Davacı tarafından 2007 yılında davalı aleyhine yoksulluk nafakasının kaldırılması istemi ile dava açıldığı, açılan bu davada mahkemece davanın kabulüne yönelik olarak verilen kararın ise davalının asgari ücret seviyesindeki gelirinin yoksulluk nafakasının kaldırılmasını gerektirmeyip indirmeye karar verilmesi gerektiği belirtilerek, bozulduğu ve bozma sonrası yapılan yargılamada ise davalı lehine hükmedilen aylık 1000 TL'lik yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 500 TL 'ye indirilmesine karar verildiği anlaşılmaktadır. Davacı tarafça 2013 yılında ise davalı aleyhine yine yoksulluk nafakasının kaldırılması istemi ile dava açılmış ve davanın reddine ilişkin mahkeme kararı Dairemizin denetiminden geçerek 09.06.2014 tarihinde kesinleşmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ :Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması veya Azaltılması :Yoksulluk Nafakasının Artırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından 02.02.2021 tarihli ek karar ve asıl davada yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının kabulü ve karşı davada yoksulluk nafakasının arttırılması davasının reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 292.10 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın...
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ :Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması veya Azaltılması :Yoksulluk Nafakasının Artırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından 02.02.2021 tarihli ek karar ve asıl davada yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının kabulü ve karşı davada yoksulluk nafakasının arttırılması davasının reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 292.10 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 05/03/2015 NUMARASI : 2014/342-2015/165 Taraflar arasındaki nafakanın artırımı-kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; 2012 yılında boşanma ile belirlenen yoksulluk ve iştirak nafakasının ihtiyaçlarını karşılamada yetersiz kaldığını belirterek iştirak nafakasının 300 TL'den 500 TL'ye, yoksulluk nafakasının 400 TL'den 600 TL'ye artırımına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
ve iştirak nafakasının kaldırılması taleplerinde bulunmuştur....
Hukuk Genel Kurulunun yerleşik kararlarında "asgari ücretle çalışılmakta bulunulması" bu itibarla asgari ücret düzeyinde gelir sahibi olmanın yoksulluk nafakası bağlanmasını veya yoksulluk nafakasının ortadan kaldırılmasını gerektiren bir durum olarak kabul edilmemiştir. Ancak, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi, azaltılması talebini de içermekte olup, bu durum nafakanın miktarını tayinde ve indirilmesinde etken olarak dikkate alınmalıdır. Mahkemece, davalının babasından kalan maaşının ve taşınmazlarının bulunduğu, belirtilerek davacı tarafından davalıya ödenen yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş ancak davalıya miras kalan taşınmazların değeri tespit edilmemiştir....
SAVUNMA:Davalı tarafın süresi içerisinde cevap dilekçesi ile; Yoksulluğunun ortadan kalkmadığını, çalışamayacak yaşta ve engelliliğinin bulunduğunu, davacının annesinin maaşının bulunduğunu giderlerini karşılamaya yeteceğini, kendisinin kimsesinin olmadığını yoksulluğunun devam ettiğini davanın reddine karar verilmesini talep ve dava ettiği görüldü. DELİLLER:Tarafların nüfus aile kayıt tablosu, yaptırılan zabıta araştırmaları ve dava dosyası. İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile; Yoksulluk nafakasının kaldırılması şartları oluşmadığından Reddine, Yoksulluk nafakasının azaltılması talebinin kabulü ile; Merzifon 1....
Hukuk Genel Kurulunun yerleşik kararlarında "asgari ücret karşılığı çalışmanın" yoksulluk nafakasının ortadan kaldırılmasını gerektiren bir durum olmadığı kabul edilmektedir. Ancak, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi azaltılması talebini de içermekte olduğundan, bu durum somut olayda dikkate alınmalıdır. O halde; çoğun içinde az da vardır kuralı gereğince, nafakanın kaldırılması isteminin aynı zamanda nafakanın azaltılması istemini de kapsadığı gözetilerek, davalının aylık düzenli olarak elde ettiği gelirin davalıyı yoksulluktan tamamen kurtarmadığı; ancak ekonomik durumunu olumlu yönde değiştirdiği dikkate alınmalıdır. Açıklanan nedenle, yoksulluk nafakasında hakkaniyete uygun bir miktarda indirim yapılması gerekirken davanın tamamen kabulü ile yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
Somut olayda, davacı-davalı için reddolunan iştirak ve kaldırılan yoksulluk nafakasının yıllık miktarının toplamı (150+150+350=650x12=7.800 TL), davalı-davacı yönünden arttırılan iştirak nafakasının yıllık miktarının toplamı (300x2x12=7200), 8.000 TL kesinlik sınırı altında olduğundan, hüküm kesin niteliktedir. Bu nedenle, tarafların istinaf kanun yoluna başvurma talebinin reddi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması ve fazla ödenen yoksulluk nafakasının iadesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin hukuki yarar yokluğundan reddine, fazla ödenen 9.000,00 TL yoksulluk nafakasının iadesine karar verilmiştir. Kararın davalı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü: Miktar veya değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez....