İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesini tekrarla, davalı tarafça icra takibinde en son işlemin 2016 yılında yapıldığını, bu kapsamda 5 yıllık zamanaşımı süresi dolmuş olması sebebiyle Bolu İcra Müdürlüğünün 2022/14119 esas sayılı dosya kapsamında takibe konulan takip dayanağı sözleşmenin ve alacağın “Zamanaşımı”na uğramış olması sebebiyle icra takibinde "İcranın Geri Bırakılmasına" karar verilmesi talepli huzurdaki davanın ikame edildiğini, ilk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde takip konusu alacağın 10 yıllık zamanaşımına tabi olması gerekçesiyle davanın reddine karar verildiğini, ilk derece mahkemesinin kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, icra takibine konu alacağın dayandığı belgenin ilgili kanun hükümleri çerçevesinde 5 yıllık zaman aşımına tabi olduğunu belirterek usul ve yasaya aykırı yerel mahkeme kararının kaldırılarak davanın kabulüne, bu mümkün olmaz ise kararın kaldırılarak yeni bir yargılama yapılmak...
İzmir Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre; davacının alacaklı olduğu Selçuk İcra Müdürlüğünün 2010/2153 E. sayılı takip dosyasında başlatılan icra takibine karşı, borçlu tarafından, takip konusu alacağın takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımına uğradığı ileri sürülerek, icranın geri bırakılması istemiyle yapılan şikayet üzerine, Selçuk İcra Hukuk Mahkemesinin 2016/45 E. ve 2016/67 K. sayılı kararı ile İİK'nın 33/a maddesi gereğince icranın geri bırakılmasına karar verildiği ve bu kararın Yargıtay 12....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, borçlunun ödeme emri tebligatının usulsüzlüğüne yönelik şikayeti ile bu şikayet kabul görmediği taktirde zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması talebine ilişkindir....
Somut olayda, ..., ... ve ...’... 26.11.2008 tarihinde dosya borcuna icra kefili oldukları, dava tarihi itibari ile de asıl borçludan bağımsız olarak kefil oldukları miktar kadar takip borcundan sorumlu olan icra kefilleri yönünden İİK’nun 39. maddesinde öngörülen on yıllık zaman zamanaşımı süresinin dolmadığı açıktır. Öte yandan, mülga 6762 sayılı TTK'nun 726. maddesinde, çek için düzenlenen zamanaşımı süresi 6 ay olup, asıl borçlu yönünden zamanaşımı dolmuş ise de borçlunun talebi icranın geri bırakılması olup, İİK’nun 71. maddesinin atfı ile İİK’nun 33/a maddesi uyarınca da takibin kesinleşmesinden sonra borcun zamanaşımına uğraması durumunda icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken mahkemece takibin iptal edilmesi de yerinde değildir....
GEREKÇE: Uyuşmazlık, bonoya dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına dair karar verilmesi üzerine haciz suretiyle yapılan tahsilatların alacaklıya ödenmemesi talebinin müdürlük tarafından reddi kararının, usul ve yasaya uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Dosyanın tetkikinde, davalı alacaklı tarafından bonoya dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip başlatıldığı, davacı borçlunun zamanaşımı itirazı üzerine merci tarafından icranın geri bırakılmasına karar verildiği, kararın istinaf edilmesi üzerine Dairemizce kararın doğru bulunduğu ancak gerekçenin hatalı olduğu gerekçesiyle kararın kaldırılmasına ve icranın geri bırakılmasına dair yeniden karar verildiği, Dairemizin kararının temyiz edildiği, eldeki şikayet tarihi ve ilk derece mahkemesi karar tarihi itibariyle de kesinleşmemiş olduğu anlaşılmıştır....
İcra Müdürlüğünün 2021/4421 Esas sayılı dosyası, İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde çeke dayalı alacağın tabi olduğu üç yıllık zamanaşımı süresince dosyanın işlemsiz bırakıldığı anlaşıldığından, şikayetin kabulü ile davacı yönünden zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili tarafından, cevap dilekçesindeki nedenler tekrarlanarak istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması istemine ilişkindir....
İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/1176 esas sayılı dosyasının incelenmesinde davacı T1 tarafından İstanbul 6.icra müdürlüğünün 2020/19050 esas sayılı dosyasına ilişkin 21.12.2020 tarihli dava dilekçesi ile zaman aşımı nedeni ile icranın geri bırakılması talebi ile dava açıldığı, 24.02.2021 tarihli kararla icranın geri bırakılmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Aynı icra dosyasına ilişkin takip sonrası zaman aşımı nedeni ile icranın geri bırakılması talepli olarak açılan davada 24.02.2021 tarihli kararla icranın geri bırakılmasına karar verilmiş olduğundan, derdestlik nedeni ile davanın reddine karar verilmesi gerektiği halde davanın kabulüne karar verilmesi yerinde değildir. Bu nedenle istinaf talebi yerinde olmakla istinaf talebinin kabulüne ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Davalının istinaf talebinin KABULÜ ile İstanbul 18....
İLK DERECE MAHKEME KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince: "Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda İstanbul 14.İcra Müdürlüğü 2021/4582 Esas sayılı dosyasında icra takibi dayanağı senetlerin zamanaşımı süresinin 3 yıl olduğu, icra dosyasında 3 yıllık zamanaşımı süresi dolmadan önce alacaklı tarafından 11/01/2016 ve 09/04/2018 tarihlerinde icra takip işlemi yapıldığı, bu durumda takibin zamanaşımına uğramadığı anlaşıldığından icranın geri bırakılması talebinin reddine, öte yandan dava ret edildiğinden takibin durdurulmasına ilişkin mahkememizin tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmiş ve icranın geri bırakılması talebinin REDDİNE" dair karar verildiği görülmüştür....
Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere, takip dosyasında alacaklı tarafından 17/12/2014 tarihinden takibin yenileme tarihi olan 20/08/2019 tarihine kadar takip dosyasında herhangi bir işlem yapılmadığından icra dosyasının işlemsiz bırakılması nedeniyle 3 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşılmakla mahkemece zamanaşımı nedeni ile icranın geri bırakılmasına karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla usul ve yasaya uygun olduğu tespit edilen karara karşı istinaf sebepleri yerinde bulunmadığından aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesinin 2014/20 E. sayılı dosyası ile dava açtığını, davacının davayı 15 gün sonra açtığını, söz konusu davanın süresinde açılmadığını, zamanaşımı itirazında bulunulmasının 5 günlük itiraz ve 7 günlük şikayet sürelerine tabi olduğunu, 14/03/2012-01/10/2012, 07/10/2012- 24/04/2013 tarihleri arasında işlem yapılmayarak 6 aylık zamanaşımı süresinin geçtiğinin iddia edildiğini, buna göre zamanaşımı süresinin işlemeye başladığı tarihin 14/03/2012 olduğunu, çeklerde zamanaşımı süresinin 3 yıla çıkarıldığı tarihin ise 03/02/2012 olduğunu, bu kanunun yürürlüğe girmesinden sonra zamanaşımı süresinin işlemeye başladığını, bu nedenle yeni kanun hükümlerinin uygulanması gerektiğini ileri sürerek, zamanaşımının gerçekleştiği iddiasıyla icranın geri bırakılması kararının kaldırılmasını talep ve dava etmiştir....