WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yukarıda belirtilen nedenlerle, davacı-karşı davalı kadının şahsi ilişki tesisine yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile, İlk derece Mahkemesinin itiraz edilmeyerek kesinleşen Boşanma, velayet, iştirak ve yoksulluk nafakası, karşı davanın feragat nedeni ile reddine dair hüküm kısımları hariç İnfazda karışıklığa yol açılmaması için ilk derece Mahkemesinin gerekçeli kararının hüküm kısmının 1 no’lu bendinde yer alan kişisel ilişkiye dair kısmının tamamı ile kaldırılarak müşterek çocuk ile baba arasında kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmek sureti ile velayeti anneye verilen müşterek çocuk Barış Boran ile baba arasında; her ayın 1. ve 3....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusur, velayet, kişisel ilişki, yoksulluk nafakası ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre tarafların aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Toplanan delillerden boşanmaya neden olan olaylarda tarafların eşit kusurlu bulunduğu anlaşılmıştır. Davalı-davacı kadının boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği de sabittir. Türk Medeni Kanununun 175. maddesi koşulları oluşmuştur....

    kazanılmış hak oluştuğu, bu nedenle yoksulluk nafakası ile manevî tazminatın miktarının artırılmasının usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle velâyet ve kişisel ilişkiye ilişkin İlk Derece Mahkemesi kararının resen kaldırılmasına, erkek vasisinin yoksulluk nafakası ve manevî tazminata ilişkin istinaf taleplerinin kabulüne, kararın hüküm kısmının ilgili bentlerinin kaldırılmasına, yerlerine yeniden hüküm kurulmasına, ortak çocuğun velâyet hakkının kaldırılmasına, karar kesinleştiğinde ortak çocuğa vasi atanması için Sulh Hukuk Mahkemesine ihbarda bulunulmasına, ortak çocuk yararına iştirak nafakası hükmedilmesine yer olmadığına, kadın yararına aylık 300,00 TL yoksulluk nafakasına, 8.000,00 TL manevî tazminata, sair yönlere ilişkin istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir....

      ve refah içerisinde yaşadığını belirterek, davalı lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasını talep ve dava etmiştir....

        TMK'nın 176.maddesine göre yoksulluk nafakasının toptan veya durumun gereklerine göre irat biçiminde ödenmesine karar verilebilir. Tarafların dosyaya yansıyan sosyal ve ekonomik durumları dikkate alındığında, ilk derece mahkemesi tarafından davalı davacı kadına yoksulluk nafakası hükmetmesinin ve hükmedilen yoksulluk nafakası miktarının hakkaniyete uygun olduğu görüldüğünden davacı davalı erkeğin yoksulluk nafakası takdiri ve davalı davacı kadının toplu yoksulluk nafakası verilmesi ile tarafların yoksulluk nafakası miktarına yönelik istinaf taleplerinin reddine karar verilmiştir. TMK'nun 174.maddesinde; boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan tarafın kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebileceği hükme bağlanmıştır....

        yoksulluk nafakası taleplerinin reddine ve kusur belirlemesi nedeniyle, tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir....

          Sonuç olarak; Duruşma sürecini yansıtan tutanak ve belgelere göre, davanın esasıyla ilgili ve tarafların gösterdiği hükme etki edecek tüm delillerin toplandığı anlaşılmakla; Davacı kadının maddi ve manevi tazminat miktarları ile kişisel ilişkinin süresi dışındaki sair istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b-1 maddesi gereğince ESASTAN reddine, Davacı kadının maddi ve manevi tazminat miktarı ile kişisel ilişkinin süresine ilişkin istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle HMK 353/1- b-2 maddesi gereğince kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

          kişisel ilişki tesisine, ortak çocukların her biri yararına ayrı ayrı aylık 400,00 TL tedbir ve iştirak nafakasının erkekten alınarak kadına verilmesine, kadının tedbir ve yoksulluk nafakası talebinin reddine ve 3.000,00 TL maddî, 3.000,00 TL manevî tazminatın erkekten alınarak kadına verilmesine karar verilmiştir....

            İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; Kusuru, karşı davanın kabulünü, kişisel ilişkiyi, tedbir-iştirak-yoksulluk nafakası ve maddi-manevi tazminat miktarını, aleyhe vekalet ücreti verilmesini istinaf etmiştir. Erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; Kusuru, asıl davanın kabulünü, velayeti, kişisel ilişkiyi, kadın lehine tedbir-yoksulluk-iştirak nafakası ve maddi-manevi tazminat verilmesini, erkek lehine maddi-manevi tazminat verilmemesini istinaf etmiştir....

            Somut olayda karşı davacı yoksulluk nafakasının kaldırılmasını talep etmiş ancak aylık ne kadar yoksulluk nafakası ödediğini belirtmemiştir. Tarafların boşanmalarına dair ilam incelendiğinde aylık 300 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği, nafakaya yıllık TEFE ve TÜFE oranında artırım yapılmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Mahkemece yapılması gereken iş davayı aydınlatma yükümlülüğü kapsamında kaldırılması talep edilen yoksulluk nafakasının aktüel miktarını karşı davacıya açıklatmak ve bir yıllık nafaka bedeli üzerinden nispi karar ilam harcını tespit edip bu miktarı yatırması için Harçlar Kanunun 30- 32 maddesi gereğince usulüne uygun süre vermek, harç noksanlığı giderildiği takdirde talebin esasını incelemek ve hasıl olacak sonucuna göre karar vermek, aksi halde, Harçlar Kanununun 30. maddesi gereğince işlem yapmaktan ibarettir. Belirtilen husus gözetilmeden karşı dava hakkında hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

            UYAP Entegrasyonu