Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, tüm doysa kapsamı itibariyle, davacının kendi rızası ile ziynet eşyalarının gerek davalı koca ve gerekse diğer davalılara verdiği, bunun aksini ispata yarar herhangi bir delil sunulmadığı, davacının yemin hakkını da kullanmadığı, buna göre ispat yükü alında bulunan davacının iddiasının ispat edemediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafça temyiz edilmiştir. Dava; ziynet eşyalarının aynen iadesi, bunun mümkün olmaması halinde bedellerinin tahsili istemine ilişkindir. Yerleşmiş Yargıtay kararlarında da belirtildiği gibi, evlilik sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından alınmış olursa olsun ona bağışlanmış sayılır, ona iadesi gerekir. Ancak, ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere kocaya verildiğinin, kadının isteği ve onayı ile ziynet eşyalarının bozdurulup ev ihtiyaçları için harcandığının kanıtlanması halinde, koca ziynet eşyalarını iadeden kurtulur....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı erkek tarafından ziynet alacağı davasının kabulü yönünden, davalı-davacı kadın tarafından ise ziynet alacağı davasında hükmedilmeyen yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece verilen ilk hüküm ziynet alacağı davasının kabulüne ilişkin gerekçe hükümde gösterilmediğinden bahisle ziynet alacağı davası yönünden bozulmuş olup, bozma sebebine göre ziynet alacağı davasına yönelik vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin incelenmemiş olduğu anlaşılmaktadır. Davalı-davacı kadının ziynet alacağı, gösterdiği delillerle kanıtlanamamıştır. Ancak, dava dilekçesinde "yemin" deliline dayandığı halde, kadına yemin teklif etme hakkı hatırlatılmamıştır....

      Bu kapsamda kadının dava açarken yatırdığı başvuru harcı hem boşanma davasının hem ziynet eşya davasının başvuru harcıdır. Ancak ziynet eşyaları yönünde nispi peşin harcın HMK.nun 30- 32 maddesine göre alınması gerekir. Mahkemece, kadının ziynet eşya alacağı davası için HMK.nun 30- 32 maddesine göre işlem yapmadan yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olmuştur. Mahkemece yapılacak iş, davacı kadının ziynet eşyaları yönünde HMK.nun 30- 32 maddesine göre nispi peşin harç yatırması için davacıya süre vermek hasıl olacak sonuca göre karar vermek olmalıdır. Gösterilen sebeplerle, davalı erkeğin davacı kadının ziynet eşyası davasının kabulüne yönelik istinaf itirazının usulden kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının davacının ziynet eşyası yönünden kaldırılmasına, kaldırma sebebine göre, davalı erkeğin esasa yönelik istinaf itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir....

      Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından boşanma davasının reddi ve ziynet alacağı davasının reddedilen kısmı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacının ziynet alacağı davasına yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; Davacı kadın tarafından 90.333,00 TL tutarında ziynet alacağı talep edilmiş, İlk derece mahkemesince davanın kabulü ile 90.333,00 TL tutarındaki ziynet alacağının aynen iadesi veya bedeline hükmedilmiştir. Kararın taraflarca istinafı üzerine bölge adliye mahkemesince ziynet alacağının 72.055,50 TL'lik kısmının kabulüne karar verilmiştir....

        Öteki deyişle, ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere erkek eşe verildiğinin, kadının isteği ve onayı ile bozdurulup ev ihtiyaçları için harcandığının davalı yanca kanıtlanması halinde koca ziynet eşyalarını iade yükünden kurtulur. Davalı, iade edilmemek üzere söz konusu ziynet eşyasının kendisine verildiğini kanıtlamadıkça iade ve tazmin ile yükümlüdür. Somut olayda, davacı(kadın) dava konusu edilen ziynet eşyasının davalıda kaldığını ileri sürmüş, davalı koca ise ziynet eşyalarının bir kısmının davacının yanında götürülmüş olduğu,bir kısmının düğünde yapılan masraflar için bozdurulduğunu,diğer bir kısmına ise davacı tarafından ortak konuttan ayrıldığı sırada zarar verildiğini iddia etmiştir....

          Davalı,davacının dilekçesinde belirttiği kadar ziynet eşyası bulunmadığını,dava konusu ziynet eşyalarının bir kısmının 08.08.2002 tarihinde müşterek haneye giren hırsızlar tarafından çalındığını,bu olay sonrasında geriye kalan ziynet eşyalarının kendisi adına açılan banka kasasına konulduğunu,bu ziynet eşyalarının bir kaç kez banka kasasından düğün vb. durumlar olduğunda alınıp tekrar kasaya konulduğunu,sonrasında ise banka kasası külfetli olduğundan kasadaki ziynet eşyalarının evin kapısı çelik kapı ile değiştirilmek suretiyle kasadan alınıp kendisi tarafından davacıya teslim edildiğini,dava konusu ziynet eşyalarının davacıda olduğunu,davacının kendisinden habersiz şekilde müşterek çocuklarını da alarak evden ayrıldığını savunarak,davanın reddini istemiştir. Mahkemece;davacı kadının kendi isteğiyle evden ayrıldığı ,altınlarını ortak konuta bırakmasının düşünülemeyeceği gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiş,hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. ./.....

            Sırasında belirtilen dolar ve euroların tarafların anlaşması ile düğün borçlarına ödendiğini, diğer ziynet eşyalarını davacının giderken üzerinde götürdüğünü belirterek davanın reddini savunmuştur. Kural olarak, evlilik sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından alınmış olursa olsun kadına bağışlanmış sayılır. Dava konusu kadına ait altınlar koca tarafından bozdurulup değişik amaçlarla kullanılmış olabilir. Çeşitli sebeplerle (evin ihtiyaçları, düğün borçları, balayı vs.) koca tarafından bozdurulan bu altınların karşılığının hibe edilmediği müddetçe kadına iadesi zorunludur. Ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere kocaya verildiğinin, kadının isteği ve onayı ile ziynet eşyalarının bozdurulup ev ihtiyaçları için harcandığının davalı yanca kanıtlanması halinde koca ziynet eşyalarını iadeden kurtulur. Davalı ziynetlerin borç ödemesinde kullanıldığını savunduğuna göre davada ispat külfeti yer değiştirmiştir....

              Mahkemece, davalı-karşı davacının ziynet eşyaları talebine ilişkin; tarafların düğününe ait video ve resimler üzerinde yapılan inceleme sonucunda rapor aldırılması yoluna gidildiği, alınan raporun incelenmesinde; takılan takıların davalı tarafa düğünün de takılan takıların olduğu toplam değerinin 16.590,19 TL olduğunun tespit edildiği, evlilik sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından alınmış olursa olsun ona bağışlanmış sayıldığı, bu nedenle dosya arasında bulunan düğün fotoğraflarından ve videodan yapılan inceleme sonucunda bilirkişice tespit edilen ve davacıya ait olan ziynet eşyalarının toplam bedelinin 16.590,19 TL olarak tespit edildiğinden bahisle, davalı-karşı davacının ziynet eşyalarının bedelinin talebinin kabulü ile ziynet eşyalarının bedelinin davacı-karşı davalıdan alınıp davalı- karşı davacı kadına verilmesine karar verilmiş ise de; somut olayda, davalı-karşı davacı kadın, dava konusu ziynet eşyasının erkek tarafından alındığını ve kendisine iade edilmediğini...

                Mahkemece; "Davanın ziynet alacakları talebine ilişkin olduğu, davacı tarafça dava dilekçesinde, davacıya düğünde 50.000,00 TL değerinden daha fazla hediye ziynet eşyası takıldığını, davalının bu ziynet eşyalarını davacıdan almış olup kendisine geri vermediğinin iddia edilerek talepte bulunulduğu, davalı tarafça ileri sürülen cevap dilekçesinde, düğünde takılan ziynet eşyalarını davacının özgür iradesi dahilinde bilgisi, onayı ve isteği ile bozdurulmak suretiyle otomobil satın alındığı ve otomobilin davacı ve davalı adına 1/2 şer hisseler oranında tespit edildiği ileri sürülerek savunmada bulunulduğu, davacı tarafça cevaba cevap dilekçesinde davaya konu ziynet eşyalarının davalı tarafından alınarak kullanıldığı, altınlar ile araç alındığına ilişkin iddianın gerçeği yansıtmadığının beyan edildiği, davalı tarafça ikinci cevap dilekçesinde, düğünde takılan ziynet eşyaları ile taraflar adına 1/2 şer hisse ile kayıtlı olan otomobilin satın alındığı ve ziynet eşyalarının davacının bilgisi ve...

                Dosya kapsamı ve dinlenen tanık beyanlarına göre; Davalı tanığı, Abdullah Doğan'ın beyanında," Davalı kadının babası ve amcası davalı kadını alıp götürürken ziynet eşyaları da davalı kadının yanında götürdüğüne bizzat şahit oldum. Hatta ziynet eşyalarını niçin almadıklarını sorunca ne yapabilirim diye cevap verdi" diğer davalı tanığı Atike Yahşi'nin ise," Giderken ziynet eşyaları üzerinde değildi. Ben kardeşime ziynet eşyaları nerede diye sordum. Kardeşim daha önce babasının evine gittiğinde babasının evinde bıraktığını söyledi. Ziynet eşyalarının hepsi davalı kadında kalmıştır. Davacı kardeşim ziynet eşyalarını bozdurmamıştır" diye beyanda bulundukları, her iki tanığın beyanları arasında çelişki bulunduğu, Davacı kadın tanıkları, tanık babası Kenan Apan'ın beyanında," Düğünde kızıma 1,5 metre zincir papatya uçlu, 2 tane kalın bilezik, 3 yüzük 1 alyans 2 tane çeyrek altın, 1 küpe takılmıştı. Evliliğin 6....

                UYAP Entegrasyonu