Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sonuç itibariyle; davalının istinaf başvurusunun 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 355/1 ve 353/1- a-6. maddeleri gereğince kabulüne, ilk derece mahkemesinin ziynet eşyasının iadesi davasına ilişkin kararının esasa ilişkin sebepler incelenmeksizin ziynet eşyasının iadesi davasındaki kararının tamamının kaldırılmasına, ziynet eşyasının iadesi davası hakkında yeniden usulüne uygun bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir. Kabule göre; aynen iade, iade mümkün olmadığı taktirde bedelin tahsiline ilişkin olarak açılan ziynet eşyasının iadesi davasında; dava dilekçesi ve ıslah dilekçesi ile talep edilen her bir ziynetin cins, nitelik ve miktarının tek tek açıklatılması gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Aile Mah.Sıfatıyla) DAVA TÜRÜ : Ziynet ve Çeyiz Eşyalarının İadesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ziynet ve çeyiz eşyalarının iadesi davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, çeyiz eşyası ve ziynet eşyasının aynen iadesi mümkün olmaması halinde bedelinin ödenmesi istemine ilişkindir....

    Dava, ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmesi üzerine hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davacı vekilinin ziynet eşyalarına yönelik temyiz itirazlarına gelince; Davacı vekili dava dilekçesinde, çeyiz eşyaları ile davacıya düğünde takılan ziynet eşyalarının iade edilmediğini belirterek 23 kalem halinde belirtilen çeyiz ve ziynet eşyalarının aynen iadesi yada bedelinin tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili cevabında dava dilekçesinin 14,15 ve 16. Sırasında kayıtlı (190 adet çeyrek altın, 4 adet 50 lik altın, 9 adet yarım altın) altınların, 21. sırasında (4 adet hediyelik bilezik) ve 22....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Ziynet Eşyalarının İadesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm ziynet eşyalarının iadesi yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm * ziynet eşyalarının iadesine ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun 29.01.2007 tarihli kararının 2. maddesi de gözetilerek inceleme görevi Yargıtay * 6. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay * 6. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 02.05.2008...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kişisel (ziynet) eşyasının iadesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kişisel (ziynet) eşyanın iadesi davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kişisel (ziynet) eşyasının iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne ve yargılama aşamasında teslim edilen takılar yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından yargılama gideri ve vekalet ücretine hasren temyiz edilmiştir....

          Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet ve Kişisel Eşya Alacağı-Kişisel İlişki Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından, tazminatlar, nafakalar, ziynet ve kişisel eşyaların iadesi yönünden; davalı-davacı erkek tarafından ise asıl davanın kabulü ve ziynet eşyalarının iadesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Boşanma ve fer'ilerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların boşanma ve fer'ilerine yönelik yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Tarafların ziynet alacağı istemine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; İlk derece mahkemesince hükmolunan ziynet alacağının miktarı 15.940,00 TL, reddedilen ziynet alacağı...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından yoksulluk nafakası ve ziynet eşyalarının iadesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davacı-karşı davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Dairemiz bozma ilamı ile, mahkemece verilen hüküm sadece yoksulluk nafakası yönünden bozulmuş, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümler onanmıştır. Bu nedenle, mahkemece verilen hüküm boşanma, tazminat taleplerinin reddi ve ziynet eşyalarının iadesi yönünden kesinleşmiştir....

              İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davanın kısmen kabul kısmen reddi ile; 1- 5 adet 20'şer gram 22 ayar 100gram burma bilezik olmak üzere sayılan ZİYNET EŞYALARININ AYNEN İADESİNE, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde bedelleri toplamı olan 14.954,00 TL'nin dava tarihi olan 11/07/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek DAVACIYA ÖDENMESİNE, 2- Davacının Şahsi giyim ve ev eşyaları yönünden feragat nedeniyle REDDİNE, 3- Davacının ,davalının oturmakta olduğu eve yapmış olduğu iyileştirme katkısı nedeniyle katkı payı talebinin REDDİNE, 4- Davacının, davalının iş yerinde bulunan ekipmanlar üzerinde mal rejimi tasfiyesinden doğan 24.721,15 TL katılma alacağının dava tarihi olan 11/07/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek DAVACIYA ÖDENMESİNE, 5- 34 XX 333 ve 34 XX 978 plakalı araçlar üzerinde katılma payı talebinin REDDİNE, 6- Davacının ipotekten kaynaklı zarar...

              Yerleşmiş Yargıtay kararlarında da belirtildiği gibi, evlilik sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından alınmış olursa olsun ona bağışlanmış sayılır, ona iadesi gerekir. Ancak, ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere kocaya verildiğinin, kadının isteği ve onayı ile ziynet eşyalarının bozdurulup ev ihtiyaçları için harcandığının kanıtlanması halinde, koca ziynet eşyalarını iadeden kurtulur. Davada, davacı kadına ait olduğu anlaşılan ziynet eşyalarının bir bölümünün bozdurularak davacı adına kayıtlı aracın satın alındığı tarafların da kabulündedir. Geriye kalan ziynet eşyalarının ise, evliliğin devamı sırasında davalı koca tarafından bozdurularak, düğün giderleri ve ev ihtiyacı için harcandığı taraf tanıklarının beyanları ile sabittir. Ancak, davalı koca, davacı kadının ziynet eşyalarını iade edilmemek üzere verdiğini kanıtlayamamıştır. Bu durumda, davalı koca, düğün giderleri ve ev ihtiyaçları için kullanılan ziynet eşyalarını davacı kadına iade ile mükelleftir....

                Mahkemece, dava edilen eşyalar yargılamanın devamı sırasında kadına teslim edilmiş olduğundan ve eşyalar yönünden dava konusuz kaldığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına; 1 adet cumhuriyet altınının mevcut ise aynen iadesi, değil ise bedeli olan 618,00 TL nin, 1 adet altın takı seti mevcut ise aynen iadesi, değil ise bedeli olan 799,00 TL'nin, 63 adet çeyrek altın mevcut ise aynen iadesi, değil ise bedeli olan 9.184,00 TL'nin, 5 adet burma bilezik mevcut ise aynen iadesi, değil ise bedeli olan 6.398,00 TL'nin, 3 adet 5 gr bilezik mevcut ise aynen iadesi, değil ise bedeli olan 898,00 TL'nin kocadan alınarak kadına verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, ziynet eşyalarının aynen iadesi, iadesi mümkün değilse bedelinin davalıdan tahsili istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu’nun 6.maddesi hükmü uyarınca kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür....

                  UYAP Entegrasyonu