WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, icranın geri bırakılması kararının kaldırılarak takibin devamı istemine ilişkindir. ... 7. Asliye Hukuk Mahkemesince davacının talebinin HMK nın 445. maddesi uyarınca yargılamanın yenilenmesine ilişkin olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir ... 1. İcra Hukuk Mahkemesince ise davacının isteminin İİK'nın 33. maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiği gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir. Somut olayda, davacı vekili, davalı şirket aleyhine başlattıkları kambiyo senedine dayalı icra takibinde, davalı tarafça takip kesinleştikten sonra zamanaşımı olduğu iddiasıyla icranın geri bırakılması isteminde bulunulduğu, ... 1. İcra Mahkmesinin 01.11.2013 tarihli kararıyla da şikayetin kabulü ile, .... 7....

    Öte yandan, mülga 6762 sayılı TTK'nun 726. maddesinde, çek için düzenlenen zamanaşımı süresi 6 ay olup, asıl borçlu yönünden zamanaşımı dolmuş ise de borçlunun talebi icranın geri bırakılması olup, İİK’nun 71. maddesinin atfı ile İİK’nun 33/a maddesi uyarınca da takibin kesinleşmesinden sonra borcun zamanaşımına uğraması durumunda icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken mahkemece takibin iptal edilmesi de yerinde değildir. O halde, ilk derece mahkemesince, borcun zamanaşımına yönelik icra kefillerinin taleplerinin reddine, asıl borçlunun talebinin ise kabulü ile icranın asıl borçlu yönünden geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 09/02/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Öte yandan, mülga 6762 sayılı TTK'nun 726. maddesinde, çek için düzenlenen zamanaşımı süresi 6 ay olup, asıl borçlu yönünden zamanaşımı dolmuş ise de borçlunun talebi icranın geri bırakılması olup, İİK’nun 71. maddesinin atfı ile İİK’nun 33/a maddesi uyarınca da takibin kesinleşmesinden sonra borcun zamanaşımına uğraması durumunda icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken mahkemece takibin iptal edilmesi de yerinde değildir. O halde, ilk derece mahkemesince, borcun zamanaşımına yönelik icra kefillerinin taleplerinin reddine, asıl borçlunun talebinin ise kabulü ile icranın asıl borçlu yönünden geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 09/02/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Alacaklı, icranın geri bırakılması kararının kesinleştiğinin kendisine tebliğinden sonra, zamanaşımının vaki olmadığını ispat sadedinde ve 7 gün içinde umumi mahkemelerde dava açabilir. Aksi takdirde icrası istenen ilamın zamanaşımına uğradığı hususu kesin hüküm teşkil eder. İcranın devamına karar verilmesi halinde 33 üncü maddenin son fıkrası burada da uygulanır.” düzenlemesi yer almaktadır. Somut olayda icranın geri bırakılması kararının kesin hüküm niteliğini kazanması halinde dava konusu haciz ortadan kalkacağı için dava da konusuz kalacaktır. Bu durumda da karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek yargılama giderleri ve maktu karar ve ilam harcı ile nispi vekâlet ücretinin davanın açılmasına neden olan tarafa yükletilmesi söz konusu olacaktır. Hükümden sonra ortaya çıkan bu yeni durum karşısında öncelikle icranın geri bırakılması kararının kesin hüküm niteliğini kazanıp kazanmadığının araştırılması için hükmün bozulması gerekmiştir....

          , takibe konu çekin keşide tarihine göre 6 aylık zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiğini, zamanaşımı süresinin dosyada birçok kez dolduğunu beyanla icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

          İİK'nun 71/2. maddesinde; "Borçlu, takibin kesişmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürecek olursa, 33/a maddesi hükmü kıyasen uygulanır", aynı Kanun'un 33/a-1. maddesinde ise; "İlamın zamanaşımına uğradığı veya zamanaşımının kesildiği veya tatile uğradığı iddiaları icra mahkemesi tarafından resmi vesikalara müsteniden incelenerek icranın geri bırakılmasına veya devamına karar verilir" hükümleri yer almaktadır. Aynı maddenin 2. fıkrası ile de “Alacaklı, icranın geri bırakılması kararının kesinleştiğinin kendisine tebliğinden sonra, zamanaşımının vaki olmadığını ispat sadedinde ve 7 gün içinde umumi mahkemelerde dava açabilir. Aksi takdirde icrası istenen ilamın zamanaşımına uğradığı hususu kesin hüküm teşkil eder.” hükmü düzenlenmiştir. Bu hüküm uyarınca hacizler icranın geri bırakılması kararı ile değil bu kararın kesinleşmesi ile kalkar....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Uyuşmazlık, İİK'nın 71. maddesi yollaması ile İİK''nın 33/a maddesi gereğince zamanaşımı nedeni ile icranın geri bırakılması talebine ilişkindir. İİK'nun 71/2. maddesinde; "Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürecek olursa, 33/a maddesi hükmü kıyasen uygulanır" hükmüne, İİK'nun 33/a-1. maddesinde de; "ilamın zamanaşımına uğradığı veya zamanaşımının kesildiği veya tatile uğradığı iddiaları icra mahkemesi tarafından resmi vesikalara müsteniden incelenerek icranın geri bırakılmasına veya devamına karar verilir" hükmüne yer verilmiş bulunmaktadır. Görüldüğü üzere, borçluların takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin olarak İİK'nun 71/2. ve 33/a maddelerine dayalı zamanaşımı isteminin incelenmesi, bu istemin belli bir sürede ileri sürülmesi koşuluna bağlı değildir (HGK'nun 04/11/1998 tarih ve 1998/12- 763 E., 1998/797 K. sayılı kararı.)....

            İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/02/2022 NUMARASI : 2021/412ESAS 2022/251 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet, Zamanaşımı nedeni ile icranın geri bırakılması KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Alacaklının UYAP sisteminde ve ödeme emrinde T3 A.Ş....

            Anılan süreç tamamlanmadan, salt icranın geri bırakılması kararının kesinleşmesi ile birlikte hacizlerin de kaldırılmasına karar verilemez. O halde mahkemece, zamanaşımı şikayetinin kabulü ile icranın geri bırakılmasına karar verilmesiyle yetinilmesi gerekirken, hacizlerin de kaldırılması yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              İcra Müdürlüğü'nün 2010/1651 esas sayılı dosyasında 31/01/2008 keşide tarihli 7.000,00 TL bedelli çeke istinaden kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi yaptığını, icra takibi devam ederken ... İcra Hukuk Mahkemesince 16/11/2012 gün ve 2011/422 E, 2011/316 K. sayılı ilam ile 6 aylık süre içerisinde işlem yapılmadığından icra takibinin geri bırakılmasına karar verildiğini, kararın kendilerine 17/01/2012 tarihinde tebliğ edildiğini, İİK 33/a maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinin tebliğ edilmediğini, her ne kadar çeke dayalı takipte icranın geri bırakılmasına karar verilmişse de alacağın zamanaşımına uğramadığını, çekteki imzaya itiraz edilmemiş olması nedeni ile alacağın ikrar edilmiş olduğunu, taraflar arasında ticari alış-veriş olduğunu, zamanaşımı süresinin 10 yıl olduğunu belirterek müvekkilinin davalıdan olan alacağının zamanaşımına uğramadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                UYAP Entegrasyonu