"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki ziynet, kişisel ve çeyiz eşyalarının aynen olmadığı takdirde bedelinin iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesi ile; davacıya ait ziynet, kişisel ve çeyiz eşyalarının davalıda kaldığını, iade edilmediğini belirterek, (ziynetleri ayrıntılı olarak sayarak) aynen iadesine mümkün değilse dava tarihi itibari ile bedelleri olan 52.230 TL'nin yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili; davanın reddini istemiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde; 07.07.2011 tarihinde taraflar arasında yaşanan tartışma üzerine müvekkilinin ailesini aradığını, sonrasında tarafların müvekkilinin ailesi ve arkadaşları ile birlikte karakola, buradan da davacının ailesinin evine gittiklerini, bu esnada davacının ziynet eşyaları ile diğer kişisel eşyalarını da yanında götürdüğünü savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece; çeyiz eşyaları ile düğün sırasında kadına takılan ziynet eşyalarının, davalı kocada kaldığı ve davacı kadına iade edilmediği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, çeyiz eşyaları yönünden toplam 3.058 TL ile ziynet eşyaları yönünden toplam 20.000 TL nin davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından ziynet eşyalarına hasren temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık, davalı eşte kaldığı ileri sürülen ziynet eşyalarının bedelinin iadesi istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet ve Çeyiz Eşyası Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından yoksulluk nafakasının reddi, ziynet-çeyiz ve giyim eşyalarının iadesi taleplerinin reddi, manevi tazminatın miktarı ve maddi tazminata hükmedilmemesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacı kadının Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesi kapsamında maddi tazminat talebinin bulunmadığının anlaşılmasına göre, davacı kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, paranın alım gücüne, kişilik haklarına, özellikle aile bütünlüğüne yapılan saldırının ağırlığına, manevi tazminat isteyenin boşanmaya yol açan olaylarda...
Aile Mahkemesi TARİHİ : 30/05/2012 NUMARASI : 2010/814-2012/464 Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya alacağı davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, çeyiz eşyası ve ziynet eşyasının aynen iadesi mümkün olmaması halinde bedelinin ödenmesi istemine ilişkindir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 30/04/2013 NUMARASI : 2012/509-2013/920 Taraflar arasındaki ziynet ve çeyiz eşyasının iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin davalılardan Mehmet ile evlendiğini ve evliliklerinin 3 ay sürdüğünü, davalının müvekkili evden kovduğunu, mehir senedinde yazılı çeyiz eşyalarının İsveç ve Konya'daki müşterek evde kaldığını; ziynetlerin ise davalıda olduğunu belirterek, mehir senedinde yazılı ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesine mümkün olmaması halinde bedeli olan 60.000 TL'nin davalılardan faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 06/10/2022 NUMARASI : 2021/197 ESAS 2022/761 KARAR DAVA KONUSU : Mal Rejiminden Kaynaklanan Davalar (Eşya Alacağı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; iftiraya maruz kalarak müşterek haneden kovulduğu ve altın ve eşyalarını yanına alamadığını belirterek düğünde takılan 102 gram altının aynen iadesi, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde şimdilik 2.500,00 TL'nin, yine çeyiz eşyalarının aynen iadesi, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde şimdilik 5.000,00 TL'nin faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile de, dava değerini ziynet eşyaları yönünden 44.370,00 TL, çeyiz eşyaları yönünden 4.555,00 TL olarak ıslah etmiştir....
altın zincir, 4 adet cumhuriyet altını, 13 adet çeyrek altın ve 4.000,00TL para takıldığını, davalının ve ailesinin bu ziynet eşyalarının kendisinden zorla aldıklarını, bu nedenlerle ziynet eşyalarının ve çeyiz eşyalarının kendisine iade edilmesini talep ve dava etmiştir....
boşanma davası açılınca kooperatif hissesini devrettiğini, ziynet eşyalarının kendisine geri verilmediğini ileri sürerek, dava dilekçesinde sayı ve niteliklerini belirttiği ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesine, bu mümkün olmazsa fazlaya ilişkin hakları saklık kalmak kaydı ile yasal faizi ile birlikte 20.000,00 TL bedelin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davacı vekili dilekçesi ile; müvekkilinin olay günü müşterek çocuklarını da yanına alarak ayakkabı bile giymeden terlikle evden ayrıldığını, tüm çeyiz eşyalarının müşterek konutta kaldığını, düğünde takılan ziynet eşyalarının da davalının babasına ait arsada yapılan ev inşaatı için harcandığını iddia ederek, çeyiz ve ziynet eşyalarının aynen iadesi, olmadığı taktirde bedelinin tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile; müvekkilinin tüm birikimlerinin evde altın olarak biriktirdiğini, davacının iddia ettiği altınlardan çok daha fazlasının davacı tarafından evde saklandığını, davalı evde yokken altınların bir kısmını annesinin evine götürdüğünü, bir kısmını da kendi babası ev satın alırken ona verdiğini savunarak davanın reddini dilemiştir....
Mahkemece; davacı tarafın ziynet eşyalarının davalı uhdesinde kaldığını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine, davacının çeyiz eşyaları talebinin ise tefrik edilmediği, boşanma davasında böyle bir talep olmadığı, huzurdaki davanın ziynet eşyalarına ilişkin olduğu, ayrıca davacının bunlara rağmen istemiş olduğu çeyiz eşyalarının davalı tarafından rızaen davacıya iade edilmiş olduğu anlaşılmış olması karşısında davacının çeyiz eşyaları talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; boşanma dosyasından tefrik edilen ziynet eşyalarının bedellerinin davalı kocadan tahsili istemine ilişkindir....