Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı; çeyiz senedinde eşyaların adet ve toplam fiyatlarının bulunmadığını, davacının bu eşyalara kendince adet ve değer belirttiğini, çeyiz senedinin abartılı olarak yazıldığını, eşyaların markasının belirtilmediğini, piyasa değerinden fazla değer gösterildiğini, bileziklerin 18-19 gram olduğu halde 23-24 gram yazıldığını, çeyiz senedinde yazılı bayan elbiselerinin davacı tarafından giderken götürüldüğünü, paralar ve ziynet eşyalarını davacının alıp götürdüğünü, çeyiz senedindeki eşyalarının aradan geçen uzun zamana rağmen yıpranma payının dikkate alınmadığını, ileri sürerek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

    Davacı vekili 30.05.2011 havale tarihli dava dilekçesinde; evlilik esnasında çeyiz senedinde belirtilen eşyaların müvekkilinin eşi davalı ... ve kayınpederi davalı ...’a teslim edildiğini, davalı ...’ın kusurlu hareketleri ve müvekkiline karşı kötü muameleleri nedeniyle tarafların boşandıklarını, davalı eşin kötü niyetli davranarak ve hile ile aldatarak müvekkilinden aldığını, müvekkilinin defalarca talep etmesine rağmen davalıların ziynet eşyasını vermediğini, davalı ...’ın fiziki ve manevi cebirde bulunarak müvekkilini müşterek haneden kovduğunu, bu nedenle müvekkilinin çeyiz senedinde belirtilen eşyaları yanına almadan müşterek haneden ayrıldığını ileri sürerek ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesine, olmadığı takdirde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 7.250,00TL'nin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı cevabı: 5....

      Davacı vekili, tedbir ve yoksulluk nafakasının az olması, maddi tazminatın az olması manevi tazminat talebinin reddi, nisbi vekalet ücretine hükmederken ziynet eşyası ve çeyiz eşyasının dikkate alınıp, para taleplerinin dikkate alınmaması nedeni ile eksik vekalet ücreti takdiri yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı erkek vekili, boşanma kararı verilmesi, kusur, gelir tespiti yapılmadan nafaka takdiri ve miktarı, maddi tazminat takdiri ve miktarı, ziynet eşyalarının iadesi, düğünde takılan takıların iadesi, çeyiz eşyasının iadesi mümkün değilse değerlerinin tahsiline karar verilmesi yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Erkek vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin eşini tüm samimiyetiyle sevdiğini, bu nedenle boşanmak istemediğini, yerel mahkemenin verdiği boşanma kararının da istinaf edildiğini, davacı tarafın tüm iddia ve taleplerinin reddi ile kararının kaldırılarak davanın reddine karar vermesini talep etmiştir....

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesi ile; kabul edilen çeyiz ve ziynet eşyası ile vekalet ücreti bakımından istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davacı vekili istinaf dilekçesi ile; reddedilen çeyiz ve ziynet eşyası bakımından istinaf kanun yoluna başvurmuştur....

      Noterliği’nde verdiği ifade değerlendirilmeden eksik inceleme sonucu davacı yana taraf yemini hatırlatılarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. 2- Yargılama sırasında davacıya teslim edilen ve bu nedenle hakkındaki dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına hükmedilen ev ve çeyiz eşyalarına ilişkin temyiz itirazlarına gelince ; Davacı vekili, dava dilekçesinde, davalıda kaldığını iddia ettiği bir kısım ziynet ve ev ve çeyiz eşyalarının aynen iadesi, mümkün değilse bedellerinin tahsili için dava açmış, yargılama sırasında dava konusu edilen çeyiz ve ev eşyaları 7.3.2011 tarihli tutanakla davacıya teslim edilmiştir. Bu durum söz konusu eşyaların davalıda bulunduğunu, davacının bunların iade edilmesi için dava açmakta haklı olduğunu göstermektedir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Davacıların velisi bulunduğu kızları Şerife ile davalılardan Sezer arasında yasal evlilik akdi kurulmamış olup, uyuşmazlık çeyiz senedine dayalı çeyiz ve ziynet eşyalarının iadesi istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 13.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 13.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 19.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Davacı dava konusu edilen ziynet eşyasının elinden alındığını ileri sürmüş, davalı yan ise bu iddiayı kabul etmemiştir. Hayat deneylerine göre olağan olanın bu çeşit eşyanın kadının üzerinde olması ya da evde saklanması, muhafaza edilmesidir. Diğer bir deyimle bunların davalı tarafın zilyetlik ve korumasına terk edilmesi olağana ters düşer. Diğer taraftan ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyadır. Bu nedenle evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür. Bunun sonucu olarak ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğu kabul edilmelidir. Davacı, dava konusu ziynet eşyasının varlığını, evi terk ederken bunların zorla elinden alındığını ve götürülmesine engel olunduğunu, evde kaldığını,ispat yükü altındadır. Olayda, taraflar 21.9.2006 tarihinde evlenmişlerdir. Evlendikten sonra ......

            Mahkemece; davacı tarafın taleplerini taraflarca ve tanıklarca imzalanan 09/09/2011 tarihli çeyiz senedine dayandırmış; davalı ...’nün de bu belgeyi teslim alan sıfatı ile imzalamış olduğu, çeyiz senedine teslim alan sıfatı ile imza atan davalı ...’nün, çeyiz senedinde belirtilen eşyaları davacıya teslim ettiğine dair bir belgeyi dosyaya ibraz etmediği müddetçe, çeyiz eşyalarını davacıya teslim borcundan kurtulamayacağı ve davada ispat yükünün davalı ...'ye ait olduğu, davalı ...'nün ise çeyiz ve ziynet eşyalarını davacıya iade ettiğini kanıtlayacak nitelikte, davacının sunmuş olduğu belge mukabilinden bir belgeye dayanmadığı ve çeyiz senedi altındaki imzanın ...'...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Eşya alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya alacağı davasına dair karar, davacı ve davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ziynet ve çeyiz eşyasının aynen iadesi ya da bedelinin tahsili ile birliğin devamı sırasında edinilen ev eşyaları üzerinde katkı payı alacağının tahsili istemine ilişkindir....

                en kısa zamanda geri vereceğini söylediğini, daha sonra müvekkilinin rahatsızlandığını ve doktorunun ailesinin yanında bir süre kalmasının faydalı olacağını söylediği için müvekkilin ailesinin yanına gezmeye gittiğinin evlenirken koca evine getirdiği çeyizleri ve ev eşyalarının davalı tarafta kaldığını, müvekkilinin boşanma davası açtıktan sonra defalarca ziynet eşyalarını, kıyafetlerini ve çeyiz olarak getirdiği tüm eşyayı davalı taraftan istediğini ancak davalı tarafın eşyaları iade etmediğini beyanla müvekkile ait olan ziynet , ev ve çeyiz eşyalarının aynen iadesine ve teslimine , bu olmadığı takdirde eşyaların toplam değerinin davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini talep ederek dava açmıştır....

                UYAP Entegrasyonu