilmek için ortada pazarlamaya konu imal edilmiş ürün bulunması gerekmektedir. Bu nedenle başvuru markası kapsamından çıkartılan ve eldeki davaya konu olan hizmetler ile redde mesnet marka kapsamında yer alan emtialar arasında birbirini tamamlayıcılık ilişkisi bulunmaktadır.
Dava konusu marka başvurusu incelendiğinde; "..." ibaresinden oluştuğu, redde mesnet marka incelendiğinde; ".... " ibaresinden oluştuğu tespit edilmiştir.
Taraf markaları global olarak karşılaştırıldığında; redde mesnet markada yer alan "süt ürünleri" ve "..." ibarelerinin tescili kapsamında yer alan emtialar bakımından ayırt ediciliği bulunmayan sözcükler oldukları, markayı oluşturan mavi ve yeşil renklerden müteşekkil şekil unsurunun markanın genel görünümü içinde "..." sözcüğüne göre arka planda kaldığı, redde mesnet markanın esas unsurunun "..." sözcüğü olduğu, bu sözcüğün ortalama tüketici kesimince bilinen anlamlı bir kelime olduğu, anlamı itibariyle tescili kapsamındaki emtiaları doğrudan tanımlamadığı, bu nedenle somut ayırt edici niteliği haiz olduğu, başvuru markasının esas unsurunun ise "..." sözcüğü olduğu, her iki markanın görsel, işitsel ve kavramsal olarak yüksek düzeyde benzer oldukları, başvuru markasında bulunan çoğul ekinin markaları birbirinden yeter düzeyde farklılaştırmaya yetmediği, davaya konu hizmetler bakımından "..." sözcüğünün farklı teşebbüslerce yaygın olarak kullanılan ve bu nedenle ayırt ediciliği düşük bir ibare olduğunun marka işlem dosyasında yer alan evraka göre ispat edilemediği, ... kayıtlarında birbirinden farklı kimseler adına söz konusu sözcüğün içinde bulunduğu birçok marka tescil kaydı bulunmasının tek başına söz konusu sözcüğün davaya konu hizmetler bakımından ayırt ediciliğinin düşük olduğunu göstermeyeceği, zira, markanın tescil edilmiş olmasının otomatik olarak piyasada o markanın kullanıldığı şeklinde yorumlanamayacağı, bu nedenle, davacı yanın zayıf marka iddiasına mahkememizce itibar edilmediği, buna göre; daha önce redde mesnet markayı gören, bu markalı emtialardan yararlanan makul derecede bilgili, dikkatli ve ihtiyatlı ortalama tüketici kesiminin, daha sonra başvuru markasını davaya konu hizmetler üzerinde gördüğünde veya işittiğinde, bu hizmetlerden faydalanmak için ayıracağı sınırlı süre içerisinde, bu markayı redde mesnet marka ile ilişkilendirebileceği, her iki markanın da aynı ticari kökenden geldiği hususunda yanılsamaya düşerek tüketim tercihinde bulunabileceği, bir kısım tüketici kesiminin markaların farklı ticari kökeni işaret ettiğini algılama ihtimalinde dahi bu kez marka sahipleri arasında idari veya ekonomik bir bağlantı bulunduğu yönünde yanılsamaya düşebileceği, dolayısıyla karşılaştırılan markalar arasında ilişkilendirilme ihtimali dahil karıştırılma tehlikesi bulunduğu kanaatine varılmıştır.
Davacının müktesep hak iddiasına mesnet gösterdiği ... sayılı markanın 11/05/2001 tarihinde tescil edildiği, söz konusu markanın "..." sözcüğünden oluştuğu, başvuru markasının, önceki tarihli bu markanın asli unsuru korunarak oluşturulduğu, önceki tarihli markanın tescil tarihi ile başvuruya konu marka tarihi arasında 5 yılı aşkın süre bulunduğundan önceki tarihli markanın potansiyel hükümsüzlük tehdidi altında bulunmadığı müşahede edilmişse de, önceki tarihli markanın "Tereyağlar." emtiası üzerinde tescilli olduğu, davaya konu hizmetleri kapsamadığı, bu nedenle söz konusu markanın başvuruya konu hizmetler bakımından müktesep hak iddiasına mesnet olamayacağı kanaatine varılmıştır.
Yukarıda izah edilen gerekçelerle; davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 179,90 TL maktu karar ve ilam harcından peşin alınan 80,70 TL'nin düşümü ile bakiye kalan 99,20 TL'nin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3 hükmü gereği hesaplanan 15.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 80,70 TL peşin harç, 80,70 TL başvurma harcı, 37,10 TL vekalet harcı, 239,00 TL posta-tebligat masrafı olmak üzere toplam 437,50 TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı ... tarafından yapılan 11,50 TL vekalet harç sarfiyatına ilişkin yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı ...'ne verilmesine,
6-HMK m.333 hükmü gereği karar kesinleştiğinde artan avansın yatıran tarafa re'sen iadesine,
Dair, Davacı vekilinin, Davalı Kurum vekilinin ve Davalı şirket vekilinin yüzüne karşı, HMK m.341 ve m.345 hükümleri gereği kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde .... Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesi nezdinde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.10/03/2023
Katip ...
E-imza
Hakim ...
E-imza
Dilekçeniz oluşturuluyor. Bu süreç biraz zaman alabilir, ancak sıkılmamanız için aşağıda dilekçe oluşturulmasını istediğiniz konuda benzer içtihatları listeledik. İncelemek isteyebilir veya bekleyebilirsiniz. Dilekçeniz oluşturulduktan sonra ekranda sizinle paylaşılacaktır. Sabrınız için teşekkür ederiz!