Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2009/348 Esas ve 2010/873 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, müşterek çocuğun velayetinin davacı anneye verildiğini, çocuk için aylık 150,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, çocuğun büyümesi ve ihtiyaçlarının artması nedeniyle nafakanın yetersiz kaldığını, boşanma ilamı ile davacı kadın yararına da yoksulluk nafakasına hükmedilmediğini belirterek çocuk için hükmedilen aylık 150,00 TL iştirak nafakasının aylık 5.000,00 TL'ye yükseltilmesine, nafakanın yargılama sırasında tedbir nafakası olarak hükmedilmesine, davacı yararına aylık 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, nafakaların her yıl ÜFE oranında artırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi; davacının iştirak nafakasının artırılması davasının kısmen kabulü ile Manavgat 2....
iştirak nafakasına hükmedilmediğini, davalının çalıştığını ve maddi durumunun iyi olduğunu, yine üzerine kayıtlı bir aracı bulunduğunu, davacının ise düzenli geliri bulunmadığını ve çocukların da ihtiyaçlarının da arttığını belirterek, davalı lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren kaldırılmasına ve müşterek çocuklar için dava tarihinden itibaren aylık 400'er TL iştirak nafakasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Asıl davanın yoksulluk nafakasının kaldırılması ve iştirak nafakasının indirilmesi davası olduğu, karşı davanın yoksulluk nafakasının yükseltilmesi ve iştirak nafakasının yükseltilmesi davası olduğu, mahkemece asıl davanın reddine karar verildiği, karşı davada yoksulluk nafakası talebinin arttırımı yönündeki talebin reddine, iştirak nafakası arttırımı talebinin kısmen kabulüne karar verildiği, davacı-davalı erkek asıl davanın reddini, karşı davanın kısmen kabulünü istinaf ettiği, davacı-davalı erkek istinaf talebinin incelenmesinde istinaf kanun yoluna başvurma harcı olarak 148,60 TL, istinaf karar harcı olarak 54,40 TL yatırdığı, davacı-davalı erkeğin hem asıl davanın reddini hem karşı davanın kısmen kabulünü istinaf ettiği anlaşılmakla 54,40 TL daha istinaf karar harcı yatırması gerektiği halde yatırmadığı anlaşılmıştır....
Aile Mahkemesi'nin 23/06/2016 tarih ve 2015/852 Esas - 2016/486 Karar sayılı ilamı ile kadın için ödenmekte olan yoksulluk nafakasının aylık 350,00.TL, müşterek çocuk için ödenmekte olan iştirak nafakasının aylık 350,00.TL'ye çıkarılmasına karar verildiği, davacı kadın tarafından, istinafa konu bu dava ile ödenmekte olan yoksulluk ve iştirak nafakalarının aylık 800,00.'...
Aile Mahkemesinin 02/03/2022 tarih, 2020/453 esas ve 2022/167 karar sayılı kararının HMK 353/1- b-2 maddesi gereğince kaldırılmasına ve yerine aşağıdaki şekilde YENİ HÜKÜM TESİSİNE; "1- Davacı erkeğin yoksulluk nafakasının kaldırılması ve iştirak nafakasının indirilmesi talebinin ayrı ayrı REDDİNE, 2- Davacı erkeğin yoksulluk nafakasının azaltılmasına ilişkin talebinin KISMEN KABULÜ ile, Antalya 4....
Aile Mahkemesinin 2010/153 esas 2011/587 karar sayılı boşanma ilamı ile davacı kadın lehine hükmedilen 200,00 TL yoksulluk nafakasının ve müşterek çocuk Aleyna için hükmedilen 400,00 TL iştirak nafakasının yetersiz kaldığını, davacının işsiz olduğunu, geçimini sağlayamadığını, çocuğun liseye başladığını, okul masrafları ve ihtiyaçlarının arttığını belirterek yoksulluk nafakasının aylık 800,00 TL'ye, iştirak nafakasının aylık 1.200,00 TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; nafakaların düzenli olarak ödendiğini, boşanma tarihinden sonra gerek işyerine gerek aracına ait vergi borçlarının bulunduğunu, davacının çalışabilecek durumda olup sağlık problemlerinin bulunmadığını, davacının ailesi ile yaşadığını, kira ödemediğini, annenin katkı payı düşünüldüğünde çocuk lehine hükmedilen nafakanın yeterli olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....
ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 23/06/2015 NUMARASI : 2015/261-2015/415 Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması davası üzerine mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesi ile; müvekkili lehine boşanma davasında hükmedilen 100,00 TL yoksulluk nafakası ve müşterek çocuk için 75,00 TL iştirak nafakasının yetersiz kaldığını, müşterek çocuğun giderlerinin arttığını, davalının birikmiş nafakaları ödemediğini iddia ederek yoksulluk nafakasının 550,00 TL’ye ve iştirak nafakasının 450,00 TL çıkarılmasını ve nafakaların ÜFE oranında artırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı-karşı davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; İlk derece mahkemesince verilen kararın kesin olduğu ve istinaf kanun yolunun kapalı olduğu yönünde karar verildiği ve istinaf başvurularının reddedildiğini ancak bu kararın hukuka aykırı olduğunu, bu karar ile nafaka alacaklısının mağdur edileceğini belirterek verilen kararın kaldırılmasına karar verilmesini, istinaf talebinin kabulü ile yoksulluk nafakasının kaldırılmasına yönelik hükmün kaldırılmasına karar verilmesini talep ettiği görüldü. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Açılan davanın davalı lehine hükmedilen yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması, kadının ise karşı dava ile iştirak nafakasının 500 TL'ye çıkarılmasına yönelik karşılıklı dava olduğu anlaşılmaktadır....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı-karşı davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; İlk derece mahkemesince verilen kararın kesin olduğu ve istinaf kanun yolunun kapalı olduğu yönünde karar verildiği ve istinaf başvurularının reddedildiğini ancak bu kararın hukuka aykırı olduğunu, bu karar ile nafaka alacaklısının mağdur edileceğini belirterek verilen kararın kaldırılmasına karar verilmesini, istinaf talebinin kabulü ile yoksulluk nafakasının kaldırılmasına yönelik hükmün kaldırılmasına karar verilmesini talep ettiği görüldü. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Açılan davanın davalı lehine hükmedilen yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması, kadının ise karşı dava ile iştirak nafakasının 500 TL'ye çıkarılmasına yönelik karşılıklı dava olduğu anlaşılmaktadır....
na göre nafaka ve nafakanın artırılması davaları kanundan doğan bir alacağın tespiti ve tahsili niteliğinde olup, nafakaya dair taleplerin kabulünde, dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere karar verilmesi gerekirken, mahkemece; karar tarihinden itibaren nafakaya hükmedilmesi doğru değilse de, belirtilen bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK'nun 438/VII. maddesi gereğince hükmün 1. bendinde yer alan; "... yoksulluk nafakasının aylık 400 TL arttırılarak karar tarihinden itibaren aylık 900 TL olarak belirlenmesine...", ve 2. bendinde yer alan; "... iştirak nafakasının aylık 1.100 TL arttırılarak karar tarihinden itibaren aylık 1.400 TL olarak belirlenmesine...", ifadelerinin çıkarılarak, yerine; 1. bendine "...yoksulluk nafakasının aylık 400TL arttırılarak dava tarihinden itibaren aylık 900 TL olarak belirlenmesine...", ve 2. bendine "... iştirak nafakasının aylık 1.100 TL arttırılarak dava tarihinden itibaren aylık 1.400 TL olarak belirlenmesine...