Mahkemece, davalı-karşı davacının ziynet eşyaları talebine ilişkin; tarafların düğününe ait video ve resimler üzerinde yapılan inceleme sonucunda rapor aldırılması yoluna gidildiği, alınan raporun incelenmesinde; takılan takıların davalı tarafa düğünün de takılan takıların olduğu toplam değerinin 16.590,19 TL olduğunun tespit edildiği, evlilik sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından alınmış olursa olsun ona bağışlanmış sayıldığı, bu nedenle dosya arasında bulunan düğün fotoğraflarından ve videodan yapılan inceleme sonucunda bilirkişice tespit edilen ve davacıya ait olan ziynet eşyalarının toplam bedelinin 16.590,19 TL olarak tespit edildiğinden bahisle, davalı-karşı davacının ziynet eşyalarının bedelinin talebinin kabulü ile ziynet eşyalarının bedelinin davacı-karşı davalıdan alınıp davalı- karşı davacı kadına verilmesine karar verilmiş ise de; somut olayda, davalı-karşı davacı kadın, dava konusu ziynet eşyasının erkek tarafından alındığını ve kendisine iade edilmediğini...
Dosya kapsamı ve dinlenen tanık beyanlarına göre; Davalı tanığı, Abdullah Doğan'ın beyanında," Davalı kadının babası ve amcası davalı kadını alıp götürürken ziynet eşyaları da davalı kadının yanında götürdüğüne bizzat şahit oldum. Hatta ziynet eşyalarını niçin almadıklarını sorunca ne yapabilirim diye cevap verdi" diğer davalı tanığı Atike Yahşi'nin ise," Giderken ziynet eşyaları üzerinde değildi. Ben kardeşime ziynet eşyaları nerede diye sordum. Kardeşim daha önce babasının evine gittiğinde babasının evinde bıraktığını söyledi. Ziynet eşyalarının hepsi davalı kadında kalmıştır. Davacı kardeşim ziynet eşyalarını bozdurmamıştır" diye beyanda bulundukları, her iki tanığın beyanları arasında çelişki bulunduğu, Davacı kadın tanıkları, tanık babası Kenan Apan'ın beyanında," Düğünde kızıma 1,5 metre zincir papatya uçlu, 2 tane kalın bilezik, 3 yüzük 1 alyans 2 tane çeyrek altın, 1 küpe takılmıştı. Evliliğin 6....
Cevap dilekçesi: Davalı cevap dilekçesinde özetle; ziynet alacağı davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; kadının ziynet alacağı talebinin reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı kadın vekili, ziynet alacağı davasının reddedilmiş olmasını istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, taraflar arasında görülmekte olan boşanma davasının istinaf incelemesi sırasında kadının tefrik edilen ziynet alacağı talebine ilişkindir. Dairemizin 2021/2733 Esas sırasına kaydedilen ve taraflar arasında görülmekte olan boşanma davasının istinaf incelemesi sırasında kadının ziynet alacağı talebi tefrik edilip Dairemizin yukarıdaki esas sırasına (2022/3077) kaydedilmiştir....
Tüm dosya kapsamı ve toplanan delillere göre; mahkeme tarafından davacı kadının verilen kesin sürede ziynet ve eşya alacağı davasında fotoğrafları sunmadığı, delillerini ibraz etmediği ifade edilerek davasının ispatlayamadığından davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Mahkeme tarafından ziynet eşyaları ve eşya alacağı konusunda davacı kadının tanıklarının ayrıntılı beyanları alınmadan, ziynet ve eşya alacağına dair soru sorulmadan davanın esası hakkında karar verilmesi doğru olmamıştır. Dolayısı ile davacı kadının ziynet ve eşya alacağına ilişkin istinaf isteminin kabulüne, kararın esası incelenmeksizin ilk derece mahkemesinin ziynet ve eşya alacağına ilişkin davanın reddine dair C ve D bentlerine ilişkin kararın kaldırılmasına karar verilerek, aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "...davalı tanığı Ruhan Kaya'nın "...takılan ziynet eşyaların tamamı Emine de kalmıştır, hatta Fatih ev alırken ziynet eşyalarını davacıdan istediği halde davacı eve dahi ziynet eşyalarını katkı yapmamıştır, davacı bir başka adam ile evi terk ederek kaçmıştır, muhtemelen ziynet eşyalarını da kaçmayı önceden planladığı için yanına alıp götürmüştür, davacı evden ayrıldıktan sonra evde hiç bir ziynet eşyası kalmamıştı...", Lütfi Kaya'nın "...düğünden sonra taraflar borçları olduğu için takılan 3- 4 adet çeyreği bozdurup borç ödemişlerdi, ancak çeyrekler dışında kalan tüm ziynet eşyaları davacı Emine uhdesindeydi, evlilik devam ederken de bu ziynet eşyalarını Fatih hiç bir zaman dokunmamıştı, Emine evlilik devam ederken 1,5- 2 yaşındaki müşterek çocuğu evde tek başına bırakıp kendi şahsi eşyaları ile ziynet eşyalarını da alıp bir başka adam ile kaçarak oğlumu terk etmiştir, yani ziynet eşyalarının tümü Emine tarafından...
Davalı, davanın öncelikle zaman aşımı nedeni ile reddi gerektiğini, davaya konu mehir senedinde yazılı ziynet eşyaları dışındaki diğer eşyaların aynen muhafaza edildiğini ve bu eşyaları teslime hazır olduklarını, davacıya defalarca kez bu eşyaları almasını söyldeiğini ancak davacının teslim almadığını, tarafların yıllar önce (2007 yıılında) yurt dışında boşandıklarını, uzun yıllar sonra böyle bir dava açılmasının kötü niyet taşıdığını, 1989 yılında yapılan bir evlilikte alınan ziynet eşyalarının bugün hala var olduğunu iddiasının hayatın olağan akışına uygun olmadığını dava konusu ziynet eşyalarının evlilik birliği içinde davacıya teslim edildiğini ve ayrıldıktan sonra davacının bu eşyaları ne yaptığını bilmediğini, ziynet eşyalarının kendisine ya da annesinde bulunmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, çeyiz eşyaları yönünden yapılan değerlendirmede; çeyiz senedinde belirtilen ziynet eşyaları haricindeki ev eşyalarının tarafların ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ-TESCİL-BEDEL ALACAĞI Taraflar arasında görülen davada; Davacı, dava konusu 1557 parselden 2000 m2’lik kısmı davalıdan 2003 yılında haricen satın aldığını, 2007 yılında da 111/1920 pay olarak tapuya tescil edildiğini, zeminde kendisine 1600 m2’lik alan teslim edilmesi nedeniyle eksik teslim edilen 400 m2’lik bölümün bedelinin ödenmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, çekişmeli taşınmazda kayıt maliki olmadığını, dava dışı kardeşi ...’nin pay maliki olduğunu, taşınmazını kısım kısım satış yoluyla temlik ettiğini, vekil aracılığıyla da olsa temliklere dahil olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; kanıtlanamayan davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : SENDİKA AİDAT ALACAĞI Y A R G I T A Y K A R A R I Taraflar arasındaki dava hakkında ... .... Asliye Hukuk (İş) Mahkemesince verilen 24.03.2015 tarihli ve 2014/232 esas, 2015/152 karar sayılı kararın, Dairemizin 26.....2016 tarihli ve 2016/31117 esas, 2016/29131 karar sayılı ilamıyla bozulmasına karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : SENDİKA AİDAT ALACAĞI Y A R G I T A Y K A R A R I 1-Hukuk Genel Kurulunun 10.04.2013 tarih 2012/8-1496 esas, 2013/505 karar sayılı ilamında belirtildiği üzere nispi harca tabi davaların kabulüne ilişkin kararların temyiz halinde mahkemece hükmedilen miktar üzerinden hesaplanarak kararda belirtilen nispi karar ve ilam harcının dörtte biri temyiz karar harcı olarak alınır. Temyiz isteyen davalı taraf harçtan muaf olmadığı takdirde, karar ve ilam harcının ¼ oranındaki nispi temyiz karar harcının tahsili zorunludur. Somut olayda, davalı maktu harç yatırarak kararı temyiz etmiş ise de, Mahkemece eksik nispi temyiz harcının tamamlanması hususunda muhtıra çıkartılarak bu yöndeki usuli işlemlerin ikmali, 2-İncelenmesine gerek görüldüğünden, ... 23....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : SENDİKA AİDAT ALACAĞI Taraflar arasında görülen davanın bozmaya uyularak yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi taraflar avukatlarınca istenilmesi, davalı avukatınca duruşma talep edilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 15/05/2018 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı adına Avukat ... ile karşı taraf adına Avukat... geldiler. İhbar olunan adına kimse gelmedi....