Davalı erkek vekili; kabul edilen ziynet alacağı davasına yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davacı kadın vekili; erkeğin istinaf talebinin reddine karar verilmesini istemiştir. Dava; ziynet alacağı talebine ilişkindir. Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür (TMK md. 6). Davacı kadın, gösterdiği delillerle dava konusu altınların davalı erkekte kaldığını ve iade edilmediğini ispatlamıştır. Buna mukabil davalı erkek, ziynet eşyalarının kendisinde olmadığını, kadının evden ayrılırken ziynet eşyalarını yanında götürdüğünü savunmuştur. Davalı, ziynetlerin kendisi tarafından alınmadığı ve ziynetlerin kadın tarafından götürüldüğünü ispat yükü altındadır. Somut olayda erkek, ziynet eşyalarını kadının yanında götürdüğünü yemin delili dışında gösterdiği delillerle ispat edememiştir. Ne var ki davalı erkek delil listesinde yemin deliline de dayanmıştır....
Dava, ziynet eşyası alacağı davasıdır. İlk derece mahkemesince Davanın kabulüne, ziynet eşyalarının aynen iade talebinin davacı vekilince eksik harcı tamamlamaması ve davasını ıslah etmemesi nedeni ile reddine, 25.000 TL ziynet eşyası alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Karara karşı sadece davalı erkek kabul edilen kısım yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür (TMK md. 6. ve HMK md.190/1). Davacı kadın ziynet eşyalarının varlığını, vasıflarını ve iade edilmek üzere erkeğe verdiğini ispat yükü altındadır....
Ziynet; altın, gümüş gibi kıymetli madenlerden yapılmış olup; insanlar tarafından takılan süs eşyası olarak tanımlanmaktadır. Ziynet eşyasını evlilik münasebetiyle gelin ve damada verilen hediyeler olarak tanımlamak mümkündür. Bu bağlamda, bilezik, altın kelepçe, kolye, gerdanlık, takı seti, bileklik, saat, küpe ve yüzük gibi takılar, ziynet eşyası olarak kabul edilmektedir. Yargıtay HGK E.2017/3- 1040- K.2020/240 ve Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E. 2020/944 ,K 2020/5388 sayılı 24/09/2020 tarihli kararları incelendiğinde görüleceği üzere düğünde takılan ziynetlerin kadına bağış hükmünde ve kadının kişisel malı olduğuna ilişkin eski Yargıtay uygulamasından dönüldüğü görülecektir. Kadına özgü ziynet eşyaları; eşler arasında aksine bir anlaşma veya bu konuda yerel bir âdet bulunmadıkça evlilik sırasında kim tarafından hangi eşe takılmış olursa olsun kadın eşe bağışlanmış sayılır ve artık onun kişisel malı niteliğini kazanır....
KARAR : Bozma sonrası başvurunun kısmen kabulü ile esas hakkında yeniden hüküm kurulması Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma ve ziynet alacağı davalarından dolayı ziynet alacağı davası yönünden bozma üzerine yapılan yargılama sonunda, Mahkemece ziynet alacağı davasının kabulüne karar verilmiştir. Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı kadın vekili dava dilekçesinde; düğünde takılan 8 dal 3'lü burma, hasır takımı, 5 dal 2'li burma, inci takı seti, iki tane tek taş yüzük, 7 adet gazi altın, 1 adet kalın bilezik, 1 adet gram altının müvekkiline iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II. CEVAP Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde; davanın reddi gerektiğini savunmuştur. III....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Eşya alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya alacağı davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, çeyiz ve ziynet eşyalarının bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş hüküm, davalı ve davacı tarafından ziynet eşyalarına yönelik olarak temyiz edilmiştir. 1-Dosya kapsamına toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına, delillerin takdirinde de bir isabetsizlik bulunmadığının anlaşılmasına göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davalı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; HMK.nun 26/1 maddesi gereğince hakim taleple bağlıdır. Talepten fazlasına veya başka bir şeye hükmedilemez....
Davacı vekili 26/09/2013 tarihli duruşmadaki beyanında, ev konusundaki taleplerinden vazgeçtiğini, ziynet eşyası taleplerini ise tekrar ettiklerini belirtmiştir. Davacı vekili 04/09/2013 havale tarihli ıslah dilekçesinde ise; ziynet eşyası taleplerini bilirkişi raporu doğrultusunda 57.018,00 TL olarak ıslah ettiklerini açıklamış ve ıslah harcını tamamlamıştır. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının talebinin açık olmadığını, talebin neye ilişkin olduğunun anlaşılamadığını, dava konusu taşınmazın müvekkilin evlenmeden önce edindiği bir mal olduğunu, davacının tüm takı ve ziynet eşyalarını yurt dışındaki müşterek konuttan Türkiye'ye dönerken yanında götürdüğünü belirterek, davanın reddini istemiştir. Davalı vekili 21/11/2013 tarihli ıslaha cevap dilekçesinde; ziynet eşyalarının evlilik birliğinin devamı sırasında, davacı ve davalı tarafça birlikte bozdurularak, yeni açılan işyeri giderlerinin karşılanmasında kullanıldığını belirtmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çeyiz eşyaları ile ziynet ve takı alacağı K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık şahsi ve çeyiz eşyaları ile ziynet ve takıların aynen, mevcut değilse bedellerinin iadesi isteğine ilişkin bulunduğuna ve davada zilyedliğe dayanılmadığına göre, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (6.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 04.03.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet, Takı ve Para Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-karşı davacı erkek tarafından tamamına yönelik olarak temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 22.03.2016 günü temyiz eden davalı-karşı davacı ... vekili Av. ... ile karşı taraf davacı-karşı davalı ... vekili Av. ... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....
Somut olayda; mahkemece, davaya konu edilen ziynet eşyalarının davalının babasından miras kalan evin üzerine yaptırılan evin yapımında harcandığı ve davacıya iade edilmediği hususunun davacı tarafından gösterilen ve ileri sürülen tüm delillerle kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de; dosya kapsamında bilgisine başvurulan davacı tanığı olan davacının babası ...'ın beyanı dikkatlice incelendiğinde; davaya konu ziynet eşyalarının davalının babasından miras kalan evin üzerine yapılan evin yapımına harcandığını,nitekim bizzat bunu kızının kendisine ifade ettiğini,yine davacı kızının boşanmadan önce müşterek evden ayrılıp kendisinin yanına geldiğinde üzerinde sadece 1 adet takı setinin bulunduğunu,başka ziynet eşyası bulunmadığını,nitekim diğer altınların daha öncesinde bozdurulduğunu,kızının 1 adet takı setini bozdurup bunun parasını kendisine ev alımı için verdiğini beyan ettiği; davacı tanıklarından davacının dayısı olan ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma - Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından; erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, manevi tazminatın miktarı, takı para alacağının reddi ve görevsizlik kararı yönünden, davalı-karşı davacı erkek tarafından ise; kusur belirlemesi, hakkında yeniden hüküm kurulmayan kadının boşanma ve fer'ilerine yönelik davası ile reddedilen tazminat talepleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Tarafların boşanma ve fer'ilerine yönelik itirazları yönünden; Dava; kadın tarafından Türk Medeni Kanunu'nun 166/1. maddesi uyarınca açılan evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine dayalı boşanma davası ile ziynet alacağı ve genel alacak davası olup, karşı dava ise erkek tarafından Türk Medeni Kanunu'nun 166/1. maddesi uyarınca açılan...