T.C. ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/190 Esas - 2023/84
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/190 Esas
KARAR NO : 2023/84
DAVA : Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali - Markanın Hükümsüzlüğü)
DAVA TARİHİ : 30/05/2022
KARAR TARİHİ : 22/02/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 22/03/2023
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali - Markanın Hükümsüzlüğü) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili 30/05/2022 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin, ülkemizin en eski ve köklü işletmelerinden olan ... çatısı altında faaliyet gösterdiğini, 2008 yılından beri ...’nin her bölgesinde kurumsal temizlik başta olmak üzere, entegre tesis yönetiminin kapsadığı hizmetlerde faaliyet gösterdiğini, müvekkilinin, .... alan adının sahibi olduğunu, yine .... sayılı markaların, müvekkili adına tescilli olduğunu, ... sayılı markanın, 35 ve 36. sınıftaki bazı hizmetler dışında kalan 35, 36, 37, 39, 40, 41, 42, 43, 44 ve 45. sınıflarda tescilli olduğunu, bu markaya, davalı tarafça, ... sayılı markalar gerekçe gösterilerek itiraz edildiğini, ilgili markalara karşı müvekkili adına yapılan itirazların kabul edilmesi üzerine markaların hükümden düşmesi sonucunda davalının itirazının konusuz kaldığını, ... sayılı markanın başvuru tarihi olan 09/09/2020 tarihinin, dava konusu markanın başvuru tarihinden zaten önce olduğunu, bunun yanında müvekkilinin “...” olarak öteden beri anılmakta olduğunu ve faaliyet gösterdiğini, her biri farklı bir ticari faaliyet kolunda yer alsa da, tüm ticari faaliyetlerini, “...” markası ve işletme adı altında yürüttüğünü, kullandıkları üst başlığın, öteden beri “...” olduğunu, davalı tarafından yapılan ... sayılı marka başvurusuna karşı, holding bünyesinde bulunan firmalar tarafından ayrı ayrı itiraz edildiğini, ancak itirazların reddedildiğini, ... aşamasında itirazların kısmen kabul edilmesiyle, marka başvurusu hakkında, 03 ve 05. sınıfta yer alan mallar ile 35. sınıfta yer alan "müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için diş bakım ürünleri: diş macunları, diş parlatma ve beyazlatma maddeleri bir gün tıbbi amaçlı olmayan ağız gargaraları, taraklar malların bir araya getirilmesi hizmetleri (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları bir gül elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir)" dışında kalan tüm mal ve hizmetler yönünden iptal kararı verildiğini, davalı ile başka hukuki ihtilafların da yaşandığını, davalı tarafından yapılan başkaca başvuruların reddedildiğini, davalının, müvekkiline ait markaların tanınmışlığına zarar verdiğini, müvekkili tarafından, marka hakkına tecavüz ve haksız rekabetin giderilmesi ile davalı ticaret unvanının terkinini talebiyle ... sayılı dosyası ile açılan davanın lehe sonuçlandığını, davalının, “...” markasını tanıtım işareti olarak kullandığını, markalaştırdığını, müvekkiline ait marka imajının taklit edildiğini, bağlı işletmelerden birisiymiş algısının yaratıldığını, davaya konu marka bütününün, müvekkiline ait “...” başta olmak üzere sair markalarla benzer olduğunun ve iltibas yarattığının .... sayılı dosyada tespit edildiğini, müvekkiline ait mesnet ... sayılı markada, 03. ve 05. sınıfta yer alan mallar doğrudan yer almasa da, 35. sınıfta bu malların satışına yönelik hizmetlerin yer aldığını, emsal kararlarda, malların perakendeciliği hizmetleri ile malların benzer olduğunun tespit edildiğini, yine, 37. sınıfta yer alan temizlik hizmetleri sebebiyle davalı markasının, müvekkil kurumsal işletmesine ait bir tedarikçi olarak algılanacağını, davalının kötü niyetli olduğunu, “...” ismi altında kurumsal kimlik kurmaya çalıştığını, birçok şirket kurduğunu, basiretli bir tacir gibi davranmadığını ifade ederek “...’nun ... sayılı kararının, müvekkilinin aleyhine olan kısım yönünden iptali ile ... numaralı marka başvurusunun sicilden terkinine” karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı ... vekili 20/06/2022 tarihli cevap dilekçesinde özetle; İş bu davanın haksız ve mesnetsiz olduğunu, SMK’nın 6/1 maddesi anlamında bir tescil engelinden bahsedebilmek için markaların benzer olmasının, kapsadıkları mal/hizmetlerin aynı/benzer olmasının ve iltibas yaratmasının gerektiğini, davaya konu markalar arasında düşük dereceli işaret benzerliği bulunduğunu, bu kapsamda 35. sınıfta yer alan bir kısım hizmetlerin çıkartıldığını, dava dışı üçüncü şahıs itirazları sebebiyle ... tarafından başvuru markasının reddedilmiş olduğunu, davacının taleplerinin kabul edilebilir olmadığını beyan ederek “davanın reddine” karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... ... Malz. San. ve Tic. A.Ş., davaya cevap dilekçesi ibraz etmediğinden 6100 sayılı HMK m.128 hükmü gereği, dava dilekçesinde ileri sürülen vakıaların tamamını inkâr etmiş sayılmıştır.
UYUŞMAZLIK:
Dava, 5000 sayılı Patent ve Marka Vekilliği ile Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun m.15/C hükmüne göre açılan ... Kararının İptali ve 6769 sayılı SMK m.25 hükmüne göre açılan Markanın Hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; Davalı kurumun tesis ettiği ... sayılı ... kararının davacının itirazlarının reddine ilişkin kısmının hukuka uygun olup olmadığı, davalı şirkete ait ... sayılı markanın tescili halinde hükümsüzlüğü koşulunun oluşup oluşmadığı hususlarına ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Davanın açılmasını müteakip tarafların dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, marka tescil ve başvuru dosyaları ile alâkalı kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, hak düşürücü süre bakımından eksiklik bulunmadığı tespit edilmiş, taraflar sulhe teşvik olunmuş, arabulucuya gitme hakları hatırlatılmış, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip, bilirkişi heyetinden maddi vakıalara ilişkin rapor alınmış, 06/08/2015 tarih 29437 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren ... Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik'in 201/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraflara tahkikat ve yargılamanın geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İşlem dosyasının tetkikinde; Davalı şirketin "... ... AŞ" ibaresinin 03, 05 ve 35.sınıfta bulunan mal ve hizmetler bakımından tescili amacıyla 22.12.2020 tarihinde gerçekleştirdiği ... sayılı marka başvurusunun yapılan ilk incelemeler sonrasında 01.03.2021 tarih ve 367 sayılı Bülten’de ilan edildiği, söz konusu ilana karşı davacı yanın 21.04.2021 tarihinde ... sayılı markalarına dayanarak 6769 sayılı SMK’nın m.6/1, m.6/4, m.6/5, m.6/6 ve m.6/9 hükümleri kapsamında itirazda bulunduğu, yayına yapılan itirazın ...'nca reddedildiği, bu karara karşı davacı tarafından 30.12.2021 tarihinde yeniden itirazda bulunulduğu, yeniden yapılan itirazı değerlendiren ...'nun ... sayılı ... kararı ile; itirazın kısmen kabulüne ve başvurunun tescil kapsamından bir kısım hizmetlerin çıkarılmasına karar verildiği, bu kararın davacı marka vekiline 30.03.2022 tarihinde tebliğ edildiği, iki aylık hak düşürücü süre içinde eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır. Dava konusu marka başvurusu yargılama safahati içinde tescil edilmemiştir.
6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu'nun (SMK) 6.maddesinin 1.fıkrasına göre; Tescil başvurusu yapılan bir markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvuru reddedilir.
Karıştırma ihtimali, ortalama tüketicilerin, her iki işaret arasında bir şekilde bağlantı kurmasıdır. Bu durum, bir mal veya hizmetin alıcısının bildiği veya duyduğu bir mal veya hizmeti aldığı zannı ile başka bir işletmenin aynı veya benzer malını ya da hizmetini alma ihtimali biçiminde tanımlanmaktadır. Karıştırılma ihtimali, iltibas kavramından daha geniş bir kavram olup, doğrudan ve dolaylı karıştırılma ihtimali olarak ikiye ayrılır. Bu ayrıma göre eğer mal veya hizmetin aynı işletmeden ileri geldiği yönünde bir algılama ortaya çıkıyor, yani bir işletmeye ait mal veya hizmet, başka bir işletmeye ait mal veya hizmet ile karıştırılıyor ve bu nedenle satın alınıyorsa doğrudan karıştırılma ihtimali söz konusudur. Buna karşın, eğer mal veya hizmetin markası birbirinden ayırt ediliyor ancak bunların aynı işletmenin markaları olduğu ya da bu mal veya hizmetin aralarında ekonomik veya idari bağlantı bulunan işletmelerden geldiği biçiminde bir algılama oluşuyor ise bu halde de dolaylı karıştırılma ihtimalinden söz edilir.
Karıştırılma ihtimalinden bahsedilebilmesi için öncelikle önceki ve sonraki markalar arasındaki mal veya hizmet sınıflarının aynı ya da benzer olması gerekir. Mal veya hizmetlerin benzer olup olmadığının belirlenmesinde, karşılaştırılacak mal veya hizmetlerin benzer alıcı çevresine hitap edip etmediği, benzer ihtiyaçları karşılayıp karşılamadığı, aralarında hammadde-yarı mamül-mamül ürün ilişkisi bulunup bulunmadığı, birbirleri yerine ikame ya da tamamlayıcı ürün ya da hizmet olup olmadıkları, dağıtım kanallarının ortak olup olmadığı, marketlerde aynı reyon ya da raflarda satılıp satılmadıkları, aynı toptancılarda satılıp satılmadıkları gibi kriterler göz önünde tutulmalıdır. Sınıfsal benzerlik karşılaştırmasında gerek Nice sınıflandırması gerekse de ... tarafından çıkartılan sınıflandırma tebliğleri mahkemeler bakımından bağlayıcı değildir. Somut olayın özelliklerine göre ... tarafından çıkartılan sınıflandırma tebliğinde farklı sınıflarda yer almalarına rağmen ilgili alıcısı nezdinde karıştırmaya yol açacak nitelikteki ürün ve hizmet markalarının kapsadıkları mal ve hizmet sınıflarının benzer olarak değerlendirilmesi de mümkündür.
Karıştırılma ihtimali bakımından sınıfsal benzerliğin söz konusu olması halinde önceki ve sonraki markanın aynı ya da benzer olup olmadıklarının incelenmesi gerekir. Markaların aynı ya da benzer olup olmadıkları incelenirken markayı oluşturan her bir unsura göre değil, bir bütün olarak karşılaştırılan markaların bıraktığı genel, global izlenim, markaların bütünü ile bıraktığı etki dikkate alınacaktır. Markalarda eğer tanımlayıcı unsurlar var ise bu unsurlar değerlendirme dışı bırakılacaktır. Global değerlendirmeye göre, karşılaştırılan markalar arasında karıştırılma ihtimalinin mevcut olup olmadığı incelenirken, ilgili alıcısı nezdinde bıraktıkları genel intibaya göre markaların benzer olup olmadığı, markalar arasında görsel, işitsel ve kavramsal benzerlik bulunup bulunmadığı, ortalama alıcısının algısının ve satın alma kararı verirken göstereceği özen ve dikkat derecesinin ne olduğu, markalar veya işletmeler arasında bağlantı ihtimalinin söz konusu olup olmadığı gibi hususlar incelenerek değerlendirme yapılmalıdır. Bu şekilde inceleme yapılırken, markanın toplumda ne kadar tanındığı, markaların ayırt edici unsurlarının neler olduğu, markanın hitap ettiği ürün ya da hizmetin tüketici kitlesinin kimler olduğu, bu kitlenin satın alma sürecinde göstermeleri beklenen dikkat ve algılama düzeyinin ne olduğu, mal veya hizmetin niteliğinin ve fiyatının ne olduğu, markanın ne kadar özgün, ayırt edici ya da tanımlayıcı olduğu, seri marka algılamasına yol açıp açmadığı gibi hususlar dikkate alınmalıdır.
Belirtilen açıklamalar ışığında, tarafların iddia ve savunmaları, marka işlem dosyası, itiraza mesnet markalar, hukuki nitelendirme hali hariç olmak üzere maddi vakıalara ilişkin tespitler barındıran bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre;
Mahkememizce aldırılan bilirkişi raporunda tablolaştırıldığı üzere; davaya konu marka başvurusu kapsamında bulunan; "03. Sınıf: Beyazlatma ve temizlik amaçlı maddeler: deterjanlar, çamaşır suları, çamaşır yumuşatıcıları, leke çıkarıcılar, bulaşık yıkama maddeleri. Parfümeri; kozmetik ürünleri, kişisel kullanım amaçlı koku vericiler (insan ve hayvanlar için deodorantlar dahil;ilaç ihtiva eden kozmetikler hariç). Sabunlar (ilaç ihtiva eden sabunlar hariç). Aşındırıcı ürünler: zımpara bezleri, zımpara kağıtları, ponza taşları, aşındırıcı pastalar. Deri, vinil, metal ve ahşap için parlatma ve bakım ürünleri: cilalar, bakım kremleri, cilalama amaçlı vaks. 05. Sınıf: İnsan ve hayvan sağlığı için ilaçlar, tıbbi ve veterinerlik amaçlı kimyasal ürünler, tıbbi ve veterinerlik amaçlı kimyasal radyoaktif maddeler, ilaç ihtiva eden kozmetikler. Tıbbi ve veterinerlik amaçlı kullanıma uygun diyetetik maddeler;insan ve hayvanlar için diyet takviyeleri, gıda (besin) takviyeleri; zayıflama amaçlı tıbbi müstahzarlar; bebek mamaları; tıbbi amaçlı bitkiler ve tıbbi amaçlı bitkisel içecekler. Diş hekimliği için ürünler (aletler/cihazlar hariç) : diş dolgu maddeleri, diş kalıbı alma maddeleri, protez ve yapay diş yapıştırma ve tamir maddeleri. Hijyen sağlayıcı ürünler: pedler, tamponlar, tıbbi amaçlı yakılar, pansuman malzemeleri, kağıt ve tekstilden mamul çocuklar, yetişkinler ve evcil hayvanlar için bezler. Zararlı böcek, zararlı bitki, zararlı mantar ve kemirgenleri yok edici maddeler. İnsan ve hayvanlar için olanlar hariç deodorantlar, havayı temizleyici ve kötü kokuları giderici maddeler. Dezenfektanlar, antiseptikler (mikrop öldürücüler), tıbbi amaçlı deterjanlar, ilaçlı sabunlar, dezenfekte edici sabunlar, antibakteriyel el losyonları." malları ile "35. Sınıf: Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için Diş bakımı ürünleri: diş macunları, diş parlatma ve beyazlatma maddeleri, tıbbi amaçlı olmayan ağız gargaraları. Diş fırçaları, elektrikli diş fırçaları, diş ipleri, tıraş fırçaları, saç fırçaları, taraklar. (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.) hariç kalan hizmetler" bakımından, dava konusu marka başvurusu ile itiraza mesnet ... sayılı marka kapsamındaki hizmetlerin aynı veya benzer olduğu tespit edilmiştir. Belirtmek gerekir ki; davaya konu ... kararında 35. sınıfta yer alan “Diş fırçaları, elektrikli diş fırçaları, diş ipleri, tıraş fırçaları, saç fırçaları, taraklar.” emtialarının perakendeciliğine ilişkin olarak başvurunun reddine karar verildiği görülmekle, bu hizmetin çekişme dışı olduğu görülmektedir.
Davacı yan tarafından 03. sınıfta yer alan: “Diş bakımı ürünleri: diş macunları, diş parlatma ve beyazlatma maddeleri, tıbbi amaçlı olmayan ağız gargaraları.” emtiaları ve bu emtiaların perakendeciliğine ilişkin hizmetleri ile 05. sınıfta yer alan: “Diş hekimliği için ürünler (aletler/cihazlar hariç): diş dolgu maddeleri, diş kalıbı alma maddeleri, protez ve yapay diş yapıştırma ve tamir maddeleri.” arasında yakından ilişki olduğu ifade edildiği görülmüşse de bilirkişi heyetince yapılan incelemede, 05. sınıfta yer alan işbu ürünlerin üreticilerinin farklı olduğu, satış ve dağıtım kanallarının, profesyonel dişçilere yönelik kanallar olduğu yani son kullanıcıya yönelik 03. sınıftaki ürünlerin dağıtım kanallarından farklı olduğu, yine bu ürünlerin hedef tüketici kitlesinin profesyoneller (dişçiler) olduğu, oysa 03. sınıftaki mezkûr emtiaların ise son kullanıcıya yönelik olduğu, aynı ihtiyaçları gidermediği tespit edilmekle benzer olmadıkları kanaatine varılmıştır.
Davalıya ait davaya konu marka başvurusunun; beyaz zemin üzerine, üstte yan yatık üçgen ve çizgilerden oluşan şekil unsuru ile altta “...” ile “... A.Ş.” ibaresinden oluşan kompozisyon marka olduğu görülmüştür. Markanın kelime unsurunda yer alan “...” ibaresinin slogan olduğu ve herhangi bir ayırt ediciliğinin bulunmadığı görülmekle markanın esaslı unsurunun/esaslı unsurlarından birisinin “.../...” olduğu kanaatine varılmıştır. Bu kez davacı muterize ait davaya mesnet olup, dava konusu marka başvurusu kapsamında yer alan mal ve hizmetlerle aynı ya da benzer hizmetler içerdiği tespit edilen ... sayılı marka incelendiğinde; beyaz zemin üzerine, solda kırmızı renkle ve büyük puntolarla yazılmış “...” ibaresi ile sağda altlı üstlü şekilde ve daha düşük puntoyla yazılmış “...” ibaresinden oluştuğu görülmekle markanın esaslı unsurunun/esaslı unsurlarından birisinin “...” ibaresi olduğu kanaatine varılmıştır.
Taraf markaları global olarak karşılaştırıldığında; markalarda müşterek olarak bulunan "..." sözcüğünün gerek başvurusu markasının, gerekse itiraza mesnet ... sayılı markanın esaslı unsuru olduğu, belirtilen müşterek unsur nedeniyle markaların görsel, işitsel ve kavramsal olarak benzer oldukları, markalarda bulunan sair şekil ve kelime unsurlarının markalar arasındaki benzerliği bertaraf etmeye yeter derecede ayırt ediciliklerinin bulunmadığı, bu nedenle; "03. Sınıf: Beyazlatma ve temizlik amaçlı maddeler: deterjanlar, çamaşır suları, çamaşır yumuşatıcıları, leke çıkarıcılar, bulaşık yıkama maddeleri. Parfümeri; kozmetik ürünleri, kişisel kullanım amaçlı koku vericiler (insan ve hayvanlar için deodorantlar dahil;ilaç ihtiva eden kozmetikler hariç). Sabunlar (ilaç ihtiva eden sabunlar hariç). Aşındırıcı ürünler: zımpara bezleri, zımpara kağıtları, ponza taşları, aşındırıcı pastalar. Deri, vinil, metal ve ahşap için parlatma ve bakım ürünleri: cilalar, bakım kremleri, cilalama amaçlı vaks. 05. Sınıf: İnsan ve hayvan sağlığı için ilaçlar, tıbbi ve veterinerlik amaçlı kimyasal ürünler, tıbbi ve veterinerlik amaçlı kimyasal radyoaktif maddeler, ilaç ihtiva eden kozmetikler. Tıbbi ve veterinerlik amaçlı kullanıma uygun diyetetik maddeler;insan ve hayvanlar için diyet takviyeleri, gıda (besin) takviyeleri; zayıflama amaçlı tıbbi müstahzarlar; bebek mamaları; tıbbi amaçlı bitkiler ve tıbbi amaçlı bitkisel içecekler. Diş hekimliği için ürünler (aletler/cihazlar hariç) : diş dolgu maddeleri, diş kalıbı alma maddeleri, protez ve yapay diş yapıştırma ve tamir maddeleri. Hijyen sağlayıcı ürünler: pedler, tamponlar, tıbbi amaçlı yakılar, pansuman malzemeleri, kağıt ve tekstilden mamul çocuklar, yetişkinler ve evcil hayvanlar için bezler. Zararlı böcek, zararlı bitki, zararlı mantar ve kemirgenleri yok edici maddeler. İnsan ve hayvanlar için olanlar hariç deodorantlar, havayı temizleyici ve kötü kokuları giderici maddeler. Dezenfektanlar, antiseptikler (mikrop öldürücüler), tıbbi amaçlı deterjanlar, ilaçlı sabunlar, dezenfekte edici sabunlar, antibakteriyel el losyonları. malları ile 35. Sınıf: Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için Diş bakımı ürünleri: diş macunları, diş parlatma ve beyazlatma maddeleri, tıbbi amaçlı olmayan ağız gargaraları. Diş fırçaları, elektrikli diş fırçaları, diş ipleri, tıraş fırçaları, saç fırçaları, taraklar. (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.) hariç kalan hizmetler" bakımından, karşılaştırılan markalar arasında, ilişkilendirilme ihtimali dahil karıştırılma tehlikesi bulunduğu kanaatine varılmıştır.
SMK m.6/9 hükmüne göre; Kötü niyetle yapılan marka başvuruları itiraz üzerine reddedilir.
Kötü niyetli marka başvurusu; Kişiyi, hukuk düzeninin tescil ile elde edilecek hakları kullanması amacı taşımaksızın, hukuka ve ahlaka aykırı olarak, bu hakların hukuk düzenince tasvip edilemeyecek şekilde başka amaçlarla kullanılması olarak tanımlanabilir. Hangi hallerde kötü niyetli olarak marka başvurusunda bulunulmuş sayılacağına ilişkin bir düzenleme bulunmamakla birlikte, genel olarak markayı kullanmaktan ziyade şantaj veya başkasından haksız para elde etmek veya başkalarının ticaretine engel olmak gibi amaçlarla yapılan marka başvuruları kötü niyetle yapılmış başvuru olarak kabul edilmektedir. Kanunun ayrıca müeyyideye bağladığı hususlar tek başına kötü niyet emaresi olarak kabul edilmez. Zira Kanun tarafından zaten müeyyidesi gösterilmiş marka başvuruları için ayrıca kötü niyeti de sebep göstermek doğru görülmemektedir. (...)
... kararında; marka tescil başvuru sahibinin adil rekabete girme amacı taşımaksızın, dürüst ticari uygulamalarla aykırılık oluşturacak şekilde başkalarının menfaatlerini baltalama ya da belirli bir başkasını hedef almaksızın markanın köken göstermeye ilişkin temel fonksiyonundan ziyade başka amaçlar için marka tescilinin sağladığı tekelci yetkileri elde etme amacı taşımasının ilgili ve tutarlı göstergelerden bariz bir şekilde anlaşılması halinde, markanın kötü niyet gerekçesi ile hükümsüz kılınabileceğini belirtmiştir. Mahkeme, marka tescil başvurusu yapan kimsenin niyetinin sübjektif bir olgu olduğunu, ancak buna rağmen, bu olgunun yetkili idari makamlar veya yargı mercilerince nesnel bir şekilde belirlenmesi gerektiğini kabul etmektedir. Dolayısıyla, herhangi bir kötü niyet iddiası, somut olaydaki tüm ilgili nesnel olguların dikkate alınması suretiyle genel bir değerlendirme yapılmasını gerektirir.
.... sayılı kararında; başvuru sahibinin, markanın aynısının veya benzerinin bir başkası tarafından kullanıldığını bilmesi veya bilmesi gerekmesi hali, kötü niyetin varlığı bakımından önemli bir kriter olarak görülmektedir. Karara konu olayda ...; “…Davalının giysi üretiminde bulunan ve tekstil alanında faaliyet gösteren bir kişi olduğu, bu itibarlı müdebbir bir tacir gibi davranmasının gerektiği, kullanacağı işaretin her hangi bir kişiye ait olup, olmadığını araştırmasının gerektiği, ihtilaf konusu ibarenin her hangi bir anlamı olmayan harfler ve rakamlardan oluşması nedeniyle, davacı seçiminin tesadüften ibaret olamayacağı ve bu nedenle iyi niyetli sayılamayacağı, davalının fantezi bir ibare olan ...ibaresini tescil ettirmesinin, faaliyet alanı nedeniyle varlığından haberdar olduğu davacı markasından faydalanma kastını gösterdiği, davacının bu işaret üzerinde öncelikli kullanım hakkına sahip olduğu, bu nedenle davalının kötü niyetli tescilinin hükümsüzlüğüne karar verilmesinin gerektiği…” şeklinde değerlendirmede bulunarak, tescile konu markanın orijinal ve anlamsız bir kelime olup olmaması, başvuru yapan kimsenin ticari hayatta etkinliğinin bulunup bulunmaması, marka olarak seçilen işaret dolayısıyla faydalanma kastı bulunup bulunmadığı gibi hususları da kötü niyetli marka başvuruları bakımından değerlendirme kriteri olarak kabul etmiştir.
Belirtilen açıklamalar ışığında somut olayda yapılan değerlendirmede; davalı şirket tarafından evvelce yapılan .... sayılı markaların evvelce reddedildiği görülmüştür. Söz konusu markalar da "..." ibaresini esas unsur olarak içeren "..." ve "... ..." markalarıdır. Taraflar arasında evvelce yargılamalar bulunması, daha önceden davalı şirket tarafından yapılan ... sayılı markaların, davacının dahil olduğu grup şirketlerine ait “...” ibareli markalar gerekçe gösterilerek yapılan itirazlar doğrultusunda reddedilmiş olması, taraflar arasında süre gelen hukuki münasebet karşısında “.../...” ibarelerinin tesadüfen seçildiğinin söylenmesinin güç olması karşısında davalı şirketin iş bu marka tescil başvurusunda bulunurken kötü niyetli olduğu kanaatine varılmıştır.
Kötü niyetli tescil hali, mal veya hizmetlerle ilgili olmayıp, markanın tamamı ile ilgili tescil eden kimsenin, tescil müracaatında bulunurken taşıdığı kast ile ilgili bir olgu olduğundan, aslen içte yatan saikten kaynaklanan kötü niyetin bölünmesi mümkün olmamalıdır. ....sayılı kararı da aynı yöndedir.
Yukarıda izah edilen gerekçelerle; davanın kabulü ile; ... sayılı ... kararının davacının itirazlarının reddine ilişkin kısmının iptaline, dava konusu marka başvurusu tescil edilmediğinden markanın hükümsüzlüğü istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın KABULÜ ile; ... sayılı ... kararının davacının itirazlarının reddine ilişkin kısmının İPTALİNE,
2-Dava konusu marka başvurusu tescil edilmediğinden markanın hükümsüzlüğü istemi hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 179,90 TL maktu karar ve ilam harcından peşin alınan 80,70 TL'nin düşümü ile bakiye kalan 99,20 TL'nin müteselsilen davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3 hükmü gereği hesaplanan 15.000,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 80,70 TL peşin harç, 80,70 TL başvurma harcı, 34,50 TL vekalet harcı, 113,50 TL posta-tebligat, 2.400,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.709,40 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-HMK m.333 hükmü gereği karar kesinleştiğinde artan avansın yatıran tarafa resen iadesine,
Dair, Davacı vekilinin ve Davalı Kurum vekilinin yüzüne karşı, davalı şirketin yokluğunda, HMK m.341 ve m.345 hükümleri gereği kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde ... Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesi nezdinde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.22/02/2023
Katip ...
E-imza
Hakim ...
E-imza
Dilekçeniz oluşturuluyor. Bu süreç biraz zaman alabilir, ancak sıkılmamanız için aşağıda dilekçe oluşturulmasını istediğiniz konuda benzer içtihatları listeledik. İncelemek isteyebilir veya bekleyebilirsiniz. Dilekçeniz oluşturulduktan sonra ekranda sizinle paylaşılacaktır. Sabrınız için teşekkür ederiz!