Kusur durumu böyleyken, mahkemenin tarafları eşit kusurlu kabul etmesi ve buna bağlı olarak davalı-davacı kadının maddi ve manevi tazminat (TMK m. 174/1-2) isteklerini reddetmesi isabetsiz olmuştur. 3-Mahkemece, taraflara tefhim edilen kısa kararda ve gerekçeli kararın hüküm fıkrasında ziynet eşyaları ve para yönünden davanın kısmen kabulü ile, miktar ve nitelikleri belirtilmek suretiyle 7 adet bilezik, 4 adet bilezik, 16 adet küçük altın, 1 adet kolyenin aynen değil ise 20.192 TL bedelin ve düğünde davalı-davacıya takılan 2.770 TL olmak üzere toplam 22.962 Tinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verildiği halde gerekçeli kararda davalı-davacıya takılan paranın 980 TL olduğunu, sehven o miktar yazıldığını, bunun tahsiline karar verildiği belirtilmiş, ve gerekçeli karar ile hüküm arasında çelişki oluşturulmuştur....
Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ziynet, Değer Artış Payı Alacağı ve Katılma alacağı B.. B.. ile Z.. D.. aralarındaki Ziynet, Değer Artış Payı Alacağı ve Katılma alacağı davasının kabulüne dair ... 3. Aile Mahkemesi'nden verilen ... gün ve ... sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, vekil edenine ait kişisel mal niteliğindeki 3 adet bilezik ile mehir bedeli olan 1 adet bileziğin davalı tarafından alındığını, uyarılara rağmen ziynet eşyalarının iade edilmediğini, bir kısım ziynet eşyalarının da Toplu Konut İdaresi'nden alınan taşınmazın edinilmesinde kullanıldığını açıklayarak fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere 10.000.TL'nın yasal faiziyle birlikte davalıdan alınmasını istemiştir. Davalı vekili, hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet ve Para Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı erkek tarafından, davalı-davacı kadının kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, yoksulluk nafakası ve tazminat taleplerinin reddi yönünden, davalı-davacı kadın tarafından, davacı-davalı erkeğin kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, tazminat, yoksulluk nafakası, ziynet eşyası ve para alacağı taleplerinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Mahkemece taraflar eşit kusurlu kabul edilerek karşılıklı açılan boşanma davalarının kabulüne karar verilmiş ise de, toplanan delillerden davalı-davacı kadının eşine mesaj göndermek süretiyle ağır hakaretler ettiği, davacı-davalı erkeğin ise müşterek konutu terkettiği, eşini sevmediğini söylediği, düzenli çalışmadığı, ailesinin kadını istemediği...
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından kusur belirlemesi, yoksulluk nafakasının reddi ve ziynet alacağının kısmen kabulü yönünden; davalı erkek tarafından ise ziynet ve boşanma davalarının kabulü, kusur belirlemesi, maddi tazminatın miktarı ve manevi tazminatın kabulü yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Tarafların ziynet alacağına yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; 6100 sayılı HMK’nın 362. maddesinin 1. fıkrasının b bendi uyarınca "Miktar veya değeri Kırk Bin Türk Lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar" temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli 6763 sayılı Kanun'un 44. maddesi ile de 6100 Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na eklenen ek madde 1 uyarınca temyiz parasal sınırlarının (HMK m. 341, 362) Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 298. maddesine göre...
Buna göre, dosya kapsamı ile davalının üzerine takılan ziynet ve paranın kadına özgü sayılmadığı, bu nedenle davalının üzerine takılan ziynet ve para yönünden davacının talep hakkının olamayacağı, görsel materyaller ile davacı üzerinde bulunan ziynet eşyaları ve para yönünden tanık Osman Nuri Harmancı'nın beyanı dikkate alınarak davanın kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik olmadığı gibi her ne kadar davacı tanığı Hatice, düğünde takılan çeyrek altın sayısının 21 adet olduğunu beyan etmiş ise de, görsel materyallerde bu sayıda ziynet eşyasının tespit edilmemesi sebebi ile tanığın beyanına itibar edilemeyeceği, davacının mehir talebi yönünden mehrin bağışlama vaadi olması sebebiyle yazılı bir belge olması gerektiği ancak davacı tarafça herhangi bir belgenin ibraz edilemediği anlaşılmakla tarafların istinaf taleplerinin reddine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....
Davacı kadın, eşinin ziynetleri ev alacağız diyerek aldığını ve bir daha da iade etmediğini, aradan bir yıl geçtikten sonra evin eşinin babası adına alındığını iddia etmiş, davalı erkek ise ziynetleri almadığını, eşinin yanında götürdüğünü savunmuştur. Mahkemece, ziynet eşyalarının davalı tarafın ailesinde kaldığı, davalı tarafın kadının evden ayrılırken ziynet eşyalarını yanında götürdüğü hususunu ispatlayamadığı gerekçesiyle ziynet alacağı davasının kabulüne karar verilmiştir. Ziynet alacağı davasında ispat yükü kadına aittir. Davacı kadın, ziynetlerle ilgili iddiasını, dinlenen tanık beyanlarıyla ispatlayamamış olup, bu hususa ilişkin tanık sözleri yeterli değildir. Ziynet alacağı davasının reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile kabulüne dair hüküm kurulması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....
üzere 15.000 TL, ki toplam 30.000 TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, mahkemenin isteğini açıklattırılmasını istemesi üzerine davacı vekili 29.09.2011 tarihli açıklama dilekçesi ile bankadaki hesap ve araçlar için 15.000 TL, ziynet eşyaları bakımından ise annesi ve kayınvalidesi yüzük kolye, küpeden oluşan set ile bilezik ve bileklik hariç olmak üzere diğer ziynet eşyaları için 15.000 TL'nin hüküm altına alınması isteğinde bulunmuş, aynı vekil 27.04.2012 havale tarihli ıslah dilekçesiyle bankadaki para için isteğini 23.500 TL artırarak toplam 38.500 TL , ziynet eşyaları ile ilgili isteğini ise 15.000 TL'den 47.240 TL'ye yükseltmiş ve toplam 85.740 TL'nin davalıdan yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesi isteğinde bulunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı (koca) tarafından; boşanma ve fer'ileri yönünden, kavacı (kadın) tarafından ise; lehine hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarları ile ziynet ve para alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalının tüm, davacının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalının, evlendikten kısa bir süre sonra, borçları olduğunu söyleyerek, borçlarını ödeyebilmek için davacıya düğünde takılan ziynet eşyalarını davacıdan istediği, davacının da kendi rızasıyla bu altınları verdiği, davalının geri ödemediği mahkemece kabul edilmiş, böyle olduğu toplanan delillerle de gerçekleşmiştir...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet-Para ve Eşya Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından reddedilen ziynet alacağı yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, kadın yararına verilen tazminatlar ve nafaka ile reddedilen ziynet davasında vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalı kadının tüm, davalı-karşı davacı erkeğin ise aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Davacı-karşı davalı kadının ziynetlere ilişkin talebi reddedildiğine göre davada kendisine vekil ile temsil ettiren davalı-karşı davacı erkek yararına bu...
Bölge Adliye Mahkemesi ...Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma - Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından 27.01.2022 tarihli, kadının ziynet alacağı davasının kabul edilen kısmına yönelik temyiz başvurusunun reddine dair ek karar ile 17.10.2021 tarihli asıl kararda, kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen tazminatlar ile kadının ziynet alacağı davasının kabul edilen kısmı yönünden; davacı kadın tarafından ise katılma yoluyla tazminatların, iştirak ve yoksulluk nafakalarının miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın tarafından açılan evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma ve ziynet alacağı davasının yapılan yargılaması sonucunda ilk derece mahkemesince boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, boşanmanın ferilerine ve kadının ziynet alacağı davasının...