"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Çeyiz ve Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın tarafından; dava dilekçesinde ev, çeyiz ve ziynet eşyalarının aynen iadesi, aynen iadelerinin mümkün olmaması halinde ise tüm bu eşyaların bedeli olarak 39.000 TL'nin davalıdan tahsili talep edilmiş, davacı 7.3.2013 tarihli dilekçesinde ise ziynet eşyalarının değerini 17.243,80 TL olarak bildirmiş, yargılama sırasında ev ve çeyiz eşyaları davacı kadına iade edilmiş, ziynet eşyaları yönünden ise yargılamaya devam edilerek ilk hükümde ziynet eşyalarına ilişkin davanın kısmen kabulüne, ziynet eşyalarının aynen iadesinin mümkün olmaması halinde ise toplam 13.966,80 TL'nin davalı erkekten tahsiline karar verilmiştir....
Mahkemece; davalının müşterek çocuğun doğumundan sonra takılan ziynet eşyalarını iade yükümlülüğü altında olmadığı, diğer ziynet eşyalarının ise davalı tarafından bozdurulmak suretiyle harcandığı, davalının bu ziynet eşyalarını iade ile yükümlü bulunduğu, ayrıca davalının iadeyi kabul ettiği eşyalar ile fatura ve veya garanti belgeleri davacı adına olan ev eşyalarının da davacıya iadesi gerektiğinden bahisle; davanın kısmen kabulüne, Toplam değerleri 8.822,50 TL olan ev eşyaları ile 17.108,16 TL olan ziynet eşyalarının aynen iadesine, aynen iadenin mükün olmaması halinde ev eşyalarının 8.000,00 TL lık kısmının dava tarihinden, 822,50 TL lık kısmının ise ıslah tarihi olan 02.08.2013 tarihinden, ziynet eşyalarının 2000 TL lık kısmının dava tarihinden, 9.569,25 TL lık kısmının ıslah tarihi olan 02.08.2013 tarihinden ve 5.539,51 TL lık kısmının ise eksik harç ikmali tarihi olan 20.03.2014 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, taraf...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 17/02/2023 NUMARASI : 2023/239 ESAS 2023/312 KARAR DAVA KONUSU : Kişisel Eşyanın İadesi KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili birleşen dosya dava dilekçesinde özetle; Müvekkiline düğünde takılan ziynet eşyalarının düğünden hemen sonra davalının ailesi tarafından alındığını belirterek ziynet eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde şimdilik 1.000,00 TL'nin faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; düğünde takılan ziynet eşyalarının mehir senedinde yazılan ziynet eşyalarının aynısı olduğunu, bu nedenle davacının talebinin mükerrer olduğunu, ziynet eşyalarının halen davacıda bulunduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir....
Sıfatı İle) DAVA TÜRÜ : Ziynet ve ev eşyalarının iadesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ziynet ve ev eşyalarının iadesi davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenden alınmasına 04.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ziynet eşyalarının aynen iadesi K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık ziynet eşyalarının aynen iadesi olmadığı taktirde bedelin tahsili isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (3.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 19.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Çeyiz ve Ziynet Eşyalarının İadesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından kusur belirlemesi, tazminatlar, ziynet eşyalarının iadesi, nafakalar, karşı davanın kabulü yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, ziynet eşyalarının iadesi ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle, mahkemece davalı-karşı davacı erkeğe kusur olarak yüklenen hakaret vakıasının ispat edilemediği, yapılan yargılama ve toplanan delillerden, davalı-karşı davacı erkeğin ailesinin evlilik birliğine müdahalesine sessiz kaldığı vakıasına davacı-karşı davalı kadın tarafından dava dilekçesinde dayanıldığı ve tanık anlatımlarına göre bu vakıanın ispat edildiği...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ziynet Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ziynet davasına dair karar, davalı ve davacı tarafından süresi içinde duruşmalı olarak temyiz edilmiş ancak davanın değeri itibari ile duruşmaya tabi olmadığından duruşma isteğinin reddine karar verildikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava ziynet eşyalarının iadesi olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir. Çeyiz ve ziynet eşyalarının iadesine yönelik olarak açılan davada, davacı vekili müvekkilinin çıkan kavga sonucu evden ayrıldığını, müşterek konuttaki ziynet ve eşyaları alma fırsatı bulamadığını, tamamının davalıda kaldığını belirterek aynen iadesi olmadığı takdirde bedelinin tahsiline karar verilmesini istemiştir....
Davacı vekili dilekçesinde; müvekkilinin, eşi olan davalı tarafından müşterek evden kovulduğunu, ancak davalının müvekkiline ait 10 adet bilezik, küpe ve yüzükten oluşan ziynet eşyalarına el koyduğunu, ayrıca müvekkiline ait çeyiz eşyalarının da müşterek evde kaldığını ileri sürerek; ziynet eşyalarının bedeli olan 8.000 TL ile çeyiz eşyalarının bedeli olan 7.000 TL nin faizi ile birlikte tahsilini talep etmiş, 12.06.2012 tarihli ıslah dilekçesi ile de ziynet eşyası yönünden talebini 16.335 TL ye yükseltmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının müşterek evden ayrılırken ziynet eşyalarını götürdüğünü savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, 16.02.2012 tarihli bilirkişi raporu esas alınarak davanın kısmen kabulü ile ziynet eşyalarının bedeli olan 4.947 TL ile çeyiz eşyalarının bedeli olan 2.700 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir....
Dava, çeyiz ve ziynet eşyalarının iadesi olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece çeyiz eşyalarına yönelik davanın konusu kalmadığından bu talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına, ziynet eşyalarına yönelik davanın ise reddine karar verilmiş olup hükmü davacı temyiz etmiştir Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların 14.04.2006 tarihinde evlendiklerini, düğünde davacıya takılan altınların kasada muhafaza edileceğinden bahisle davalı tarafından alındığını ve bir daha iade edilmediğini belirterek müşterek konutta kalan dava konusu çeyiz eşyaları ile ziynet eşyalarının aynen iadesi olmadığı takdirde bedelinin davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı ise müşterek konutta kalan davacıya ait eşyaları iadeye hazır olduğunu, davacının ziynet eşyalarını ise almadığını savunmuştur....
Davacı taraf, ziynet eşyalarının bir bölümünün düğün sırasında, bir bölümünün ise sonrasında iade edilmek üzere davalı tarafından alındığını ileri sürmüştür. Davalı taraf ise, ziynet eşyalarının bir bölümünün bozdurularak davacı adına kayıtlı aracın alındığını, diğer ziynet eşyalarının ise davacı tarafından müşterek konuttan götürüldüğünü savunmuştur. Yargılama sırasında dinlenilen bir kısım tanıklar, ziynetlerin bir bölümünün bozdurularak araç alındığını beyan etmiştir. Esasen bu husus mahkemenin de kabulündedir. Ancak, mahkemece; aracın davacı adına alındığı yönündeki davalı savunması üzerinde durulmamış, araçla ilgili trafik ve sigorta kayıtları getirtilmemiştir. Bundan ayrı, geriye kalan ziynet eşyaları yönünden ise; dinlenilen davacı tanıklarından bir bölümü ziynetlerin düğünde davalının annesine teslim edildiğini, bir bölümü ise ziynetlerin davalının babası tarafından alındığını beyan etmişlerdir....