"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya alacağı davasına dair karar davalılar tarafından süresi içinde duruşmalı olarak temyiz edilmiş ancak miktar itibariyle duruşmaya tabi olmadığından duruşma isteminin reddine karar verildikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ev eşyaları ve ziynetlerin bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne,9.900-TL ev eşyası ve ziynet bedelinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, davacı ile davalı ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal rejiminden kaynaklanan alacak, eşya ve ziynet eşyası ...... ile....... ve feri müdahil ....... aralarındaki mal rejiminden kaynaklanan alacak, eşya ve ziynet eşyası davalarının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ....Aile Mahkemesi'nden verilen 22.03.2013 gün ve 501/254 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi Davacı vekili ile davalı tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı ....vekili; boşanma davası ile birlikte açılan ve sonrasında tefrik edilen davada, mal rejiminin tasfiyesi ile fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere dava konusu 2857 ada 3 parselde bulunan kooperatif hissesi nedeniyle yapılan ödemelerle ilgili olarak 25.000-TL'nin, sunulan listede belirtilen ziynet eşyaları ile ilgili olarak aynen, mümkün olmadığı takdirde bedeli olan 30.000-TL'nin ve ev eşyaları ile ilgili olarak aynen, mümkün olmadığı takdirde bedeli olan 25.000-TL'nin...
A.. arasında ziynetlerin saklanması konusunda tartışma çıktığı, birbirlerine vurdukları, bu olayın akabinde davacının eşi tarafından baba evine bırakıldığı, davacı ve davalı N.. A..'in ceza mahkemesinde kasten yaralama suçundan yargılandıkları ve adli para cezası aldıkları; davalılar vekilinin cevap dilekçesinden, ziynet eşyalarının yanısıra davaya konu olan mobilya, beyaz eşya gibi tüm ev eşyalarının davacıya bağışlandığının açıklandığı; mahkemece, ziynetlerin davalı N.. A.. 'in kasasında saklandığı gerekçesi ile davalı M.Ü. aleyhine açılan ziynet alacağı davasının reddedildiği, ortak konuttaki ev eşyalarından ise yalnızca davalı M.Ü.A.in sorumlu olduğu gerekçesi ile davalı N.. A.. aleyhine açılan ev eşyası davasının reddedildiği görülmektedir. Somut olayda; davacıya bağımsız bir konut açılmamıştır....
, yine istinaf kaldırma kararı öncesi yapılan yargılamanın 4 nolu celsesinde davalı erkek tarafından dosyaya sunulan fotoğraflar da süresinden sonra sunulan delil olması hasebiyle hükme esas alınamayacağından sadece davacı tarafça bildirilen tanıkların dinlenildiği, ziynet eşyalarının davacı kadının elinden davalı erkek ve ailesi tarafından alındığı ve davacı kadının üzerinde bir daha ziynet eşyası görülmediği yönünde istikrarlı beyanların bulunduğu, ortak giderler için harcanıp harcanmadığı hususunda görgüye ve duyuma dayalı beyanların bulunmadığı, evlilik birliği içerisinde ortak giderler için bozdurulan ziynetlerin iade edilmemek üzere erkek eşe verildiği vakıasının ispatı halinde, davalı erkek lehine hak çıkacağından, ziynetlerin kadına iade edilmemek üzere bozdurulduğunu kanıtlama yükü de erkek eşe ait olduğu, öteki deyişle, ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere erkek eşe verildiğinin, kadının isteği ve onayı ile bozdurulup ev ihtiyaçları ve ortak giderler için harcandığının davalı...
DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet ve Eşya Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından, tazminat miktarı ve görevsizlik kararı yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen tazminatlar, reddedilen manevi tazminat talebi, görevsizlik kararı, ziynet alacağı ve ev eşyası alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı-karşı davacı erkeğin, davacı-karşı davalı kadın yararına hükmolunan ziynet alacağı ve ev eşyasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Hükmolunan ziynet alacağının miktarı 20.000,00 TL, eşya alacağı ise 15.364 TL olup karar tarihindeki kesinlik sınırını aşmadığından 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362. maddesi gereğince temyiz sınırı altında kalan para alacağına ilişkin karar kesindir....
Oğultay vekili karşılık dava dilekçesinde müvekkilesine düğünde takılan ziynet eşyaları ile ev eşyalarının aynen iadesi veya bedelinin tazmini isteminde bulunmuş, ... 3.Aile Mahkemesinin 2003/917 esas-2005/592 karar sayılı 26.9.2006 tarihinde kesinleşen ilamı ile ev ve ziynet eşyalarına ilişkin bu dava ile ilgili olarak görevsizlik nedeniyle dilekçenin reddine ve başvuru halinde dosyanın görevli ... Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Davacı ... yasal sürede dosyanın asliye hukuk mahkemesine gönderilmesi için başvuruda bulunmamış, 11.4.2007 tarihinde yeniden harcını vererek ziynet ve ev eşyalarının aynen iade veya tazmini istemiyle iş bu davayı açmıştır....
şekilde daha yüksek miktarda maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi gerektiğini, hükmedilen nafakalarla günümüz ekonomik şartlarında müvekkilinin ve müşterek çocuğun asgari yaşam standartlarının dahi sağlanmasının mümkün olamayacağını, evin kirasını faturalarını, gıda masraflarını, hayatını sürdürebilmek için almak zorunda olduğu özel ihtiyaçlarını ve çocuğunun eğitim, beslenme, barınma ve sosyal ihtiyaçlarını karşılamak zorunda olan müvekkilinin boşanma ile yoksulluğa düşeceğini, ziynet eşyası talepleri yönünden tam kabul kararı verilmesi gerekirken, kısmen kabul kısmen red kararı verilmesinin hatalı olduğunu, müvekkilinin düğünde takılan ziynet eşyalarının davacı tarafça bozdurulduğu ve bir daha da müvekkiline iade edilmediğinin ispatlanıldığını, yerel mahkemece ziynet eşyasına ilişkin davalarının sübut bulduğuna kanaat getirerek karar oluşturulduğunu, davacı-karşı davalı tarafın ziynet eşyasının miktarına ilişkin herhangi bir itirazı olmadığı hususları dikkate alınarak talep ettikleri...
GEREKÇE : Dava, TMK 166/1 maddesi uyarınca açılan boşanma ve ziynet-ev eşyalarının aynen iadesi, aksi takdirde bedeline ilişkin davadır. Davacı kadın istinafında, baskı, tehdit ve hile nedeni ile iradesinin sakatlandığını, feragat ve sulh beyanının iptali gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Davacı kadın tarafından açılan çekişmeli boşanma davasında, taraflarca 23/02/2021 tarihli dilekçe ile anlaşmalı boşanma talebinde bulundukları, boşanma protokolünü dosyaya ibraz ettikleri, son celse ise davacı tarafın boşanma davasından feragat ettiği, ziynet eşyaları ve ev eşyalarına ilişkin ise aralarında anlaştıklarını bu nedenle sulh nedeni ile karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep ettiği, mahkemece boşanma davasının feragat nedeniyle reddine, ziynet eşyası ve ev eşyası alacağı davasında ise tarafların sulh olmaları ve talepleri doğrultusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği görülmüştür....
Somut olayda; davacı kadın 22 ayar 22'şer gram 9 adet bilezik, 1 adet 22 ayar 28 gram bilezik, 40 küçük altın ve 7.000,00 TL paranın aynen iadesine, aynen iadenin mümkün olmaması halinde yasal faiziyle birlikte bedelinin ödenmesine karar verilmesini talep etmiş, davalı erkek ise ziynet eşyalarının ev eşyalarının alınması sırasında kadının rızasıyla bozdurulduğunu ve ev eşyaları için harcandığını beyan etmiştir. Mahkemece davacının talebine konu ziynet eşyalarının dava tarihi itibariyle değeri hususunda bilirkişi raporu alınmamıştır....
Aile Mahkemesi’nin 2012/185 E 2013/226 K sayılı ilamı ile boşandıklarını, taraflar evlenirken davalının ekonomik durumunun iyi olmaması nedeniyle davacının hiçbir ev eşyası ve ziynet eşyası talebinin bulunmadığını, davacının ailesinin kızlarının mağdur olmasını istemediklerini ve davacıya değeri oldukça yüksek ziynet eşyaları aldıklarını, ev eşyalarının neredeyse tamamının da davacı ve ailesi tarafından alındığını, davalının davacıya ait ziynet eşyaları ile ev eşyalarını da alarak kendisine ev kiraladığını beyanla, ziynet eşyaları ile ev eşyalarının aynen iadesine, aynen iadenin mümkün olmaması halinde bedeline yönelik fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 5.000,00 TL'nin yasal faizi ile birlikte davacıya ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir....