"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : KarşılıklıBoşanma-Ziynet ve Eşya Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı kadın tarafından kusur belirlemesi, reddedilen maddi ve manevi tazminat ile reddedilen ziynet alacağı davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Mahkemece boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu kabul edilerek boşanmalarına karar verilmiş ise de; yapılan yargılama ve toplanan delillerden, mahkemece belirlenen ve gerçekleşen kusurlu davranışlara göre, boşanmaya neden olan olaylarda davalı-davacı kadına oranla davacı-davalı erkeğin ağır kusurlu olduğunun kabulü gerekir....
kanaat ve düşüncesiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Diğer taraftan, evlilik sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından alınmış olursa olsun ona bağışlanmış sayılır ve artık onun kişisel malı niteliğini kazanır. Hukuk Genel Kurulu’nun 05/05/2004 gün ve 2004/4-249 E., 2004/247 K. sayılı kararında da aynı ilke benimsenmiştir. Bu durumda “kişisel mal” kavramının yasal olarak nasıl düzenlendiği üzerinde durulmalıdır: Türk Medeni Kanununun 220.maddesi gereğince; “Aşağıda sayılanlar, kanun gereğince kişisel maldır: 1. Eşlerden birinin yalnız kişisel kullanımına yarayan eşya, 2. Mal rejiminin başlangıcında eşlerden birine ait bulunan veya bir eşin sonradan miras yoluyla ya da herhangi bir şekilde karşılıksız kazanma yoluyla elde ettiği malvarlığı değerleri, 3. Manevi tazminat alacakları, 4....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya alacağı davasına dair karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ziynet eşyalarının iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece istemin reddine karar verilmesi üzerine hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde davalıda kalan davacıya ait ziynet ve ev eşyalarının aynen iadesini, mümkün olmaz ise bedellerinin tahsilini istemiştir....
delilin dosyaya karşı tarafça sunulmadığından, müvekkilinin dava açılmasında herhangi bir kusuru olmadığından, çeyiz alacağı ve kişisel eşyaların iadesi davasına sebebiyet vermediğinden, konusuz kalan çeyiz alacağı yönünden davacı lehine vekalet ücreti hükmedilmesinin hatalı ve hukuka aykırı olduğunu, bu nedenlerle yerel mahkeme kararının kısmen kabul edilen 31.237 TL tutarındaki ziynet alacağı yönünden ve çeyiz alacağı bakımından davacı lehine hükmedilen vekalet ücreti yönünden kısmen kaldırılmasına, yeniden yargılama yapılarak talepleri doğrultusunda davanın tümüyle reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Ziynet Eşyalarının İadesi Davası yönünden yapılan incelemede; İspat yükü hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden ya da savunmada bulunan kimseye düşer. Evlilik ve nişan sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından alınmış olursa olsun ona bağışlanmış sayılır. Ancak, ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere kadının isteği ve onayı ile karşı tarafa verildiğinin ispatlanması halinde, erkek eş ziynet eşyalarını iadeden kurtulur. Olağan olan ziynet eşyalarının kadın eşin himayesinde bulunmasıdır. Bunun aksini iddia eden kadın eş iddiasını ispatla mükelleftir. Başka bir anlatımla ziynet eşyalarının karşı tarafın zilyetlik ve korumasına terk edilmesi olağan durumla bağdaşmaz. Ziynet eşyası davasında dava konusu altınların varlığı ve bu altınların kadın eşte olmadığı şüpheye yer vermeyecek şekilde ispatlanmalıdır. Ayrıca, aksine ciddi ve inandırıcı delil ve olaylar bulunmadıkça asıl olan tanıkların gerçeği söylemiş olmalarıdır (HMK m. 255)....
takılan ziynet eşyalarının bedeline hükmedilmesini, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik çeyiz eşyaları ve ziynet eşyalarının bedeli için 100 TL talep ve dava etmiş, 28.06.2019 tarihli dilekçe ile dava değerini ziynet alacağı yönünden 33.068,70 TL, çeyiz eşyası yönünden 27.282 TL olarak talebini ıslah etmiştir....
Ziynet eşyasını evlilik münasebetiyle gelin ve damada verilen hediyelerdir. Bu bağlamda, bilezik, altın kelepçe, kolye, gerdanlık, takı seti, bileklik, saat, küpe ve yüzük gibi takılar, ziynet eşyası olarak kabul edilmektedir. Bunun yanında çeyrek altın, yarım altın, cumhuriyet altını ve reşat altını ziynet olarak değerlendirilmektedir. Kadına özgü ziynet eşyaları; eşler arasında aksine bir anlaşma veya bu konuda yerel bir âdet bulunmadıkça evlilik sırasında kim tarafından hangi eşe takılmış olursa olsun kadın eşe bağışlanmış sayılır ve artık onun kişisel malı niteliğini kazanır. Kadına özgü olmayan ziynetler ise kime takılmış ise ona bağışlanmıştır. Hukuk Genel Kurulunun 05.05.2004 tarihli ve 2004/4- 249 E. ve 2004/247 K. sayılı kararında ve 04/03/2020 tarihli ve 2017/3- 1040 Esas No, 2020/240 Karar sayılı kararında aynı ilke benimsenmiştir. 4721 sayılı TMK.nun 220.maddesinde kişisel mallar sayılmıştır....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından reddedilen yetki itirazı, kadının ziynet eşyası ve kişisel eşya alacağına yönelik talepleri hakkında verilen tefrik kararı, kusur belirlemesi, nafakalar ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 292.10 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine kesin olarak oy...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki ziynet-kişisel eşya çeyiz eşyası alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 376.60 TL bakiye temyiz harcının temyiz eden davalıya, 3.70 TL bakiye temyiz harcının temyiz eden davacıya yükletilmesine, 6100 sayılı HMK'nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30.11.2017...