Mahkemece hüküm kısmında bedelinin tahsiline karar verilen ziynet ve ev eşyalarının cins, nitelik, miktar (gram ve ayarı) ve değerlerinin, ayrı ayrı gösterilmesi gerekirken infazda tereddüt yaratacak şekilde bilirkişi raporuna atıf yapılarak hüküm verilmesi doğru değildir. 2-)Davacı vekili dava dilekçesinde dava konusu edilen ev ve çeyiz eşyalarının bedelinin tahsilini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucu ise davanın kabulü ile bilirkişi raporunda geçen altın ve ziynet eşyalarının davalıdan alınarak davacıya aynen verilmesine, aynen ifası mümkün olmadığı takdirde bu bilirkişi raporlarında geçen çeyiz eşyası ve ziynet eşyalarının toplam değeri olan 17.949,50 TL'nin tahsiline karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile)Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı-davacı erkek 16.11.2015 tarihli dilekçesiyle ziynet ve çeyiz eşyasına yönelik olarak temyiz talebinden feragat ettiğini bildirdiğinden, temyiz dilekçesinin ziynet ve çeyiz eşyasına ilişkin olarak reddine, 2-Taraflar ... ve ... 16.11.2015 tarihli dilekçeyle boşanma davalarından feragat ettiklerini bildirdiklerinden bu husus gözetilerek bir karar verilmek üzere hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir....
Asliye ( Aile ) Hukuk Mahkemesi’nin 2003 / 355 esas 2005 / 119 karar sayılı boşanma davasında dinlenen tanıkların beyanına göre de taraflar arasında davacının çocuğunun olmamasından kaynaklanan anlaşmazlıklar ve tartışmalar sonucunda davacının akrabaları tarafından ortak konuttan alınarak götürüldüğü anlaşılmaktadır.Yukarda açıklandığı üzere ziynet eşyaları rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyalar olup evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkün olduğundan ziynetler yönünden kanıtlanamayan davanın reddi gerekirken bedellerinin tahsiline karar verilmesi doğru değildir. Diğer yandan davacı, dava konusu ettiği ziynet ve çeyiz eşyalarının bedelini 9.9.1999 tarihli çeyiz senedinde belirtildiği değer üzerinden talep etmiştir....
Mahkemece, dava konusu çeyiz eşyalarının değerleri tespit edilmemiştir. Dava konusu hakkın değerinin para ile ölçülebilen haklardan olması nedeniyle harç ve vekalet ücretinin sağlıklı bir şekilde hesaplanması ve çeyiz eşyalarının değerinin tespiti için konusunda uzman bilirkişiden rapor alınması zorunluluk arzetmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki ziynet ve çeyiz eşyasının iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, davacı evlendiğinde her ne kadar tarafların kullanımına ayrı ev açılmış ise de hiçbir zaman kullanılmadığını, tarafların evinin kayınbabanın evi ile aynı avlu içinde olduğunu, müvekkili ile davalı ... arasında evlenirken çeyiz eşya senedi düzenlendiğini ve bu senet üzerinde yazılı olan eşyaların davalı tarafta kaldığını, ziynet eşyalarının ise davalı ... tarafından satılarak araba alındığını, davacının rızası olmadan davalılar tarafından zorla alınan bu takıların halen iade edilmediğini belirterek ziynetleri ile çeyiz eşya senedinde gösterilen eşyaların aynen olmadıkları...
Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; davalının 2010/Ağustos ayında zor kullanarak davacıyı ve davacıyı almak için gelen babasını evden kapı dışarı attığını, taraflar arasında boşanma davasının sürdüğünü, düğünden önce çeyiz listesi yapıldığını, bunların teslim edildiğini ve ziynet eşyalarının (düğünde takılanlar ve çeyiz senedinde yazılı olanlar) düğünden ... hafta sonra davalı eşi ve kayınpederi tarafından düğün borçları ödeneceği belirtilerek davacının elinden alındığını ve geri verilmediğini belirterek, 25.000 TL altın ve çeyiz eşyası bedelinin tahsilini talep edilmiştir. Davalı vekili cevabından; ziynet eşyalarının davalılarda kaldığı iddialarının asılsız olduğunu, evden zorla atıldığı iddiasının da iftira olduğunu, çeyiz eşyalarının ise istendiği takdirde iade edileceğini belirterek, davanın ziynet eşyalarına yönelik reddini dilemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Eşya alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya alacağı davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, çeyiz ve ziynet eşyalarının iadesi olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir....
Mahkemece; çeyiz eşyasına ilişkin talepten vazgeçildiği, ziynet eşyalarının ise; davacının rızası ile kullanıldığı veya davacıda olduğunun davalı tarafından ispatlanamadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile 4 adet 22 ayar desenli bilezik 80 gram (6.080,00 TL), 1 adet 14 ayar burgu zincir 15 gram (1.000,00 TL), 1 adet 14 ayar taşlı set 35 gram (2.400,00 TL), 1 adet altın kaplama saat (100,00 TL), 4 adet çeyrek altın (540,00 TL), 1 adet 22 ayar burması bilezik 20 gram (1.520,00) TL'nin aynen iadesi; aynen iadesinin mümkün olmaması halinde, değeri olan toplam 11.620 TL'nin davalıdan tahsiline, çeyiz eşyaları yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir. Dava, ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen, mümkün değilse bedelinin iadesi talebine ilişkindir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Ziynet ve Çeyiz Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından kabul edilen ziynet alacağı davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Evlilik sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından alınmış olursa olsun ona bağışlanmış sayılır ve artık onun kişisel malı niteliğini kazanır. Bu durumda ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere erkeğe verildiğinin, kadının isteği ve onayı ile bozdurulup harcandığının kanıtlanması halinde erkek almış olduğu ziynet eşyalarını iadeden kurtulur. Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür (TMK m. 6, 6100 s. HMK m. 190/1)....
en kısa zamanda geri vereceğini söylediğini, daha sonra müvekkilinin rahatsızlandığını ve doktorunun ailesinin yanında bir süre kalmasının faydalı olacağını söylediği için müvekkilin ailesinin yanına gezmeye gittiğinin evlenirken koca evine getirdiği çeyizleri ve ev eşyalarının davalı tarafta kaldığını, müvekkilinin boşanma davası açtıktan sonra defalarca ziynet eşyalarını, kıyafetlerini ve çeyiz olarak getirdiği tüm eşyayı davalı taraftan istediğini ancak davalı tarafın eşyaları iade etmediğini beyanla müvekkile ait olan ziynet , ev ve çeyiz eşyalarının aynen iadesine ve teslimine , bu olmadığı takdirde eşyaların toplam değerinin davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini talep ederek dava açmıştır....