Yardım nafakası, aile bireylerini yoksulluk ve düşkünlükten kurtarmaya ilişkin bir nev'i sosyal yardımlaşma olup ahlak kuralları ile geleneklerin zorunlu kıldığı bir ödevdir. Yardım nafakası isteyenin kusuru ile yardıma muhtaç duruma düşmüş olması, yükümlüyü borcundan kurtarmamaktadır. Aile bağlarının herhangi bir nedenle zayıflamış olması da yükümlülüğü ortadan kaldıran bir neden olarak düzenlenmemiştir. Bu nedenlerle kanun koyucu, yardım nafakasını kişinin ve toplumun vicdanına bırakmamış, kanuni bir ödev olarak düzenlemiştir. Somut olayda; eğitimine devam eden ve kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun olan davacı Yiğit Efe'nin üst soyu olan davalı babasından yardım nafakası isteyebileceğinin kabulü gerekir. Yardım nafakasının miktarı takdir edilirken bunu ödemekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi gerekir....
Aile Mahkemesinin 2017/255 E. - 2018/687 K. sayılı ilamı ile boşandığını, iş bu ilam ile müşterek çocuk Saki lehine 400,00 TL iştirak nafakasına, davacı lehine ise 700,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, kararın istinaf edilmeksizin 25/07/2018 tarihinde kesinleştiğini, nafakanın hükmedildiği tarihten itibaren uzun bir zamanın geçtiğini, hükmedilen nafakanın davacı ve müşterek çocuğun ihtiyaçlarını karşılamadığını bu nedenle İstanbul Anadolu 9. Aile Mahkemesinin 2017/255 E.- 2018/687 K. sayılı ilamı ile davacı lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının 2.000,00 TL'ye, müşterek çocuk lehine hükmedilen iştirak nafakasının ise 1.000,00 TL ye yükseltilmesini ve hükmedilecek nafakanın her yıl ÜFE - TEFE oranında arttırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 14/05/2014 NUMARASI : 2013/87-2014/491 Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması ve iştirak nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, yoksulluk nafakasının kaldırılmasına yönelik davanın kabulüne; iştirak nafakasının artırılmasına ilişkin karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı (karşı davacı) vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davalı vekili tarafından, 02/01/2012 tarihinde açılmış olan katkı payı ve mal paylaşımı davasının yargılaması sırasında; davacı vekili tarafından, 17/01/2012 tarihinde aylık 300.00.- TL olan yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi ile karşı dava açılmış ve mahkemece, 23/01/2013 tarihinde yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının ayrılarak, ayrı esasa kaydedilmesine karar verilmiştir....
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, A-Davacı kadın vekilinin SMS ve WhatsApp kayıtlarının değerlendirilmemesine yönelik istinaf talebinin HMK 353/1- b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, B-Davacı kadın vekilinin, yoksulluk nafakasına, iştirak nafakasına ve maddi -manevi tazminat miktarına yönelik istinaf talebinin HMK 353/1- b-2 maddesi gereğince KABULÜ ile ilk derece mahkemesi kararının hüküm fıkrasının 4.bendindeki iştirak nafakasına, 5.bendindeki yoksulluk nafakasına yönelik kısımlar ile 6. ve 7.bentlerinin KALDIRILARAK yerine yeniden hüküm tesisine, (4.ve 5.bentlerdeki tedbir nafakalarına yönelik kısımların 4a ve 5a bentleri olarak aynen muhafazasına,) 4.bendindeki iştirak nafakası yerine geçmek üzere 4b bendi olarak: Müşterek çocuk için boşanma hükmünün kesinleşmesinden itibaren aylık 1.000,00TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, 5.bendindeki yoksulluk nafakası yerine geçmek üzere 5b bendi olarak: Davacı kadın için boşanma hükmünün kesinleşmesinden itibaren...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, kusur belirlemesi, tazminatlar, yoksulluk nafakası ve iştirak nafakaları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı vekili Av. ... tarafından 08.06.2012 tarihinde verilen dilekçe ile yoksulluk nafakası ve iştirak nafakasına ilişkin temyiz taleplerinden feragat edildiği bildirildiğinden; bu nafakalara yönelik temyiz taleplerin reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2-Davacı kocanın kusur belirlemesi ve tazminatlara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Açılan davanın kısmen kabulü ile yoksulluk nafakasının 500 TL'ye yükseltilmesine, iştirak nafakalarının ayrı ayrı 400'er TL'ye yükseltilmesine, hükmedilen nafakaların her yıl ÜFE oranında artırılmasına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; Kararı yoksulluk ve iştirak nafakalarının miktarı yönüyle istinaf etmiştir. Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; Usul ve yasaya uygun olan mahkeme kararına karşı davacının istinafının reddini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, iştirak ve yoksulluk nafakalarının arttırımı istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Yoksulluk ve iştirak nafakasına, boşanmaya karar verilmesi halinde hükmedilebilir. Dava reddedildiği halde yoksulluk ve iştirak nafakası taktir edilmesi doğru değilse de; bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın bu bölümünün düzeltilerek onanması (HUMK.m. 438/7) gerekmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından, kusur belirlemesi, velayet, kişisel ilişki, iştirak ve yoksulluk nafakaları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sırasında, davacı kadın yararına aylık 350,00 TL yoksulluk nafakası, ortak çocuk yararına ise aylık 250,00 TL iştirak nafakası ödenmesine karar verilmiştir....
Hal böyle iken davacı kadının dava dilekçesi ile talep ettiği yoksulluk nafakası, iştirak nafakası ile maddi ve manevi tazminat talebinin feragat nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davacı kadın lehine yoksulluk nafakası, çocuk yararına iştirak nafakası ile maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, hükmün temyize konu diğer bölümlerin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 16.01.2018(Salı) .......
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 27/11/2014 NUMARASI : 2014/189-2014/733 Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması/azaltılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraflarca temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, dava dilekçesi ile davacı ve ortak çocuk için ödenen nafakaların yeterli olmadığını ileri sürerek aylık 500.00 TL olan iştirak nafakasının ve aylık 400.00'TL olan yoksulluk nafakasının 2.000.00'er TL ye yükseltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, cevap dilekçesi ile davanın reddini istemiştir....