T.C. ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/329 Esas
KARAR NO : 2023/184
DAVA : Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali - Markanın Hükümsüzlüğü - Haksız Rekabet)
DAVA TARİHİ : 02/09/2022
KARAR TARİHİ : 12/04/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 12/05/2023
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali - Markanın Hükümsüzlüğü- Haksız Rekabet) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili 02/09/2022 tarihli dava ve 10/10/2022 tarihli replik dilekçelerinde özetle; Müvekkili şirketin .... belgeli olarak suni mermer ve yer karoları (tek-çift tabaka), çeşitli isteğe bağlı özel kalıplı beton elemanları imalatı, kilitli parke taşları, kaldırım plak taşları, bahçe ve yol bordürleri çit direkleri, çiçeklikler, denizlik, parapet, harpuşta, süpürgelik, dekoratif bahçe elemanları, L tipi ve iki parçalı merdiven basamakları, waschbeton (yıkamalı beton) ürünleri, bims blok duvar elemanları, telekom menholleri, cephe kaplamaları ve çevre mobilyaları üretimi ile iştigal ettiğini, müvekkili şirketin hem yurt içinde faaliyetlerine devam ettiğini, hem de bir çok ülkeye ihracat yaptığını, müvekkili şirketin .... numaralı markaların sahibi olduğunu, bu markaları yıllardır aktif şekilde kullandığını, “...” ibaresinin aynı zamanda müvekkili şirketin ticaret unvanı olduğunu, "..." (...) alan adı ve aktif internet sayfasının da müvekkili şirkete ait olduğunu, davalıların ... numaralı “...” ibareli marka başvurusuna müvekkili şirket itirazının reddedildiğini, davalı Kurum kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkili şirket markalarındaki tek/ayırıcı unsurun “...” ibaresi olduğunu, dava konusu markanın da baskın ve ayırıcı unsurunun aynı olduğunu, müvekkili şirketin markalarının 19, 35 ve 37. sınıflarda tescilli olduğunu, dava konusu markanın 07 ve 35. sınıflarda tescilli olduğunu, taraf markalarının 35. Sınıf hizmetlerinin aynı olduğunu, yine 35. Sınıfın içinde 19. Sınıf ürünlerin de aynı olduğunu, markalarda yer alan 07 ve 37. Sınıfların da birbiri ile ilişkili olduğunu, “...” ibaresinin tüketicinin zihninde kalan ilk ibare olduğunu, markaların görsel, işitsel ve anlamsal olarak karıştırılma ihtimalinin yüksek olduğunu, “...” markasının müvekkili şirket tarafından uzun yıllar önce tescili alınmış bir marka olduğunu, markanın ilk kullanıcısının müvekkili olduğunu, markanın kullanımla kazanılmış hak ve gerçek hak sahipliğinin müvekkiline ait olduğunu, müvekkilinin öncelik hakkı bulunduğunu, davalıların eyleminin aynı zamanda haksız rekabet teşkil ettiğini, müvekkilinin marka kullanımına ilişkin ... ve ... olmak üzere farklı yıllara ait ürün katalogları, internet sayfası görüntüleri, Linkedin, Facebook ve Instagram sayfası görüntüleri, müvekkili şirketin fabrika alanı ve araçlarının fotoğrafları, farklı yıllara ait fuar katılımına ilişkin görüntüleri, fuar gazete ilanları, resmi kurum yazışmalarına ilişkin örnekler ve 2010-2022 yılları arasındaki fatura ve irsaliye örnekleri vs. belgelerin dosyaya sunulduğunu, ciddi biçimde kullanım şartının gerçekleştiğini beyanla; ... ...’nın ... sayılı kararının iptaline, ... sayılı markanın hükümsüzlüğüne, davalıların eyleminin haksız rekabet olduğunun tespitine ve önlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı ... vekili 21/09/2022 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Başvurunun yayınına yapılan itiraz üzerine başvuru sahibi tarafından itiraza mesnet markaların kapsamında yer alan tüm mallarda kullanıldığının ispatlanması talebinde bulunulduğunu, davacı tarafından sunulan delillerden üç adet fatura dışındaki tüm delillerin tarih bilgisi içermediğini, tarih bilgisi içeren faturaların ise başvuru tarihinden sonraya ilişkin olduğunu, marka kapsamında yer alan mal/hizmetler yönünden başvuru tarihinden önce kullanımı ispatlamaya elverişli delil sunulamadığını, kullanım ispatlanamadığından itiraza mesnet markaların SMK m.6/1 kapsamında değerlendirilmesinin mümkün olmadığını, ... kararının usul ve yasaya uygun olduğunu beyanla; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili 07/10/2022 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacının davasının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacı markası ile müvekkiline ait markanın benzer olmadığını, tarafların ürün grupları ile ticari alanlarının farklı olduğunu, markaların karıştırılma ihtimalinin bulunmadığını, davacının “...” kelimesini tekeline alma talebinde bulunduğunu, bu talebin kabul edilmesinin mümkün olmadığını, itiraza mesnet markaların kullanılmadığını beyanla; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ..., dava dilekçesinin kendisine tebliğine rağmen cevap dilekçesi ibraz etmediğinden HMK m.128 hükmü gereği dava dilekçesinde ileri sürülen vakıaların tamamını inkâr etmiş sayılmıştır.
UYUŞMAZLIK:
Dava, 5000 sayılı Patent ve Marka Vekilliği ile Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun m.15/C hükmüne göre açılan ... kararının iptali ve 6769 sayılı SMK m.25 hükmüne göre açılan markanın hükümsüzlüğü ile birlikte 6102 sayılı TTK m.54 vd hükümlere göre açılan haksız rekabetin tespiti, önlenmesi istemlerine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; Davalı kurumun tesis ettiği ... sayılı ... kararının hukuka uygun olup olmadığı, davalı şahıslara ait ... sayılı "...+..." ibareli marka başvurusu ile davacıya ait itiraza/hükümsüzlüğe mesnet markalar arasında ayırt edilemeyecek derecede benzerlik ve ilişkilendirilme ihtimali dahil karıştırılma tehlikesi doğuracak derecede benzerlik bulunup bulunmadığı, ileri sürülen kullanmama def'inin yerinde olup olmadığı, davacının gerçek hak sahipliğinin bulunup bulunmadığı, davacıya ait ticaret unvanı ile dava konusu marka arasında iltibas tehlikesi bulunup bulunmadığı, davalı şahısların marka tescil başvurusu esnasında kötü niyetli olup olmadıkları, tescili halinde davalı şahıslara ait markanın hükümsüzlüğünün gerekip gerekmediği, iddia olunan davalı şahısların eylemlerinin haksız rekabet oluşturup oluşturmadığı, varsa bu haksız rekabet eylemlerinin önlenmesinin gerekip gerekmediği hususlarına ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Davanın açılmasını müteakip tarafların dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, marka tescil ve başvuru dosyaları ile alâkalı kayıtları getirtilmiş, davacıya ait ticari sicil kayıt bilgileri celp edilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, hak düşürücü süre bakımından eksiklik bulunmadığı tespit edilmiş, taraflar sulhe teşvik olunmuş, arabulucuya gitme hakları hatırlatılmış, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmuş, davacı tanıklarının beyanları alınmış, özel veya teknik hususlar bakımından bilirkişi incelemesi yapılmış, 06/08/2015 tarih 29437 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren .... Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik'in 201/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraflara tahkikat ve yargılamanın geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İşlem dosyasının tetkikinde; Davalı şahısların 07 ve 35.sınıfta yer alan bir kısım mal ve hizmetlerin tescili amacıyla 20.01.2021 tarihinde gerçekleştirdiği ... sayılı "..." ibareli marka başvurusunun yapılan ilk incelemeler sonrasında 12.04.2021 tarih ve 370 sayılı Bülten’de ilan edildiği, söz konusu ilana karşı davacı tarafından 20.04.2021 tarihinde SMK m.6/1 hükmü kapsamında ... sayılı markalar mesnet gösterilerek itiraz edildiği, davalı şahıslar tarafından bu itiraza karşı 01.09.2021 tarihinde itiraza karşı görüş bildirme dilekçesi ibraz edildiği, dilekçesinde .... sayılı markalara ilişkin kullanmama def'i ileri sürdüğü, davacının 05.10.2021 tarihli kullanım ispat formu ibraz ettiği, ...'nca itirazın reddine karar verildiği, dava dışı şirketin itirazı nedeniyle başvuru kapsamından 35.sınıfta yer alan bir kısım hizmetlerin çıkarıldığı, davacının 15.02.2022 tarihli yeniden itiraz dilekçesi sunduğu, davalı şahısların itiraza karşı 03.03.2022 tarihinde karşı görüş bildirme dilekçesi ibraz ettiği, itirazı değerlendiren ...’nun 02.07.2022 tarih ve ... sayılı kararı ile itirazın reddine karar verdiği, bu kararın davacı marka vekiline 04.07.2022 tarihinde tebliğ edildiği, iki aylık hak düşürücü süre içinde eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır. Dava konusu marka 19.07.2022 tarihinde tescil edilmiştir.
Davacıya ait markalar “...” ve “... ...” ibaresinden oluşur iken, dava konusu marka “...” ibaresinden oluşmaktadır. Bu haliyle; dava konusu markada “...” değil, “...” ibaresinin yer alması, davacıya ait markalarda ise farklı kelime ve ... öğelerinin yer alması, taraf markalarının aynı olarak değerlendirilmesine engeldir.
Ayırt edilemeyecek derecede benzerlik incelemesinde ise; dava konusu markada yer alan “...” kelimesi, orta düzeyde dikkat seviyesine sahip tüketiciler tarafından önemsenmeyecek derecede farklılığı aşmaktadır. Taraf markalarında yapılacak esas unsur/tali unsur incelemesi, markaları, ayırt edilemeyecek derecede benzerlik seviyesinden uzaklaştırır. Ayrıca davacıya ait markalar karma nitelikte olup, kelime ve ... unsurlarından oluşmaktadır. Bu yönüyle, davacı markasında yer alan unsurlar da, taraf markalarını ayırt edilemeyecek derecede benzer olarak değerlendirmeye engeldir.
6769 sayılı SMK madde 5/1(ç) kapsamında incelenmesi gereken bir diğer husus ise, karşılaştırılan markalara ait mal veya hizmetlerin aynı veya aynı türdeki mal veya hizmet olup olmadığıdır. Bilirkişi raporunda yer verilen Tablo.1’de ayrıntılı olarak karşılaştırıldığı üzere, taraf markaları kapsamında yer alan mal ve hizmetler aynı/aynı tür değildir. Dava konusu marka başvurusu 07 ve 35. Sınıflarda tescilli iken, davacıya ait markalar 19, 35 ve 37. Sınıf mal ve hizmetlerde tescillidir. Her ne kadar, taraf markaları 35. Sınıfta tescilli gibi görünmekte ise de, markalar alt sınıf bazında farklılık taşımaktadır. Bu haliyle, taraf markalarının aynı/aynı tür mal ve hizmetlerde tescilli olduğu söylenemez.
Yukarıda ayrıntılı olarak belirtilen gerekçelerle, 6769 sayılı SMK’nın 5/1-ç maddesi şartlarının somut olayda bulunmadığı kanaatine varılmıştır.
Taraf markaları arasında karıştırılma ihtimaline yol açabilecek mahiyette bir benzerliğin bulunup bulunmadığı değerlendirmesine geçmeden önce, “kullanmama def’i” yönünden inceleme yapılacaktır.
Davacı yana ait ... sayılı markaların kullanılıp kullanılmadığı incelenmiştir.
Somut olayda davalıya ait dava konusu markanın başvuru tarihi 20.01.2021, davanın tarihi ise 02.09.2022’dir. Kullanım ispatı talep edilen markaların, dava konusu markanın başvuru tarihinde ve dava tarihinde 5 yılı aşkın süredir tescilli olduğu, bu gerekçe ile davalıların ilgili markalar yönünden “kullanmama def’i” ileri sürebileceği tespit edilmiştir.
Davacı taraf, marka işlem dosyasına aşağıdaki delilleri sunmuştur:
• Tanıtım broşürü (Firmanın faaliyetlerini anlatan bilgi dosyası –fotoğrafları)
• Ürün çeşitlerini gösteren kitapçık
• ... web sayfası görüntüleri
•.... fuar katılımını gösteren fotoğraflar
• ... fuarı katımını gösteren fotoğraflar
• ... sayfası görüntüleri
• Boş fatura örneği
• Referans listesi
• ... alan adından belgeler
• Eylül 2021 tarihli faturalar
Davacı taraf, yukarıda sayılan belgeleri dava dosyasına sunmuş, yukarıda sayılanlara ek olarak aşağıdaki belgeleri, dava dosyasına sunmuştur:
• Davacıya ait .... sayfası görüntüleri
• Davacıya ait fabrika alanı ve araçların fotoğrafları
• 2012, 2014 ve 2018 tarihli fuar katılım fotoğrafları
• Resmi Kurumlara yazılan yazılar (2010, 2017 ve 2021 tarihli)
• 16 adet Fatura (2010-2022 tarih aralığına ilişkin)
• 5 adet katalog
Davacının gerek itiraz aşamasında, gerekse dava aşamasında sunduğu belgeler incelendiğinde, "..." markasının "19. SINIF: Suni Mermer ve Yer Karoları (Tek-Çift Tabaka), çeşitli isteğe bağlı özel kalıplı Beton Elemanları imalatı, Kilitli Parke Taşları, Kaldırım Plak Taşları, Bahçe ve Yol Bordürleri, Çit Direkleri, Çiçeklikler, Denizlik, Parapet, Harpuşta, Süpürgelik, Dekoratif Bahçe Elemanları, L Tipi ve İki Parçalı Merdiven Basamakları, WashBeton (Yıkamalı Beton) ürünleri, Bims Blok Duvar Elemanları, Telekom Menholleri, Ankrajlı Cephe Kaplamaları ve Çevre Mobilyaları " emtiaları bakımından kullanıldığı değerlendirilmiştir.
Kullanımının ispatlanması talep edilen ve fakat kullanımı ispatlanamayan diğer mal ve hizmetler, bilirkişi raporunda yer alan TABLO-1'de üstü çizili olarak belirtilmiş ve sınıfsal benzerlik değerlendirmesinde, değerlendirme dışı bırakılmıştır.
Dava konusu marka başvurusu, 07 ve 35. Sınıf bakımından başvuruya konu edilmiştir. Davacıya ait markaların kullanımı ispatlanan emtiaları ise 19. Sınıfta yer almaktadır. Taraf markalarında yer alan mal ve hizmetler, aynı ve/veya aynı tür değildir. Bununla birlikte, dava konusu marka kapsamında yer alan “35. Sınıf: Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için Bu sınıfa dahil biçimlendirilmemiş halde malzemeler: kum, çakıl, mıcır, asfalt, zift, çimento, kireç, alçı, sıva, beton, blok mermer. Beton, alçı, toprak, kil, taş, mermer, ahşap, plastik veya sentetik malzemelerden imal edilmiş ve ... almış yapı/inşaat/yol yapımı ve benzer amaçlı malzemeler: metalden olmayan binalar/yapılar, yapı elemanları, direkler, bariyerler, Beton, taş veya mermerden yapılmış anıtlar, heykeller. mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)” emtialar ile davacıya ait markalar kapsamında yer alan ve kullanımı ispatlanan “Suni Mermer ve Yer Karoları (Tek-Çift Tabaka), çeşitli isteğe bağlı özel kalıplı Beton Elemanları imalatı, Kilitli Parke Taşları, Kaldırım Plak Taşları, Bahçe ve Yol Bordürleri, Çit Direkleri, Çiçeklikler, Denizlik, Parapet, Harpuşta, Süpürgelik, Dekoratif Bahçe Elemanları, L Tipi ve İki Parçalı Merdiven Basamakları, WashBeton (Yıkamalı Beton) ürünleri, Bims Blok Duvar Elemanları, Telekom Menholleri, Ankrajlı Cephe Kaplamaları ve Çevre Mobilyaları” emtiaları benzerdir. Zira bir malın üretilmesinin doğal sonucu, o malın pazarlanmasıdır. Dolayısıyla bahsi geçen emtialar ile bunların perakendeciliği hizmetleri arasında tamamlayıcılık ilişkisi söz konusu olup, bu mal ve hizmetler tüketici nezdinde benzerdir. Benzerlik taşıyan mal ve hizmetler, bilirkişi raporunda yer verilen tabloda kırmızı renk ile işaretlenmiştir.
Sonuç olarak, dava konusu marka kapsamında yer alan “35. Sınıf: Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için Bu sınıfa dahil biçimlendirilmemiş halde malzemeler: kum, çakıl, mıcır, asfalt, zift, çimento, kireç, alçı, sıva, beton, blok mermer. Beton, alçı, toprak, kil, taş, mermer, ahşap, plastik veya sentetik malzemelerden imal edilmiş ve ... almış yapı/inşaat/yol yapımı ve benzer amaçlı malzemeler: metalden olmayan binalar/yapılar, yapı elemanları, direkler, bariyerler, Beton, taş veya mermerden yapılmış anıtlar, heykeller. mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)” bakımından taraf markaları arasında “emtiaların aynı ve/veya benzer olması” şartının sağlandığı kanaatine varılmıştır.
Dava konusu marka başvurusu, “...” kelimesi ile içinde “...” harfi yer alan bir ... unsurundan oluşmaktadır. Dava konusu marka başvurusu “...” ibaresinden oluşmakla birlikte, kelimede bulunan “...” ibaresi, “...” kelimesinin kısaltması olan bir ibaredir. “...” ibaresine, kelimeyi oluşturan “...” ve “...” ibarelerinin anlamlarından yola çıkılarak bir anlam yüklenebilirse de, “...” ibaresi, kendisini oluşturan kelimelerden uzaklaşmış bir ibaredir. “...” ibaresinin bir bütün olarak anlamı bulunmamaktadır. Kelime, yazıldığı gibi okunmaktadır.
Davacıya ait markalar ise, “...” ve “... ...” ibaresinden oluşan markalardır. Markalarda, kelimenin üstünde konumlandırılmış, dikkat çekici niteliği olmayan bir ... unsuru yer almaktadır. “...” ibaresi ise, “Küme, Ortak özellikleri olan varlıklar, nesneler bütünü, Görüşleri, çıkarları bir olan kimseler bütünü, ekip. Çeşitli sınıf veya birliklere bağlı elemanların, belirli bir taktik görevi gerçekleştirmek üzere, tek komutanın emri altında birleştirilmesinden oluşan kıta topluluğu.” anlamına gelmektedir. “...” ibaresinin, taşıdığı anlam itibarıyla marka vasfı bulunmamaktadır. “...” ibaresi, anlamlı bir kelime olmaması nedeniyle, ayırt ediciliğinin yüksek olduğu değerlendirilmiştir.
“...” ibaresinin ortaklığı, taraf markalarının görsel olarak benzer olmasına yol açmaktadır. Görsel açıdan ortaya çıkan bu benzerlik, duysal/fonetik/işitsel ve anlamsal açılardan bakıldığında da aynı sonucu vermektedir. Tarafların markalarında ortak olan “...” ibaresinin aynı olan okunuşu, karşılaştırılan markaların işitsel açıdan benzer olmalarına sebebiyet vermektedir. Bu nedenle davacı markaları ile dava konusu marka bakımından “markaların aynı ya da benzer olması” şartının sağlandığı kanaatine varılmıştır.
Sonuç olarak; dava konusu marka bir bütün olarak “...” ibaresinden oluşmakta olup, esas unsurunun “...” ibaresi olduğu, davacıya ait markaların esas unsurunun da “...” kelimesinden oluşması karşısında, taraf markaları arasında esas unsur bakımdan ayniyet bulunduğu, markalar bütün olarak karşılaştırıldığında ise taraflara ait markaların görsel, işitsel ve kavramsal olarak benzer olduğunun kabulü gerekmektedir. Başvuruda yer alan “...” ibaresinin, işitsel, görsel, kavramsal ve ortalama tüketicide bırakacağı genel algı itibariyle başvuruyu, itiraza gerekçe olarak gösterilen davacı markalarından ayırt etmeye yetmediği, zira ortalama tüketicinin genel izleniminde yer edecek olan ibarenin başvuru ve itiraza gerekçe markalarda “...” ibaresi olarak ortaya çıktığı, davacı markalarında yer alan “...” ibaresinin marka olarak algılanmayacağı ve ortalama tüketici algısını değiştirmeye yetmeyeceği, var olan farklılıkların ortalama tüketici veya yararlanıcıların büyük çoğunluğu tarafından ilk bakışta veya yararlanma süresi içerisinde algılanmasının mümkün bulunmadığı, taraf markalarını gören ilgili tüketicinin, markaların kaynağını araştırma zahmetine girişmeyecek derecede markalar arasında yüksek görsel, işitsel ve kavramsal benzerlik bulunduğu, tüketicinin taraf markalarını aynı/benzer/ilişkili ürünler üzerinde gördüğünde ya da işittiğinde, farklı marka ile karşı karşıya olduklarını anlayabilmelerinin mümkün olmaması, taraf markalarının birbiri ile ilişkilendirme ihtimalinin bulunması nedeniyle, somut olay bakımından aynılık/benzerlik taşıdığı tespit edilen “35. Sınıf: Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için Bu sınıfa dahil biçimlendirilmemiş halde malzemeler: kum, çakıl, mıcır, asfalt, zift, çimento, kireç, alçı, sıva, beton, blok mermer. Beton, alçı, toprak, kil, taş, mermer, ahşap, plastik veya sentetik malzemelerden imal edilmiş ve ... almış yapı/inşaat/yol yapımı ve benzer amaçlı malzemeler: metalden olmayan binalar/yapılar, yapı elemanları, direkler, bariyerler, Beton, taş veya mermerden yapılmış anıtlar, heykeller. mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)” emtiaları bakımından markaların ilişkilendirilmesi ihtimaline dayalı olan nispi tescil engeline ilişkin şartların oluştuğu kanaatine varılmıştır.
Davacı tarafın dosyaya sunduğu belgeler; “kullanım ispatı” incelemesi yaparken yukarıda listelenmiştir. Davacı taraf, markasını "19. SINIF: Suni Mermer ve Yer Karoları (Tek-Çift Tabaka), çeşitli isteğe bağlı özel kalıplı Beton Elemanları imalatı, Kilitli Parke Taşları, Kaldırım Plak Taşları, Bahçe ve Yol Bordürleri, Çit Direkleri, Çiçeklikler, Denizlik, Parapet, Harpuşta, Süpürgelik, Dekoratif Bahçe Elemanları, L Tipi ve İki Parçalı Merdiven Basamakları, WashBeton (Yıkamalı Beton) ürünleri, Bims Blok Duvar Elemanları, Telekom Menholleri, Ankrajlı Cephe Kaplamaları ve Çevre Mobilyaları" ürünleri bakımından, yaygın olarak, sürekli ve uzun süredir kullanmaktadır. Fakat bu emtialar, davacının tescilli markası kapsamında yer almakta olup, davacının tescilli markası ile hali hazırda koruma altında olup, tescilsiz bir kullanım söz konusu değildir. Bahsi geçen emtialar ile dava konusu marka başvurusu kapsamında aynı/aynı tür/benzer mal ve hizmetler, 6769 sayılı SMK madde 6/1 kapsamında belirlenmiştir. Benzer olarak kabul edilmeyen mal ve hizmetler bakımından ise, davacının herhangi bir gerçek hak sahipliği bulunmamaktadır.
Davalıya ait markanın esaslı unsuru, tüketici nezdinde marka algısı yaratan kısmı “..." ibaresidir. “...” ibaresi, “...” kelimesinin kısaltması olup, markaya ayırt edici nitelik katmamaktadır. Davacıya ait ticaret unvanının ayırt edicilik sağlaması gereken “ek” unsuru ise “...” ibaresidir. Bu anlamda, taraflara ait marka ve ticaret unvanının görsel, işitsel ve kavramsal olarak benzer olduğu kanaatine varılmıştır.
Davacının dosyaya sunduğu belgeler incelendiğinde; “ çeşitli beton malzemeleri” üretimi yaptığı tespit edilmiştir.
Davalı markası ile davacı ticaret unvanı arasında görsel, işitsel ve kavramsal benzerlik bulunmakla birlikte, davacının faaliyet alanı ile dava konusu marka kapsamında yer alan “35. Sınıf: Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için Bu sınıfa dahil biçimlendirilmemiş halde malzemeler: kum, çakıl, mıcır, asfalt, zift, çimento, kireç, alçı, sıva, beton, blok mermer. Beton, alçı, toprak, kil, taş, mermer, ahşap, plastik veya sentetik malzemelerden imal edilmiş ve ... almış yapı/inşaat/yol yapımı ve benzer amaçlı malzemeler: metalden olmayan binalar/yapılar, yapı elemanları, direkler, bariyerler, Beton, taş veya mermerden yapılmış anıtlar, heykeller. mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)” hizmeti bakımından aralarında ilişkilendirilme ihtimali bulunduğu tespit edilmiş olup, bu hizmet bakımından dava konusu markanın davacıya ait ticaret unvanı sebebi ile reddi için gerekli koşulların oluştuğu değerlendirilmiştir.
Somut olayda; davaya konu marka ile itiraza/hükümsüzlüğe mesnet markaların bir kısım hizmetler bakımından iltibas tehlikesi oluşturacak derecede benzer olmalarının haricinde davalı şahısların kötü niyetle hareket ettiğini gösterir ticari dürüstlük kurallarına aykırı; engelleme, spekülasyon, tuzak, şantaj vb kasıtla tescil başvurusunda bulunduklarına ilişkin nesnel delil bulunmadığından kötü niyet iddiası yerinde bulunmamıştır.
Yukarıda izah edilen gerekçelerle;
A) "Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için Bu sınıfa dahil biçimlendirilmemiş halde malzemeler: kum, çakıl, mıcır, asfalt, zift, çimento, kireç, alçı, sıva, beton, blok mermer. Beton, alçı, toprak, kil, taş, mermer, ahşap, plastik veya sentetik malzemelerden imal edilmiş ve ... almış yapı/inşaat/yol yapımı ve benzer amaçlı malzemeler: metalden olmayan binalar/yapılar, yapı elemanları, direkler, bariyerler, Beton, taş veya mermerden yapılmış anıtlar, heykeller. mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)" bakımından ... sayılı ... kararının İPTALİNE, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
B) "Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için Bu sınıfa dahil biçimlendirilmemiş halde malzemeler: kum, çakıl, mıcır, asfalt, zift, çimento, kireç, alçı, sıva, beton, blok mermer. Beton, alçı, toprak, kil, taş, mermer, ahşap, plastik veya sentetik malzemelerden imal edilmiş ve ... almış yapı/inşaat/yol yapımı ve benzer amaçlı malzemeler: metalden olmayan binalar/yapılar, yapı elemanları, direkler, bariyerler, Beton, taş veya mermerden yapılmış anıtlar, heykeller. mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)" bakımından dava konusu ... sayılı markanın HÜKÜMSÜZLÜĞÜNE ve SİCİLDEN TERKİNİNE, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE, karar verilmiştir.
Davacı yan, davalı şahısların haksız rekabet eyleminde bulunduğunu belirterek; bu eylemlerin tespiti ve önlenmesini de talep etmiştir. Her şeyden önce; davalı şahısların salt iş bu davaya konu marka tescil başvurusunda bulunması eylemi, 6102 sayılı TTK m.54 vd hükümlere göre haksız rekabet sayılamaz. Zira; marka tescil başvurusu, herkese tanınan yasal bir hak olup, salt davalı şahısların yasal haklarını kullandıklarından bahisle haksız rekabet eyleminde bulundukları ileri sürülemez. Mahkememizce dinlenen davacı tanıkları; davalı şahısların ticari faaliyetleri hakkında bilgilerinin bulunmadığını beyan etmişlerdir. Dosya kapsamı dikkate alındığında; davalı şahısların, davacı aleyhine haksız rekabet oluşturan ve TTK m.54 vd hükümlere göre değerlendirilebilecek eylemleri tespit edilemediğinden; haksız rekabetin tespiti ve önlenmesi istemlerinin REDDİNE, karar verilmiştir.
Aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile;
A) "Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için Bu sınıfa dahil biçimlendirilmemiş halde malzemeler: kum, çakıl, mıcır, asfalt, zift, çimento, kireç, alçı, sıva, beton, blok mermer. Beton, alçı, toprak, kil, taş, mermer, ahşap, plastik veya sentetik malzemelerden imal edilmiş ve ... almış yapı/inşaat/yol yapımı ve benzer amaçlı malzemeler: metalden olmayan binalar/yapılar, yapı elemanları, direkler, bariyerler, Beton, taş veya mermerden yapılmış anıtlar, heykeller. mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)" bakımından ... sayılı ... kararının İPTALİNE, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
B) "Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için Bu sınıfa dahil biçimlendirilmemiş halde malzemeler: kum, çakıl, mıcır, asfalt, zift, çimento, kireç, alçı, sıva, beton, blok mermer. Beton, alçı, toprak, kil, taş, mermer, ahşap, plastik veya sentetik malzemelerden imal edilmiş ve ... almış yapı/inşaat/yol yapımı ve benzer amaçlı malzemeler: metalden olmayan binalar/yapılar, yapı elemanları, direkler, bariyerler, Beton, taş veya mermerden yapılmış anıtlar, heykeller. mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)" bakımından dava konusu ... sayılı markanın HÜKÜMSÜZLÜĞÜNE ve SİCİLDEN TERKİNİNE, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
C) Haksız rekabetin tespiti ve önlenmesi istemlerinin REDDİNE,
2-6769 sayılı SMK m.27/6 hükmü uyarınca hükümsüzlük kararı kesinleştiğinde bir örneğinin re'sen ...'e gönderilmesine,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 179,90 TL maktu karar ve ilam harcından peşin alınan 80,70 TL'nin düşümü ile bakiye kalan 99,20 TL'nin davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı, ... kararının iptali ve markanın hükümsüzlüğü istemine ilişkin kısmen kabul kararı bakımından kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3 hükmü gereği hesaplanan 15.000,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı ... ve davalı ..., ... kararının iptali ve markanın hükümsüzlüğü istemine ilişkin kısmen ret kararı bakımından kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3 hükmü gereği hesaplanan 15.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı ... ve davalı ...'e verilmesine,
6-Haksız rekabetten kaynaklı istemler bakımından; davalı ... kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3 hükmü gereği hesaplanan 15.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı ...'a verilmesine,
7-Davanın kabul ret oranının takdiren 1/2 olarak kabulüne,
8-Harcın davanın yalnızca kabul edilen kesimi üzerinden alınması sebebi ile davacının peşin yatırdığı 80,70 TL peşin karar ve ilam harcının tamamının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davacı tarafından yapılan 80,70 TL başvurma harcı, 37,10 TL vekalet harcı, 356,00 TL posta - tebligat masrafı, 45,42 TL dosya kapağı masrafı ve 3.500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 4.019,22 TL yargılama giderinin 1/2'si olan 2.009,61 TL'nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bakiye 2.009,61 TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
10-Davalı ... tarafından yapılan 11,50 TL vekalet harç sarfiyatına ilişkin yargılama giderinin 1/2' si olan 5,75 TL'nin davacıdan alınarak davalı ...'a verilmesine, bakiye 5,75 TL yargılama giderinin davalı ... üzerinde bırakılmasına,
11-HMK m.333 hükmü gereği karar kesinleştiğinde artan avansın yatıran tarafa re'sen iadesine,
Dair, Davacı vekilinin ve Davalı Kurum vekilinin yüzüne karşı, davalı ... vekilinin ve Davalı ...'un yokluğunda, HMK m.341 ve m.345 hükümleri gereği kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde ... Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesi nezdinde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.12/04/2023
Katip ...
E-imza
Hakim ...
E-imza
Dilekçeniz oluşturuluyor. Bu süreç biraz zaman alabilir, ancak sıkılmamanız için aşağıda dilekçe oluşturulmasını istediğiniz konuda benzer içtihatları listeledik. İncelemek isteyebilir veya bekleyebilirsiniz. Dilekçeniz oluşturulduktan sonra ekranda sizinle paylaşılacaktır. Sabrınız için teşekkür ederiz!