KAYIT VE BELGELERİN KAPSAMINI BELİRLEMEKAZANDIRICI ZAMANAŞIMI ZİLYETLİĞİKESİN HÜKÜM 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 237 ] 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 13 ] 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 14 ] 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 20 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasında genel kadastro ile oluşan tapunun, tapu kaydına dayanarak açılan iptali davası sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, gereği görüşüldü: Kadastro sırasında 178 ada 2 parsel sayılı 15522 metrekare yüzölçümün-deki taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı adına tespit edilmiştir. Davacı İsmail, yasal süresi içinde tapu kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....
KAZANDIRICI ZAMANAŞIMI ZİLYETLİĞİMİRAS YOLUYLA DEVİR 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 39 ] 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 40 ] 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 13 ] 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 14 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle; süresi içinde inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. Gereği görüşüldü: Kadastro sırasında 361, 509, 522, 948, 989 ve 1080 parsel sayılı 8900, 4450, 4550, 2700,1300 ve 3150 metrekare yüzöiçümündeki taşınmazlar Asliye Hukuk Mahkemesinde dava konusu olduklarından söz edilerek malik haneleri açık bırakılmak suretiyle tespit edilmiştir. Davacı tarafından davalılar aleyhine Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan tescil davası davaya konu olan parseller hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır....
un kasten yaralama ve 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçları yönünden; Atılı suçların kanunda öngörülen cezalarının üst sınırı itibari ile 765 sayılı TCK.nun 102/4 ve 104/2 maddesine göre belirlenen 7 yıl 6 ay olan uzatılmış dava zamanaşımı süresinin, suç tarihi olan 18.04.2004 tarihi de dikkate alındığında, temyiz incelemesinden önce 18.10.2011 tarihinde dolduğu anlaşıldığından, hükümlerin bu nedenle BOZULMASINA, ancak bozma nedeni yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, CMUK.nun 322 maddesi gereğince, sanık hakkında kasten yaralama ve 6136 Sayılı Yasaya Aykırılık suçlarından açılan kamu davalarının ZAMANAŞIMI NEDENİYLE 765 sayılı TCK.nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK.nun 223/8 maddesi uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, 14.02.2012 gününde oybirliği ile karar verildi....
Maddeleri uyarınca öngörülen 7 yıl 6 aylık dava genel zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşılmakla, 6136 sayılı Yasaya muhalefet suçundan kurulan hükümlerin bozulmasına, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, CMUK.nun 322 maddesine dayanılarak, açılan davanın ZAMANAŞIMI NEDENİYLE ORTADAN KALDIRILMASINA, 4-Sanıklar ..., ... ve ... haklarında adam öldürme ve adam öldürmeye teşebbüs suçlarından kurulan hükümler yönünden yapılan incelemede; Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıkların suçlarının sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suçların niteliği tayin, cezayı azaltıcı bir sebep bulunmadığı takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre bozmaya uyularak verilen hükümlerde bozma ve düzeltme nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanıklar müdafiinin bir sebebe dayanmayan ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, A)CMUK.nun 322. maddesine dayanılarak; Sanık ... hakkında mağdur...
DAVA KONUSU : ZAMANAŞIMI NEDENİYLE İCRANIN GERİ BIRAKILMASI KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil hakkında başlatılan İstanbul Anadolu 5. İcra Müdürlüğünün 2020/25197 E.sayılı dosyasında 08/02/2012 tarihinde borçlunun mernis adresinin sorgulanması ve tespit edilecek adreslere tebligat gönderilmesi talebinden sonra 3 yıl süre ile dosyanın işlemsiz bırakıldığı, daha sonra 23/07/2015 tarihinde yenilendiği, bu arada zaman aşımını kesecek her hangi bir işlem bulunmadığını belirterek zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasını talep ve dava etmiştir....
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; AÇILAN DAVANININ ZAMANAŞIMI NEDENİ İLE REDDİNE, 1-Alınması gerekli 179,90 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 328,03 TL harcın mahsubu ile bakiye 148,13 TL harcın talep halinda davacıya iadesine, 2-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına, 3-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 9.200 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine, 4-Sarf edilmeyen gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK 394/5 ve 341/1 maddesi gereğince tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 15/03/2023 Katip .... ¸ Hakim ... ¸ "iş Bu Evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanununun 5. Madde Uyarınca Güvenli Elektronik İmza İle İmzalanmış Olup, 22. Madde Uyarınca Da Islak İmza İle İmzalanmayacaktır."...
KAZANDIRICI ZAMANAŞIMI ZİLYETLİĞİ 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 713 ] "İçtihat Metni" Hazine, davalı-karşı davacı Refik ile Ö... Belediye Başkanlığı aralarındaki tescil, elatmanın önlenmesi ve yıkım davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair (Menderes Aslîye Hukuk Hakîmliği)'nden verilen 09.11.2004 gün ve 89/760 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı-karşılık davacı Refik vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü: Davacı-karşı davalı Hazine vekili, Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan tespit dışı taşınmazın Hazine adına tescili ile davalının elatmasının önlenilmesini ve yıkım kararı verilmesini istemiştir....
ÇEKİŞMELİ TAŞINMAZIN KESİNLEŞMİŞ ORMAN SINIRLARI İÇİNDE KALDIĞI İDDİASIKAZANDIRICI ZAMANAŞIMI SÜRESİORMAN SAYILMAYAN VE ZİLYETLİKLE KAZANILABİLECEK YERLERDEN OLDUĞUNUN BELİRLENMESİ 6831 S. ORMAN KANUNU [ Madde 7 ] 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 14 ] 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 17 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Kadastro sırasında ..... Köyü 286 ada 6 parsel sayılı 2451 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, belgesizden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle fındık bahçesi niteliğiyle davalı .... ...... adına tesbit edilmiştir. Davacı Hazine, taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla dava açmıştır....
İcra Müdürlüğünün yukarıda numarası belirtilen dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ancak davalının bu icra takibine itiraz edip takibi durdurduğunu, icra takibine konu olan ve davalı tarafça ödenmemiş durumda bulunan toplam 26 adet ve 96.651,49 TL bedelli fatura olduğunu, müvekkilinin bu faturaların konusunu teşkil eden malları davalı tarafa teslim etmiş olduğunu, ancak hiçbir şekilde ödeme alamadığını, yukarıda da belirtildiği gibi özellikle yüksek bir meblağ tutan dövme kalıpları teslimatından sonra ödemeleri tamamen kesmiş önceye ait ödemeleri de yapmadığını, davalı taraf yapılan icra takibine itiraz ettiği gibi zorunlu arabuluculuk müracaatımızda da borcunu ödemeye yanaşmadığını, arabuluculuk müracaatımız Bakırköy Arabuluculuk Bürosunun ....Büro Dosya numarasına ve ........
Yerel mahkeme gerekçesinde Yargıtay 9.Hukuk Dairesinin 15.01.2019 tarih ve 2016/18095 Esas, 2019/1011 Karar sayılı ilamında "Dosyaya ibraz edilen kök bilirkişi raporunda davacının hafta tatili acağı hesaplanmış ve davacı taraf rapora itiraz etmeyip rapora göre davasını ıslah etmiştir. Bilirkişi tarafından hazırlanan ek raporda ise kök rapordaki hesap hatası giderilmiş ve ıslaha karşı zamanaşımı def'i dikkate alınmıştır. Ancak davacı hesap hatası içeren rapora itiraz etmediğinden bu durum davalı lehine usuli kazanılmış hak oluşturur. Buna göre ıslaha karşı zamanaşımı def'i kök rapordaki itiraz görmeyen hesaplama verilerine göre değerlendirilmelidir." denildiğinden her ne kadar davacı vekili ek rapor doğrultusunda ıslah yaptıysa da bilirkişi kök raporuna itiraz etmediğinden davalı lehine usuli kazanılmış hak oluştuğundan 01.07.2019 tarihli kök rapor hükme esas alınmıştır. Şeklinde bir karardan bahisle kök rapora itirazın olmadığından bahsedilmiştir....