WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUKUK DAİRESİ Dava, kullanım kadastrosu sonucunda Hazine adına tespit ve tescil edilen taşınmazın, kullanıcısı olan davalılara 6292 sayılı Yasa uyarınca kayden satışından sonra yolsuz tescile dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 23.01.2020 tarih ve 1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü ve 07.07.2020 tarih ve 2020/173 sayılı Yargıtay Birinci Başkanlar Kurulu kararının 3. maddesinin B/b bendi uyarınca temyiz inceleme görevi Yargıtay 5. Hukuk Dairesi'ne ait bulunmaktadır. Bu nedenle dosyanın, anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 30.11.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 31.08.2006 gününde verilen dilekçe ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 07.05.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davalılardan kayıt maliki ... iyi niyetli olduğunu, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, savunma doğrultusunda dava reddedilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir....

      Ancak, bu hâllerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır.” 1022/1. maddesi; “ Aynî haklar, kütüğe tescil ile doğar; sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır.” ve aynı Kanun'un 1025/1 inci maddesi ''Bir aynî hak yolsuz olarak tescil edilmiş veya bir tescil yolsuz olarak terkin olunmuş ya da değiştirilmiş ise, bu yüzden aynî hakkı zedelenen kimse tapu sicilinin düzeltilmesini dava edebilir.'' hükümlerini içermektedir. Yukarıda yer verilen yasal düzenlemeler uyarınca, ayni haklar tapu siciline tescil ile doğar ve tescilin hukuki netice doğurabilmesi için de geçerli bir hukuki sebebinin bulunması zorunludur. Bu hususun tapunun illilik prensibinden kaynaklandığı açıktır. Oysa, oluşan sicilin hukuken geçerli bir sebebi bulunmadığı takdirde, tescilin yolsuz tescil niteliğini taşıyacağı ve sicilin iptali gerekeceğinde kuşku yoktur. 3.2.2....

        Mahkemece, davalı tapu müdürlüğü aleyhine açılan davanın pasif husumet ehliyeti yokluğundan reddine, diğer davalılar aleyhine açılan davanın 3402 sayılı Kanunun 12/3. maddesi gereğince hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı gerçek kişiler vekili ve tapu müdürlüğünü temsilen Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescil, 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi gereğince tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı tazminat, bedel tahsili ve sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı alacak davasıdır. 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi, tapu sicilinin aleniliği ve tapu siciline güven ilkelerinin yansımasının sonucu olarak, mülkiyet hakkı ya da başkaca bir aynî hak edinen kişinin, bu sicilin tutulması nedeniyle uğradığı zararın tazminine ilişkin olup, buna göre "Tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devlet sorumludur”....

          HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen dava yolsuz tescile dayalı tapu kaydının iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacı ... ve arkadaşları, dava konusu ... parseli murislerinin davalı ...’dan 1937 yılında satın alındığını ve o tarihten bugüne kadar zilyet oldukları halde kadastro tespitinin davalı adına yapıldığını bunun üzerine tapulama mahkemesine itiraz davası açtıklarını dava sırasında davalının kabul beyanı olmasına rağmen hükmen hukuka aykırı olarak çekişmeli parselin davalı adına tescil edildiğini ileri sürerek yolsuz tescilin iptali ile adlarına tescilini istemişlerdir.. Davalı ... ve arkadaşları, davanın haksız açıldığını, dava konusu taşınmazın satım parasının davacı tarafça ödenmediğini, hükmen adlarına kaydedildiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır. İlk Derece Mahkemesince dava konusu taşınmazın ......

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-BEDEL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, bedel davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'nin raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, inançlı işlem hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün olmazsa bedel isteğine ilişkindir....

              ilgili taraflarca dava açılmadığı anlaşıldığından, belirtilen taşınmazların yolsuz tescili nedeniyle tapu kayıtlarının iptali ve tapunun eski hale getirilmesi talep ve dava edilmiştir....

              İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece " davanın yolsuz tescile dayalı tapu iptal ve tescil talebine ilişkin olduğu, davaya konu 2256 ada 131 parselin eski 929 parsel olduğu, 4820 Ada 4 parselin eski 1337 parsel olduğu ve tüm taşınmazların kadastro tutanaklarının 24/06/1970 ile 25/06/1970 tarihlerinde kesinleştiği , dava dilekçesi içeriğinden ve iddianın ileri sürülüş biçiminden davanın yenileme kadastrosuna itiraza yönelik olmadığı, tesis kadastrosundan önceki nedenlere dayalı, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12. maddesinde düzenlenen tapu iptali ve tescil davası olduğu, kadastrodan önceki nedenlere dayalı tapu iptali ve tescil davalarının 3402 sayılı Kanun'un 12/3 maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü süre içinde açılması gerektiği, bu durumun bir hak düşürücü süre olarak düzenlendiği, davacılar ve asli müdahillerin davasını 10 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açtığı, asıl davada davacıların her ne kadar yolsuz tescile dayanmışlarsa da buna ilişkin delil sunulamadığını...

              Yukarıda yer verilen yasal düzenlemeler uyarınca, ayni haklar tapu siciline tescil ile doğar ve tescilin hukuki netice doğurabilmesi için de geçerli bir hukuki sebebinin bulunması zorunludur. Bu hususun tapunun illilik prensibinden kaynaklandığı açıktır. Oluşan sicilin hukuken geçerli bir sebebi bulunmadığı takdirde, tescilin yolsuz tescil niteliğini taşıyacağı ve sicilin iptali gerekeceğinde kuşku yoktur. 3.2.2....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, çekişme konusu 89 ada 5 parsel sayılı taşınmazın 1/2 payının dava dışı ... tarafından davalıya satış suretiyle temlik edildiğini, tarafından daha sonra edinilen paya yönelik olarak davalınınaçtığı şuf'a davasının kabulle sonuçlanıp kesinleştiğini, ancak şuf’a hakkının kullanılmasına dayanak olan ve davalının ...’ndan edindiği payın, yolsuz tescil olduğu gerekçesiyle iptal edildiğini ileri sürüp yolsuz tescil niteliğinde olan bir paya dayalı olarak kullanılan şuf’a hakkı nedeniyle davalı adına tescil edilen payın iptali ile adına tescile karar verilmesini istemiştir....

                  UYAP Entegrasyonu