Davacının yoksulluk ve iştirak nafakalarının miktarına yönelik istinaf isteğinin incelenmesinde; Tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, nafakaların niteliği, günün ekonomik koşulları, davacı kadın ve ortak çocuğun ihtiyaçları ve hakkaniyet ilkesi birlikte değerlendirildiğinde, davacı kadın yararına hükmolunan yoksulluk nafakası ile ortak çocuk yararına hükmolunan iştirak nafakası miktarı az görüldüğünden, davacının bu yönlere ilişkin istinaf talebinin Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b-2 maddesi gereğince kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının bu yönlerden kaldırılmasına, açıklanan ilkeler gözetilerek belirlenen aylık 400,00 TL yoksulluk nafakası ile aylık 300,00 TL iştirak nafakasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki (asıl davada) yoksulluk ve iştirak nafakasının azaltılması- (karşı davada) yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın reddine, karşı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalılar-karşı davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, babasının yanında tarlada çalıştığını, yeniden evlendiğini,çocuğunun olduğunu, nafakaları ödeyemediğini ileri sürerek; 300.00.- er TL olan yoksulluk ve iştirak nafakalarının 100.00.- er TL ye indirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir ....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel mahkeme davacının yoksulluk nafakasının arttırılmasına ilişkin talebinin kısmen kabulü ile, Kayseri 5.Aile Mahkemesinin 2017/442 Esas 2017/706 Karar sayılı ve 04/10/2017 tarihli kararı ile, davacı için aylık 400,00 TL olarak hükmedilen yoksulluk nafakasının (tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile) dava tarihinden itibaren aylık 600,00 TL arttırılmasına, toplamda davacı kadın için aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakasının davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, hükmedilen yoksulluk nafakasının her yıl TÜİK tarafından açıklanan TÜFE oranında arttırılmasına, davacının iştirak nafakasının arttırılmasına ilişkin talebinin kısmen kabulü ile, Kayseri 5.Aile Mahkemesinin 2019/2 Esas 2019/160 Karar sayılı ve 26/02/2019 tarihli kararı ile, tarafların müşterek çocukları Altuğ ve Nisa'nın her biri için ayrı ayrı aylık 400,00'er TL olarak hükmedilen iştirak nafakasının (tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile), dava tarihinden...
Bu nedenle, kadın eşin istinaf talebinin yoksulluk nafakası yönünden kabulüne, iştirak nafakaları yönünden ise kısmen kabulüne karar verilerek, ilk derece mahkemesi kararının bu yönlerden kaldırılarak, yeniden kurulan hüküm uyarınca kadın eş yararına aylık 600 TL yoksulluk nafakası, müşterek çocuklar yararına ise ayrı ayrı aylık 400'er TL iştirak nafakasına hükmetmek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur. HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle ; 1- Davacının iştirak/yoksulluk nafakaları dışındaki istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b-1, maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- Davacının iştirak/yoksulluk nafakalarına yönelik istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜ ile; Pazarcık 1....
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, davacı ... için 150,00 TL olan yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 250,00 TL'ye, müşterek çocuk Batu Toprak için aylık 200,00 TL olan yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 300,00 TL'ye çıkartılmasına ve nafakaların kararın kesinleştiği tarih esas alınmak üzere her yıl TEFE oranında arttırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dava; yoksulluk ve iştirak nafakasınının artırılması istemine ilişkindir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının sair temyiz itirazları yerinde değildir. Davalının, yoksulluk nafakasına yönelik temyiz itirazı yönünden; TMK.nun 176/4.maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. ./.....
Aile Mahkemesinin 2015/525 Esas 2015/642 Karar sayılı kararı ile boşandıklarını, müşterek çocukları Muhammed Emin için aylık 300,00TL , Tuba için aylık 350,00TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, müvekkilinin boşanma sırasında baskı altında olduğundan kendisi için yoksulluk nafakası talep etmediğini, ancak müvekkilinin boşanma ile yoksulluğa düştüğünü, çocukların bakımı nedeniyle çalışamadığını ve gelir elde edemediğini, davalının öğretmen olarak çalıştığını, iştirak nafakasının üzerinden ise 4 yıl süre geçtiğini, küçüklerin büyüdüklerini ve mevcut nafakanın yetersiz kaldığını belirterek müvekkili için aylık 750,00TL yoksulluk nafakasına hükmedilmesini, müşterek çocuklardan Muhammed Emin için hükmedilen aylık 300,00TL iştirak nafakasının aylık 600,00TL.ye, küçük Tuba için hükmedilen aylık 350,00TL iştirak nafakasının aylık 750,00TLye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir....
Davada; mevcut yoksulluk ve müşterek çocukların iştirak nafakalarının zaman içerisinde yetersiz kaldığı ileri sürülerek yoksulluk nafakasının 25 TL'den aylık 150 TL'ye, müşterek çocuklar ... ve ...'in iştirak nafakalarının aylık 150'şer TL'ye çıkartılması talep ve dava edilmiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile yoksulluk nafakasının aylık 100 TL'ye, iştirak nafakalarının da ayrı ayrı aylık 100'er TL'ye çıkartılmış, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki delillere ve kurulan hükme göre; iştirak nafakalarının artırımına ilişkin kurulan hükümde bir isabetsizlik yoktur. Bu yönden hükmün ONANMASINA, Yoksulluk nafakası artırım yönünden ise; TMK 176/3.maddesine göre; yoksulluk nafakası alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi halinde mahkeme kararıyla kaldırılır hükmü yer almaktadır. Somut olayda, davacı nafaka alacaklısı ...'...
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Dava, iştirak ve yoksulluk nafakasının arttırılması istemine ilişkindir, Davacı,asıl davada 150,00 TL olan yoksulluk nafakasının 750,00 TL'ye, birleşen dava ile de 200,00 TL olan iştirak nafakasının 850,00 TL'ye çıkartılmasını istemiştir. Mahkemece, çocuğun değişen ve artan gereksinimleri, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ve nafakanın takdir edildiği tarihten beri geçen süre dikkate alınarak yoksulluk nafakasının 300,00 TL'ye, iştirak nafakasının 400,00 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle;Yerel mahkemece verilen kararın hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, davalının gerçek maddi geliri bakımından detaylıca araştırma yapılarak hakkaniyete uygun olacak şekilde nafaka artırımı yapılması gerekirken bu hususlar göz ardı edilerek yoksulluk ve iştirak nafakalarında cüzi miktarda artış yapılmış olmasının hakka ve hukuka aykırı olup kararın bozulmasını, yukarıda arz ve izah edilen nedenler ile yerel mahkemece verilen kısmen kabul kararının kaldırılarak davanın tam kabulüne karar verilmesini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ederek kararı istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava iştirak ve yoksulluk nafakasının artırımı (TMK.nun 175, 182/3. ve 176/4. mad.) davasıdır. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı taraf süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....
Aile Mahkemesi'nin 2017/708- 881 E.K sayılı dosyası incelendiğinde; tarafların birlikte hazır bulunduğu 26/12/2017 tarihli duruşmada " ... maddi, manevi tazminat ve kendim için nafaka talebim yoktur.." açık beyanları üzerine tarafların TMK'nın 166/3. maddesi gereğince boşanmalarına karar verilmiş, her nekadar hüküm kısmında yoksulluk nafakasına ilişkin bir karar mevcut değil ise de, TMK'nın 166/3. maddesi gereğince tarafların anlaşmalı boşanmalarına karar verilebilmesi için tarafların boşanma ve ferileri olan tazminat, yoksulluk ve iştirak nafakası hususunda anlaşmaları gerekli olup, mahkeme tarafından tarafların bu konuda açık beyanlarının alındığı, karşılıklı olarak tarafların yoksulluk nafakası ve tazminat taleplerinin olmadığı, bu beyanların tarafları bağlayacağı, (Yargıtay HGK 2012/3- 836- 2013/306 E.K) ve ilgili kararın taraflarca istinaf edilmemesi üzerine kesinleştiği, davacının davalı tarafça aldatılarak boşanmanın gerçekleştiği iddiası yönününden ise ilgili boşanma ilamını kaldıracak...